- 25 Nisan 2023
- 95
- 62
ben ya da aynı birimdeki diğer kızlar memurluğa atandığımızda talipli ilgisi olmadı hangi dünyaymış oYeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
ben ya da aynı birimdeki diğer kızlar memurluğa atandığımızda talipli ilgisi olmadı hangi dünyaymış oYeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir.
Benim de midem bulandı ayol herifin eski sevgilisiyle kanka olmak ne demek sanki aa bak ben takıyor muyum sende takma der gibi kendini iyice küçültmüşAldatmışsınız net.
Bunun aksi iddia edene pes derim…
Bu durumun vicdan azabını çekmez hayatın tadını çıkarırken, olay patlak verince yapabileceğiniz en düşürücü hareketleri yapıp eşinizden takdir beklemişsiniz.
Özellikle eski sevgilisiyle kanka olup, kocam beni bırakır ama ailesi destek olsun diyip üst kata taşınmanız(ki konu detaylı bilinmiyor ailesi öğrense alnınızdan öpmeyecek herhalde)
Bu zekayı adamcağızı üç ay salak yerine koymadan düşünemediniz mi?
Burada sizin çabanızı şak şak etmemizi bekliyorsanız yanılıyorsunuz, ben eşinizin duruşunu çok sevdim şu an dünyalar kadar sevdiğim eşim bu durumu yaşasa bir saat sonra gidip ailesine anlatmış beni kapı önüne koymuşlardı. Eşin hâlâ içinden çıkamadığı bu konuyu kimseyle paylaşmamış helal olsun…
Ben bu evlilik biter diyorum, hayırlısı neyse o olsun.
Böyle yaparak adama daha çok hatırlatıyor haberi yok…Benim de midem bulandı ayol herifin eski sevgilisiyle kanka olmak ne demek sanki aa bak ben takıyor muyum sende takma der gibi kendini iyice küçültmüş
Tamam da size ne tavsiye verilebilir ki? Eşiniz belli ki unutmayacak siz de unutsun diye bu şekilde davranmaya devam edeceksiniz . Peki ne denmesini bekliyorsunuz? Adama yalan söylemişsiniz ve aldatmışsınız, boşanmaya kalkmış engel olmuşsunuz ancak adam hazmedemiyor. O hazmedemedikçe hırçınlaşıyor siz de alttan alıyorsunuz. Peki siz yorulunca ne olacak? Hep böyle mi gidecek?
Bence eşin tedavi olmalı. Evlilik birliği içinde yaşanmamış fi tarihi olaylar için bunlar çok fazla.İyi günler ablalarım, kardeşlerim. Buraya aslında bunalıp iç dökmek için geldim. İlk yılları mükemmel olan 5 yıllık bir evliliğim ve rabbim bağışlasın bir oğlum var. Tanışma ve sevgililik döneminde yaptığım bazı hatalar sonradan gelip buldu beni ve bütün hayatımı zehirliyor.
Evliliğimden iki yıl kadar önce okulumu bitirip kamuya atandım. Eğlenceli bekar bir arkadaş grubum oldu, eşimle de orda tanıştım, farklı ilde okuyan bi sevgilim olmasına rağmen daha ilk günden kalabalıkta ona çekildim, garip ama bi tanıdık, yakın geliyordu, fakat farklı düşündüğümüz için onun bırakıp gitmesiyle olmadı(o ciddiyken ben biraz takılmak istiyordum). Yeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir. Komşudan arkadaşa kadar herkes birini tanıştırıyor, emrivaki yapıyor. Bazen Grup ya da çift olarak onlarla gezmeye gidiyoruz, eşim henüz aramızdakinin daha adını bile koymasak bile kıskanıyor, karışıyordu. üzerine ona biraz şımarıkça hoyrat davranınca da “ya onlar ya ben” tartışması sonucu bitirdi. İlk dönem böyle geçti. Yaz tatili için memlekete gittiğimde uzak mesafe ilişkimden bi yol olmayacağını anladım, mezun olamamış, sahilde bira içip gezmekten başka hevesi yok, batmaya başladı her şeyi, üstelik annesi kendi hallerine bakmadan benim ailemi, muhitimi filan aşağılıyor… o ara eşime mesaj atıp tekrar görüşmeye başladık. Kahve içmekten ileri gitmeyen başkaları da vardı. Sevgilim de çabalamaya başladı, hep görmek istediğim yere bi kaç günlük gezi/tatil filan ayarlamış… kaybolduğum, hala anlam veremediğim, karmaşık bi üç ay geçirip sonunda eşim olacak adam hariç hepsini, kavga gürültüleri ona hissettirmemeye çalışarak yavaşça hayatımdan çıkardım. Sonrası klasik Sevgililik, nişan, evlilik… Hiç özür dilemedim, çevremdeki çoğu kızın yaşadıklarıydı bunlar, sonradan davranışlarımla dilemeye çalıştım o özürü gerçi. Can sıkıcı şeyler Olmamış gibi davranmak ikimize de kolay geldi.
Hamileliğimin son haftalarında eskisini kırdığımdan bana yeni bir telefon almış. Onu kurunca nasıl oluyorsa eski fotoğraflar, mesajlar, sohbet geçmişleri filan telefona yüklenmiş, çoğu tamamen unuttuğum olay, sanki başka birinin hayatı kadar yabancı geldi. Böyle kişi - yer - zaman şeklinde birbiriyle ilişkilenip rezalet bir şeye dönüşüp önüme geldi. onunlayken İlk üç ay bir sevgilim olduğunu ve tatile gitmem gibi Bilmediği şeyleri, bildiğini zannettiği ve ona dediğim şeylerin doğrusunu öğrendi, Zaten doğum geliyordu, yeni ev almıştık taşınma telaşı, aileler ordaydı… aylarca bir şey olmadı, çoğu zaman normale yakın davransa da bi kaç ayda bir günlerce bunalımda oluyordu, ben de alttan alıp oğluyla yumşatıyordum. Sonunda feci kavga ettik. Çok ağır konuştu, bardak vitrin indi, Beni aldattın diyip Boşanmak istedi. Avukatla felan konuştu. Bu kısmı uzun uzun anlatmak istemiyorum. Tam sebebini bilmeseler de Aileler araya girdi, sonradan öğrendiğime göre sağolsun kayınvalidem çok bastırmış. Ben de Yuvam dağılmasın diye Çok çabaladım, çok fedakarlıklar yaptım, allaha şükür halimiz kötü değil, iki evimiz iki arabamız varken dargın olduğum kocama haber bile vermeden kayınbabama gidip onların üst katının içini düzmesini, oğlum için yabancı bakıcı istemediğimi gerekçe gösterip orda oturmak istediğimi söyledim. Bi kaç sebebi daha var ama Aslında eşim ailesinin arkadaşlarının yanında mutlu olsun diyeydi. Doğum kilolarımı verdim, eşim huzursuz olmasın diye, tayin olduğum yeni kurumumda adım gudubete çıkacak kadar karşı cins iş arkadaşlarımla arama mesafe koydum, hamilelik ve ertesi yıl onu ihmal ettiğimden bir koca çekmece dolusu özel kıyafet aldım, Ailesine görümcemden daha iyi bir kız olmaya çalıştım, biri eski sevgilisi olan komşu kızları gocunmadan evime çağırıp ağırladım, düğününe gidip oynadım, hala arkadaşlık yapıyorum, kendi ailemin yanındayken istemediği halde onu düzenli güncelliyorum, “onca okudu etti, kaynanasının üzerinde oturuyor, okumasa da o kadar olurdu zaten” diye defalarca kulağıma geldi, hiç umursamadım… daha bir sürü şey. İki yılı geçti, evliliğim devam ediyor, ama hala bi kaç ayda bir bu konu yüzünden triplere giriyor. Bir iki gündür gene öyle, Hiç konuşmadık ama bakışlarından anlayabiliyorum artık. bizi bırakıp yazlığa gitti. Hafta sonu gelir geri. neredeyse altı aydır böyle olmuyordu. Arkadaşlarının samimi olduğum eşleriyle, pek benimkini anlatmadan, bu konuları konuşuyorum, çoğunun benzer hikayeleri var ama ben çok elime yüzüme bulaştırmışım. Kendimi suçluyorum, çok gençtim ve şımarıklık yapmışım. Havalı olduğunu zannediyordum, geçmişi değiştirebilsem keşke. Bilmiyorum sonu nereye varır. Genel olarak dediğim gibi mutluyum, eşimi çok seviyorum, sarılırken içime sokasım geliyor, normalde oldukça iyiyiz, bi daha boşanma lafını anmadı ağzına, yaptığım fedakarlıkları gördüğünü, çok daha iyisini hak ettiğimi söyledi defalarca, benim isteğimle kendi evimizi de kapatmadık, duruyo eşyaların çoğuyla, hatta o kriz dönemleriyle de başa çıkabiliyorum. kavga çıkarmayıp(yoksa bi kaç dakikada kontrolden çıkıyor), terapistin önerisiyle önce onu anladığımı söyleyip sakinleşmesi için biraz kendi haline bırakma ve sonunda şevkatle. Ama bazı şeyler var ki, böyle saçma ama üzüldüğü şeyleri hatırlatan, günlük hayatta onlar ortamı bozan mayınlar gibi; mesela balık yerken kılçıklarını ben temizlerdim, yıllardır dokunamıyorum, eşimle gidip gezmeyi hayal ettiğim ama muhtemelen ömrümün sonuna kadar gidemeyeceğim şehirler var. İki senedir şehir ötesi gidip görmek istediğim yerlere gezilerimiz şöyle oluyor; ben arkadaşlarının eşlerini ayartıyorum, onlar kocalarını, kocaları da “kızlar konuşmuş” diye anonim şeklinde bizimkine geliyor. özel anlar dışında eskisi gibi sevgi sözcüklerini azalttı, çiçek ve hediye konusu hiç geçmedi bi daha, şu philipsin yeni buzlu kahve yapan makinasına heves etmiştim. lazım mı? Alayım mı? Kargo iki güne gelir Şeklinde oluyor hep. Önceden olsa haberim olmaz, sürprizle olurdu… buna benzer şeyler evliliğimi zehirliyor. Sanırım ölene kadar tamamen ne affedecek ne de unutacak.
Çok çok zor, inat ve öfkeli ama daha bu yaşta espri yapabilen, babası gibi hiçbir şeyi unutmayan dünya tatlısı bir de oğlum var, bazen aşırı bunalıyorum, ağlıyorum, Çabalıyorum, yoruluyorum, gene de değdiğine düşünüyorum. Bu da benim sınavım.
Daha geçen burda 26 yaşında hemşire üye vardı devlet hastanesinde. Daha büyük hastaneye tayin isticem, tanışamıyorum kimseyle erkek yok diyordu Demek ki o tam atanamamış, yarım atanmış.ben ya da aynı birimdeki diğer kızlar memurluğa atandığımızda talipli ilgisi olmadı hangi dünyaymış o
Eşinize gerçekten “akşama eski yavuklun gelicek “ diye bir cümle mi kurdunuz? İğrenç. Adamı aldatmışsınız ya tamam ya devam diyip yolunuza bakın o zaman böyle oyunlar yaranmaya çalışmalar nedir, midem bulandı.Eşimi, yuvamı, onlara sahip olmayı seviyorum. aksini istemiyorum. Bana kötü davrandığını nerden çıkardınız? Beni sevmese zaten iki yıl önce boşanmıştık. Aradaki gergin dönemi haricinde kendimi suçlu hissettirecek kadar iyi davranır.
Zannettiğiniz kadar Yorulmuyorum, Çok zor şeyler değil, özellikle içinden gelince. en zoru ve rol yaptığım olayı anlatayım; bu eski sevgilisiyle tanışmaktı, yutkundum, eşime dedimki "akşama eski yavuklun çaya gelecek, kendine plan yap". kapımdan girer girmez kolaylaştı, tavsiyeler verdim, sonra düğününe gittim, bütün arkadaşlarımız mevzuyu biliyordu, telefondan imalı şarkı açıp bütün masamızı kopardım. sonradan öğrendim uzun süre konuşulmuş. eşim tüm gece kolunu omzumdan çekmedi.
bunun dışında zorlandığım bir şey yoktu ki. kv'min üst katında oturuyorum, çalışan insanım, çocuğum emin ellerde bahçeli evde büyüyor. akşamları yemeğe, etkinliğe giderken bırakabiliyorum, Seneye kreşe Kayınbabam götürüp getirir, sıkışırsam temizliğime, ikramıma da yardım ediyorlar... bu katlanılması gereken bir şey değil. Ki bazı eşyaları alsak da evimizi kapatmadık.
Konunuz ve anlattıklarınız gerçekse bir kaç aya "boşanıyorum veya boşandım" konusu açarsınız yeni bir üyelikle.avukata gitmesi benim hatamdı, tartışmaya kalktım, bir daha yapmam. Boşanacağımı hiç zannetmiyorum, iki yılı çoktan geçti, üstelik oğlum, Ailesinin tek torunu ve çok düşkünler. zaten onlar bakmaya başladı ücretsiz iznimden sonra, Ben işe giderken kapıdan sokuveririm, o da gider aralarına girip yatar, kayınbabam istiyor diye üç tane akülü araba almıştır, beni de severler sağolsunlar, kv'm anlattı komşularının resmen gelinleriyle arasını bozmuşum. Kocam konunun ayrıntılarını ailesine anlatmaz, ailesi de oğlumla beni bırakmaz.
Tamam da o zaman konuyu neden açtınız yani nasıl bir çözüm yolu arıyorsunuz nasıl bir tavsiyede bulunulmasını bekliyorsunuz? Siz zaten memnunsanız ilişkinizin dinamiği de böyle ilerliyorsa eşiniz de hazmedemediğine göre bu şekilde devam edecek demek ki . Yani memnunsanız bizim de yapabileceğimiz bir şey yok; yorulmuyorsanız sıkıntı yokBeni sevmese zaten iki yıl önce boşanmıştık. Aradaki gergin dönemi haricinde kendimi suçlu hissettirecek kadar iyi davranır.
Zannettiğiniz kadar Yorulmuyorum, Çok zor şeyler değil, özellikle içinden gelince. en zoru ve rol yaptığım olayı anlatayım; bu eski sevgilisiyle tanışmaktı, yutkundum, eşime dedimki "akşama eski yavuklun çaya gelecek, kendine plan yap". kapımdan girer girmez kolaylaştı, tavsiyeler verdim, sonra düğününe gittim, bütün arkadaşlarımız mevzuyu biliyordu, telefondan imalı şarkı açıp bütün masamızı kopardım. sonradan öğrendim uzun süre konuşulmuş. eşim tüm gece kolunu omzumdan çekmedi.
İkiniz birlikte aldattiniz yani adamı? Bence tencere kapak olmuşsunuz, sıkıntı çıkmaz bu evlilikteeşimle tanıştığımda 6 yıllık bi ilişkim vardı ama çok sallantıda gidiyordu, sonuçta yine de ayrılmamıştık sevgilimdi.
ben eşime söylemiştim sevgilim olduğunu ama durumları da anlatmıştım, eşime aşık olunca sevgilimden ayrılmak istedim, ayrılığımız çok zor oldu beni bırakmak istemedi. ama tüm bunlardan eşim haberdardı, hiç ondan gizli iş çevirmedim, buluşacaksam da söyledim vs vs.. gün geldi eşim bana dedi ki "ben sana iyice tutuluyorum, sevgilinden bir an önce ayrılıp herşeyi bitrmezsen ben seninle telefonda bile konuşmayacağım, hemcinsime bunu yapamam" dedi.
sonra sevgilimle son kez buluşup -ki zaten eşimle tanıştıktan sonra sevgilimle buluşmalarımız hep ayrılık üstüneydi, hiç aramızda özel bişey olmadı yaşanmadı- başkasına aşık olduğumu, onu artık sevmediğimi falan anlatıp ilişkiye son noktayı koydum..
şu an 5,5 yıllık evliyiz, totalde 10 yıldır beraberiz. bu konu bir daha asla önüme gelmedi, iması bile yapılmadı.
keşke siz de eşinize karşı en baştan itibaren dürüst olsaydınız.
Konusunda yazanlara bakarak: Daha iyisine henüz denk gelmediğinden olabilir.Boşanmamaktaki ısrarınız neden ? Neden size kötü davranan adamın ailesine yaranmak için kendi hayatınızı yok sayıyorsunuz
Böyle ömür geçer mi? Sürekli o aileye yaranmaya çalış sürekli kendini sevdirmek için dön dur yorulmayacak mısınız
ilginç bi bakış açısı gerçekten. hemen söyledim ayrılacağımı neden aldatmış olalım.İkiniz birlikte aldattiniz yani adamı? Bence tencere kapak olmuşsunuz, sıkıntı çıkmaz bu evlilikte
Bide şu var yakalanmadanda söylememiş, kendisi hata yaptım diyor ya en başta söyleme şansı vardı ama saklamış bunu nasıl sindirebilir ki adam.Konusunda yazanlara bakarak: Daha iyisine henüz denk gelmediğinden olabilir.
Akrep burcu mu eşiniz? Ben benzer şeyler yaşamıştım akrep burcu eski sevgili ile. Aldatma vs yok, kucuk yanlis anlasilmalarla 1 senem rezil oldu. Çok yorucu, çok... Ben başaramadım ve "eski" sevgili oldu. Artık yanlış anlamaya kurgulanmış gibiydi ve ben yanlış olan uydurma şeyleri de ispat etmeye çalışıyordum, hiçbir anlamı olmadı. Ama sizinki daha ağır ve gerçek şeyler galiba, yorumları okudukça anladım.İyi günler ablalarım, kardeşlerim. Buraya aslında bunalıp iç dökmek için geldim. İlk yılları mükemmel olan 5 yıllık bir evliliğim ve rabbim bağışlasın bir oğlum var. Tanışma ve sevgililik döneminde yaptığım bazı hatalar sonradan gelip buldu beni ve bütün hayatımı zehirliyor.
Evliliğimden iki yıl kadar önce okulumu bitirip kamuya atandım. Eğlenceli bekar bir arkadaş grubum oldu, eşimle de orda tanıştım, farklı ilde okuyan bi sevgilim olmasına rağmen daha ilk günden kalabalıkta ona çekildim, garip ama bi tanıdık, yakın geliyordu, fakat farklı düşündüğümüz için onun bırakıp gitmesiyle olmadı(o ciddiyken ben biraz takılmak istiyordum). Yeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir. Komşudan arkadaşa kadar herkes birini tanıştırıyor, emrivaki yapıyor. Bazen Grup ya da çift olarak onlarla gezmeye gidiyoruz, eşim henüz aramızdakinin daha adını bile koymasak bile kıskanıyor, karışıyordu. üzerine ona biraz şımarıkça hoyrat davranınca da “ya onlar ya ben” tartışması sonucu bitirdi. İlk dönem böyle geçti. Yaz tatili için memlekete gittiğimde uzak mesafe ilişkimden bi yol olmayacağını anladım, mezun olamamış, sahilde bira içip gezmekten başka hevesi yok, batmaya başladı her şeyi, üstelik annesi kendi hallerine bakmadan benim ailemi, muhitimi filan aşağılıyor… o ara eşime mesaj atıp tekrar görüşmeye başladık. Kahve içmekten ileri gitmeyen başkaları da vardı. Sevgilim de çabalamaya başladı, hep görmek istediğim yere bi kaç günlük gezi/tatil filan ayarlamış… kaybolduğum, hala anlam veremediğim, karmaşık bi üç ay geçirip sonunda eşim olacak adam hariç hepsini, kavga gürültüleri ona hissettirmemeye çalışarak yavaşça hayatımdan çıkardım. Sonrası klasik Sevgililik, nişan, evlilik… Hiç özür dilemedim, çevremdeki çoğu kızın yaşadıklarıydı bunlar, sonradan davranışlarımla dilemeye çalıştım o özürü gerçi. Can sıkıcı şeyler Olmamış gibi davranmak ikimize de kolay geldi.
Hamileliğimin son haftalarında eskisini kırdığımdan bana yeni bir telefon almış. Onu kurunca nasıl oluyorsa eski fotoğraflar, mesajlar, sohbet geçmişleri filan telefona yüklenmiş, çoğu tamamen unuttuğum olay, sanki başka birinin hayatı kadar yabancı geldi. Böyle kişi - yer - zaman şeklinde birbiriyle ilişkilenip rezalet bir şeye dönüşüp önüme geldi. onunlayken İlk üç ay bir sevgilim olduğunu ve tatile gitmem gibi Bilmediği şeyleri, bildiğini zannettiği ve ona dediğim şeylerin doğrusunu öğrendi, Zaten doğum geliyordu, yeni ev almıştık taşınma telaşı, aileler ordaydı… aylarca bir şey olmadı, çoğu zaman normale yakın davransa da bi kaç ayda bir günlerce bunalımda oluyordu, ben de alttan alıp oğluyla yumşatıyordum. Sonunda feci kavga ettik. Çok ağır konuştu, bardak vitrin indi, Beni aldattın diyip Boşanmak istedi. Avukatla felan konuştu. Bu kısmı uzun uzun anlatmak istemiyorum. Tam sebebini bilmeseler de Aileler araya girdi, sonradan öğrendiğime göre sağolsun kayınvalidem çok bastırmış. Ben de Yuvam dağılmasın diye Çok çabaladım, çok fedakarlıklar yaptım, allaha şükür halimiz kötü değil, iki evimiz iki arabamız varken dargın olduğum kocama haber bile vermeden kayınbabama gidip onların üst katının içini düzmesini, oğlum için yabancı bakıcı istemediğimi gerekçe gösterip orda oturmak istediğimi söyledim. Bi kaç sebebi daha var ama Aslında eşim ailesinin arkadaşlarının yanında mutlu olsun diyeydi. Doğum kilolarımı verdim, eşim huzursuz olmasın diye, tayin olduğum yeni kurumumda adım gudubete çıkacak kadar karşı cins iş arkadaşlarımla arama mesafe koydum, hamilelik ve ertesi yıl onu ihmal ettiğimden bir koca çekmece dolusu özel kıyafet aldım, Ailesine görümcemden daha iyi bir kız olmaya çalıştım, biri eski sevgilisi olan komşu kızları gocunmadan evime çağırıp ağırladım, düğününe gidip oynadım, hala arkadaşlık yapıyorum, kendi ailemin yanındayken istemediği halde onu düzenli güncelliyorum, “onca okudu etti, kaynanasının üzerinde oturuyor, okumasa da o kadar olurdu zaten” diye defalarca kulağıma geldi, hiç umursamadım… daha bir sürü şey. İki yılı geçti, evliliğim devam ediyor, ama hala bi kaç ayda bir bu konu yüzünden triplere giriyor. Bir iki gündür gene öyle, Hiç konuşmadık ama bakışlarından anlayabiliyorum artık. bizi bırakıp yazlığa gitti. Hafta sonu gelir geri. neredeyse altı aydır böyle olmuyordu. Arkadaşlarının samimi olduğum eşleriyle, pek benimkini anlatmadan, bu konuları konuşuyorum, çoğunun benzer hikayeleri var ama ben çok elime yüzüme bulaştırmışım. Kendimi suçluyorum, çok gençtim ve şımarıklık yapmışım. Havalı olduğunu zannediyordum, geçmişi değiştirebilsem keşke. Bilmiyorum sonu nereye varır. Genel olarak dediğim gibi mutluyum, eşimi çok seviyorum, sarılırken içime sokasım geliyor, normalde oldukça iyiyiz, bi daha boşanma lafını anmadı ağzına, yaptığım fedakarlıkları gördüğünü, çok daha iyisini hak ettiğimi söyledi defalarca, benim isteğimle kendi evimizi de kapatmadık, duruyo eşyaların çoğuyla, hatta o kriz dönemleriyle de başa çıkabiliyorum. kavga çıkarmayıp(yoksa bi kaç dakikada kontrolden çıkıyor), terapistin önerisiyle önce onu anladığımı söyleyip sakinleşmesi için biraz kendi haline bırakma ve sonunda şevkatle. Ama bazı şeyler var ki, böyle saçma ama üzüldüğü şeyleri hatırlatan, günlük hayatta onlar ortamı bozan mayınlar gibi; mesela balık yerken kılçıklarını ben temizlerdim, yıllardır dokunamıyorum, eşimle gidip gezmeyi hayal ettiğim ama muhtemelen ömrümün sonuna kadar gidemeyeceğim şehirler var. İki senedir şehir ötesi gidip görmek istediğim yerlere gezilerimiz şöyle oluyor; ben arkadaşlarının eşlerini ayartıyorum, onlar kocalarını, kocaları da “kızlar konuşmuş” diye anonim şeklinde bizimkine geliyor. özel anlar dışında eskisi gibi sevgi sözcüklerini azalttı, çiçek ve hediye konusu hiç geçmedi bi daha, şu philipsin yeni buzlu kahve yapan makinasına heves etmiştim. lazım mı? Alayım mı? Kargo iki güne gelir Şeklinde oluyor hep. Önceden olsa haberim olmaz, sürprizle olurdu… buna benzer şeyler evliliğimi zehirliyor. Sanırım ölene kadar tamamen ne affedecek ne de unutacak.
Çok çok zor, inat ve öfkeli ama daha bu yaşta espri yapabilen, babası gibi hiçbir şeyi unutmayan dünya tatlısı bir de oğlum var, bazen aşırı bunalıyorum, ağlıyorum, Çabalıyorum, yoruluyorum, gene de değdiğine düşünüyorum. Bu da benim sınavım.
Hayatını anlatarak "ben" duygusunu tatmin ediyordur belki. Kocasını ilişkinin başında çatır çatır aldatmasına rağmen, yanına nasıl kâr kaldığını anlatarak mutlu oluyor işte. Üstelik 2 ev, 2 de arabaları varmış. Evlerden 2 si de eşyalı konumda duruyormuş.Tamam da o zaman konuyu neden açtınız yani nasıl bir çözüm yolu arıyorsunuz nasıl bir tavsiyede bulunulmasını bekliyorsunuz? Siz zaten memnunsanız ilişkinizin dinamiği de böyle ilerliyorsa eşiniz de hazmedemediğine göre bu şekilde devam edecek demek ki . Yani memnunsanız bizim de yapabileceğimiz bir şey yok; yorulmuyorsanız sıkıntı yok
Evlilik öncesi hayat kimseyi ilgilendirmez bence. Ben eşimin eski hayatını bilemek istemem bilsem belki kafama takarım ama sorgulamam oda bu zamana kadar hiç sorgulamadı. Bence esas olan evlilik hayatı. Evlilikte aldatmadıysanız bu şekilde tribe girmesi hoş değil. Ay bilemedim sizin yerinize içim şişti benimİyi günler ablalarım, kardeşlerim. Buraya aslında bunalıp iç dökmek için geldim. İlk yılları mükemmel olan 5 yıllık bir evliliğim ve rabbim bağışlasın bir oğlum var. Tanışma ve sevgililik döneminde yaptığım bazı hatalar sonradan gelip buldu beni ve bütün hayatımı zehirliyor.
Evliliğimden iki yıl kadar önce okulumu bitirip kamuya atandım. Eğlenceli bekar bir arkadaş grubum oldu, eşimle de orda tanıştım, farklı ilde okuyan bi sevgilim olmasına rağmen daha ilk günden kalabalıkta ona çekildim, garip ama bi tanıdık, yakın geliyordu, fakat farklı düşündüğümüz için onun bırakıp gitmesiyle olmadı(o ciddiyken ben biraz takılmak istiyordum). Yeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir. Komşudan arkadaşa kadar herkes birini tanıştırıyor, emrivaki yapıyor. Bazen Grup ya da çift olarak onlarla gezmeye gidiyoruz, eşim henüz aramızdakinin daha adını bile koymasak bile kıskanıyor, karışıyordu. üzerine ona biraz şımarıkça hoyrat davranınca da “ya onlar ya ben” tartışması sonucu bitirdi. İlk dönem böyle geçti. Yaz tatili için memlekete gittiğimde uzak mesafe ilişkimden bi yol olmayacağını anladım, mezun olamamış, sahilde bira içip gezmekten başka hevesi yok, batmaya başladı her şeyi, üstelik annesi kendi hallerine bakmadan benim ailemi, muhitimi filan aşağılıyor… o ara eşime mesaj atıp tekrar görüşmeye başladık. Kahve içmekten ileri gitmeyen başkaları da vardı. Sevgilim de çabalamaya başladı, hep görmek istediğim yere bi kaç günlük gezi/tatil filan ayarlamış… kaybolduğum, hala anlam veremediğim, karmaşık bi üç ay geçirip sonunda eşim olacak adam hariç hepsini, kavga gürültüleri ona hissettirmemeye çalışarak yavaşça hayatımdan çıkardım. Sonrası klasik Sevgililik, nişan, evlilik… Hiç özür dilemedim, çevremdeki çoğu kızın yaşadıklarıydı bunlar, sonradan davranışlarımla dilemeye çalıştım o özürü gerçi. Can sıkıcı şeyler Olmamış gibi davranmak ikimize de kolay geldi.
Hamileliğimin son haftalarında eskisini kırdığımdan bana yeni bir telefon almış. Onu kurunca nasıl oluyorsa eski fotoğraflar, mesajlar, sohbet geçmişleri filan telefona yüklenmiş, çoğu tamamen unuttuğum olay, sanki başka birinin hayatı kadar yabancı geldi. Böyle kişi - yer - zaman şeklinde birbiriyle ilişkilenip rezalet bir şeye dönüşüp önüme geldi. onunlayken İlk üç ay bir sevgilim olduğunu ve tatile gitmem gibi Bilmediği şeyleri, bildiğini zannettiği ve ona dediğim şeylerin doğrusunu öğrendi, Zaten doğum geliyordu, yeni ev almıştık taşınma telaşı, aileler ordaydı… aylarca bir şey olmadı, çoğu zaman normale yakın davransa da bi kaç ayda bir günlerce bunalımda oluyordu, ben de alttan alıp oğluyla yumşatıyordum. Sonunda feci kavga ettik. Çok ağır konuştu, bardak vitrin indi, Beni aldattın diyip Boşanmak istedi. Avukatla felan konuştu. Bu kısmı uzun uzun anlatmak istemiyorum. Tam sebebini bilmeseler de Aileler araya girdi, sonradan öğrendiğime göre sağolsun kayınvalidem çok bastırmış. Ben de Yuvam dağılmasın diye Çok çabaladım, çok fedakarlıklar yaptım, allaha şükür halimiz kötü değil, iki evimiz iki arabamız varken dargın olduğum kocama haber bile vermeden kayınbabama gidip onların üst katının içini düzmesini, oğlum için yabancı bakıcı istemediğimi gerekçe gösterip orda oturmak istediğimi söyledim. Bi kaç sebebi daha var ama Aslında eşim ailesinin arkadaşlarının yanında mutlu olsun diyeydi. Doğum kilolarımı verdim, eşim huzursuz olmasın diye, tayin olduğum yeni kurumumda adım gudubete çıkacak kadar karşı cins iş arkadaşlarımla arama mesafe koydum, hamilelik ve ertesi yıl onu ihmal ettiğimden bir koca çekmece dolusu özel kıyafet aldım, Ailesine görümcemden daha iyi bir kız olmaya çalıştım, biri eski sevgilisi olan komşu kızları gocunmadan evime çağırıp ağırladım, düğününe gidip oynadım, hala arkadaşlık yapıyorum, kendi ailemin yanındayken istemediği halde onu düzenli güncelliyorum, “onca okudu etti, kaynanasının üzerinde oturuyor, okumasa da o kadar olurdu zaten” diye defalarca kulağıma geldi, hiç umursamadım… daha bir sürü şey. İki yılı geçti, evliliğim devam ediyor, ama hala bi kaç ayda bir bu konu yüzünden triplere giriyor. Bir iki gündür gene öyle, Hiç konuşmadık ama bakışlarından anlayabiliyorum artık. bizi bırakıp yazlığa gitti. Hafta sonu gelir geri. neredeyse altı aydır böyle olmuyordu. Arkadaşlarının samimi olduğum eşleriyle, pek benimkini anlatmadan, bu konuları konuşuyorum, çoğunun benzer hikayeleri var ama ben çok elime yüzüme bulaştırmışım. Kendimi suçluyorum, çok gençtim ve şımarıklık yapmışım. Havalı olduğunu zannediyordum, geçmişi değiştirebilsem keşke. Bilmiyorum sonu nereye varır. Genel olarak dediğim gibi mutluyum, eşimi çok seviyorum, sarılırken içime sokasım geliyor, normalde oldukça iyiyiz, bi daha boşanma lafını anmadı ağzına, yaptığım fedakarlıkları gördüğünü, çok daha iyisini hak ettiğimi söyledi defalarca, benim isteğimle kendi evimizi de kapatmadık, duruyo eşyaların çoğuyla, hatta o kriz dönemleriyle de başa çıkabiliyorum. kavga çıkarmayıp(yoksa bi kaç dakikada kontrolden çıkıyor), terapistin önerisiyle önce onu anladığımı söyleyip sakinleşmesi için biraz kendi haline bırakma ve sonunda şevkatle. Ama bazı şeyler var ki, böyle saçma ama üzüldüğü şeyleri hatırlatan, günlük hayatta onlar ortamı bozan mayınlar gibi; mesela balık yerken kılçıklarını ben temizlerdim, yıllardır dokunamıyorum, eşimle gidip gezmeyi hayal ettiğim ama muhtemelen ömrümün sonuna kadar gidemeyeceğim şehirler var. İki senedir şehir ötesi gidip görmek istediğim yerlere gezilerimiz şöyle oluyor; ben arkadaşlarının eşlerini ayartıyorum, onlar kocalarını, kocaları da “kızlar konuşmuş” diye anonim şeklinde bizimkine geliyor. özel anlar dışında eskisi gibi sevgi sözcüklerini azalttı, çiçek ve hediye konusu hiç geçmedi bi daha, şu philipsin yeni buzlu kahve yapan makinasına heves etmiştim. lazım mı? Alayım mı? Kargo iki güne gelir Şeklinde oluyor hep. Önceden olsa haberim olmaz, sürprizle olurdu… buna benzer şeyler evliliğimi zehirliyor. Sanırım ölene kadar tamamen ne affedecek ne de unutacak.
Çok çok zor, inat ve öfkeli ama daha bu yaşta espri yapabilen, babası gibi hiçbir şeyi unutmayan dünya tatlısı bir de oğlum var, bazen aşırı bunalıyorum, ağlıyorum, Çabalıyorum, yoruluyorum, gene de değdiğine düşünüyorum. Bu da benim sınavım.
Mesajınızda eski sevgilinizle sallantıda ilişkiniz olduğunu, ayrılmak istediğinizi eşinize söylemişsiniz ya, o sıra sevgilinin haberi yok ve buluşmayada gitmişsiniz (eşinize söyleyerek) ne kadar ayrılmak için bile olsa ilişki akmış bi süre, o yüzden bu şekil tepki aldınız bence. Yani eşinize tamamen dürüstken diğeri sürüncemede kaldığı için.ilginç bi bakış açısı gerçekten. hemen söyledim ayrılacağımı neden aldatmış olalım.