- 28 Mart 2012
- 9.812
- 27
bızdede 6 ay aşısı ates yapmadı.yavrum grıpken ateşlenmişti. ben salak gbı çorabını çıkadım meğer ateslıken çorap gıydırılırmış.neler oğreneceğiz valla.ilk bebek tecrubesızlık çok zormuş:26: bolbol ılık suyla bez ıslatıp alnına koymuştum o ıyı geldı
Ateş ile iken neden çorap giydirilirmis bende olkkez duyuyorum
Arkadaşlar, nadiren de olsa siteye giriyorum ve yazdıklarınızı okuyorum. Okuduğum kadarıyla pek çok bebeğimiz hasta. Ne yazık ki ufacık bebekler antibiyotik kullanıyor. Şu antibiyotikten nefret ediyorum. Türkiye'de nedense doktorlarımız hemen antibiyotik veriyor. Mesela Kanada'da 1 hafta hastalığın seyrine bakılıyormuş, iyileşme göstermezse antibiyotik veriliyormuş...
Benim oğlum da daha 2,5 aylıkken abisinden kapmıştı ve doktorumuz hemen antibiyotik yazdı; aldım ama şişe bana baktı, ben şişeye. Çünkü verdiğim zaman bunun geri dönüşü yok. Bundan sonra her hastalandığında da antibiyotik vermek de cabası. Ne yaptım, vermedin. Bebeğim anne sütü alıyor. Ben bol bol sarımsaklı,soğanlı şeyler yiyeceğim; 1 hafta takip edeceğim dedim. Sonuç, antibiyotik vermeme gerek kalmadı.
Sizinle bir yazı paylaşacağım ve anneler lütfen dikkatli okuyun
​ bağışıklık sistemi tam gelişmemiş 3-12 aylık bebekler ile çocuklar bir kere hastalanıp antibiyotik tedavisi almayagörsün; hassasiyetleri artıyor ve çok daha sık hastalanıyorlar. Sebebi basit; antibiyotikler zararlı bakteriler kadar, vitaminleri sentezleyen, hastalıklara karşı mikropların geçişini engelleyen yararlı bakterileri de yok ediyor. Bağırsaklarımızdaki doğal flora yaralandığı için savunma sistemimiz çöküyor, 4-6 hafta hastalıklara açık duruma geliyoruz. İyi bakteriler öldüğü için dışarıdan gelen kötü bakterilerle hakkıyla savaşamıyoruz. Onlar da bağırsaklarımıza yapışıyor, kana karışıp hasta ediyor bizi. Kandidalar da (bir tür zararlı mantar) antibiyotik kullanımına binaen artıyor, bebeklerde ishal ve derin pişikleri tetikliyor.Dr. Hafize Erkal, üst solunum yolu enfeksiyonlarının çoğunda antibiyotik tedavisinin gerekmediğini söylüyor. Hastalarına da bundan dolayı soğan suyunu öneriyor. Soğanın rendelenip suyunun çıkarılmasıyla elde edilen sıvı, enfeksiyonlarla başa çıkmada başarılı, ciddi durumlarda bile oldukça etkili. Yalnız dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, sıkılır sıkılmaz içilmesi. Kullanım için alt sınır 6 ay. Bebeklere genelde günde 1 kez, 1 çay kaşığı veriliyor. Yalnız direkt içirmek zor olacağı için meyve püresi, mama ya da anne sütünün içine 2-3 damla karıştırıla karıştırıla veriliyor. 3 yaş ve üstü çocuklara da tokken 1 yemek kaşığı, günde 2-3 kez hastalığın şiddetine göre içirilebiliyor. Hem soğan suyunun etkisi hem de vücudun kendi savunma mekanizmasını devreye sokmasıyla enfeksiyonlar 2-4 gün arasında geçiyor. Yalnız soğan suyu çocukta kusmaya, öksürüğe, huzursuzluğa sebep oluyorsa devam etmemek gerekiyor. Bu tedavi midesine soğan dokunanlar ile soğana alerjisi bulunanlara uygulanmıyor.
Antibiyotik kısır döngüsünden çocuk ve yetişkinlerin bu yolla kurtulabileceğini belirten Erkal, soğan suyunun koruyucu özelliğinden de bahsediyor: Kış aylarında, okula giden çocuklar, bebekler, çok sık hastalananlar haftada 1-2 kez soğan suyu içebilir. Böylece hastalanma ihtimali çok azalıyor.
Arkadaşlar, nadiren de olsa siteye giriyorum ve yazdıklarınızı okuyorum. Okuduğum kadarıyla pek çok bebeğimiz hasta. Ne yazık ki ufacık bebekler antibiyotik kullanıyor. Şu antibiyotikten nefret ediyorum. Türkiye'de nedense doktorlarımız hemen antibiyotik veriyor. Mesela Kanada'da 1 hafta hastalığın seyrine bakılıyormuş, iyileşme göstermezse antibiyotik veriliyormuş...
Benim oğlum da daha 2,5 aylıkken abisinden kapmıştı ve doktorumuz hemen antibiyotik yazdı; aldım ama şişe bana baktı, ben şişeye. Çünkü verdiğim zaman bunun geri dönüşü yok. Bundan sonra her hastalandığında da antibiyotik vermek de cabası. Ne yaptım, vermedin. Bebeğim anne sütü alıyor. Ben bol bol sarımsaklı,soğanlı şeyler yiyeceğim; 1 hafta takip edeceğim dedim. Sonuç, antibiyotik vermeme gerek kalmadı.
Sizinle bir yazı paylaşacağım ve anneler lütfen dikkatli okuyun
​ bağışıklık sistemi tam gelişmemiş 3-12 aylık bebekler ile çocuklar bir kere hastalanıp antibiyotik tedavisi almayagörsün; hassasiyetleri artıyor ve çok daha sık hastalanıyorlar. Sebebi basit; antibiyotikler zararlı bakteriler kadar, vitaminleri sentezleyen, hastalıklara karşı mikropların geçişini engelleyen yararlı bakterileri de yok ediyor. Bağırsaklarımızdaki doğal flora yaralandığı için savunma sistemimiz çöküyor, 4-6 hafta hastalıklara açık duruma geliyoruz. İyi bakteriler öldüğü için dışarıdan gelen kötü bakterilerle hakkıyla savaşamıyoruz. Onlar da bağırsaklarımıza yapışıyor, kana karışıp hasta ediyor bizi. Kandidalar da (bir tür zararlı mantar) antibiyotik kullanımına binaen artıyor, bebeklerde ishal ve derin pişikleri tetikliyor.Dr. Hafize Erkal, üst solunum yolu enfeksiyonlarının çoğunda antibiyotik tedavisinin gerekmediğini söylüyor. Hastalarına da bundan dolayı soğan suyunu öneriyor. Soğanın rendelenip suyunun çıkarılmasıyla elde edilen sıvı, enfeksiyonlarla başa çıkmada başarılı, ciddi durumlarda bile oldukça etkili. Yalnız dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, sıkılır sıkılmaz içilmesi. Kullanım için alt sınır 6 ay. Bebeklere genelde günde 1 kez, 1 çay kaşığı veriliyor. Yalnız direkt içirmek zor olacağı için meyve püresi, mama ya da anne sütünün içine 2-3 damla karıştırıla karıştırıla veriliyor. 3 yaş ve üstü çocuklara da tokken 1 yemek kaşığı, günde 2-3 kez hastalığın şiddetine göre içirilebiliyor. Hem soğan suyunun etkisi hem de vücudun kendi savunma mekanizmasını devreye sokmasıyla enfeksiyonlar 2-4 gün arasında geçiyor. Yalnız soğan suyu çocukta kusmaya, öksürüğe, huzursuzluğa sebep oluyorsa devam etmemek gerekiyor. Bu tedavi midesine soğan dokunanlar ile soğana alerjisi bulunanlara uygulanmıyor.
Antibiyotik kısır döngüsünden çocuk ve yetişkinlerin bu yolla kurtulabileceğini belirten Erkal, soğan suyunun koruyucu özelliğinden de bahsediyor: Kış aylarında, okula giden çocuklar, bebekler, çok sık hastalananlar haftada 1-2 kez soğan suyu içebilir. Böylece hastalanma ihtimali çok azalıyor.
cnm acıllerde bıle corapları çıkartmazlarmış drlar.beyne sınyal gönderıyomuş ayaklar. nette okumuştum bende
kulak iltihabı için soğan degil sarimsakla yapilan uygulama var.hatta bunu öneren doktor.ben bu konuda facede sorumlu ebeveynler platformu var ordan bu tür sorularima mutlaka cevap bulabiliyorumm.hasta oldugunda once doktora götürüp sorunu ne onu buluyorum sonra ona gore dogal yolla bi iki gun yapiyorum duzelmmese artik ilaç kullanirim.ıyıde benım kzın boğazı ve kulagı ıltıhaplanmış.boyle bı durumda antıbıyotık kullanmaktan baska çare yokkı.soğan suyu yetermı o enfeksıyonu kurutmaya.sadece grıp olssa anlarım ama ben 2 gun dra gıtmedım kendım ıyıleştıreyım dıye.daha beter oldu yavrum.doğal olcaz dıye bebeklerımıze ezıyet ettırmeyelım
aaa bende yeni duydumm sibell sen öğretcenn artık bizee...deneyimli anneee
Canim yazini bir solukta okudum.bende son hastalığını sogan suyu ile atlattim.eger antibiyotik alimi cok zorunluysa alindiysa mutlaka o gun gercek köy yoğurdu yenilmeliymis.iki kez peditus ilac yazdilar bizee icinde parapen var ben vermedim.bi arkadaş şöyle diyordu madem ilaclar iyilesmemiz icin neden bu kadar hasta var diye. Bi bakima banada dogru geliyor hicmi ilac kullanmiycaz tabiiki kullanilicak ama hemen ilaca sarilmamak gereksiz yere asla.sirf aşı öncesi ates olmasin diye ateş dusurucu veriri hale geldik bide bunu ebe ler öneriyor.
kulak iltihabı için soğan degil sarimsakla yapilan uygulama var.hatta bunu öneren doktor.ben bu konuda facede sorumlu ebeveynler platformu var ordan bu tür sorularima mutlaka cevap bulabiliyorumm.hasta oldugunda once doktora götürüp sorunu ne onu buluyorum sonra ona gore dogal yolla bi iki gun yapiyorum duzelmmese artik ilaç kullanirim.
ıyıde benım kzın boğazı ve kulagı ıltıhaplanmış.boyle bı durumda antıbıyotık kullanmaktan baska çare yokkı.soğan suyu yetermı o enfeksıyonu kurutmaya.sadece grıp olssa anlarım ama ben 2 gun dra gıtmedım kendım ıyıleştıreyım dıye.daha beter oldu yavrum.doğal olcaz dıye bebeklerımıze ezıyet ettırmeyelım
Ben zaten bu yazıyı aman sakın ilaç içirmeyin diye paylaşmadım. Antibiyotiği içirin tamam ama hemen içirmeyin. İlk gün deneyin, soğan denilen sebze, antibiyotik denilen bebeklerimizin bağışıklığını ve bağırsaklarını mahveden ilaçtan iyidir bence.
Doktorlar da zaten hemen alışmış en kolay yolu antibiyotik diye hiç küçük müçük demiyorlar, veriyorlar. Annelerimiz hatırlıyordur.Biz bebekken bu kadar antibiyotik içtik mi? Yurtdışında bile antibiyotiğe sınırlama koymuşlarken biz de dahil neden bu kadar çok kullanıyoruz? Antibiyotik içtiğimiz zaman ya da içirdiğimiz zaman dikkat edin, bağırsaklar bozuluyor çünkü bağırsaklarımızdaki faydalı bakteriler de ölüyor. İnternette bu antibiyotikle ilgili bir sürü yazı var aslında..
Bana göre dedigim gibi önce neyi oldugunu öğrenmek lazim doktordan sonra ona göre hareket etmek lazim.o grubu bılıyorum bende uyeyım.ama bence cok fazla abartıyorlar.doğal olcak dıye yavruma acı cektıremem doğrusu.kulak ıltıhabı çok onenmlı bırşey acısı baska.zaten ıkı gun dra göturmedım doğal yolla ıyıleştıreyım dedım çoçuk daha beter oldu ders oldu bana.
ben anladım demek ıstedıgınızı ama malesef kullanmakta mecbur kalıyoruz.yoksa hıçbır anne ıstemez kullanmak. ama bebegım acı cekerkende aman ılaç almasın doğal yontem bulcam dıye kendımı paralamam ben onu demek ıstedım
Sizi tabiki çok iyi anlıyorum çünkü çocuklarımız hastalandığı zaman perişan oluyoruz. Ben ne içtiğim çaydan, ne yediğim yemekten birşey anlıyorum çünkü çok huzursuz oluyorum. Benim küçük oğluma daha 2,5 aylıkken antibiyotik verilince sinir olmuştum çünkü öyle aman aman bir sıkıntımız yoktu. Sadece çok huzursuz, ağabeyi de hasta sanırım ondan geçti dedim ve şak hemen antibiyotik verdi. Büyük oğlum dün gece birkaç kere öksürdü(kuzeni çok hastaydı) sabah 1 kaşık soğan suyu içirdim, şimdi takip ediyorum. Cuma gününe kadar geçmezse ya da daha çok artarsa mecbur doktorun vereceği antibiyotiği kullanacağım ama inşallah soğan suyu işe yarar belki de yaradı geniz akıntısı azaldı çünkü
Annelik çok zor kızlar!
Al benden de o kadar! Günümüzde her konuda tartışma var çünkü insanlar bilinçleniyor ve hemen hemen herşeyimiz yapay! Bir yerde okumuştum. Birisi köyden şehre göçediyor ve tabiki şehrin gıdasına ve havasına da göçmüş oluyor. Seneler sonra devamlı hastalanmaya başlıyor ama aynı yaştaki köyünde yaşayan akrabası hala dimdik ayakta! Sanırım bu okuduğum bir akademik araştırmaydı1 haftaya yakin huzursuzluk halindeydi kizim sadece kucakta duruyor şarkı söylediğim de sakinlesiyordu.biz kizimizi ilk kez bu halde gorduk oturup aglayacakti eşim nerdeyse sonra oksuruk hafif ateş basladi.onlar hasta olmasin biz hasta olalim diyoz .aile hekimim de antibiyotik yazdi ama dediki takip et durumu kotuye giderse ver dedi.ilk sogan suyunu verdigimde hapsuruk kesildi..o iki gun ilac vermemek için zor tuttum kendimi.ilaci versemde hemen şap diye kesilmeyecek ki bir gün bekliycem dedim.hapsurugu kesilince dogal yollara devam dedim.harbideb zor bir donemde yasiyoruz evet sukurler olsun herseyin konforuna sahip olabiliyoruz ama bunlarin yaninda ilac ve beslenme konusunda okadar tartisma var ki neye kime inanicaz sasirmis durumdayim.aşi bile tartışılir hale gelmis gerisini sen düşün
süt izni sınıf öğretmeni de olsanız yarım gün de çalışsanız var canım ben bir kaç örneğine şahit oldum. Benim müdürüm de yok dedi ama git emzir gel dedi sonra. şu an bir ders emzirmek için eve geliyorum. Açılan davalarda da kazanan örnekler var