Kızlar merhabalar,
dün nöroloji bölümüne muayene olduk. herhangi bir problem yok, geç konuşma probleminiz var. Size sadece okula gitmesini öneririm dedi doktor. okula başladıktan sonra 8 ay içinde dili sökülür, haa 1 ay içinde konuşmasını da beklemeyin dedi. Genelde bütün gelen hastalar erkek ve 10 erkek çocuğun 6'sında geç konuşma problemi ile sıklıkla karşılaşıyoruz dedi. gelişimine baktı, oğluma sorular sordu. herşeyi işaret parmağı ile ıhıh diye gösteriyor. aferin aferin dedi. doktora dedim her şeyi parmağıyla göstermesi, ışıklı şeylerin dikkatini çekmesi, sürekli toprakla oynamak istemesi, bardaktan bardağa su aktarması, ağzında tükürük oyunu yapması, kaynak su ile yıkanmayı sevmesi, oyuncakları yerde döndürmeyi sevmesinden kaynaklı size geldik. kayınvalidem internette araştırmış. bütün bu sebepler otizmi işaret ediyormuş. siz ne düşünüyorsunuz dedim. Doktor güldü. şurada havai fişek patlatın ağzım açık bakarım dedi. bunlar öyle bir sebep olabilir mi hanımefendi. tabi ki sebepler arasında bu saydıklarınızın bazıları var. Ama her çocuk ışıklı şeyi sever. su ile oynamayı sever. asıl ışıklı şeylere bakmazsa, su ve toprak ilgisini çekmezse, hele de sorduğunuzda parmakla hiç birşeyi gösteremezse asıl problem var dedi. stetoskop ile muayene edeceğim, vücuduna değen bir şeye tepki vermesi lazım siz birşey söylemeyin dedi. bekledik. aleti görür görmez bacaklarımın arasına girdi ağlamaya başladı. aferin böyle olmalı aferin dedi. hasta olduğunu düşündüğümüz bir çocuk buna tepki vermez ne olduğunu anlayamaz elimdeki alete göz teması kuramaz dedi. doktor bana adımla seslen dedi. seslendim. gözlerime bak böyle mi oluyor çocuğun gözleri, hayır dedi. şimdi ben ona sesleneceğim, sana veya babasına bakmamalı dedi. seslendi ve doktorun gözlerinin içine baktı. doktor hiç kıpırdamadan durdu seslenince, oğlum 9 saniye göz teması kurmuş doktordan bir tepki de alamayınca yanımıza geldi ve sandalyeye oturdu. çocuğunuza uyguladığım 15 testin bir tanesi de beni rahatsız etmedi. hayvanları sordu, parmaklarını saydırdı (na,na,na diye beş parmağını tutup 5'e gelince naaa dedi), bütün organlarını gösterebildi. yanaklarını, memelerini ve göbek deliğini bile gösteriyor aferin dedi. cam nerde, halı nerde, çabuk kapıyı kapat gibi komutlar verdi. odada tuvalet eşyaları vardı. kaka nereye yapılıyor dedi gösterdi. el nerde yıkanıyor dedi gösterdi. gel çiş yap nereye oturmak lazım dedi. klozet kapağını kaldıırıp içini gösterdi. çatal kaşık kullandırdı, merdiven indirdi ve çıkarttı. bir ayağını havaya kaldır dedi ve tek ayak üstünde 4 saniye durdu (kayınvalidemin götürdüğü yerde "tek ayak üstünde dur" cümlesi kurulduğu için çocuk anlayamadı ve yapamadı) içiniz rahat olsun. benm torunum da 3,5 yaşında konuştu dedi. size anlatamam kapıda beklerken o kadar çok stres oldum ki. resmen benim kafamı bulandırdı kayınvalidem. doktor sen ve sen anne baba olarak bir problem göremediniz de babaanne mi bulmuş problemi ah bu büyük anneler dedeler yok mu dedi. odadan çıkarken de hastaneyi zengin etmekten başka bir şey yapmıyoruz işte deyip bizi güldürmeye çalıştı. eşimle ikimizin de suratı çok kötüydü dün. gülsek mi ağlasak mı.
doktordan çıktık resmen kurdeşen dökmüş gibi kabardı vücudum stresten.
