Gördüğünüz gibi eşiniz maalesef hem vicdansız hem nankör.Evet biraz önce tartıştık bu konu yüzünden. Dün konuşamadık kendimi iyi hissetmiyordum. Bu sabah ısrarla ne olduğunu sordu bende sakin bir şekilde biraz da siz ilgilenin ben yoruldum sıkıldım artık dedim. Aldığım tepki tam da beklediğim gibiydi. Herşeyde anlayışlı bi koca bu konuda asla beni anlamayacak bi kez daha anladım. Bana verdiği cevap " tamam sen yorulma ben yorulurum söylicem bidaha senden bişey istemicek ben işimi bırakır gelir yaparım. Ben çalışıyorum abim çalışıyor eşi çalışıyor sen evdesin diye senden istiyoruz. Bundan sonra kimse bişey istemicek senden."
Ben de çalışmıyorum diye herşey bana mı kalmak zorunda dedim. Ki çalışmamam konusunda kendisi de desteklerdi. Ofise gitmek için hazırlandım bende gelicem dedim. Yine verdiği cevap " durma evde dün bişey istedi ya tesadüf olur bugün de ister" çok nadiren olan bişeymiş gibi benim artık annesinin anlattığı aynı şeylerden sıkılmış olduğumu sürekli arkadaşlarının yatalak eşinden hayırsız evlatlarından bahsetmesinden sürekli bir nasihat dinlemekten sıkılmamı asla anlamayacak gibi. "ben bu konuda bana yardım ediyosun diye hep seni onure etmiyomuyum teşekkür etmiyomuyum allah razı olsun demiyomuyum" dedi. Ben de artık teşekkür istemediğimi söyledim. "Hayatta herkes yalnızmış onu anladım ben " dedi. Bende evet benim gibi dedim. Baksana içimden geçen en ufak bişeyi söylediğimde bile aldığım tepkiyi görüyorum dedim. "Tamam bugüne kadar yaptıkların için teşekkürler bundan sonra yapmazsın" dedi ve gitti.
Bunları onun yüzüne söylediniz mi?Bana her annesi konusu olduğunda aynı duygusal baskıyı uyguluyor. Babam yok biliyosun annemle ilgilenmek zorundayım o benim annem. Sanki ben annesiyle ilgilenmesine karışıyorum gibi. Ama şunu anlamıyor evet o senin annen. Benden onun kızıymışım gibi ilgilenmemi herşeyini görmezden gelmemi bekleyemezsin ki. Sürekli söylüyorum hatta anneni aradın mı bugün eve gelirken uğra vs. Şeklinde hep söylüyorum ama nasılsa bunları ben yaptığım için rahat. Kendisi annesiyle telefonda 5 dakika konusur. Evine gitse yarım saat durur gelir. Çünkü annesi nazı geçiyor vs. Benim öyle mi ? Hemen bak bak kaçıyor konusmuyor demeye baslarlar arkamdan. Ama kapısında 3 saat 2 saat dikilip konuşursam dünyanın en iyi insanı benim. Ha artık sandalye vereyim otur diyor :))) içime su serpiliyor öyle olunca. Daha uzun kalabileyim diye.
O dinlemek istemiyor oz evladi iken ama senin dinlemenimi bekliyor. Bencillik had safada. Yarin aldatincada hakli bi sebep bulur tövbe tövbeEşimle konuşmaya çalıştığımda beklediğim gi tepkiyi aldım. Yukarıda B Began isimli arkadaşımıza yazdığım cevaba bakarsanız ne demek istediğimi göreceksiniz. Ve söylediğiniz gibi annemle bile çok kısa konuşurken ki sevmiyorum yaşlı muhabbetini 2 saat 3 saat elalemin sıkıntılarını dertlerini dinlemekten sıkıldım artık. Ama malesef bunu anlamaysn bi eşim var. Daha önce bi arkadaşın yorumuna cevap olarak yazmıştım annesi ile alakalı tabusu var ne olursa olsun onunla alakalı sıkıntımı paylaşamıyorum. Ve içimde dağ gibi büyüypr. Bir iki kez paylaştım aldığım cevap "yaşlı işe ne diyeyim annem. Görmezden gel" nereye kadar böyle sürecek ?
Kardeşim bak sanada kızıyorum ama uzuldugumden. Kusura bakma anali ogullu kullaniyorlar seni. Beyefendi kendi yarim saat durup kaçsın çalışıyorum demesin yarim saat zavallı annecogi icin cok az degilmi sana yuklerken vah tuh anam diyormuş ama. Sen esek olursan semer vuran cok olur demisler. Sende aynen oyle yapacaksın. Ama keskin ve net bi sekilde yoksa hem kabul etmezler bu durumu hemde arada hep yine uzun uzun oturman icin baskı yaparlar.Bana her annesi konusu olduğunda aynı duygusal baskıyı uyguluyor. Babam yok biliyosun annemle ilgilenmek zorundayım o benim annem. Sanki ben annesiyle ilgilenmesine karışıyorum gibi. Ama şunu anlamıyor evet o senin annen. Benden onun kızıymışım gibi ilgilenmemi herşeyini görmezden gelmemi bekleyemezsin ki. Sürekli söylüyorum hatta anneni aradın mı bugün eve gelirken uğra vs. Şeklinde hep söylüyorum ama nasılsa bunları ben yaptığım için rahat. Kendisi annesiyle telefonda 5 dakika konusur. Evine gitse yarım saat durur gelir. Çünkü annesi nazı geçiyor vs. Benim öyle mi ? Hemen bak bak kaçıyor konusmuyor demeye baslarlar arkamdan. Ama kapısında 3 saat 2 saat dikilip konuşursam dünyanın en iyi insanı benim. Ha artık sandalye vereyim otur diyor :))) içime su serpiliyor öyle olunca. Daha uzun kalabileyim diye.
Resmen duygu sömürüsü. Bi pskolog demistiki çocuklarınıza hep taviz verip sonra degisirseniz o verdiginiz tavizlere geri kavuşmak icin elinden geleni yapar. İnsanoğluda boyle. Senin hayatin yokmu, sen pskolojini maf etmek zorundamisin. Calismanada karsi iste cunku sen evdeyken vicdanı rahat anasinin oyuncağı var. Vebal almak istemem en iyisini sen bilirsin arkadasim. Allah en doğru sekilde hareket etmeni nasip etsinGördüğünüz gibi eşiniz maalesef hem vicdansız hem nankör.
Sizi anlamak yerine suçlamış. Size bugüne kadar yaptıkları için teşekkür etmek yerine, bırak biz yaparız demiş.
İnsanoğlu böyledir işte. 40 yıl sırtınızda taşırsınız, bir gün of dersiniz sizden kötüsü olmaz.
Önemli olan bundan sonra sizin ne yapacağınız. Bu psikolojik baskıya boyun eğmek mi, kararlı durmak mı?
Tam linç başlayacak ama yazacağım diyordum ki bu yorumu gördüm. Yani başlığa bakınca çok önemli bir problem okuyacağım sandım. Ben de evden çalışıyorum canlı dersler yoluyla artı yedi ve 2.5 yaşlarındaki çocuklarımla evdeyim. Pandemi öncesi 8-3 çalışıyordum , çıkışta arkadaşlarla takılıyordum. Hayatım tepetaklak oldu ama şu başlıktaki veryansını etmedim. he deyip geçmek çok mu zor, bahane bulup kalkın, falanca sitede online eğitime katılacağım falan deyin... ben olsam her haftada iki üç bahane bulurum zamandan kısarım gitgide... siz evde yalnızlığa rahata alıştığınız için zorunuza gitmiş hepsi bu. Pandemi geçici bir süreç ömğr boyu sürmeyecekBence basitçe çözümler üreterek bertaraf edeceğiniz bir durumu takıntı haline getirip iç dünyanızda kar topu gibi büyütmüşsünüz.
Şöyle ki; çok sık market alışverişi talep ediyor diyelim. Siz kendinizi net ve kararlı ifade ederek "sadece x günde market alışverişi yapacağım. Diğer günlerde online y kursuna başladım / kargo istemistim, beni bulamamış almaya gideceğim vs."
Eşyaları kapısına bıraktığınızda sizi uzun süre alı mı koyuyor "çamaşırlar makinede kaldı asmaya gitmeliyim / ütüm birikti yapacağım / tavuğu tezgaha çıkarmıştım hemen gidip pişireceğim vs vs"
Bence iş hayatı içinde stres ve baskı altında olan ve yoğun çalışan eşinize şikayet edeceğinize siz basit ama etkili çözümler üretebilirsiniz.
Tekrar belirtme ihtiyacı hissettim: bunaldığınız için gözünüzde çok büyütmüşsünüz. Eşinizle kavga etmeye , evinize huzursuzluk sokmaya gerek yok derim.
Çok abartmışsınız burda bir gülmedim değil. Geçici bir süreci hayat memat meselesi haline getirmişsiniz. Yarın bir gün çocuğunuz olunca bu gün bir saat bakar mısın deyip kv göndermeyin o zaman. Yani şu zor dönemde eşinize ve annesine destek olmayacaksanız aile olmak ne demek sizin için...İlerleyen zamanlarda da mutsuz evlilikler. Kendi kendime oğluyla mı ilgilenmek için evlendim annesiyle mi diyorum.
Bu güne kadar yaptıkların için teşekkürler dedi ama tabi gerçek anlamda değil. Böyle olduğunda neden evli kalıyorum ki diyorum seviyorum evet ama bu sevgi nereye kadar katlanılabilir olacak onu bilmiyorum. Bugün mesleğimle alakalı iş başvuruları yaptım en azından ondan bağımsız çalışabileyim diye. Umarım aramalarım sonucunda bi iş bulurum ve bu durumlardan uzaklaşırım. Şuan tek isteğim bu sanırım. Bi iş bulana dek bi süre daha idare edeyim. Sonra düşünürüm diyorum.Gördüğünüz gibi eşiniz maalesef hem vicdansız hem nankör.
Sizi anlamak yerine suçlamış. Size bugüne kadar yaptıkları için teşekkür etmek yerine, bırak biz yaparız demiş.
İnsanoğlu böyledir işte. 40 yıl sırtınızda taşırsınız, bir gün of dersiniz sizden kötüsü olmaz.
Önemli olan bundan sonra sizin ne yapacağınız. Bu psikolojik baskıya boyun eğmek mi, kararlı durmak mı?
Bir yıldır bu şekilde durumlar ve konuyu açtıkça içinden daha başka şeylerde çıkacak ama detaylandırmak istemiyorum daha fazla. İyi yanları da var tabi ki yok demiyorum. Bende eşime baskı yapmamak için hep içime atıyorum ama en çok sıkıldığım sürekli beni farklı bişeyler bulup çağırması. Çamaşırım var diyorum makinada bişey olmaz diyor mesela. Bi gün afedersiniz tuvalete gitmem gerek dedim onun evinde girmiyoruz pandemiden dolayı 2 kez söyledim duymazdan gelip anlatmasına devam etti. Ve gerçekten uzun bi süre dinlemeye devam ettim bu yüzden.Bence basitçe çözümler üreterek bertaraf edeceğiniz bir durumu takıntı haline getirip iç dünyanızda kar topu gibi büyütmüşsünüz.
Şöyle ki; çok sık market alışverişi talep ediyor diyelim. Siz kendinizi net ve kararlı ifade ederek "sadece x günde market alışverişi yapacağım. Diğer günlerde online y kursuna başladım / kargo istemistim, beni bulamamış almaya gideceğim vs."
Eşyaları kapısına bıraktığınızda sizi uzun süre alı mı koyuyor "çamaşırlar makinede kaldı asmaya gitmeliyim / ütüm birikti yapacağım / tavuğu tezgaha çıkarmıştım hemen gidip pişireceğim vs vs"
Bence iş hayatı içinde stres ve baskı altında olan ve yoğun çalışan eşinize şikayet edeceğinize siz basit ama etkili çözümler üretebilirsiniz.
Tekrar belirtme ihtiyacı hissettim: bunaldığınız için gözünüzde çok büyütmüşsünüz. Eşinizle kavga etmeye , evinize huzursuzluk sokmaya gerek yok derim.
Ben zaten kendimden ödün vererek çokça destek oluyorum. Ama artık bu yükün biraz benimde üzerimden alınmasını istiyorum. Bir kez eşimin arabasıyla kendi ailemi gezmeye götürdüm diye demediğini bırakmadı. Sustum hiçbişey söylemedim. Her zamanki gibi susup dinledim. Onu götürmeyip kendi anne babamı götürdüm diye. Ya açıkçası şimdiye kadar biriken bir sürü konu var ama hepsini dökmedim o kadar uzun olur ki. Hep yaşlı diyip sustum. Ama biyerden sonra artık herşey batmaya başladı.Çok abartmışsınız burda bir gülmedim değil. Geçici bir süreci hayat memat meselesi haline getirmişsiniz. Yarın bir gün çocuğunuz olunca bu gün bir saat bakar mısın deyip kv göndermeyin o zaman. Yani şu zor dönemde eşinize ve annesine destek olmayacaksanız aile olmak ne demek sizin için...
Kim söyledi ailenizi gezmeye götürdüğünüzü? Ben böyle durumlarda ilk karşı tarafa bir kere yapıp sonra kendi tarafıma çokça yaparım ki bizimki gçze batmasın. Bayram sabahı kv beraber olup öğleden sonra aileme gelmek gibi...Ben zaten kendimden ödün vererek çokça destek oluyorum. Ama artık bu yükün biraz benimde üzerimden alınmasını istiyorum. Bir kez eşimin arabasıyla kendi ailemi gezmeye götürdüm diye demediğini bırakmadı. Sustum hiçbişey söylemedim. Her zamanki gibi susup dinledim. Onu götürmeyip kendi anne babamı götürdüm diye. Ya açıkçası şimdiye kadar biriken bir sürü konu var ama hepsini dökmedim o kadar uzun olur ki. Hep yaşlı diyip sustum. Ama biyerden sonra artık herşey batmaya başladı.
En doğrusu bu. Madem eşiniz bu "görev"den kaçmak için çalışmasını öne sürüyor. Siz de çalışın ve kendi sağlığınızı koruyun.Bu güne kadar yaptıkların için teşekkürler dedi ama tabi gerçek anlamda değil. Böyle olduğunda neden evli kalıyorum ki diyorum seviyorum evet ama bu sevgi nereye kadar katlanılabilir olacak onu bilmiyorum. Bugün mesleğimle alakalı iş başvuruları yaptım en azından ondan bağımsız çalışabileyim diye. Umarım aramalarım sonucunda bi iş bulurum ve bu durumlardan uzaklaşırım. Şuan tek isteğim bu sanırım. Bi iş bulana dek bi süre daha idare edeyim. Sonra düşünürüm diyorum.
Kocasının yarım saat tahammül edemediği kadına neden gelin 7/24 bakıcılık yapsın ki?Çok abartmışsınız burda bir gülmedim değil. Geçici bir süreci hayat memat meselesi haline getirmişsiniz. Yarın bir gün çocuğunuz olunca bu gün bir saat bakar mısın deyip kv göndermeyin o zaman. Yani şu zor dönemde eşinize ve annesine destek olmayacaksanız aile olmak ne demek sizin için...
evlendiğinizde neden çalışmayı bıraktığınızı anlamadım. bence iş bulup çalışın hiç olmazsa bu psikolojik eziyeti çekmeye vaktiniz olmazMerhaba arkadaşlar burada yeniyim. Kendimi çaresiz hissettiğim bi dönemden geçiyorum kimseye anlatamadığım şeyleri burada paylaşıp belki bir tavsiye belki bir öneri destek vs alabilirim diye katıldım açıkçası. Tabi bu ne kadar çözüm bilmiyorum. Yazımı sonuna kadar okuyanlardan bi fikir verenlerden veya vermeyenlerden şimdiden Allah razı olsun. 2 yıldır evliyim 27 yaşındayım eşimle mutlu bi evliliğimiz var ama bu buzdağının görünen kısmı gibi. İçsel olarak kendimi yorgun mutsuz hissediyorum hangi konuda diyeceksiniz. Eşimin annesi yan apartmanda yalnız yaşıyor normal zamanlarda sosyal biridir arkadaşlarıyla gezer yazlığına gider vs gibi. Fakat pandemi başladığından beri malum evden çıkartmıyoruz. Fakat evden çıkmaması benim ruhsal olarak yorgunluğuma ve ben neden bunları yapıyorum şeklinde düşüncelerime sebep oluyor artık. Nasıl mı ? Evlendikten sonra çalışmadım eşimde bu durumdan memnun evimizin içerisinde mutluyuz aslında. Pandemi başlangıcı ile birlikte kayınvalidemin evine girmemeye başladık bende onun ihtiyaçları oldukça alıp götürüyorum kapısında oturup sohbet ediyorum gibi gibi şeyler. Fakat artık bu bende bi psikolojik baskı yarattı gibi hissediyorum. Bu ne bu yüzden böyle bişey mi olur kafayı yemişsin diyecek gibiyseniz bu sohbetlerin içeriklerini doğal olarak bilmediğinizdendir. Bu sohbetler içerisinde görmezde geldiğim kendi düşüncelerimi dile getiremediğim beni kıran üzen vs herşeyi görmezden geldiğim için sürekli bi konu yüzünden beni kapısına çağırıp durduğu için alışveriş yapacağım zaman istediği herşeyi özellikle istediği yerlerden almam için gün aşırı 2-3 saat arkadaşlarının sıkıntılarını anlattığı için yada çocukluk anılarını sürekli anlattığı için aynı konuyu defalarca dinlediğim için yaşlı yalnız diyip empati kurmaktan bıktığım için yoruldum artık. Eşime en ufak bişey söylesem ben çok çalışıyorum bu görevi de sen üzerimden al diyor tamam alıyorum ama artık üzerime alacak yerim kalmadı. Laf ediceğini bildiğim herşeyi gizli kapaklı yapıyorum. Çünkü yapılan herşeye bir lafı bir yorumu belki bir nasihatı var. Ama bunları dinlemekten çok sıkıldım artık. Ara ara yaptığı konuşmalar kalbimi kırsa dahi görmezden geliyorum ama artık sabrımın sonuna yaklaşıyor gibiyim. Kendi annem için bunların hiçbirini yapmadığımı sırf sevdiğim adam için bunlara katlandığımı düşünmek başımı ağrıtıyor. Eşime olan sevgim azalsa bi dakika düşünmem ayrılırım diyorum ve hatta bazen ayrılmalıyımıyım diye düşünüyorum sonra onu çok sevdiğim aklıma geliyor ve kendimi çok kötü hissediyorum. Sabret diyorum pandemi bitince eski hale döneceksin iki kapı arasında mekik dokumayacaksın seni daha rahat bırakacak ama artık sanırım sabrımın son damlasında olduğumdan en ufak bişeyde ağlıyorum bıkkın yorgun mutsuzum diyorum ve öyle de hissediyorum. Kimseye de anlatamıyorum yapım gereği derdimi anlatan bi insan değilim ne ablama ne arkadaşıma ne anneme herşeyi içimde yaşamak artık ağır geliyor. Daha belki içimde biriken bi ton şey var ama bunları tabi size yazmam benim için bi çözüm değil belki sadece içimi döküyorum. Bu çıkmazdan nasıl kurtulacağım bilmiyorum. Belki de psikolojik bi destek almalıyım. Okuyan arkadaşlara öok teşekkürlee. Kendinize iyi bakın huzurlu günler...
Sorun şu; neden onların istediği gibi olmak zorunda?Kim söyledi ailenizi gezmeye götürdüğünüzü? Ben böyle durumlarda ilk karşı tarafa bir kere yapıp sonra kendi tarafıma çokça yaparım ki bizimki gçze batmasın. Bayram sabahı kv beraber olup öğleden sonra aileme gelmek gibi...
Eşimden bi ton laf dinledim biraz önce oruçlu olduğumdan çokta cevap vermedim kısa kestim. İşin sonu nereye varacak bilmiyorum. Anneme söyledim bundan sonra senden bişey istemicek kapısını çalmıcaksın bidaha falan gibi şeyler söyledi. Kötü gelin durumuna ben düştüm yine. Nasıl çıkıcam bu durumdan ne yapıcam hiç bilmiyorum. Öyle bi durumdayım ki eşim rahatlıkla abisiyle konuşur bu durumu bense kimseyle konusamıyorum üzülmesinler diye.En doğrusu bu. Madem eşiniz bu "görev"den kaçmak için çalışmasını öne sürüyor. Siz de çalışın ve kendi sağlığınızı koruyun.
Unutmayın, evlilik siz mutlu olursanız huzurlu olur.
Bu konuda hicbi sıkıntı yok zaten hep önce onun annesine gidiliyor kandillerde vs benim ailem uzak oturuyor diye bi kere gitmiş değiliz kandil oldumu onun annesine ben kendim diyorum gidelim diye. Ablamın arabasını almıştım gel seni dışarı çıkarayım dedim çıkardım mesela. Ama eşimin arabasını aldığımda annemi babamı çıkardım diye oğluna bi ton laf etti.Sorun şu; neden onların istediği gibi olmak zorunda?
Ben bayram sabahı ilk olarak aileme gidersem neden sorun oluyor?
Bunun mantıklı izahı yok. Erkek ailesi olmak, neden üstünlük sebebi olsun, neden onlara her şey için hesap vermek zorunda olalım?