- 2 Mart 2012
- 24.007
- 55.976
- 798
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #221
Çok haklısın.Eşim benim çok pişman olacağımı iddia ediyor. Bakın ben elbette eşimin fıtratını değiştiremem. Ancak bir insan düşünün ki, hayattan hiçbir beklentisi yok. Sadece çalışıyor ve para kazanıyor. Ailece yapılması muhtemel tatil için bile bir istek belirtmiyor. Neredeyse hiçbir şeyden zevk almıyor. İlk aklına gelen, hep olumsuz düşünce oluyor.
Her konuda ite kaka hareket ediyor. Evet çalışmayı çok seviyor ve asla bu hususta tembel değil. Hani eşimden emin olduğum tek konu, asla işşiz gezmez ve yatmaz. Hırslıdır ve çalışkandır iş hususunda. Ancak geriye kalan hiçbir konuda istek belirtmez. Olsa da olur olmasa da.
Iki yıldır alması gereken bir ödeme var ve benim dilimde tüy bitti söylemekten. Adam rahat yahu rahat. Öyle rahat ki ben rahatsız oluyorum bu halinden.
Çocuğumuz konusunda da, son bir yıldır felaket tellalı gibi senaryo üretmekten vazgeçti. Geçenlerde oğlum koltuğun kenarına çıkmış. Eşim "idrak sakince salona geç hemen oğlanı yakala çabuk ol" dedi. Dedim heralde çocuk avizeye tırmandı. Öyle bir söylüyor ki, korku filmi seslendirmesinde sanki. Bir baktım yarım metrelik yere çıkmış çocuk. Bu düzelmiş hali. Çok daha kötüydü evvelinde. Yabi ben 3 yıl boyunca zaten beni çok yoran bir çocukla birlikte, aşırı pimpirikli bir adamla zaman geçirdim.
Ben çok fazla detay yazmıyorum geçip gittiği için o günler. Ancak epey hasar bıraktı geçerken. Oğlumun yeni doğduğu zamanlar ben geçinemediğimizi düşünürken, buzdolabı neredeyse boşken, bir gün oğluma yemek yapmaya malzeme bulamadığımda oturup ağlıyorken, adamın iddiaya at yarışına paraları yatırdığını öğrenip bunu sindirmek kolay olmadı mesela. Ben ki durumumuz kötü diye söz yüzüğümü bu adamın eline verdim bozdur diye. Ve o dönem yaptığım tek şey ona destek olmaktı. Sonra aaa adam bok yoluna harcıyormuş meğer paraları. Ben de evde parasızlıktan ömür çürütüyormuşum o zamanlarda. Evet ben bunu sindiremedim uzun süre. Ne aptallığını ne de yalanlarını.
Düzeldi mi evet düzeldi. Borçlarını da ödedi. Ancak ben unutamadım işte. Mevzu sadece para da değil. Ben bir başıma kalmıştım o dönem. Adam geç gelir eve. Ben neredeyse parasız ailemden epey uzakta, bir bebekle kutu gibi evde patlıyordum, nefes alamıyordum. Ben yaşadığım onca sıkıntıya rağmen ailesine de aileme de anlatmadım yaşadıklarımı. Kandırılmış olmama rağmen.
Şimdi bu adam kalkmış bana diyor ki, ben telafi etmek için çok çaba sarf ettim sen görmedin. Artık çabalamam. Yok ya. Ulan sen en yakın arkadaşım bana geldiğinde ödenmemiş su faturasından dolayı kesilen suyu, benim arkadaşımın yanındaki utancımı nasıl telafi edeceksin ki? Ve komik olan kısmı ben ödendiğini sanıyorum. Hepsi geçti mi, geçti. Geride kaldı mı kaldı. Tekrar etti mi hayır. Ancak ben sindiremiyorum o günleri.
Eğer o günlerde kocanı boşasaydın çok haklıydın.
Ya da kocan hala kumar oynuyor olsa yine haklıydın.
Ama boşanmadın. Belki affetmedin, güvenin kırıldı ama bu evliliğe bir şans verdin. Şans vermek geçmişi geçmişte bırakmak değil midir? Bu şansı mutlu olmak icin değerlendir.
Nice aldatılan kadın kaç kez şans veriyor ama yine aldatılıyor.
En azından eşin aynı hataya devam etmemiş.
Ailenle ilgili konularda ne kadar affediciysen, kendi çekirdek aile için de cömert olmak sana bir şey kaybettirir mi?
Gerçekten normal bir evlilik hayatı yaşamaya başladığında senin fikrin, kalbin değişmezse o zaman en azından emin olursun, bu evlilikte mutlu olma ihtimalin yoktur, ayrılırsın.