Benim annem de aynısı, eleştiriye gelemez, hemen ağlamaya bağırmaya başlar beddua eder falan.
İlk doğumumda beni bunalttı, benzer şeyler yaşadım anlattıklarınla.
Doğumdan önce geldi, doğuma kadar kendi sıkıntılarını anlattı, hamileyken baban böyle yaptı doğum yaptım şöyle yaptı falan içimi şişirdi.
Doğumum başladı, deli gibi sancı çekiyorum, başıma gelmiş hala kendini anlatıyordu, ben sancı çektim de baban ilgilenmedi de bilmem ne. En sonunda kızdım, anne sus artık ya doğuruyorum görmüyor musun dedim. Yanımdan çıkınca kardeşimi aramış, seda çok kötü kimseyi konuşturmuyor beni de azarladı demiş...
Eve geldik, ben lohusayım kendi benden daha lohusa. Hakkını inkar edemem, ev işleri yemek çamaşır benim beslenmem sağolsun her şeyi en iyi şekilde halletti ama manevi destek sıfırdı. Ben ağlıyordum, boş yere ağlayıp bizi niye strese sokuyırusn diye kızıyordu. Bebek ne yapsa üşüttü bu çocuk diyip duruyordu. Ufacık bir şeyde herkesi arayıp bebeğe şu oldu bu oldu diye anlatıyordu, sonra herkes beni arıyordu bebek nasıl oldu diye...
Bebeğe tamamen kendi bildiğim şekilde baktım. Anneme kalsaydı bebeği mahvederdik. Daha kırkı çıkmamıştı, bence biz bunu güzelce saralım yatıralım iy bir terlesin üşütmüş bu çocuk dedi
anne saçmalama dedim sadece.
33 gün kaldı ama anlayış hiç yoktu.
Bu doğumda da sırf gelmiş olmak için geldi, üç gün kaldı gittiler, gidişleri de olaylı oldu beni ağlatarak gittiler.
O üç günde de telefon elinden düşmedi, arada bir kafasını kaldırıp laf olsun diye emdi mi diye soruyordu o kadar.
Çok zor ama tek bakmak en iyisi bence.