- Konu Sahibi BeyazOrkidem
-
- #80.861
Ah canım ya, çok geçmiş olsun, o içindeki sızıyı tahmin edebiliyorum. İnsanın içinden birşeyler akıyor resmen. Biz çocuklarımızın başına ufacık bir kaza geldiğinde nasıl kötü oluyoruz, hastalıklı çocuklu olan annelerin durumunu düşünemiyorum. 3 gündür, tesadüfen öğrendiğim genetik bir hastalık (Canavan) sahibi bir evlada sahip çok donanımlı bir annenin sitesini okumaktan helak oldum, durmadan ağlıyorum. Dün gece oğullarım uyurken alıp alıp kucaklayıp öptüm, o anneyi düşünüp ağladım.Dün akşam Yusuf Kayra evin içinde koştururken ayağı halıya takıldı yüzüstü düştü, dudağı patladıKanları görünce çok kötü oldum elim ayağım titredi, annem aldı elimden oğlumu hemen yıkadı ağzını, sonra sakinleşti yavrum. Dudağı şişti tabi
Sabahta uyandı konuşuyo benimle dudak şiş, içim ezildi resmen, Rabbim daha beterinden korusun yavrularımızı
Hugocuğum, ilmini yapmışsın kilo vermenin
Bu diyet listesi diyetisyenden aldığın bir liste mi yoksa kendi kendine deneyimlerinden mi oluşturdun?
Oohhh herkes yaz sezonunu açmış,güzel bir yaz olur umarım bizim ve bebişlerimiz için. Geçen sene birşey anlamıyorlardı denizden ama bu sene çok eğlenceli geçecek sanırım. Ben de merakla bekliyorum, denize girdiğimizde nasıl davranacaklarını oğullarımınİsmimi görünce yazayım hemen dedim. 1 haftadır yoktum, ablamı ziyarete İstanbul'a gittik. Şansımıza hava çok güzeldi, kızım yaz sezonunu açtı, plaja gittik, tabii ki denize girmedik, çıplak ayakla gezdi, kumla oynadı, ona da bize de iyi geldi bu değişiklik. Ee tabii gezerken internete girmeye vakit bulamadım. Ama bugün hava çok kötü burada, tekrar kış geldi sanki, işler de birikti, dolayısıyla bilgisayar başındayım yine. İşlere başlamadan bir bakayım dedim foruma, geçmişi çok okuyamadım ama bundan sonra takipteyim yine
Çok güzel bir yerdesin, En çok sevdiğim şey; sabah uyanır uyanmaz denize dalmak, yüzünü bile yıkamadan. Bu yüzden denize sıfır evleri hep çok sevmişimdir. Bir de çok şehirleşmiş bir yerde olmayacak.Alanya'da yaşıyorum. Burası direkt tatil beldesi olduğu için şehirleşmiş değil henüz. Sanırım bundan dolayı insan ister istemez denizde buluyor kendini. Bir de bizim ev sahilde, yürüyüşe falan çıkınca içimde bikini oluyor hemen dalıp çıkıyorum.
Bu arada çocukluğum Mersin'de geçti, hala cezeryedir biberli ekmektir yollar arkadaşlarım sağ olsun.
ben 2 haftadır diyetle uğraşıyorum arkadaşım. kalori sayma yöntemini deniyorum, 2 haftada 2 kg verdim. tan bana göre bir diyet. diyette değil aslında porsiyonları küçültüyorsun. bakalım ilk hedefim 5 kg daha vermek. sonra sıkılaşmak için çabalıycam. inan bende sizi özlüyorum, ama siteye her girdiğimde ya kimse olmuyor yada ben o anda çok yoğun oluyorum. böyle işte
ayy kuzum ya hiç kıyamam, insanın canından can kopuyor resmen. 2 hafta önce pikniğe gittik, gittiğimiz yer ağaçların altında masaların olduğu çimensiz bir yerdi. alperen bebek arabasını sürmek için o kadar çok diretti ki dayanamadım izin verdim. 2 dk sürdü ayağı tekerleğe takılmasıyla betona düşmesi bir oldu, anında kan oturdu kafasına, burnu baya sürtmüş yere, yani yüzünü görsen için parçalanır, sen beni bir görüceksin kucağıma aldım "yavrum yavrım " diye diye ağladım.o yaralar geçene kadar yavrumun yüzüne bakmak istemedi. Ah Rabbim nasıl bir sevgi veriyorsun dedim. bu arada baya kalabalıktık, eşime döndüm " başlarım senin keyfine, burada 5 dk daha duramam hemen gidiyoruz "dedim, herkes korkudan toparlandı, sadece çimen olan bir yere gittik
oyy kıyamam ya
geçmiş olsun canım
yerlerinde duramıyorlarki
Çok geçmişolsun yusuf kayraya insan çok kötü oluyor emir hirada sandalyeden düşmüştü geçen hafta yüz üstü burnu kanamıştı bende çok korkmuştum ama biraz daha soğuk kanlıyım sanırım hemen alıp tampon falan yaptım..Ucuz atlatmışsınız inşallah birdaha bu tür şeyler yaşamayız birdaha
Alanya'da yaşıyorum. Burası direkt tatil beldesi olduğu için şehirleşmiş değil henüz. Sanırım bundan dolayı insan ister istemez denizde buluyor kendini. Bir de bizim ev sahilde, yürüyüşe falan çıkınca içimde bikini oluyor hemen dalıp çıkıyorum.
Bu arada çocukluğum Mersin'de geçti, hala cezeryedir biberli ekmektir yollar arkadaşlarım sağ olsun.
Yok yavrum ya, hiç öyle şeyler denemedim ki araştırmam lazım. Kas çalışırsam zayıflamam kilomu korurum diye düşünüyordum ama yamuluyor muyum yoksa :) Kilom böyle dursun ama daha sıkı olayım istiyorum nasıl yapsam bilemedim. Bir de bileklerim kollarım çok zayıf, güçlensin istiyorum.
Oyy minik... Geçmiş olsun ne kadar dikkat etsek de bazı kazalar kaçınılmaz oluyor, çok geçmiş olsun mozp'cum.
Çok geçmiş olsun, ben de çok korkuyorum bu düşmelerden. Çok şükür bugüne kadar başıma gelmedi ama düşmesin diye sürekli peşindeyiz, gündüz annem akşamları ben. Yanımda biri yokken düşerse ne yaparım bilmem, Allah beterinden saklasın, düşe kalka büyüyecek denir çocuklara ama insanın kendi çocuğu olunca bi başka oluyormuş yaaa...
ben 2 haftadır diyetle uğraşıyorum arkadaşım. kalori sayma yöntemini deniyorum, 2 haftada 2 kg verdim. tan bana göre bir diyet. diyette değil aslında porsiyonları küçültüyorsun. bakalım ilk hedefim 5 kg daha vermek. sonra sıkılaşmak için çabalıycam. inan bende sizi özlüyorum, ama siteye her girdiğimde ya kimse olmuyor yada ben o anda çok yoğun oluyorum. böyle işte
ayy kuzum ya hiç kıyamam, insanın canından can kopuyor resmen. 2 hafta önce pikniğe gittik, gittiğimiz yer ağaçların altında masaların olduğu çimensiz bir yerdi. alperen bebek arabasını sürmek için o kadar çok diretti ki dayanamadım izin verdim. 2 dk sürdü ayağı tekerleğe takılmasıyla betona düşmesi bir oldu, anında kan oturdu kafasına, burnu baya sürtmüş yere, yani yüzünü görsen için parçalanır, sen beni bir görüceksin kucağıma aldım "yavrum yavrım " diye diye ağladım.o yaralar geçene kadar yavrumun yüzüne bakmak istemedi. Ah Rabbim nasıl bir sevgi veriyorsun dedim. bu arada baya kalabalıktık, eşime döndüm " başlarım senin keyfine, burada 5 dk daha duramam hemen gidiyoruz "dedim, herkes korkudan toparlandı, sadece çimen olan bir yere gittik
Ah canım ya, çok geçmiş olsun, o içindeki sızıyı tahmin edebiliyorum. İnsanın içinden birşeyler akıyor resmen. Biz çocuklarımızın başına ufacık bir kaza geldiğinde nasıl kötü oluyoruz, hastalıklı çocuklu olan annelerin durumunu düşünemiyorum. 3 gündür, tesadüfen öğrendiğim genetik bir hastalık (Canavan) sahibi bir evlada sahip çok donanımlı bir annenin sitesini okumaktan helak oldum, durmadan ağlıyorum. Dün gece oğullarım uyurken alıp alıp kucaklayıp öptüm, o anneyi düşünüp ağladım.Çocuk şu anda 4,5 yaşında ve bu hastaların yaşam süresi 10 yaş diye tahmin ediliyor.
Nasıl dirayetli bir anne, o durumda olsam bu kadar güçlü olabilir miydim bilmiyorum. Ateşleri çıktığında nasıl panik oluyoruz hepimiz, bu kadın sayısız ameliyat atlatmış, oksijensiz kalma riskiyle karşı karşıya kalmış, nasıl da güzel bir çocuk. Umarım yıllar içinde gen tedavisi bulunur da genetik hastalığı olan bu hastalar annelerinden ayrılmaz
Link vermek doğru mu bilemiyorum ama sizlerin de okumasını istiyorum kızlar. Belki birilerinin yardımı da dokunur zor durumda olan böyle insanlara.
www.sarpadair.org | SARP'a dair
Dün akşam Yusuf Kayra evin içinde koştururken ayağı halıya takıldı yüzüstü düştü, dudağı patladıKanları görünce çok kötü oldum elim ayağım titredi, annem aldı elimden oğlumu hemen yıkadı ağzını, sonra sakinleşti yavrum. Dudağı şişti tabi
Sabahta uyandı konuşuyo benimle dudak şiş, içim ezildi resmen, Rabbim daha beterinden korusun yavrularımızı
Bu Türklerdeki bir alışkanlıkmış. Biz çocuklarımızı yetiştirirken düştüğü zaman yeri, dolabı, kapıyı döver ve çocuklara da suç hiç bir zaman sizin değil, hep karşı tarafın mesajını verirmişiz. Bana çok mantıklı geldi, çünkü başımıza birşey geldiğinde; ben nerde hata yaptım değil de, suç bende değil ki sende savunmasını yaparız hep. Yaptığımız hataların sorumluluğunu üstlenmeyiz pek.
Bunu okuduktan sonra eşim de ben de bunu asla yapmadık ama annem yapıyor sanırım hala ki benim ufak nohut oğlum ne zaman düşse yeri döver,masaya vurur. Bazen de başına vurur, sanırım kafasını suçluyor
Evet, onlara tek gereken sevgi, başka birşeyi dert etmemek lazım. Anneannesi çok seviyor çocuklarımı, çocuklarını demem lazım hatta, onu anne diye çağırıyorlar çünküBen de aynı dertten muzdaripim. Çocuk yetiştirmeyle ilgili öğrendiğim şeyleri anneme kabul ettirmekte zorlanıyorum. Benim kızıma da annem bakıyor, yanlış yaptığını düşündüğüm şeyi veya yeni öğrendiğim birşeyi söyleyince yapması için üsteleyemiyorum, çocuğa kötü mü bakıyorum diye düşünüp yanlış anlar diye sürekli tekrarlayamıyorum birşeyi. Sonuçta bizi de onlar büyüttü, şimdi de çocuklarımıza bakıyorlar, laf söyleme hakkını görmüyorum kendimde, Allah onları başımızdan eksik etmesin, yapabildiğim sadece hergünün sonunda çocuğuma baktığı için teşekkür etmek.
Dünya tatlısı yaaa, büyümüş de annesine yardım ediyor ha. Ayyy ne güzel bir duygu valla. Darısı diğer bütün büyük başarılarının başınaBenim aşırı alerjik kızım, yine 10 gündür kaşınıyordu, geçer diye bekleyip bekleyip sonunda doktora götürdük. Daha önceki alerji şurubunun yan etkisi görüldüğü için kullanmak istemiyordum o şurubu yine, kremlerle rahatlatmaya çalışıyordum, başka bir şurup istedim bu sefer. İlk şurubun yan etkisi uyku haliyken, bunun yan etkisi de uykusuzlukmuş!!! 10buçukta uyuyan çocuk, ben 3 denemeden sonra pes edince babasının kucağında 12buçukta hala baba baba diye konuşup yatıyorduSonunda babasının yanında uyuya kaldı minikim
Akşam yemek hazırlarken ben tabağı götüreyim salona sen de ekmeği getir deyip eline ekmek poşetini tutturdum, 15 gündür filan yürümeye başladı ama herşeyi ben yaparım modunda oldukları için bu durumu kendi yararıma çevirip iş yaptırdımOnu bana yardım ederken görünce hem duygulandım, hem gururlandım, sevindim, güldüm filan, tuhaf oldum yani, büyüdü sıpalar artık, her halleri ayrı sevimli
Kızlar Ata dünden beri ishal. Ateşi de vardı doktora gittik, kakasını getirin antibiyotik yazalım dedi. Antibiyotik kullanmak istemiyorum, çok şükür bugün ateşi düştü ama ishal devam ediyor. İlk defa ishal oldu, bana bir şeyler önerin ne olur. Nasıl geçecek bu meret? Zaten yemiyor zorla yoğurt, muz vermeye çalışıyorum bol su içiriyorum. Tecrübeye ihtiyacım var.
Evet, onlara tek gereken sevgi, başka birşeyi dert etmemek lazım. Anneannesi çok seviyor çocuklarımı, çocuklarını demem lazım hatta, onu anne diye çağırıyorlar çünkü
Başlarda çok katıydım ben, benim istediğim şekilde eğitilecek diye ama maalesef şartlar öyle olmadı. Doğurmadan önce ne kadar kolay kreşe veririm 4 aylıkken ben işe giderim diyordum. Ne zormuş meğerse. Annem gelecek ay artık bakmayacak ve kreşe göndermemiz gerekecek. Hazırım sanıyordum ama geçen hafta baktık annem çok yoruluyor artık, yapamıyor resmen ( Yorgunluk ve rahatsızlıkları olmasa duygu sömürüsü yapar göndermezdim ama kadın çok kötü artık) eşim dedi ki, 1 ay önceden başlatalım, iş ciddiye binince ben nasıl kötü oldum, nasıl göndereceğim bunları, orda ağlarlar kimse aldırmaz, oyuncaklarını ellerinden alırlar, evindeki rahat yatağı nerden bulacak, kim onları sallamakla uğraşacak da uyutacak... Bir sürü şey bunun gibi, 1 ay daha katlansın annem dedim1 ay sonra mecburen gidecekler ve nasıl göndereceğim bilmiyorum, hiç hazır değilim duygusal olarak. Daha çok küçükler. Eşim de evde sıkılıyorlar artık, arkadaş ve oyun lazım bunlara, annen tek başına yetemiyor diyor. Umarım başladıklarında onlar için çok iyi olur.
Kızlar Ata dünden beri ishal. Ateşi de vardı doktora gittik, kakasını getirin antibiyotik yazalım dedi. Antibiyotik kullanmak istemiyorum, çok şükür bugün ateşi düştü ama ishal devam ediyor. İlk defa ishal oldu, bana bir şeyler önerin ne olur. Nasıl geçecek bu meret? Zaten yemiyor zorla yoğurt, muz vermeye çalışıyorum bol su içiriyorum. Tecrübeye ihtiyacım var.
Kızlar Ata dünden beri ishal. Ateşi de vardı doktora gittik, kakasını getirin antibiyotik yazalım dedi. Antibiyotik kullanmak istemiyorum, çok şükür bugün ateşi düştü ama ishal devam ediyor. İlk defa ishal oldu, bana bir şeyler önerin ne olur. Nasıl geçecek bu meret? Zaten yemiyor zorla yoğurt, muz vermeye çalışıyorum bol su içiriyorum. Tecrübeye ihtiyacım var.
Ah canım ya, çok geçmiş olsun, o içindeki sızıyı tahmin edebiliyorum. İnsanın içinden birşeyler akıyor resmen. Biz çocuklarımızın başına ufacık bir kaza geldiğinde nasıl kötü oluyoruz, hastalıklı çocuklu olan annelerin durumunu düşünemiyorum. 3 gündür, tesadüfen öğrendiğim genetik bir hastalık (Canavan) sahibi bir evlada sahip çok donanımlı bir annenin sitesini okumaktan helak oldum, durmadan ağlıyorum. Dün gece oğullarım uyurken alıp alıp kucaklayıp öptüm, o anneyi düşünüp ağladım.Çocuk şu anda 4,5 yaşında ve bu hastaların yaşam süresi 10 yaş diye tahmin ediliyor.
Nasıl dirayetli bir anne, o durumda olsam bu kadar güçlü olabilir miydim bilmiyorum. Ateşleri çıktığında nasıl panik oluyoruz hepimiz, bu kadın sayısız ameliyat atlatmış, oksijensiz kalma riskiyle karşı karşıya kalmış, nasıl da güzel bir çocuk. Umarım yıllar içinde gen tedavisi bulunur da genetik hastalığı olan bu hastalar annelerinden ayrılmaz
Link vermek doğru mu bilemiyorum ama sizlerin de okumasını istiyorum kızlar. Belki birilerinin yardımı da dokunur zor durumda olan böyle insanlara.
www.sarpadair.org | SARP'a dair
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?