Sona geldik galiba

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Eşiniz çok alttan almış. Ben olsam, eşim ailemi çocuğumun doğumgününe çagirmayıp sonra kendi ailesinin evinde kutlama yapsaydı gitmezdim mesela.

Adam ailenizle aynı apartmanda yaşamayı kabul etmiş, orada kutlama yapılmasını kabul etmiş. Herşeye susmuş ama size yetmemiş.

Bizim sizinle alıp veremedigimiz birşey yok. Dışarıdan bakınca hatalisiniz. Benim ailem çok iyi, çok anlayışlı, onun ailesi iğrenç diye birşey yok. Herkesin ailesi kendine kıymetli.
 
Sizin eşiniz pasif değil saygılı biri. Pasiflik böyle bir şey değil. Hakkını koruyamayan, kendini çatır çatır ezdiren birine eş olarak katlanamamamın nedeni kendi gibi eşini çocuklarını da ezdirecek hatta kimseye çıkaramadığı dişleri onlara çıkaracak olmasıdır. Pasif insan güçsüz insandır. Güçsüz olan da kim kafasına vurursa oraya eğiliyor. İçindeki kompleks kendinden daha güçsüzü gördüğünde bayram ediyor. Kayınbabam en bariz örneği. Onun yüzünden eşimle görümcelerim belki de geçirilebilecek en berrrbat çocukluğu geçirmiş.
 
Aynen öyle. Şu son zamanlarda artık kayın aile ne yaparsa haklı görülüyor kk'da nedense. Devir tersine döndü. Yine insanlık etmiş konu sahibi ama haksız bulunmuş
 
Sizin anlamadığınız şey şu, bir olaya herkes tam sizin kafanızdaki tepkiyi vermiyor diye onu etiketleyemezsiniz. Eşiniz mesela bana pasif gelmedi, kibar bir insan. Ailesine mesafe koymuş gerekeni yapmış, sürekli bunla yaşayıp laf söylemiyor diye pasif olmuyor.
Siz çok fazla yönetmek istiyorsunuz ilişkileri. Sonra aklınızdaki olmayınca öfke krizi geçiriyorsunuz.
Bence sizinki daha tahammül edilemez bir özellik.
Ayrıca şimdi eş ailesiyle ilgili şeyler zor geliyor ya, boşandıktan sonra yeniden evlenirse yemi çocukları olursa o yeni ilişkiler sizin için daha zor olacak. Siz sağlıklı bir şekilde boşanmayı düşünemiyorsunuz bana göre. Boşanınca babanne dede amcalar yine görecekler baba aracılığıyla . Üstüne belki yeni eş yeni çocuk ilişkileri gelecek. Sırf sizin istediğiniz gibi iletişim kurmadı diye buna kendinizi hazırladıysanız sorun yok tabii
 
dava açıldı artık. 22 aralığa duruşma günü verilmiş. E devletten baktım orada da görünüyor.
Yani bana boşanmak istiyormuşsun gibi gelmedi . Sanki kavgada bosanalim diyecektin o da alttan alacaktı bunu beklemissin . Konu sahibi çok takintili birisiniz. Yorumlarin yüzde doksanı bence haksız olsa da bu konuda haklılar. Biraz kartları açık oynayacaktiniz. Siz annesini , yengesini , gelinini herkesi işin içine kattiniz. Hala kurtarmak istiyorsanız bence kesinlikle çift terapisine gidin ailesinin hiçbir üyesiyle görüşmeyin . Bir daha da asla bu konuları açmayın .

Çünkü siz eşinizi malesef ciddiye almamissiniz belli ki . Aileniz maddi olarak destek olmuş . Bakıyorsunuz haklı olarak adam size yalan söyledi ailesi zaten sorunlu . Bosansaniz da evli kalmayi surdurseniz de bu böyle gitmez. Size bir önceki konunuzda da defalarca söylendi . Ben size çok defa dedim açıkca yuzlesin görüşmeyin uzak durun diye. Siz iyice konunun üzerinde tepindiniz.
 

Peki tüm bu söylediklerinizle benim aile apartmanında oturmamın ilgisi ne?

Kendi hatalarımın ve kişisel problemlerimin farkındayım ben. Bunun için de destek alıyorum. Problem benim bir şeyleri tek başına yapmaya çalışmam. Ben kendimi değiştirmeye çalışırken eşimin olduğu yerde sayması. Üstelik ben bu hale durup dururken de gelmedim. Buraya anlattığım kadar anlatmadığım da var. Eşimin bana yalanları, babasının bana olan tutumu, insanlara benimle ilgili söyledikleri beni küçük düşürmesi vs. Ve her insanın olaylara tahammül seviyesi aynı olmuyor. Bir yerden sonra ben de yaptıklarını boşvermeyi öğrendim ama bunu başarana kadar yıprandım yıpranacağım kadar.

Bir de şöyle bir algı var. Sanki ben eşimi ailesine karşı doldurup aralarını bozuyormuşum ya da iletişimlerine engel oluyormuşum gibi. Aksine eşimin ailesi evlat ayrımı yapıyor ve eşimi hiç umursamıyorlar. Evlerine gidip tüm bu yaşananların kendini çok rahatsız ettiğini, dükkan meselesini, babasının bana olan davranışlarını vs gidip dile getirdi. Ancak ailesinin umrunda olmadı. Babası güya biz bir aile olamadık ve bu da benim yüzümden demiş, burada kalmasın ben çözeceğim demiş. Eşim de madem sorunun kendinde olduğunu kabul edip çözmek istiyorsun benim kapım açık demiş. Üzerinden aylar geçti kimsenin umrunda olmadı. Üstelik eşimi doğum gününde aramadılar bile. Ve burada çocuğun amcası diye savunduğunuz kardeş yüzünden oluyor bunlar. Abisini basamak olarak kullanıp kendisine dükkan açtı ve anne babasını parayla susturuyor. Şu an o kardeş eve para getiriyor, dükkanı var diye nefes alma dese hiçbiri nefes almayacak kadar onun sözüne tapıyorlar. Haliyle eşimi kimse takmıyor zaten. Eşim de onları doğum gününe davet etmek istemedi. Önce kendimiz kutlayıp fotoğraf çekelim sonra Yukarda annenlerle kutlayalım dedi. Benim de işime gelir zaten ailesini zerre kadar sevmiyorum sonuçta.
 

Alttan almasını beklemek değil tam olarak. Şunu farkettim, ben defalarca boşanmayı gündeme getirdim ama eşim bana hiç boşanmayalım her şeyi çözeceğim demedi. Ben kendi kendime blöf yaptım oturdum. Şu olayda da bazı şeyler dank etti. Boşanalım dedim ve eşim de gitti dilekçe verdi. Mahkemeye henüz 1 ay var. Bu süreçte bana her şeyi düzelteceğim dese destek almaya başlasa ve bazı şeyler vaadetse düşünürüm. Ama böyle bir çabası olmazsa zaten en doğrusu boşanmak. Çünkü sizin de söylediğiniz gibi ben o insanlara artık tahammül edemiyorum. Evet destek alıyorum ama eşim değişmediği sürece ben değil destek almak hastaneye yatsam yine bir şeyler değişmez. Destek alıyorsam takıntılarım yüzünden alıyorum ama bu karşı tarafın yaptığı haksızlıkları yine hoş göreceğim anlamına gelmez ki. Zaten ben tepki gösterdiğim konularda kendimi haksız görmüyorum sadece yöntemlerim aşırı derecede yanlış olduğu için haklıyken haksız duruma düştüm olaylar bu noktaya geldi. Ama ben destek alıp düzelsem de eşim değişmediği sürece bu insanlar yine benim sinirimi bozmaya devam edecek. Eşimin tüm bunlara karşı bir duruşu olmayacaksa boşanalım zaten.
 
Boşanırlarsa aslında eşi kurtulmuş olacak.. Konu sahibi bu olumsuz duygularla kimseyle geçinemez.. Zor bir insan gerçekten.
 
Evet doğru söylüyorsunuz . Haklı olduğunuz çok nokta var . Eşiniz sıkıntılı bir sürece soktu . Ama şunu da söyleyeyim . Sizin bu kadar takıntılı olmanizin sebebi yine eşiniz . O ilk ortaklıktan çıkmak istediğiniz zamanları hatırlıyorum ben eşiniz yok kardesim yok şöylegüveniyorum diye diye issizkwn bile ağzını açmadı . Siz bu adamı çok idare ettiniz o yönden haklısınız.

Haklı olduğunuz bir nokta daha var süreci idare edemediğiniz için haksız duruma düştünüz . Kayınvalidenizlw net konuşun evinize almayın demiştim size sizde yok ben onu kullanacağım bari ise yarasın bilmem ne diye diye sürekli bu konuları tekrar gündeme getirdiniz. Belki birkad sene hiç yüz yüze gelmeseydiniz bu konuları sizde unutacaktiniz . Kutlama mi yapacaklar götürüp torunlarını yapsalardi . Siz onları evinize almayacaktiniz ama huzursuzlukta çıkartmayacaktinix. Gidip gorusseydi eşiniz ve oğlunuz .Siz tam tersi istemiyorum dedikçe aralarına girdiniz burada en önemli sebep ailenizle aynı apartmanda oturduğunuz için kendinizi zorunlu hissetmeniz ve pasif agrasif tavirlarinizdi bence. Size demiştim ya o yengenin gelini dediğiniz kızın yuvasini yıkacaksiniz ya kendi yuvanizi diye .
 
Ya çocuğunu hiç sevmediği kayinpeder ile görüştüreyim, yanina götüreyim mi diye konu açmıştı. Eşi yine götür dememisken. Ayrıca konu sahibi yine aileden uzak durmayı tercih etsede paylaşılan fotoğrafları falan kıskandığını kendi yazmış. Bu kadar haksızlığa uğradığını düşündüğü insanlara karşı tavrı asla net olmamış. Aileden kendi kopmamis bir şekilde. Tek yaptığı ailesiyle ilgli eşine söylenip, ağlayıp sızlanma, sinir krizi geçirmek. Ortaklık öncesi de varmış bu ağlamalar, sızlamalar. Konu sahibinin genel tavrının bu olduğunu düşünüyorum. Eşi de hatalı ortaklık konusunda evet ama aileyi bu kadar gündemde tutan konu sahibi. Yengenin geliniyle de aileden haber almak, yollamak icin görüşüyordu zaten.
 
Evet çok değişik bir hırsı ve takıntısı var bu aileye karşı ama görmek istemedi . Aile belli zaten diğer oğullarına çok daha düşkün dolandırıldığında bile seslenmediler. E zaten adam göreceğini gördü. Bundan sonra hiç birini istemiyorum istediğin zaman al çocuğunu git yanlarına dese kimse sesini çıkarmazdi . Hala dalga geçer gibi dolandıran adam iki kuruş para yollamış. Niyetleri zaten iyi değil . Konu sahibi de çok önemliymis ve hayatta başka bir şeyi yokmuş gibi bu konuyu sürekli gündemde tuttu. Oysa işi gucu olan öğretmen de bir kadın . Çocuk zaten küçük . Bırak yahu önemsediğin insanlar hayatında önemli noktalara gelir . Eşinin zaten konu sahibine ağzını açacak yüzü de kalmamıştı . Bir kaç yıl ayrı kalsaydı zaten sinirleri geçerdi . Psikolojisi düzelir belki o zaman eş ailesiyle sağlıklı bir iletişim kurardi. Burada ikisi de eşit derecede hatalı .

Şu da bir gerçek ki adamın karakteri bu . Bu adam getirilen parayı beni salak yerine mi koyuyorsunuz dalga geçmeyin demez. Ya bu adami böyle kabul edecek. Ya da ayrılacak . O iki yaşındaki çocuğun bir suçu yok . Sinir krizleri arasında buyumemeli . Bazı insanlar da iyi gelmiyorsa gelmiyordur birbirine
 
Üzüldüm acikcasi. İki tarafta istiyorsa ayrılmak en iyisi. Zorlamayla evlilik yürümüyor..umarım her iki taraf içinde hayırlı olur.
 
Dolandırıcı kayınçodan intikam almaya kalktı heralde. Ama atladığı bir şey var. O adam hem öz oğulları hem de ailenin kıymetlisi. Para onda olduğundan güç de onda, konu sahibinin eşi zaten pasif karakterde ve kendini gösteren biri olmadığından, son olaylardan sonra beceriksiz biri olarak görüldüğünden kolayca gözden çıkarılmış. Konu sahibi bunu görememiş işte. O dolandırılma olayından sonra aile parayla sustu sanıyor ama hayır, aile kendi fikirlerince kimin işe yarar olduğunu gördü, kendilerine kim bakar, kim ailenin lokomotifi olur, onu gördüler. Herkeste adalet duygusu yok ki. Kocası da boşanırsa şayet kuyruğunu kıstırıp abisine gidecek, aslında bu kavgadan önce yolunu yapmış, bi umut görmüyormuş zaten. Yakındır ailesi ile arayı düzeltip konu sahibine "Ben daha fazla babanın evinde içgüveysi olmam, eğer barış olacaksa artık kayın aile altında yaşayan sen olacaksın." resti çekmesi.
 
Kocanın öyle bir rest çekeceğini sanmıyorum çünkü rest çekecek bir mizacta degil.
Adamın ailesiyle de arası hep bozukmuş. Geri planda kalan çocuktu muhtemelen küçüklükten beri. Zaten burada ailesine ölüp biten, sürekli onların yanında, çocuğunu götüren bir profil yok. Boşanma sonrası ailesinin evinde kalabilir, gidecek yeri olmadığından ama evliliğin devamı için şart koşma durumu olmaz muhtemelen. Ailede konu sahibine meraklı değil zaten ve kendisinin hazmedemedigi diğer kısım da burası. Bu aileden ne tür bir intikam alacaktiysa artık.
Ben konuda haksız yönleri olsa da bezmiş bir adam gördüm sadece.
 
Pasif denen adamların kendinden daha güçsüzün yanında neye dönecekleri çok belli olmuyor. Konu sahibinin ailesi bu kadar kucak açmasa ne olacaktı? Evleri olmasa ya da? Bunlar kira bile veremez hale gelmişler de gitmişler aile apartmanına. Ya kümesten bozma bi yere geçeceklerdi ya da doğru adamın ailesine. O zaman görürdük o pasif adamı. Evet konu sahibinin haksız yanları var, ama bunları da düşünmek lazım ya. Dünden beri çok garip yorumlar görüyorum. İnanılır gibi değil. Konu sahibi yatsın kalksın dua etsin ki ailesi var başında, kurda kuşa yem olurdu valla. Hatası suçu eş ailesiyle eşinin çok umru olmamasına rağmen aşık atmak olmuş. Ortalık karıştıracakmış aklınca. Ya sen kimsin, senin etin ne budun ne? Biri pasif diğeri mini el mikseri. Allahım ya rabbim.
 
İşte keşke bazen kız aileleri böyle durumlarda içleri el verse de yardım etmese. O zaman görürüm ben bunların artisligini . Eminim birde diyorlar ki oglumuzu aldı o ailenin güdümüne girdi . Umursamadiklari oğulları kıymetli olur . Durduk yere yollamadilar o parayı . Konu sahibi sakin ve umursamaz bir insan olsa bunların hiç birini yaşamazdi . Tek sorunu bu insanları dert edinmesi bence
 
Ben aile apartmanına yönelik bir şey demedim ki. Eşiniz şu şartlarda aileci değil dedim. Siz burada bana bile alınganlık gösteriyorsunuz. Söylemediğim şeyleri söyledim gibi algılıyorsunuz.
Ben diyorum ki size eşiniz doğumgününü aile içinde kutlayıp sizinkilere gidelim demiş. Kendi ailesi hatırlamaz kutlamazsa da ben bir çabaya girmem demiş. Ama gelene de hayır demem demiş. Keza gelene hoşgeldin demiş hediyeyi kabul etmiş. Sonra da yukarıda yine gayet güzel sizinkilerle kutlamış.
Akşam siz para olayını gündeme getirmişsiniz.
Adamın ille ailem tavrı yok.
Siz istiyorsunuz ki eşiniz tam sizin istediğiniz tepkiyi versin. Vermezse de kavga gürültü olsun ben ağlayayım boşanma diyeyim. O yapma karıcım en değerlim sizsiniz bundan sonra abimin adını anmam desin istiyorsunuz.
Adam aileye düşkün değil ama tatsızlık küslük de istemiyor. Kendi ailesiyle durmak istediği mesafeyi ayarlamış. Siz görüşmeseniz mesafe koysanız sizin mesafenize de sözü yok. Size de karışmıyor. Siz onun kendi adına karar verdiği mesafeyi beğenmiyorsunuz. Sorun bu burada. Eş pasif yada aileci bir tip değil. Sizin istediğiniz sınırda kalmadığı için siz öyle gibi algılıyorsunuz
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…