Valla bir de her şeyi benim ailemden ve benden bekliyor. Benim eşim muhtemelen Ocak ayında başka bir şehre tayin olacak. Daha bebeğin kırkı çıkmamış olacak. Ben kırkı çıkmamış bebekle lohusa iken ev tasiyamam. Yazık zavallı annem de bana mı baksın bebeğe mi baksın evi taşıma işlerine mi? Bize sordu işte ne zaman tayin diye kaynanam ben de dedim ki Ocakta olabilir. Diyor ki ev gidecek mi? Evi de taşıyacak eşim dedim. Ne dese beğenirsiniz, ben de gidecek miymişim? Lohusa halimle kırkı çıkmamış minik bebekle ev tasimami bekliyor. Ben de ben o halde gidemem. Eşim gider evi taşır yerleştirir sonra gelir bizi alır belki. Ama bebek biraz büyüyene ve ben serbest çalışıyorum işlerimi yola koyana kadar eşimle annemlerin arasında gider gelirim artık iki şehir arası dedim. Garipsiyor. Ben eşyaları şimdiden kolileyecekmişim annem de yardım edermiş, taşınırmışız. Annem ya da gelirmiş benimle. Sanki annemin hiç başka çocuğu işi yok. Bu arada kendisinin en küçük oğlu 30 yaşında yani, işi gücü de yok. Hiçbir şeye yardım etmiyor bebeğin ismine karışacak haddi buluyor bir de. Ben de ben zaten 35 haftalık oldum, agirlastim yapamam annem de yapamaz dedim. Bunun keşke suratını görseydiniz, kıpkırmızı mi desem mor mu desem öyle bir şey oldu. Sana ne yani? Ben sana mı yap diyorum, illa oğluna bize yardim edeceksen sen gel kolile, topla, taşınmaya yardım et de mi? Ben onlar dese Ali ismini sevsem bile koymam, çünkü sinir oluyorum öyle emrivakilere. Sizin adınıza da üzüldüm