- 14 Nisan 2017
- 9.061
- 33.985
-
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #201
Pozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir
Tamam ama biz yetişkinlere de öfkeleniyoruz yeri geliyor sert şekilde kendimizi ifade ediyoruz yeri geliyor iletişimimizi tamamen kesiyoruz. Bizi mutlu eden insanları ödüllendiriyoruz mutsuz edenleri de ya konuşmayarak ya başka bir şekilde cezalandırıyoruz. Çocuk bunları tabii ki bilmeli. İdrak ne diyor? Okulda böyle değil diyor? Sizce neden? Çünkü öğretmeninin her istediğini yapmayacağını biliyor. Demek ki davranış etkiliyor. Yoksa kimse lider ruhluymuş; yok hassasmış bunlara bakmaz. Ben bakmadım. Çok şımarık yetişmiş arkadaşlarım vardı, ağlatırdım. Ailesinin çok pohpohladığı sevgilimi rezil etmiştim gibi gibi...Pozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir
Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyorPozitif disiplin aman ağlama kuzum demek değil zaten, bu sizin yorumunuz. Tabi ki sınırlar olmalı ama bunun yolu ödül ya da ceza olmamali. Ayrıca duygular konusunda ağlamamali demedim. Aksine yaşamalı. Öfke de buna dahil.
Sabitlemek için dokunup basılı tutun. Sabitlenmemiş klipler 1 saat sonra silinecektir.
Ve hiçbir yetiskine yapamayacaginiz şeyi bebeğe-cocuga yapamazsınız. Aksi istismardir
PekiTabiki bunun yolu ödül ve ceza. Biz yetiskinlerde bu yola cevap veriyoruz. Trafik kurallarin ihlali, ceza olmazsa, kim takip eder? Ceza ve ödül gerken birseydir. Tabiki bunu açiklayarak verilmesi lazim. Cocuk neden cezalandirildigini yada neden ödül aldigini bilmeli.
Peki, haklısınızTamam ama biz yetişkinlere de öfkeleniyoruz yeri geliyor sert şekilde kendimizi ifade ediyoruz yeri geliyor iletişimimizi tamamen kesiyoruz. Bizi mutlu eden insanları ödüllendiriyoruz mutsuz edenleri de ya konuşmayarak ya başka bir şekilde cezalandırıyoruz. Çocuk bunları tabii ki bilmeli. İdrak ne diyor? Okulda böyle değil diyor? Sizce neden? Çünkü öğretmeninin her istediğini yapmayacağını biliyor. Demek ki davranış etkiliyor. Yoksa kimse lider ruhluymuş; yok hassasmış bunlara bakmaz. Ben bakmadım. Çok şımarık yetişmiş arkadaşlarım vardı, ağlatırdım. Ailesinin çok pohpohladığı sevgilimi rezil etmiştim gibi gibi...
Ya bundan 20 sene önce de farklı şeyler yazıyordu kitaplar. O yüzden insan yetiştirme söz konusu olunca bence tek bir doğru yok. Çocuğun yapısına göre değişir.Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyor
Ödül ceza gibi,disiplin ve otorite gibi...Çocuklar adamına göre muamele yapmayı iyi bilirler.Siz dediniz okulda böyle değil diye.Demek ki çocuğunuz adamına göre davranıyor,gerektiği zaman otoriteleri tanıyor.Bir önceki mesajımda da yazdım siz her şeyi kitaplardaki gibi yapmaya çalışıyorsunuz .Bir de üzerine ben çocukken travma yaşadım,şu oldu ,bu oldu .aman benim evladım yaşamasın düşüncesi ile çocuk pohpohlanınca olay bu noktaya geliyor.Her zaman derim bu toplum yeni nesil annelerden çok çekecek.Mesela geleneksel yöntemleri açar mısınız :) gerçekten merak ettim. Öğrenmek isterim.
Aynen öyle..Her yetişkin nasıl bir degilse,her çocukta bir değil.Ya bundan 20 sene önce de farklı şeyler yazıyordu kitaplar. O yüzden insan yetiştirme söz konusu olunca bence tek bir doğru yok. Çocuğun yapısına göre değişir.
Bakın daha 4 gün önce benzer bir durum yaşadık. Ben böyle durumlarda şunu yapıyorum. Yalan söylemiyorum. Durumu anlatıyorum.neden kullanmanız gerektiğini anlatıyorum. Korkuyorsa korkuyorsun biliyorum diyorum. Bu şekilde seni tutmak zorunda kaldığım için üzgünüm diyorum.Bakın bunu gercekten cevabını merak ettiğim için soruyorum.Benim oğlum ilaç içmez üstelik hadi diyelim tadını beğenmedi ondan içmiyor,öyle bir durumda yok, tadını bilmiyor ama içmiyor.Bir defasında bir kaşık antibiyotiği 45 dk da içeriğimi biliyorum.O da çoğunu doke saça.Doktorumuz ilacini muhakkak düzenli verin enfeksiyon ilerlerse ciğerlere iner dedi.Atesi nasıl yüksek.Ve çocuk içmiyor.Aman vermeyim de diyemiyorsunuz sonuç daha kötü olacak.Ve her güzel yolu deniyorsunuz sabırla.Ama içmiyor.. Ne yapılabilir? Doktora gittiğimizde 4 kişi tutuyorduk doktor öyle muayene ediyordu.Tabi birde onun öncesinde hastaneye girmem diye kapıda yaptığı diretmeler.Zor çocuğu olan anneler caresiz kalıyor.Ne yapıyoruz karga tulumba sokuyoruz muayene odasına.Bu durumlarda inanın o söylenen, yazılan kitapların hiçbir faydası caresi olmuyor
İnanın aynısını yapıyorum.Asla yalan söylemiyorum.Aci suruba iç bak çok tatlı demiyorum.Aşı olacaksa acımayacak demiyorum,güzel bir şekilde anlatıyorum.Hani desem hastane travması yaşadı,öyle bir durumda yok.Doktorlar sağolsun hep anlayışlı davrandı.Gecen sene aşı oldular.Cogu çocuk tek başına girdi aşı odasına aşılarını oldular, bizimki iki kez kaçtıBakın daha 4 gün önce benzer bir durum yaşadık. Ben böyle durumlarda şunu yapıyorum. Yalan söylemiyorum. Durumu anlatıyorum.neden kullanmanız gerektiğini anlatıyorum. Korkuyorsa korkuyorsun biliyorum diyorum. Bu şekilde seni tutmak zorunda kaldığım için üzgünüm diyorum.
Bunları yapinca tamam o zaman demiyor oğlum tabi ki. Ama ben onu anlıyorum ve ifade ediyorum önemli olan bu. Daha sonra canlandırma yapılabilir. Doktoeculuk oynanabilir.
Dediğim kavramları arastirirsaniz, daha iyi anlarsınız. Ben çocuğun her dedigini yapın ikna edin sinir cizmeyini savunmuyorum. Çocuk tabi ki öfkelenecek, üzülecek, ağlayacak. Duygular da sıkıntı yok
Ben işim gereği yurtdışına gittim geldim belli aralıklarla. Cidden oradaki çocuklarla buradaki çocuklar arasında çok fark var. Mesela onlar çocuklar ne kadar ağlasalar da etseler de kurallar çok net. Bunu konu sahibine ya da kadınlara yönelik olarak yazmadım. Bizim toplumumuzda sorunlu bu açıdan.
Evet. Biz cidden her konuda arada kalmış bir toplumuz. Bu konuda da öyle.Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Hahah cok güldüm "neredeyse askere gidecek" çok iyiydiKesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Çocuklarına büyüme fırsatı vermeyen ailelerde özellikle de annelerde ölüm korkusunun çok yüksek olduğunu okumuştum.Kesinlikle katılıyorum. Geçenlerde okudum yabancı çocuk ile Türk çocuğunun tek farkı yetiştiren ebeveyn diyordu. Çocuklara birey gibi davranılıyor. Çoğu küçüklükten yatağını topluyor onun görevi o oluyor. Yürümeye başladığı andan itibaren kimse kucağında taşımıyor kendileri yürüyorlar. Geçen pazarda bebek arabasında çocuk gördüm nerdeyse askere gidecek. Kendi çantalarını eşyalarını kendileri taşıyor. Kendi yemeklerini kendileri yiyor. Bizde anneler öğle arasında okula beslenme götürüp çocuğuna eliyle yediriyor. Uyku saatinde yatağa yatırılıyor istedikleri kadar ağlasınlar önemli değil. Kurallar net ve esnemiyorlar. Bir süre yurtdışında yaşadım hiç öyle ağlayan, tepinen, kendini yere atan çocuk görmedim. Bir kere markette öyle bir çocuk gördüm kesin Türk demiştim gerçekten Türk çıktı.
Marketin ortasında bağırmak da ne bileyim :) ben genel olarak bağırma konusunda biraz hassas olduğum için çok tercih etmiyorum ama tepem atınca da gayet bağırıyorum. Süt dökmüş kedi gibi oluyor o zamanlarda. Çok sık tercih etmiyorum alışkanlık haline gelmesin, sürekli seslerin yükseldiği bir ev olmasın diye. Lakin hiç bağırmıyor değilim, böyle bir çocukla bunu iddia etsem inanmaz kimse zaten.