Cenazeye yalnız gönderen kocanın tribe devamı

Burdaki "mantık abidesi" arkadaşlar yine küçümseyici ifadelere başlamış.

Eşyaya mi takıldın imaları konu sahibine hiçbir şey kazandırmıyor arkadaşlar. Eleştirmek başka şey... alay ederek ima etmek başka şey.

Sevgili konu sahibi. Boşanma gecmedi basımdan. Ama ben de duygusal bir insanım.

Elbette eşten ayrılmak eşya ile kıyas edilemeyecek kadar ciddi bir karar.

Ama size hizmet eden ve sizi hiç kırmayan eşyalarınız da sizin eşinizden çok daha kıymetli şu an bence.

Bir diğer mesele. Konu sahibini suçlama sendromuna yakalanan bazı arkadaşların yorumlarını dikkate almamanı öneririm.

Onlara göre boşanman da suç. Boşanmamanda.

Ben olaya tamamen objektif bakıyorum.

Eğer eşimin ailesi ile cenazelerine gitmeyecek kadar husumetim varsa boşanırım.

Boşanmayıp evliliğe devam ediyorsam eşime bunu yansıtmam.

Yani cenazeye gelmemesi değil mesele.

Eşiniz madden yanınızda olmamis. Amenna. Ama manevî olarak yaninizda olmalıydı. Teselli etmek aramak vb şekilde destek olmalıydı.

Yani eş kisisinin 2 yolu vardi önünde.

Ya aileniz ile olan husumetiniz sebebiyle sizden boşanacaktı
Ya da evliliğe devam edecekse üzerine düşeni yapmalıydı.

Başka bir yol yoktu
3.yol her ne olursa olsun yanlış olacakti ve olmus.

Ailesine kızıp karısına destek olmamayi hangi zihniyet burda haklı buluyor. Ben anlamiyorum

Sirf bu saçmalıklar nedeniyle birkaç gündür girmiyordum foruma. Ne iyi etmisim. Yine asabim bozuldu.

Şu an sizin için tek yol boşanmak. Ve eşyalarda hak talep etmek. Alabileceğinizi almaya çalışmak.

Benim tavsiyem bu.
Allah yardımcınız olsun.
 
Belki adam haklı belki yaşananlar çok ağırdı hazmedemedi bilemeyiz.
Alıntı olayından pek hoşlanmam ama cidden sadece meraktan soruyorum.

Bu kadar hazmedilemeyen sorunun çözümü boşanmak mıdır yoksa evliliğe devam edip eşine zulmetmek midir?

Hazmedilemeyen durumlarda evlilik bitirilebilir. Katolik nikahi yok sonuçta arada. Şartlar tamam olursa boşanmalar meşru kabul edilir.

Beyefendi bu kadar darlandıysa gidip boşansaydi. Avukat orda. Imam orda. Hakim orda.?
 

Adam karısına eziyet etmemiş ki cenazeye gitmemiş ve teselli etmemiş .Bende insani olarak bunu doğru bulmadım ama belki çok büyük bir şey yaşandı o yüzden bu tepkiyi verdi bilemem ki ne yaşandığını bilmeden.

Konuyu sadece tek taraftan dinliyoruz ve sorsanız herkes haklıdır dert yanarken bir de diğer tarafın yaşadıklarını bilmek gerekir doğru değerlendirmek için. Yoksa bende bilirim sadece konu sahibinin anlatımına göre değerlendirmeyi ama daha ailesi ile kocasının arasında ne sorun olduğunu bile söylemiyor.
 
İmama bile gerek yok talakı selase ile üç kere boş ol demesi yeterli....
Sizin tüm yazdıklarınıza bayıldım. Çok haklısınız. Herkes alay geçmiş eşyaya takılmış. Aslında konu sahibi kadının demek istediği emek emek kurduğum yuvayı dağıtmak zoruma gidiyor gibi bişey. Ama insanlar cümleye bakıyor cümlede anlamı aramıyor.
Kadınlar klübünde seviye iyice düştü bu koronadan sonra. İnsanlar birbirine saracak saldıracak aşağılayacak yer arıyor. Konu açmak şu dönem hiç mantıklı değil.
 
Eziyet fiziksel olmuyor sadece adam duygusal eziyet ediyor resmen. Ölüye takacak kadar kindar bi insan. Hadi gitmedi diyelim de kadına gittiği için trip atmak nedir nasıl bi karakter bu? Bu eziyet değil de ne? Kadın da yazık üzülüyor falan.
 

Ben kadın haksız adam haklı demedim. Konu içinde bir sürü boşluk var iki taraftanda bakarak değerlendirmek lazım dedim. Burda bir sürü konu açılıyor bir bakıyorsunuz anlatılanlar anya olanlar konya. O yüzden temkinli yaklaşıyorum artık olaylara. Bu beni suçlu mu yapıyor şimdi ?
 
İlk konunuza yorum yapmadım sanırım. Hatırlayamıyorum şuan ama okumuştum.
Emek emek kurulan yuvayı dağıtmak zordur ama siz bu evlilikte tek kişisiniz. Aslında ortada evlilik yok. Zaten ölüye bile takacak kadar kimdar bi adam yarın sizin bir hareketinize kinlenip kapının önüne koyabilir. En iyisi bu olaydan doğru olan mesajı anlayıp gitmek gerek.
 
Böyle bir durumda ben olsam atacağım adım belli ama önemli olan benim değil sizin düşünceniz ve yapacaklarınız.
Size birkaç soru soracağım, ister burada cevaplayın, isterseniz kendi içinizde cevaplayın.

Allah herkese sağlıklı ömürler versin, aileden birinin ölümü halinde eş dahi olsa kimse kimseye cenazeye gitme konusunda engel olamaz ama diyelim ki ailenizden biri hasta ve sizin mutlaka gitmeniz gerekiyor, eşiniz ölüm hariç, asla ailene gidemezsin derse ne yapacaksınız?

Bugün çocuğunuz yok, yarın bir gün hamile kaldınız, doğum yapacaksınız ki kadınların gözü doğumda annesini arar, eşiniz annenizin bırakın evinize, hastaneye bile gelmesine olay çıkarırsa ne yapacaksınız?

Ben eşlerin eşinin veya kendi ailesi dahi olsa, eğer hiç affedilmeyecek şeyler yaşanmışsa birbirlerini görmek istememelerine saygı duyarım, eş istemediği kişilerle görüşmeme hakkına sahiptir ama ölüm, hastalık, doğum, özel durumlarda kendi görüşmese, aynı ortamda bulunmak istemese bile eşi desteklemeli, manen yanında olmalı ve engellememelidir.

Eşiniz bunları yapabilecek mi?
 
Suçlusunuz demedim ki nereden çıkardınız bunu?
Demek istediğim sebep her ne olursa olsun ölüm başka bişey. Sevmese bile saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum. He saygı duymuyorsa da o evliliği bu şekilde devam ettirmenin manası yok boşansaydı madem öyle.
 

Bende adam haklı iyi yapmış demiyorum. Konunun detayına inecek olursak zaten evliliğin temeli sarsılmış gibi duruyor. Sadece olaylarda bir tarafı suçlu ilan etmeyi doğru bulmuyorum. Çünkü herşeyin bir de öncesi oluyor, sebebi oluyor. Evlilik zorlu bir yolculuk bir çok refakatçi ile birlikte o yolda yürünüyor.

Suçluluk yüzdesi elbette değişir onu bilemem ama arada boşluklar olduğunda bende sorguluyorum haliyle o yüzden kesin bir şey söylemek istemedim. Hepimiz yaşadıklarımızı kendimizce yorumluyoruz çünkü hiç birimiz bir olayı anlatırken objektif değil subjektifiz
 
Şimdi henüz yeni bir evlilikte normalde evlilik terapisti önerirdim. Orada aile ilişkileri düzenlenir anlaşma sağlanırdı.

Mesele şu ki eşinizde inat var, tamamen kendisini suçsuz görüyor, gitmeye ikna etmeniz çok zor.

Sizin için çabalamaması da cabası, arabayla kapıya bırakıp başka yerde oyalanabilirdi bunu bile yapmıyor. Hep kısa vadeli düşünüyor, kaçarsa kar sayıyor.

Orta uzun vadede bu durum sürdürülebilir değil. Bebek gelse ne olacak evden mi kovacak? Doğum? Kreş? Mezuniyet? Çocuğun bayram harçlığı alması bile mesele.

İyi düşünün.
 
Manevi olarak eziyet atmış ama sanırım sizin zulüm anlayışınız ile benimki ayni değil.

Sevdiğim birinin kaybına giderken eşimin bana bir teselli sözcüğünü çok görmesi de zulümdür.

Burda mesele ölen kişi her kim olursa olsun. Erol Taş bile olsa...Önem li değil. Önemli olan benim üzüntüm.

Eşim ölen kişiden nefret etse bile bana merhamet ettiği için en azından 1 kere beni aramalıdır.

Eş kişisi ile ailenin sorunu nedir bilmiyorum
ama diyelim ki çok büyük çok ciddi bir sorun var.

Bu sorunun çözümü boşanmaktır.

Bosanmayıp da geçimsizlik çıkarmak bir yol değildir.


Çünkü 2 yanlıştan 1 doğru çıkmaz.

Eş kişisinin tavrı net yanlış.

Çünkü hazmedilemeyen sorunun çözümü boşanmaktır.

Başka bir yol yok.

Biz olayın bize verilenine cevap veriyoruz burda.

Ve bize verilen kısmında da eş hatalı.

Sebepler her ne olursa olsun bosanmadıysa manevi olarak eşine destek olacak.

Ha ölüsüne bile 1 gram destek vermeyecek kadar nefret doluysa da boşanacak.

Burdaki nefret dolu olma kısmı karısının ailesine değil.

Burda nefretini kustuğu kişi karısı.

Yani hedef şaşırmış.

Durum bu.

Konu sahibi çıkıp dese ki,babam eşimi kasten yaraladı...ya da canına kast etti dese bile koca kişisi hatalı. Bu durumda sorunu ancak bosanma çözerdi.

Bundan büyük de bir sorun yok hayatta zaten.
 
Buradaki anlatılanların hepsi subjektif zaten. Konulara bakınca hep konu sahibi haklı oluyor çünkü subjektif anlatıyor. He istisnalar var o ayrı. Bizde konuyu anlatıldığı çerçevede yorumluyoruz.

Ama geçen bi konu vardı kocam anneme vurdu diye gördünüz mü bilmiyorum. Bende dahil çok kişi haketmişsiniz dedi. Çünkü şiddeti gördüğünde boşanmamıştı olayların bu noktaya gelmesinin sebebi o. Buda aynı mesele aslında. Bunların olacağı belliydi ölüm hastalık her an hayatımızda olan şeyler. Adam madem bu kadar kin tutacak bişey yaşadı o zaman kestirip atmalıydı. Bu şekilde devam ediyorsa bu durumları bilerek devam etmiş demektir. O yüzden şuan adam suçlu.
 
Bi yanda ölüme ağlayan eş dururken gidip oyuna gömülen eşi mi haklı gördünüz?






Yine ben, bende kinciyim. Eşimin ailesi bana yenilir yutulur cinsten fena birşey yaptılarsa ve eşimde benim yanımda olmadıysa komple silerim hepsini. Sonra isimlerini dahi duymaya tahammül edememmm etmem. Eşim hasbelkader ailesinden bahsetse gözlerimden ateşler çıkar, o kadar nefret dolu bir insanımdır yapılanı asla unutmam. Eşin de bu yapıdaysa biraz haklı maalesef konuyu sen daha iyi biliyorsun empati kurarak kendin cevap ver. Cenazeye gelmek istemeyecek kadar saygısızlık yapıldı mı???, yoks@ eşin sana karşı mı gamsız, merhametsiz? Bütün sosyal ilişkileri nasıl?? En iyi sen bilirsin boşan demek bize kolay tabi, tek taraflı dinliyoruz. Kendine zaman ver.
 
Adamın ne yaşadığını bilemem. Kinci değilimdir hatta kolay kolay da sinirlenmem Ama adama ne yapıldığını bilmiyorum. Mesela biri anneme küfür etse üzgünüm ölse de çok umurumda olmaz.

Herkesin bir bam teli vardır. Benim ki annem . O yüzden hep söylerim bakacağın yüze en son söyleyeceğin sözü söyleme. Dil yarası bıçaktan keskindir. Bunu iki taraf içinde söylüyorum kimseyi koruduğum yok. İnşallah haklarında hayırlısı olur.
 

Boşanma erkeğe has bir durum değil ki pekala konu sahibi de boşanma davası açabilir. Zaten evlilik birliği diye bir şey kalmamış ortada. İki tarafta birbirine yapılanı hazmedemiyor ikisinden biri adım atacak.
 
Zaten burada mesele eş ve konu sahibesinin ailesinin yaşadıkları değil, belki eş yerden göğe haklı, belki o kadar kötü şeyler yaptılar ki adam asla affetmem, ne ölüme ne ölülerine dedi, asıl mesele kadın ölüm acısı yaşarken eşin arkasını dönüp gitmesi, bir sarılıp başın sağolsun dememesi, kendi arabasıyla yola çıkan kadını yolda öldü mü kaldı mı, fenalaştı mı diye arayıp sormaması, biz evlendiğimiz kişiye neden eş diyoruz? Neden hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde diye yemin ediyoruz?

Eşimin ailesinden ölesiye nefret dahi etsem, öldüklerinde bir gram umurumda olmasa bile eşime sarılıp teselli ederim, cenazeye katılmasam da eşimi defalarca ararım aklım onda kalır, üzüntüyle yola çıktığından ya başına bir şey geldiyse diye uyku bile uyuyamam, herkes bir yana, ben eşime eşim diyorsam onu her anında merak ederim.

Konuyu aileyle yaşananları değerlendirerek de cevaplasak, yaşananları bir kenara bırakarak da cevaplasak adamın eşine tavrı sonuna kadar yanlış.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…