- 2 Kasım 2013
- 7.797
- 37.031
-
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #1
Merhaba hatunlar
Aslında oğlumla ilgili konu açmamaya karar vermiştim, zira önerilen her şeyi deneyip tam manasıyla bir çözüme ulaşamayıp, bu oğlan da böyle yapacak bir şey yok sonucuna varmıştım. Bu konu da, delirmemek için bir iç dökme, gecenin bu saatinde akli dengemi kaybetmemek için bir mola olsun.
Önceki konularımı bilenler az çok aşinadır oğlumun hallerine. Genel haline alıştım alışmasına da hasta olunca ve lanet olsun ki aynı anda ben de hasta olunca bedenen ve ruhen çöktüm. Kendimi camdan atasım var. O kadar çöktüm.
Üç haftadır hasta. Önce basit bir soğuk algınlığı idi. Antibiyotik verilmedi. İlk hafta mütemadiyen kustu. Çünkü geniz akıntısı ve öksürük olunca kusuyor. Midesi bulanıyor kendi geniz akıntısından. Yatak yorgan, halı, kıyafet her yere. Neyse o haftayı çamaşır yıkayıp ev silerek ve geceleri uyumayıp zombi gibi dolaşarak geçirdim. İkinci hafta ateş hasıl oldu. Tekrar doktora gittik. Ciğer, boğaz temiz dendi yine antibiyotik verilmedi. Kusmalar, gece nöbetleri, huysuzluklar devam. Üçüncü ve son haftada ateş ayyuka çıktı. Bu sefer antibiyotik verildi ki benim kabusumdur. Asla İçmez, her kaşıkta kıyamet kopar, tükürür ilacı, bir şekilde içirmeyi başarırsam da kusar olduğu gibi. Böyle bir hafta daha geçirdik. Bugün antibiyotik dolayısıyla ishal de başladı. Tamam buna da eyvallah. Zaten aşırı iştahsız. Gece de ishal devam edince bez bağladım ki zaten ishal olunca hep bağlıyorum. Tutamıyor. Neyse yaptı yine az evvel. Gel değiştireyim diyorum, hayır kalsın diyor. Oğlum pişik olur popon değişeyim yine uyu diyorum, avazı çıktığı kadar bağırıyor hayır diye. Baktım ikna olmayacak ve artık pişik olacak zorla değiştirdim. Kıyamet koptu. O nasıl bir bağırmak, o nasıl bir saldırmak. Ev inledi, elimi tırmaladı, tekmeler savurdu. Sonunda değiştirdim beş dakika önce uyudu. Muhtemelen yarım saat sonra ya karın ağrısı ya öksürükle uyanacak. Kıyametler kopacak. Tam 20 gündür uyumuyorum. Daha doğrusu doğru düzgün uyumuyorum. Artık bayılacak gibi hissediyorum kendimi. Bu arada benim boğazlar da şiş, sürekli öksürüyorum ama henüz bırakın dinlenmeyi, oturacak fırsat bulamadım.
Çünkü sağlıklı iken bile bana yapışık olan oğlum, hastayken "tuvalete gitme, yemek yeme, hayır su içme yanımda dur" kıvamına geldi. Asla bir saniye bile dibimden ayrılmıyor. Eşim yardımcı olmaya çalışıyor ancak onu da itiyor vuruyor. Halası çağırdı ona da saldırdı. Asla kimsenin yanına gitmiyor ve ben uykusuz yorgun ve hasta bir anne olarak artık sabrımın sonundayım.
Tüm bu bitkinlikle birlikte yarın canım ailem bana geliyorlar. Tatile gidecekler ve evim gidecekleri havaalanına yakın olduğu için iki gün bende kalacaklar. Neden iki gün bende kalıyorlar bilmiyorum. Salı günü gidecekler ama bana pazar geliyorlar. Ayağa kalkacak mecalim yok ancak bir de onlara hazırlık yapmalıyım. Neyse konu bu değildi.
Gerçekten merak ediyorum tamam tüm çocuklar hasta olunca bir miktar huysuz olurlar, biliyorum. Ama bu kadar mı ya, bu kadar mı zıvanadan çıkıyorlar mesela? Ben anlamıyorum nerede hata yapıyorum. Neyi yanlış yapıyorum da bu çocuk her geçen gün daha inat, daha zor, daha huysuz, daha yorucu oluyor.
Tek bir konuda uyum gösterip sakin Kalmaz mı bir çocuk yahu. Alanım çocuk gelişimi. Onlarca oyun biliyorum, daha bir kere adam akıllı oynayamadım oğlumla. Algısı yahut zekası eksik olduğu için değil. Gıcıklığından. Hayır öyle yapmayalım, hayır ben öyle oynamıycam, hayır oraya koymuycam, hayır onu almıycam. He bunu yapıyor da tek mi kalmak istiyor. Hayır o da değil. Her an benimle olmak istiyor ama kendi istediği şekilde.
Pedagog, kreş, ilgi sevgi her şeyi yaptım ben ya her şeyi. Daha ne yapayım anlamadım ki. Ne istiyor, derdi ne anlamıyorum ben artık. Tükendim, bittim gerçekten.
Hayır bok niye kalsın mesela altında? Netin itirazı neyin isyankarlığı bu? Dört gün önce tam üç kişi bir kaşık şurubu içiremedik. Halı, yastık duvar her yer ilaç oldu. Bir şekilde içti bu sefer de kustu.
Ben bıktım artık. Bunu ilk kez söylüyorum evladımla ilgili lakin bıktım. Az evvel artık elim ayağım titriyorken eşime "Allah aşkına beni bir hastaneye kapatın az dinleneyim." dedim. Eşim de ayrı tuhaf. Ben bıktığımda o çocuğa sinirleniyor. Manyak mısın be adam ben çökmüşüm sen idare et işte. Çözümü çocuğa höykürmek. Bu sefer çöktüğüm yerden kalkıp yine devralıyorum oğlanı mecbur. Hepten manyak olacak sabırsız babası ile.
Öyle işte. Geçecek demenizi beklemiyorum. Geçmeyecek çünkü. Hep zor bir çocuk olacak. Hep isyankar, başına buyruk, inatçı, sorgulayan, insanı canından bezdiren bir çocuk olacak biliyorum. Ben sadece yazmak istedim.
Aslında oğlumla ilgili konu açmamaya karar vermiştim, zira önerilen her şeyi deneyip tam manasıyla bir çözüme ulaşamayıp, bu oğlan da böyle yapacak bir şey yok sonucuna varmıştım. Bu konu da, delirmemek için bir iç dökme, gecenin bu saatinde akli dengemi kaybetmemek için bir mola olsun.
Önceki konularımı bilenler az çok aşinadır oğlumun hallerine. Genel haline alıştım alışmasına da hasta olunca ve lanet olsun ki aynı anda ben de hasta olunca bedenen ve ruhen çöktüm. Kendimi camdan atasım var. O kadar çöktüm.
Üç haftadır hasta. Önce basit bir soğuk algınlığı idi. Antibiyotik verilmedi. İlk hafta mütemadiyen kustu. Çünkü geniz akıntısı ve öksürük olunca kusuyor. Midesi bulanıyor kendi geniz akıntısından. Yatak yorgan, halı, kıyafet her yere. Neyse o haftayı çamaşır yıkayıp ev silerek ve geceleri uyumayıp zombi gibi dolaşarak geçirdim. İkinci hafta ateş hasıl oldu. Tekrar doktora gittik. Ciğer, boğaz temiz dendi yine antibiyotik verilmedi. Kusmalar, gece nöbetleri, huysuzluklar devam. Üçüncü ve son haftada ateş ayyuka çıktı. Bu sefer antibiyotik verildi ki benim kabusumdur. Asla İçmez, her kaşıkta kıyamet kopar, tükürür ilacı, bir şekilde içirmeyi başarırsam da kusar olduğu gibi. Böyle bir hafta daha geçirdik. Bugün antibiyotik dolayısıyla ishal de başladı. Tamam buna da eyvallah. Zaten aşırı iştahsız. Gece de ishal devam edince bez bağladım ki zaten ishal olunca hep bağlıyorum. Tutamıyor. Neyse yaptı yine az evvel. Gel değiştireyim diyorum, hayır kalsın diyor. Oğlum pişik olur popon değişeyim yine uyu diyorum, avazı çıktığı kadar bağırıyor hayır diye. Baktım ikna olmayacak ve artık pişik olacak zorla değiştirdim. Kıyamet koptu. O nasıl bir bağırmak, o nasıl bir saldırmak. Ev inledi, elimi tırmaladı, tekmeler savurdu. Sonunda değiştirdim beş dakika önce uyudu. Muhtemelen yarım saat sonra ya karın ağrısı ya öksürükle uyanacak. Kıyametler kopacak. Tam 20 gündür uyumuyorum. Daha doğrusu doğru düzgün uyumuyorum. Artık bayılacak gibi hissediyorum kendimi. Bu arada benim boğazlar da şiş, sürekli öksürüyorum ama henüz bırakın dinlenmeyi, oturacak fırsat bulamadım.
Çünkü sağlıklı iken bile bana yapışık olan oğlum, hastayken "tuvalete gitme, yemek yeme, hayır su içme yanımda dur" kıvamına geldi. Asla bir saniye bile dibimden ayrılmıyor. Eşim yardımcı olmaya çalışıyor ancak onu da itiyor vuruyor. Halası çağırdı ona da saldırdı. Asla kimsenin yanına gitmiyor ve ben uykusuz yorgun ve hasta bir anne olarak artık sabrımın sonundayım.
Tüm bu bitkinlikle birlikte yarın canım ailem bana geliyorlar. Tatile gidecekler ve evim gidecekleri havaalanına yakın olduğu için iki gün bende kalacaklar. Neden iki gün bende kalıyorlar bilmiyorum. Salı günü gidecekler ama bana pazar geliyorlar. Ayağa kalkacak mecalim yok ancak bir de onlara hazırlık yapmalıyım. Neyse konu bu değildi.
Gerçekten merak ediyorum tamam tüm çocuklar hasta olunca bir miktar huysuz olurlar, biliyorum. Ama bu kadar mı ya, bu kadar mı zıvanadan çıkıyorlar mesela? Ben anlamıyorum nerede hata yapıyorum. Neyi yanlış yapıyorum da bu çocuk her geçen gün daha inat, daha zor, daha huysuz, daha yorucu oluyor.
Tek bir konuda uyum gösterip sakin Kalmaz mı bir çocuk yahu. Alanım çocuk gelişimi. Onlarca oyun biliyorum, daha bir kere adam akıllı oynayamadım oğlumla. Algısı yahut zekası eksik olduğu için değil. Gıcıklığından. Hayır öyle yapmayalım, hayır ben öyle oynamıycam, hayır oraya koymuycam, hayır onu almıycam. He bunu yapıyor da tek mi kalmak istiyor. Hayır o da değil. Her an benimle olmak istiyor ama kendi istediği şekilde.
Pedagog, kreş, ilgi sevgi her şeyi yaptım ben ya her şeyi. Daha ne yapayım anlamadım ki. Ne istiyor, derdi ne anlamıyorum ben artık. Tükendim, bittim gerçekten.
Hayır bok niye kalsın mesela altında? Netin itirazı neyin isyankarlığı bu? Dört gün önce tam üç kişi bir kaşık şurubu içiremedik. Halı, yastık duvar her yer ilaç oldu. Bir şekilde içti bu sefer de kustu.
Ben bıktım artık. Bunu ilk kez söylüyorum evladımla ilgili lakin bıktım. Az evvel artık elim ayağım titriyorken eşime "Allah aşkına beni bir hastaneye kapatın az dinleneyim." dedim. Eşim de ayrı tuhaf. Ben bıktığımda o çocuğa sinirleniyor. Manyak mısın be adam ben çökmüşüm sen idare et işte. Çözümü çocuğa höykürmek. Bu sefer çöktüğüm yerden kalkıp yine devralıyorum oğlanı mecbur. Hepten manyak olacak sabırsız babası ile.
Öyle işte. Geçecek demenizi beklemiyorum. Geçmeyecek çünkü. Hep zor bir çocuk olacak. Hep isyankar, başına buyruk, inatçı, sorgulayan, insanı canından bezdiren bir çocuk olacak biliyorum. Ben sadece yazmak istedim.