- 28 Kasım 2010
- 41.657
- 137.972
İnsan bilemiyor ki önceden. Olsun toparlanır gider, sonradan güler geçersinizAy o kadar haklısınız ki. Birden piremses yeni gelin moduna geçtim belki de. Arkadaşlarımda görüp kınıyodum başıma geleceği belliydi
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
İnsan bilemiyor ki önceden. Olsun toparlanır gider, sonradan güler geçersinizAy o kadar haklısınız ki. Birden piremses yeni gelin moduna geçtim belki de. Arkadaşlarımda görüp kınıyodum başıma geleceği belliydi
Öyle olur diye umuyorum ben de. Çok teşekkür ederim yorumlarınız içinİnsan bilemiyor ki önceden. Olsun toparlanır gider, sonradan güler geçersiniz
Bu süreçte biraz olsun yumuşak davranıp iki tarafında gönlünü yapmaya çalışın derim. Tamam kimse tepenize çıkıp sizi yönlendirmesin ama ne siz nişanlınızı yorun ne de o sizi yorsun. Benim söz, nişan döneminde de biz hiç adet vs uygulamak istemezken karşı taraftan bir sürü gelenek geldi ve ortak noktada anlaşarak ayarladık. Çalışan ve zamanı uymayan tarafta bizdik, onlar da bize ayak uydurdu. Tatlı tatlı hep ortayı bulduk. Böylece ne eşim,ne ben ne ailelerimiz hiçbir tatsızlık yaşamadan her şeyin üstesinden geldik. Kimse de sonrasında onları dinledim diye üstüme gelmedi. Ailelerinde 2.gelinim ve tatlı dilli, güzel huylu gelinim diye herkese anlatıyormuş beni:) birazcık sabır sadece. birde şunu farkettim ki, bana başta çok saçma ve gereksiz gelen adetlerimiz bana yaparken ve yaptıktan sonra çok keyifli geldi. Şuanda da hepsini gülümseyerek anımsıyorum, yine olsa yine yaparım. Huzurunuzu bozmayın, evlendikten sonra da zaten birlikte geçirecek bir sürü vaktiniz olacak. Hatta bazen yalnız bile kalmak isteyeceksiniz:) biraz sessiz kalın, kafasını dinlesin, toparlasın. Ayrılık kelimesini de hiç ağzınıza almayın. Her şey rayına oturur, düzelir merak etmeyin. Mutluluklar dilerim
Ahahaha 2006 da tanıştığım adamla ayrıl barış 2010 a kadar devam ettim. 2010 da ciddi bi şekilde devam ettil 2015 de evlendim babam asla istemedi herşeyi karşı tarafa yıktı. Sürekli bana baskı kurdu ama yılmadım. İsteme nişan aynı gün yapıldı babam resim çektirmemi dahi istememişti. Evdeki kalabalığın baskısıyla fotoğrafçıya gidip ayak üstü resim çektirdik. Kına ve düğünümde bir dakka yerimde zor oturmuşumdur. Herşey istediğim gibi oldu çok şükür şimdi iki evlat ile bazen iyiki diyorum bazen hy lanet girsinBi sure bayagi sessiz kalin msjlara sakinken konusalim diyin kendinizi tutun cevap vermeyin hala sonrasinda ayrilik diyorsa yol verin acaba
Acaba biride çıkıp benim kinam sözüm nisanim düğünüm harika gecti yazacak mi
Bosu bosuna gerginlik yaratmissin. 1 pazarda az geziver yani. Annesi calisiyor. Adama evliliginizin bi fragmanini gostermissin resmenHepinize merhaba hanımlar.
İnsan kendi kendine düşünürken bazen saçma detaylara takılıp kalıyor. Belki bana farklı bakış açıları sağlarsınız diye konu açmak istedim. Ama sanırım biraz uzun oldu.
Oldukça uzun süren sevgililik dönemi sonucunda 2 ay önce nişanlandık. Nişan hazırlıkları döneminde ikimizin ailesi de saçma sorunlar çıkararak bizi biraz zor durumda bıraktı. Bir şekilde o günü mutlu olarak atlattık (yani bence öyleydi) Ben bohça, takı vs. olayları olmasın istedim ama ailelerin ısrarıyla her şey usulüne göre yapılmış oldu. Bana göre oldukça gereksiz masraflara girdi her iki taraf da. Ancak kimseye laf dinletemedim ve pes ettim. Özellikle kendi annemin baskıcı olması ve her şey en iyisinden olsun baskıları beni yıldırdı.
Nişan sonrasında damat tarafını ziyaret etmemizi gerektiren bir adet varmış. Nişanlıma ilginç eşyalardan oluşan bohçalar hazırladı annem. Deri ev terliği falan aldık adam evde çorap bile giymiyor ayağına. Neyse, gelenekmiş... Şimdi bu saçma sapan eşyaları alıp damat evine götüreceğiz ama başaramıyoruz resmen. Oldukça yaşlı bir akrabalarının vefatı sebebiyle kırkının çıkmasını beklememizi söylediler. Şimdi de annesi işe girmiş ve hafta içi günlerde gitmemizi istemiyormuş. Ben de pazar günleri şehir dışına çıkıyorum sebebi de nişanlımın ailesiyle değil şehir dışında yaşaması. Sadece cumartesi akşamı ve pazar günü tatil yapabiliyorum, onu da nişanlımla birlikte geçirmek istiyorum. Nişanlıma cuma günü yapabilirsek daha iyi olacağını birlikte geçirdiğimiz kısıtlı vakti bu saçma adete harcamak istemediğimi söyledim. Kendisi bana hak verse de annesinin istediğinin olması konusunda diretti ve pazar günü olsun dedi.
Bu saçma olay yüzünden tartıştık. İkimize de zorla yaptırdıkları adetlere katlandığımızı ama en azından bunlar üzerinde söz hakkımız olması gerektiğini, gününe ikimizin karar verebileceğini söyledim. O da annesinin çok anlayışlı ve tatlı bir insan olduğunu kendisini zor durumda bırakmamak için onun dediğini yapmamız gerektiğini söyledi. Sonrasında sinirlenip olayı uzattım sanırım. Bir saat sonra yaptığımın gereksiz olduğuna karar verdim. Zaten kimse benim ne istediğimle ilgilenmiyor diye düşündüm niye boşuna sorun çıkarıyorum. Pazar günü gidelim bari bu adet yapılmış olsun kurtulayım.
Nişanlımdan özür diledim ve pazar günü yapabiliriz dedim. O da özür diledi, annesiyle tekrar konuşup cuma gününe ikna etmeye çalışacağını ama olmazsa pazar olacağını söyledi. Tamam dedim. Sonrasında oldukça güzel bir haftasonu geçirdik. Arkadaşlarımızla buluştuk, baş başa yemeğe çıktık, gezdik vs.
Bugün annesiyle konuşmuş ve annesi asla cuma olmaz demiş. Sanırım annesinin fikir değiştireceğini düşünüyordu. Onu ikna edemeyince bana patladı. Annesinin de benim de mutluluğu hak etmediğimizi, onu arada bıraktığımızı, bundan sonra her şeyin onun istediği gibi olacağını söyledi. Her iki tarafı da cezalandırmak için bizi zor durumda bırakacak bir gün seçti. Sonrasında nişan günü olan olaylara kadar konu açtı. Neden o gün annen böyle yaptı, sen neden şunu dedin vs.
Ben zaten pazar gününe tamam demiştim ve özür dilemiştim. Sonra güzel bir haftasonu geçirmiştik. İş yerinde normal normal çalışırken telefonuma mesaj yağmaya başladı, bi anda bana patladı adam. Ben ne yaptım anlayamıyorum. Belirlediği yeni güne benim ailem de onun ailesi de tamam dedi üstelik. Yine de suçlamaları bitmiyor.
Bunca yıldır sevgiliyiz daha önce aramızda hiç ayrılık muhabbeti geçmemişti. Geçen ay tartışırken bi anda nişanı atacağını söyledi. Çok şaşırdım. Biz ayrılığı seçenek olarak görmemiştik bunca sene ve hiç konusunu açmamıştık. Üstüne bugün çıkardığı sorunlar da eklenince nişan, evlilik olaylarından korktuğunu artık evlenmekten vazgeçtiğini düşünmeye başladım. Sanırım ayrılmak istiyor. Kaç kere elim gitti "ayrılmak istiyorsan açık açık söyle sorun çıkarmana gerek yok böyle" yazayım diye ama alacağım cevaptan korktum.
Sizce ne yapmalıyım, nasıl davranmalıyım? Çok mutsuzum böyle ufak şeyler için böyle büyük tartışmalar yaşıyoruz. Bi taraftan da şöyle düşünüyorum: yıllardır evlenemedik belki de hayırlısı bu ne bileyim. İnsanları görüyorum ne güzel hızlıca ilerliyor tüm işleri. Biz böyle kaldık sanki olmaması gerekiyor gibi. Çok üzgünüm.
Daha alt metin okuyamıyorsunuz, acemilik.Hepinize merhaba hanımlar.
İnsan kendi kendine düşünürken bazen saçma detaylara takılıp kalıyor. Belki bana farklı bakış açıları sağlarsınız diye konu açmak istedim. Ama sanırım biraz uzun oldu.
Oldukça uzun süren sevgililik dönemi sonucunda 2 ay önce nişanlandık. Nişan hazırlıkları döneminde ikimizin ailesi de saçma sorunlar çıkararak bizi biraz zor durumda bıraktı. Bir şekilde o günü mutlu olarak atlattık (yani bence öyleydi) Ben bohça, takı vs. olayları olmasın istedim ama ailelerin ısrarıyla her şey usulüne göre yapılmış oldu. Bana göre oldukça gereksiz masraflara girdi her iki taraf da. Ancak kimseye laf dinletemedim ve pes ettim. Özellikle kendi annemin baskıcı olması ve her şey en iyisinden olsun baskıları beni yıldırdı.
Nişan sonrasında damat tarafını ziyaret etmemizi gerektiren bir adet varmış. Nişanlıma ilginç eşyalardan oluşan bohçalar hazırladı annem. Deri ev terliği falan aldık adam evde çorap bile giymiyor ayağına. Neyse, gelenekmiş... Şimdi bu saçma sapan eşyaları alıp damat evine götüreceğiz ama başaramıyoruz resmen. Oldukça yaşlı bir akrabalarının vefatı sebebiyle kırkının çıkmasını beklememizi söylediler. Şimdi de annesi işe girmiş ve hafta içi günlerde gitmemizi istemiyormuş. Ben de pazar günleri şehir dışına çıkıyorum sebebi de nişanlımın ailesiyle değil şehir dışında yaşaması. Sadece cumartesi akşamı ve pazar günü tatil yapabiliyorum, onu da nişanlımla birlikte geçirmek istiyorum. Nişanlıma cuma günü yapabilirsek daha iyi olacağını birlikte geçirdiğimiz kısıtlı vakti bu saçma adete harcamak istemediğimi söyledim. Kendisi bana hak verse de annesinin istediğinin olması konusunda diretti ve pazar günü olsun dedi.
Bu saçma olay yüzünden tartıştık. İkimize de zorla yaptırdıkları adetlere katlandığımızı ama en azından bunlar üzerinde söz hakkımız olması gerektiğini, gününe ikimizin karar verebileceğini söyledim. O da annesinin çok anlayışlı ve tatlı bir insan olduğunu kendisini zor durumda bırakmamak için onun dediğini yapmamız gerektiğini söyledi. Sonrasında sinirlenip olayı uzattım sanırım. Bir saat sonra yaptığımın gereksiz olduğuna karar verdim. Zaten kimse benim ne istediğimle ilgilenmiyor diye düşündüm niye boşuna sorun çıkarıyorum. Pazar günü gidelim bari bu adet yapılmış olsun kurtulayım.
Nişanlımdan özür diledim ve pazar günü yapabiliriz dedim. O da özür diledi, annesiyle tekrar konuşup cuma gününe ikna etmeye çalışacağını ama olmazsa pazar olacağını söyledi. Tamam dedim. Sonrasında oldukça güzel bir haftasonu geçirdik. Arkadaşlarımızla buluştuk, baş başa yemeğe çıktık, gezdik vs.
Bugün annesiyle konuşmuş ve annesi asla cuma olmaz demiş. Sanırım annesinin fikir değiştireceğini düşünüyordu. Onu ikna edemeyince bana patladı. Annesinin de benim de mutluluğu hak etmediğimizi, onu arada bıraktığımızı, bundan sonra her şeyin onun istediği gibi olacağını söyledi. Her iki tarafı da cezalandırmak için bizi zor durumda bırakacak bir gün seçti. Sonrasında nişan günü olan olaylara kadar konu açtı. Neden o gün annen böyle yaptı, sen neden şunu dedin vs.
Ben zaten pazar gününe tamam demiştim ve özür dilemiştim. Sonra güzel bir haftasonu geçirmiştik. İş yerinde normal normal çalışırken telefonuma mesaj yağmaya başladı, bi anda bana patladı adam. Ben ne yaptım anlayamıyorum. Belirlediği yeni güne benim ailem de onun ailesi de tamam dedi üstelik. Yine de suçlamaları bitmiyor.
Bunca yıldır sevgiliyiz daha önce aramızda hiç ayrılık muhabbeti geçmemişti. Geçen ay tartışırken bi anda nişanı atacağını söyledi. Çok şaşırdım. Biz ayrılığı seçenek olarak görmemiştik bunca sene ve hiç konusunu açmamıştık. Üstüne bugün çıkardığı sorunlar da eklenince nişan, evlilik olaylarından korktuğunu artık evlenmekten vazgeçtiğini düşünmeye başladım. Sanırım ayrılmak istiyor. Kaç kere elim gitti "ayrılmak istiyorsan açık açık söyle sorun çıkarmana gerek yok böyle" yazayım diye ama alacağım cevaptan korktum.
Sizce ne yapmalıyım, nasıl davranmalıyım? Çok mutsuzum böyle ufak şeyler için böyle büyük tartışmalar yaşıyoruz. Bi taraftan da şöyle düşünüyorum: yıllardır evlenemedik belki de hayırlısı bu ne bileyim. İnsanları görüyorum ne güzel hızlıca ilerliyor tüm işleri. Biz böyle kaldık sanki olmaması gerekiyor gibi. Çok üzgünüm.
aynen benimdeBana pazar olmasın olayı kapris geldi.
Bir tek cumartesi akşam ve pazarım var, nişanlım için şehirdışına gidiyorum demişisniz.
1 haftacık gitmeseniz bir şey olmazdı bence.
Evet sizin gününüz ama annesi haftaiçi çalışıyorsa ne yapsın?Cuma nasıl izin alsın?
Böyle şeylere takıla takıla insanlar mutsuz ediyor kendini.
Benim aklıma direkt pazar günü yapmak gelirdi.
Yavrum ne kadar promosyon alacaksınız da bunları yapacaksınızofff yine bohça meselesi. burada bi arkadaşla da bohça yüzünden biribirimize girip sonra barışmıştık.
şimdi bunun iki yolu var
1-ailelere bırakacaksınız onlar alacak bir şeyler gelenekleri yerine getireceksiniz
2-her şeyi siz yapacaksınız gereksiz masraflardan kaçınacaksınız. bohça mohça da olmayacak böyle.
ben ve nişanlım 2. yolu seçtik. her şeyi biz aldık alıyoruz. geçen annem benimle kafa bulmak için ya biz damat bohçası yapmayacak mıyız dedi. ya anne senin aldığın o deri terliği pijamaları asla giymez çocuk boş ver biz alırız onu da o öyle şeylere takılmaz dedim. banka promosyonlarından konuştuk geçen, bana kına yaparız harcama dedi tüm paranı. valla dedim dior çanta alcam bir de yurtdışı tur için kenara para koycaz zaten kalabalık değiliz vs dedim geçiştirdim. biraz sizin elinizde bunlar.
valla belli değil. hayaller hayatlar benimki :)))Yavrum ne kadar promosyon alacaksınız da bunları yapacaksınız
Bu sacma gelenek görenekleri illa da yapacaz diye tutturmasalar kimse stres olmayacak. Daha annesine dönüp de ben bu adetleri istemiyorum bile diyemiyor yok annesi kırılırmis bilmem ne. Benim geçenlerde bi arkadaşım evlendi ne düğün ne sacma sapan adetler hicbirini yapmadilar. Beraberce esya bakip evlerini dizdiler sonra nikah yaptilar bütün eşi dostu nikaha çağırdılar düğün yapmadilar, düğüne harcanacak parayla beraber is kurup girisimcilik yaptılar. Nikah sonrası herkes dağılınca ailelerle yemege çıkıldı müzikli dansli küçük bi kutlama yaptilar bu kadar. Sadece iki tarafin da ailesi ve en yakın bi iki arkadasi vardi.Evlilik öncesi stres bu tamamen. Gelenek görenek olayları arada kalmalar vs erkekleri en zora sokan durumlar maalesef. aynılarını bende yaşadım çünkü arada kalmışlık böyle sinire neden oluyo erkek gözünden bakınca anlıyorumda onları biraz abartmş ama aslında ortada ikiniz açısından da önemli bi mesela yok.
Siz bana çok olgun aklı başında bir kadın gibi geldiniz nişanlınız ise tam tersi karar sizin bir ömür bu mızmızın nazına varmısın yokmusun.??????Hepinize merhaba hanımlar.
İnsan kendi kendine düşünürken bazen saçma detaylara takılıp kalıyor. Belki bana farklı bakış açıları sağlarsınız diye konu açmak istedim. Ama sanırım biraz uzun oldu.
Oldukça uzun süren sevgililik dönemi sonucunda 2 ay önce nişanlandık. Nişan hazırlıkları döneminde ikimizin ailesi de saçma sorunlar çıkararak bizi biraz zor durumda bıraktı. Bir şekilde o günü mutlu olarak atlattık (yani bence öyleydi) Ben bohça, takı vs. olayları olmasın istedim ama ailelerin ısrarıyla her şey usulüne göre yapılmış oldu. Bana göre oldukça gereksiz masraflara girdi her iki taraf da. Ancak kimseye laf dinletemedim ve pes ettim. Özellikle kendi annemin baskıcı olması ve her şey en iyisinden olsun baskıları beni yıldırdı.
Nişan sonrasında damat tarafını ziyaret etmemizi gerektiren bir adet varmış. Nişanlıma ilginç eşyalardan oluşan bohçalar hazırladı annem. Deri ev terliği falan aldık adam evde çorap bile giymiyor ayağına. Neyse, gelenekmiş... Şimdi bu saçma sapan eşyaları alıp damat evine götüreceğiz ama başaramıyoruz resmen. Oldukça yaşlı bir akrabalarının vefatı sebebiyle kırkının çıkmasını beklememizi söylediler. Şimdi de annesi işe girmiş ve hafta içi günlerde gitmemizi istemiyormuş. Ben de pazar günleri şehir dışına çıkıyorum sebebi de nişanlımın ailesiyle değil şehir dışında yaşaması. Sadece cumartesi akşamı ve pazar günü tatil yapabiliyorum, onu da nişanlımla birlikte geçirmek istiyorum. Nişanlıma cuma günü yapabilirsek daha iyi olacağını birlikte geçirdiğimiz kısıtlı vakti bu saçma adete harcamak istemediğimi söyledim. Kendisi bana hak verse de annesinin istediğinin olması konusunda diretti ve pazar günü olsun dedi.
Bu saçma olay yüzünden tartıştık. İkimize de zorla yaptırdıkları adetlere katlandığımızı ama en azından bunlar üzerinde söz hakkımız olması gerektiğini, gününe ikimizin karar verebileceğini söyledim. O da annesinin çok anlayışlı ve tatlı bir insan olduğunu kendisini zor durumda bırakmamak için onun dediğini yapmamız gerektiğini söyledi. Sonrasında sinirlenip olayı uzattım sanırım. Bir saat sonra yaptığımın gereksiz olduğuna karar verdim. Zaten kimse benim ne istediğimle ilgilenmiyor diye düşündüm niye boşuna sorun çıkarıyorum. Pazar günü gidelim bari bu adet yapılmış olsun kurtulayım.
Nişanlımdan özür diledim ve pazar günü yapabiliriz dedim. O da özür diledi, annesiyle tekrar konuşup cuma gününe ikna etmeye çalışacağını ama olmazsa pazar olacağını söyledi. Tamam dedim. Sonrasında oldukça güzel bir haftasonu geçirdik. Arkadaşlarımızla buluştuk, baş başa yemeğe çıktık, gezdik vs.
Bugün annesiyle konuşmuş ve annesi asla cuma olmaz demiş. Sanırım annesinin fikir değiştireceğini düşünüyordu. Onu ikna edemeyince bana patladı. Annesinin de benim de mutluluğu hak etmediğimizi, onu arada bıraktığımızı, bundan sonra her şeyin onun istediği gibi olacağını söyledi. Her iki tarafı da cezalandırmak için bizi zor durumda bırakacak bir gün seçti. Sonrasında nişan günü olan olaylara kadar konu açtı. Neden o gün annen böyle yaptı, sen neden şunu dedin vs.
Ben zaten pazar gününe tamam demiştim ve özür dilemiştim. Sonra güzel bir haftasonu geçirmiştik. İş yerinde normal normal çalışırken telefonuma mesaj yağmaya başladı, bi anda bana patladı adam. Ben ne yaptım anlayamıyorum. Belirlediği yeni güne benim ailem de onun ailesi de tamam dedi üstelik. Yine de suçlamaları bitmiyor.
Bunca yıldır sevgiliyiz daha önce aramızda hiç ayrılık muhabbeti geçmemişti. Geçen ay tartışırken bi anda nişanı atacağını söyledi. Çok şaşırdım. Biz ayrılığı seçenek olarak görmemiştik bunca sene ve hiç konusunu açmamıştık. Üstüne bugün çıkardığı sorunlar da eklenince nişan, evlilik olaylarından korktuğunu artık evlenmekten vazgeçtiğini düşünmeye başladım. Sanırım ayrılmak istiyor. Kaç kere elim gitti "ayrılmak istiyorsan açık açık söyle sorun çıkarmana gerek yok böyle" yazayım diye ama alacağım cevaptan korktum.
Sizce ne yapmalıyım, nasıl davranmalıyım? Çok mutsuzum böyle ufak şeyler için böyle büyük tartışmalar yaşıyoruz. Bi taraftan da şöyle düşünüyorum: yıllardır evlenemedik belki de hayırlısı bu ne bileyim. İnsanları görüyorum ne güzel hızlıca ilerliyor tüm işleri. Biz böyle kaldık sanki olmaması gerekiyor gibi. Çok üzgünüm.