- 3 Mart 2016
- 18.150
- 76.560
- 598
- Konu Sahibi Yokuspokus
-
- #201
Burada neler oldugunu anlamakta gucluk cekiyorum. Konu sahibi kendisini Dostoyevski ile mi kiyasladi? Ben hepinizden guzel sanatsal degeri yuksek yazilar yazarim mi dedi? Sanki karsilikli 2 grup varmiscasina yazmissiniz, ben herhangi bir grubun uyesi degilim. Benim gordugum kucumseyen tavirlarla yaklasilmasi, ben daha iyi bilirim havasi diyaloglari guclendirecek bir tavir gibi gelmiyor bana. Ama sanirim zaten sizin de istediginiz diyalog degildi, ben oyle bir sey olmali seklinde dusunerek saflik yapiyorum galiba.
Buraya tasinan yorumlar daha onceden baska konularda baslamis tartismalardan dolayi ise konuya elbet vakif degilim. Burada gordugum uzerine benim de soz hakkim vardir diye dusunerek yaziyorum sadece.
Ben hala ayni fikirdeyim, karsi tarafta bizden daha iyi veya kotu, daha cahil veya egitimli, daha akilli veya degil, kim olursa olsun sert elestiri yerine saglikli olusamaz... Birbirimize yuklenmek yerine ya uzlasmali ya da uzak kalabilmeliyiz. Incitmek yerine... Bence...
Müge de böyle güzel yazılar yazardı. Özledim onu..
Evet ya. O da tatlı tatlı konuşurdu. Ne zaman konunu görsem aklıma o geliyor böyle:)Hiç beyhude uğraşmayın, tutturmuşlar bir türkü, aynı telden çalsın dinlesinler, bir yerden sonra bıkar, susar giderler nasılsa.
Mügehatun değil mi?
Geç değil arkadaşım başka bir yerlerden
Hatta kalemine de bayıldım küçük denemeler hikayeler bile yazabilirsin
Yazindaki lezzet tarif edilemez
"Sessiz Gemi" gelmediği sürece geç değildir. Hayallerinizi ötelemeyin.
Evet ya. O da tatlı tatlı konuşurdu. Ne zaman konunu görsem aklıma o geliyor böyle:)
Severdim ben de Mügehatunu, zor bir zamandan geçiyordu en son.
Teşekkür ederim.
Konu ile ilgili yorumum yok ancak bir sorum var cevaplarsan sevinirim, sadece merakran soruyorum. Bana da mügeyi hatırlatıyorsun.
Mügenin gidişiyle katılmışsın kk'ya yani daha öncesinde kayıtsız mı takılıyordun yada başka bir kaydın mı vardı?
Daha önce bir üyeliğim vardı, iptal ettirdim ve bir süre girmedim.
Müge ile bir alakam yok, birkaç özel mesajlaşma haricinde.
Teşekkür ederim cevap verdiğin için, daha önce soracaktım belki ben benzetiyorumdur diye sormadım şimdi birkaç kişide anımsıyınca soramadan geçemedim.
Herşey gönlünce olsun.
Yani tek o yanlış olabilirİlahiyat derken?
Daha ne kadar kurulur kafadan, daha ne kadar atılır, zannedilir merakla bekliyorum, buyur devam et Zatzuma.
Milleti zan anlatında bırakmaSanki kadın sanatçı, hayatım çok zor geçti falan dedi.
Sanki kadın ben yazarım yazar olmak istiyorum dedi.
Sanki kadın derdime ille yorum yazın ilgilenin benle dedi.
Konu nerden nereye sürüklendi.
Ya benim anlama yeteneğim sıkıntılı ya milletinki..
Burada vaktinde yeteneklerinin ve isteklerinin peşinden koşamamış, beklediği desteği görememiş bunun hüznünü yaşayan bir yandan hala umut etmek isteyen bir kadın var.
Heralde millete sataşmadan, ezip aşağılamadan alınmış beğeniler rahatsız etti.
Bu platformda o kadar bozuk cümleler, o kadar eksik kelimeler, konulmayan noktalama işaretleri, ayrılmayan paragraflar görüyoruz ki; sizin net ve anlaşır cümleleriniz, bir çırpıda okunan akışkan yazınız insanlara konunuzdan ziyade yazım şeklinizi düşündürüyor. Acaba diyorlar belki bir edebi yoklama içinde miyiz? Sanmıyorum gerçekte hickimse burda kurduğu cümlelerle konuşsun. Yazı dili başkadır sonuçta.
Ancak okurken ben de mugehatunu hatırladım nedense. Profil fotografiniz da onu çağrıştırıyor. Onun için daha çabuk benzerlik kurulmuş da olabilir.
Belki de alışık değiliz böylesi net anlatımlara. Konular genelde bir solukta hızlı hızlı, özensiz yazılmış ve okurken de insan nefes nefese kalıyor. Halbuki öyle yazanlara da biraz düzgün yazsan ikazlari yağıyor. Kimse birseyden memnun değil yani.
Ne çok benzerlik var öyle... O "geç kalmışlık" çok acıdır iyi bilirim. Hatırlattın şimdi gece gece... :) Resmen tokat yedim.
Ama ilginçtir bi yandan da tekrar çizime başlama isteği oluştu. Tokat iyi geldi gibi...
İnsan bazen boşlukta havada uçuyor gibi kalıyor. Ne yapacağını bilemiyor. Böyle zamanlar bence hayatın dönüm noktası. Ya aynı atalete devam ederiz ya da kalkıp yeniden yol almaya başlarız.Yazıyı nasıl yazmışım, ne demişim, ne dememişim; neresinden çekip neresinden tutmuşum, süslü mü olmuş vs vs; bunları görmedim, bunu anlatamadım gitti arkadaşlara. Ama şunu da dedim geri çekildiğimde "Keşke bu kadar dökmeseydin. Drama Queen'e bağlamışsın" ... Sonra da "Zaten en duygusal olduğum konu bu, belki sert bir eleştiri gelir, hırs katar, bırak gitsin" dedim. Ancak yorumlar resimden, "Yaparsın ya bu kadar salma kendini!" den, "Çok takılıyorsun hayale, gerçekçi olmalısın artık" dan, "Yap, durma o zaman"dan çıktı, bir noktadan sonra yazarlara, tablo görmeden tablo eleştirilerine, "Yazın böyleyse, senin resmin de yeterli değildir"lere, "Sanatçı olamazsın"lara kadar geldi. Bunu tetikleyen de hakaretten banlandı, gelip buralarda yazar isimleri verip kıyaslara girdi üzerine. Bu da durumun ayrı bir ironik yanı ya neyse.
Yav ben ne anlayayım yazarlıktan, söylüyorum "İlgim yok, bilgim yok, öyle bir iddiam yok" ısrarla hala edebi eleştiri geliyor. Bir yazıda noktalamalar doğru mudur ve kelimeyi düzgün yazdım mı ona bakarım yani gerisi için bir uğraşım yok, anlamam da.
Sonra oradan çıktı, hayat kıyaslarına, tahminlerin ısrarına, yetersiz acılara doğru gitti; abi ben otobiyografi yazmadım buraya, beni anlattığım kadar bilirsin burada, oturup da hayatımda kaç ölüm, kaç iflas, kaç hastalık gördüm, neyin acısını nasıl çektim bunları irdeleyip "Yeter değil mi çekmiş miyim baya?" mı demem gerekiyordu, bilemedim. Yüzeyden yazdım, küçük bir anın tüm birikenleri hatırlatıp hırpaladığını söyledim, yok. Bir konu, ancak bu kadar zavallı edilirkonu sahibi nin de dediği gibi.
Birini memnun etmek için yazmadım, kendim sıyrılayım şu saçma halden diye yazdım, keşke deftere yazıp yırtıp atsaymışım ya lanet olsun, sadece insan istedim o an tanımadığım birileri "Üzülme" desin istedim. Neyse, ne diyeyim daha yani?
İnsan bazen boşlukta havada uçuyor gibi kalıyor. Ne yapacağını bilemiyor. Böyle zamanlar bence hayatın dönüm noktası. Ya aynı atalete devam ederiz ya da kalkıp yeniden yol almaya başlarız.
Burada her türlü yorum olacağı için ben derdimi yazmayı yeğlemiyorum. Zaten gerçek hayatta insanlar fazlasıyla üzüyor bir de sanalda tanımadığım insanların, üstelik benim duygu durumumu, şartlarımı hiç bilmeyen insanların beni üzmesini kaldiramam. Herkese böyle yapın da diyemem kiminin çevresinde kimsesi yok, insanlarla çok iletişim halinde olamıyor ya da onu anlayan hiç kimse yok. Sadece buradan sıkıntısını çözüme ulaştırabiliyor belki.
İlk yorumumda dediğim gibi zaman geçiyor. Her dakikası kıymetli. Madem yetenek ve çabanız var durmayin, duraksamayin, başlayın hemen. Her zaman çevremizden istediğimiz desteği alamayabiliriz. Bazen çok umursanmayabiriz. Hayat bizim, kararlar bizim. Zamanında hayati kararlariniza çok müdahil olunduğu için böyle karışık hissediyorsunuz bence. Yine birileri beni desteklesin, arkadan telkin versin, dürtsün diye fısıldıyor bilinçaltınız. Hayat sizin hayatınız ve rota sizin içinizde. Nereye gitmek istiyorsanız oraya çevirin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?