Eski hatalarım evliliğimi zehirliyor.

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
İki kişiyi aynı anda idare etmişsiniz, yetmemiş kayınvalidelere yaranmak, desteklerini almak için üst katına taşınmışsınız. Normalde eşiniz eski sevgilisine selam verse laf edebilecekken evinize davet edip düğünlerde göbek atmışsınız. Arkadaşlarının eşleriyle samimi olup, ofisteki erkeklere harem/selam yapmışsınız. Baya politik birisiniz, sırtınız yere gelmez sizin. Ama eşinizden bir şeyler cidden kopmuşsa yerine koymanız çok zor. Jartiyerle, kek börekle, valiz hazırlayıp havalan gel demekle olmaz.
Ben de tam bunu düşünüyordum. Konu sahibi politikaya atılmayı düşünmez misiniz? Ciddiyim müthiş bir yetenek var. Bu kadar ince düşünüp hesap yapmak ve bir erkeğin boşanmasın diye elini kolunu bağlamak herkesin yapabileceği bir şey değil.

Henüz yorumların yarısını okudum. Arada yaptığınız eklemelerle daha da şaşırıyorum. Ben eşinizin bunu unutacağını düşünmüyorum. Eninde sonunda boşanacaktır. Tüm bu yaşananlarda onun da hatası sizinle evlenmek olmuş. Kişiliğinizi, karakterinizi tanımadan evlenmediğine göre potansiyelinizi de biliyordu. Bence içten içe kendisine karşı da öfke hissediyor.
 
Kaç kez yazdım ama daha açık not düşeyim, Ben kocamdan başka kimseyle, hiç bir şekilde birlikte olmadım, bunu da ona daha sevgiliyken kendi isteğimle kanıtladım, bu konuda içim rahat, kocamın da soru işareti taşıdığını pek zannetmiyorum.
Aldatmanın sınırını geri dönüşü olmayan cinsellikten daha geniş, duygusal bile değil davranışlar ve yalan sınırına çekersek kabul, salaklığımla, şımarıklığımla o suçu işledim, henüz o kadar hızlı ciddileşeceğimizi hesaba katamadım. ama ben o duygusal ve davranışsal hasarı tamir edecek şeyler verdim kocama. her şeyden önce bir oğul verdim, kabul ederse ikinci hamileliği istiyorum.

Terapi görüyorum, okuyorum ve ne yazık ki bu affetme konuda çoğunuzdan daha fazla bilgi sahibiyim. sakladığın daha kötü bir şey yoksa tartışmaya açmayarak, rest çekerek, konuşturmayarak hallolan bir şey değil böyle ciddi yuva dağıtan konular. sadece ters teper, mezara kadar sürer. benim gizli bir şeyim kalmadı. tek yolu karşındakini tamamen anladığını ona hissettirmekten geçiyor. bir şeyler mi hatırlayıp kızdı, daha iyi sakinleştir. hatta uzun süre açılmazsa konuyu kendin açıp kontrollü bir şekilde empatiyle kapat. uzun bir süre yeter ona.
affetme konusunda hepimizden daha bilgili oldugunuza dair yanlış bilgiyi size kim verdi:)? merak ettim doğrusu. ha birde biz neden sizin kadar bilmiyor oluyoruz birkaç erkeği aynı anda gönül rahatlıgı ile yürütme skillslerinize onay vermediğimiz için mi?
 
Hemen her davranışımız öyledir. daha çocukken saf çıkarcı ve iyi çocuk olma dönemlerinde işlenir bizlere. içgüdüler ve en üst basamak entellektüel zevkler hariç her şeyi onay, ödül ya da tepkiden kaçınmak için yaparız. bazısı da yapmaz, kendi hayatını zorlaştırır. Aksini idda eden sadece ahlaki üstünlük psikolojisiyle nutuk atar. burada sadece benim biraz daha fazla çabalamam gerek.
Yanılıyorsunuz
Eşim benim biraz canım sıkılsa hadi gel seni gezmeye götüreyim der yada evde bana tatlı yapar sevdiğim bir film açar, azıcık hasta olsam işten erken gelir çorbamı yapar, ailesi mi aradı önce bana sorar gitmek ister misin diye veya bi arkadaşı arasın eşime bi sorayım der vs vs
Ben prensesmişim gibi davranır el üstünde tutar, bende öyle yaparım
Ama siz tatile gitmek istediğinizi bile söylemeyez durumdasınız bu evlilik değil maalesef sizin ittirmenizle ilerleyen zoraki bi ilişki
 
Ben de tam bunu düşünüyordum. Konu sahibi politikaya atılmayı düşünmez misiniz? Ciddiyim müthiş bir yetenek var. Bu kadar ince düşünüp hesap yapmak ve bir erkeğin boşanmasın diye elini kolunu bağlamak herkesin yapabileceği bir şey değil.

Henüz yorumların yarısını okudum. Arada yaptığınız eklemelerle daha da şaşırıyorum. Ben eşinizin bunu unutacağını düşünmüyorum. Eninde sonunda boşanacaktır. Tüm bu yaşananlarda onun da hatası sizinle evlenmek olmuş. Kişiliğinizi, karakterinizi tanımadan evlenmediğine göre potansiyelinizi de biliyordu. Bence içten içe kendisine karşı da öfke hissediyor.
Yorumlar haklı olarak hırçın olunca, cevaplar da o kıvamda oluyor, bu da doğal olarak beni sevimsizleştiriyor.
Ben Sadece bu günleri aşmayı, ilk yıllarımız gibi olmayı istiyorum.
 
Yorumlar haklı olarak hırçın olunca, cevaplar da o kıvamda oluyor, bu da doğal olarak beni sevimsizleştiriyor.
Ben Sadece bu günleri aşmayı, ilk yıllarımız gibi olmayı istiyorum.
Hiç bir ilişki aldatma olduktan sonra eski haline dönmez affedilse bile sürekli gün yüzüne çıkar çünkü güven olmadan olmuyor ağzınızla kuş tutun yine de eski günlere dönemezsiniz sürekli bu şekilde yaşamaya okeyseniz devam edin
Bi düşünün yazlıkta başka kadınla birlikte olduğunu öğrendiğinizde sizin için herşey eskisi gibi devam edebilir mi
 
Yanılıyorsunuz
Eşim benim biraz canım sıkılsa hadi gel seni gezmeye götüreyim der yada evde bana tatlı yapar sevdiğim bir film açar, azıcık hasta olsam işten erken gelir çorbamı yapar, ailesi mi aradı önce bana sorar gitmek ister misin diye veya bi arkadaşı arasın eşime bi sorayım der vs vs
Ben prensesmişim gibi davranır el üstünde tutar, bende öyle yaparım
Tebrik ederim.
Ama siz tatile gitmek istediğinizi bile söylemeyez durumdasınız bu evlilik değil maalesef sizin ittirmenizle ilerleyen zoraki bi ilişki
Tatile değil, yanlış anlamışsınız. atlar gidiyorsun ne olacak ki. anlatmak istediğim; Eşime kötü bir şey çağrıştıracağından korktuğum bi kaç yer var, oralar için öyle bi yol izledim.
 
Atanmış bir psikolojik danışman ve rehber öğretmen olarak doğu görevimi yaptığım 4 yılda bir sürü talip çıktı evet ama eşim ( o zaman sevgiliydik ve uzaktan yürüttük) karşısında bir kişi bile kafamı karıştırmadı ki bilenler bilir özel harekat olan genç erkekler uzun kaslı ve birçoğu da şaşırtıcı derecede yakışıklıydı. Branşımı özellikle vurguladım çünkü gittiğiniz danışman bence profesyonel biri değil. Olsaydı öncelikle öz saygıyla ilgili çalışmalar yaptırırdı size. Çünkü yuvamı kurtarıyorum diye yaptığınız her hareket aslında tartışmamak ve adam konuşamasın diye susturma politikası. Ben sizin hesapçı biri olduğunuzu da düşünüyorum hani yakın hissettiğimiz insanlar olur bir şeylerimizi anlatırız ama karşımızdaki insan aslında anlattıklarımızı bizim için kullanılacak bilgi olarak görür. Bence siz tam da öyle birisiniz. Neden böyle düşündüğümü de söyleyeyim; ben bunu yaşasam salya sümük ağlar adam beni affetsin diye uğraşır eğer affetmeyecek gibiyse canın sağ olsun deyip ayrılırdım. O kaos ortamında bu kadar plan yapıp stresi yönetip kayınvalidemle aramı kendi kızı olacak kadar yakın tutamazdım yataklara düşerdim. Her ortama ayak uydurabiliyorsunuz bu da her insana nabzına göre şerbet verebilecek biri olduğunuzu gösteriyor. Zamanında ayrı ayrı erkeklere de bunu yapmışsınız üstelik 3 ay fiilen aldatmışsınız ve vicdanen rahatsız olmamışsınız. Şu an olmanızın sebebi pişman olmanız değil süreci yönetememiş olmanız. Mesajlardan birinden herkes yapıyordu ben elime yüzüme bulaştırmışım bile yazmışsınız. Gitmek istediğiniz yerleri arkadaş eşlerini maşa yaparak kocanızın kulağına getirip siz istememiş gibi davranıyorsunuz. Ben sizi tehlikeli buldum. Kendinizi doğru değerlendirip uzman desteği almanızı öneririm. Çünkü manipülasyonla insanları yönetiyorsunuz.
Profosyonel insanın hali bir başka oluyor işte. Alnı öpülesi bir yorum olmuş. Konu sahibi dikkate almalısınız.
 
Hiç bir ilişki aldatma olduktan sonra eski haline dönmez affedilse bile sürekli gün yüzüne çıkar çünkü güven olmadan olmuyor ağzınızla kuş tutun yine de eski günlere dönemezsiniz sürekli bu şekilde yaşamaya okeyseniz devam edin
Bi düşünün yazlıkta başka kadınla birlikte olduğunu öğrendiğinizde sizin için herşey eskisi gibi devam edebilir mi
Büyük konuşmamak aldığım derslerden bir tanesi.
Öyle bir endişem olmadığı gibi cevabım da yok.
 
İyi günler ablalarım, kardeşlerim. Buraya aslında bunalıp iç dökmek için geldim. İlk yılları mükemmel olan 5 yıllık bir evliliğim ve rabbim bağışlasın bir oğlum var. Tanışma ve sevgililik döneminde yaptığım bazı hatalar sonradan gelip buldu beni ve bütün hayatımı zehirliyor.

Evliliğimden iki yıl kadar önce okulumu bitirip kamuya atandım. Eğlenceli bekar bir arkadaş grubum oldu, eşimle de orda tanıştım, farklı ilde okuyan bi sevgilim olmasına rağmen daha ilk günden kalabalıkta ona çekildim, garip ama bi tanıdık, yakın geliyordu, fakat farklı düşündüğümüz için onun bırakıp gitmesiyle olmadı(o ciddiyken ben biraz takılmak istiyordum). Yeni atanan memur kızlara yoğun bi talipli ilgisi oluyor, yaşayanlar bilir. Komşudan arkadaşa kadar herkes birini tanıştırıyor, emrivaki yapıyor. Bazen Grup ya da çift olarak onlarla gezmeye gidiyoruz, eşim henüz aramızdakinin daha adını bile koymasak bile kıskanıyor, karışıyordu. üzerine ona biraz şımarıkça hoyrat davranınca da “ya onlar ya ben” tartışması sonucu bitirdi. İlk dönem böyle geçti. Yaz tatili için memlekete gittiğimde uzak mesafe ilişkimden bi yol olmayacağını anladım, mezun olamamış, sahilde bira içip gezmekten başka hevesi yok, batmaya başladı her şeyi, üstelik annesi kendi hallerine bakmadan benim ailemi, muhitimi filan aşağılıyor… o ara eşime mesaj atıp tekrar görüşmeye başladık. Kahve içmekten ileri gitmeyen başkaları da vardı. Sevgilim de çabalamaya başladı, hep görmek istediğim yere bi kaç günlük gezi/tatil filan ayarlamış… kaybolduğum, hala anlam veremediğim, karmaşık bi üç ay geçirip sonunda eşim olacak adam hariç hepsini, kavga gürültüleri ona hissettirmemeye çalışarak yavaşça hayatımdan çıkardım. Sonrası klasik Sevgililik, nişan, evlilik… Hiç özür dilemedim, çevremdeki çoğu kızın yaşadıklarıydı bunlar, sonradan davranışlarımla dilemeye çalıştım o özürü gerçi. Can sıkıcı şeyler Olmamış gibi davranmak ikimize de kolay geldi.

Hamileliğimin son haftalarında eskisini kırdığımdan bana yeni bir telefon almış. Onu kurunca nasıl oluyorsa eski fotoğraflar, mesajlar, sohbet geçmişleri filan telefona yüklenmiş, çoğu tamamen unuttuğum olay, sanki başka birinin hayatı kadar yabancı geldi. Böyle kişi - yer - zaman şeklinde birbiriyle ilişkilenip rezalet bir şeye dönüşüp önüme geldi. onunlayken İlk üç ay bir sevgilim olduğunu ve tatile gitmem gibi Bilmediği şeyleri, bildiğini zannettiği ve ona dediğim şeylerin doğrusunu öğrendi, Zaten doğum geliyordu, yeni ev almıştık taşınma telaşı, aileler ordaydı… aylarca bir şey olmadı, çoğu zaman normale yakın davransa da bi kaç ayda bir günlerce bunalımda oluyordu, ben de alttan alıp oğluyla yumşatıyordum. Sonunda feci kavga ettik. Çok ağır konuştu, bardak vitrin indi, Beni aldattın diyip Boşanmak istedi. Avukatla felan konuştu. Bu kısmı uzun uzun anlatmak istemiyorum. Tam sebebini bilmeseler de Aileler araya girdi, sonradan öğrendiğime göre sağolsun kayınvalidem çok bastırmış. Ben de Yuvam dağılmasın diye Çok çabaladım, çok fedakarlıklar yaptım, allaha şükür halimiz kötü değil, iki evimiz iki arabamız varken dargın olduğum kocama haber bile vermeden kayınbabama gidip onların üst katının içini düzmesini, oğlum için yabancı bakıcı istemediğimi gerekçe gösterip orda oturmak istediğimi söyledim. Bi kaç sebebi daha var ama Aslında eşim ailesinin arkadaşlarının yanında mutlu olsun diyeydi. Doğum kilolarımı verdim, eşim huzursuz olmasın diye, tayin olduğum yeni kurumumda adım gudubete çıkacak kadar karşı cins iş arkadaşlarımla arama mesafe koydum, hamilelik ve ertesi yıl onu ihmal ettiğimden bir koca çekmece dolusu özel kıyafet aldım, Ailesine görümcemden daha iyi bir kız olmaya çalıştım, biri eski sevgilisi olan komşu kızları gocunmadan evime çağırıp ağırladım, düğününe gidip oynadım, hala arkadaşlık yapıyorum, kendi ailemin yanındayken istemediği halde onu düzenli güncelliyorum, “onca okudu etti, kaynanasının üzerinde oturuyor, okumasa da o kadar olurdu zaten” diye defalarca kulağıma geldi, hiç umursamadım… daha bir sürü şey. İki yılı geçti, evliliğim devam ediyor, ama hala bi kaç ayda bir bu konu yüzünden triplere giriyor. Bir iki gündür gene öyle, Hiç konuşmadık ama bakışlarından anlayabiliyorum artık. bizi bırakıp yazlığa gitti. Hafta sonu gelir geri. neredeyse altı aydır böyle olmuyordu. Arkadaşlarının samimi olduğum eşleriyle, pek benimkini anlatmadan, bu konuları konuşuyorum, çoğunun benzer hikayeleri var ama ben çok elime yüzüme bulaştırmışım. Kendimi suçluyorum, çok gençtim ve şımarıklık yapmışım. Havalı olduğunu zannediyordum, geçmişi değiştirebilsem keşke. Bilmiyorum sonu nereye varır. Genel olarak dediğim gibi mutluyum, eşimi çok seviyorum, sarılırken içime sokasım geliyor, normalde oldukça iyiyiz, bi daha boşanma lafını anmadı ağzına, yaptığım fedakarlıkları gördüğünü, çok daha iyisini hak ettiğimi söyledi defalarca, benim isteğimle kendi evimizi de kapatmadık, duruyo eşyaların çoğuyla, hatta o kriz dönemleriyle de başa çıkabiliyorum. kavga çıkarmayıp(yoksa bi kaç dakikada kontrolden çıkıyor), terapistin önerisiyle önce onu anladığımı söyleyip sakinleşmesi için biraz kendi haline bırakma ve sonunda şevkatle. Ama bazı şeyler var ki, böyle saçma ama üzüldüğü şeyleri hatırlatan, günlük hayatta onlar ortamı bozan mayınlar gibi; mesela balık yerken kılçıklarını ben temizlerdim, yıllardır dokunamıyorum, eşimle gidip gezmeyi hayal ettiğim ama muhtemelen ömrümün sonuna kadar gidemeyeceğim şehirler var. İki senedir şehir ötesi gidip görmek istediğim yerlere gezilerimiz şöyle oluyor; ben arkadaşlarının eşlerini ayartıyorum, onlar kocalarını, kocaları da “kızlar konuşmuş” diye anonim şeklinde bizimkine geliyor. özel anlar dışında eskisi gibi sevgi sözcüklerini azalttı, çiçek ve hediye konusu hiç geçmedi bi daha, şu philipsin yeni buzlu kahve yapan makinasına heves etmiştim. lazım mı? Alayım mı? Kargo iki güne gelir Şeklinde oluyor hep. Önceden olsa haberim olmaz, sürprizle olurdu… buna benzer şeyler evliliğimi zehirliyor. Sanırım ölene kadar tamamen ne affedecek ne de unutacak.

Çok çok zor, inat ve öfkeli ama daha bu yaşta espri yapabilen, babası gibi hiçbir şeyi unutmayan dünya tatlısı bir de oğlum var, bazen aşırı bunalıyorum, ağlıyorum, Çabalıyorum, yoruluyorum, gene de değdiğine düşünüyorum. Bu da benim sınavım.
Hepsi ondan önce olan şeyler ne şimdi bu saçma sapan suçluluk duygusu. İyice kaldirmissin Totosunu
 
Kaç kez yazdım ama daha açık not düşeyim, Ben kocamdan başka kimseyle, hiç bir şekilde birlikte olmadım, bunu da ona daha sevgiliyken kendi isteğimle kanıtladım, bu konuda içim rahat, kocamın da soru işareti taşıdığını pek zannetmiyorum.
Aldatmanın sınırını geri dönüşü olmayan cinsellikten daha geniş, duygusal bile değil davranışlar ve yalan sınırına çekersek kabul, salaklığımla, şımarıklığımla o suçu işledim, henüz o kadar hızlı ciddileşeceğimizi hesaba katamadım. ama ben o duygusal ve davranışsal hasarı tamir edecek şeyler verdim kocama. her şeyden önce bir oğul verdim, kabul ederse ikinci hamileliği istiyorum.

Terapi görüyorum, okuyorum ve ne yazık ki bu affetme konuda çoğunuzdan daha fazla bilgi sahibiyim. sakladığın daha kötü bir şey yoksa tartışmaya açmayarak, rest çekerek, konuşturmayarak hallolan bir şey değil böyle ciddi yuva dağıtan konular. sadece ters teper, mezara kadar sürer. benim gizli bir şeyim kalmadı. tek yolu karşındakini tamamen anladığını ona hissettirmekten geçiyor. bir şeyler mi hatırlayıp kızdı, daha iyi sakinleştir. hatta uzun süre açılmazsa konuyu kendin açıp kontrollü bir şekilde empatiyle kapat. uzun bir süre yeter ona.
Çocuk bedel değil ki. Kendinizce evlilik sigortası. :) Bi tanesi işe yaramamış, ikinci mi kurtaracak sizi? Azıcık aklı olan adam bu kadar basit bir planı görür o çocuğu yapmaz zaten. Sizin ödediğiniz bedel, eşinizin asılan yüzü. Biraz yüzü gülsün diye 2-3 ayda bir adamı bir başına bi yerlere gönderiyorsunuz. Ne yapıyorsun diye soramıyorsunuz. En basit şeylerde üstüne gidemiyorsunuz. Ailesi ile ters düşmeniz zaten mümkün değil. Pamuktan bir ipin üstünde yürüyorsunuz. 5 çocuk da doğursanız o ipin üstünden düşeceksiniz. Çünkü aslında en başında sizin huyunuzu çakmış adam, onu bile bile evlenmiş, yanlışınızı görmeyince göz yummuş. Yanlışınızı gördüğünde sorun olmuş. Çok seviyor ama o sevgi de böyle böyle azalır, biter. O zaman ne doğurduğunuz çocuklar ne de kayın aile kurtaramaz sizi.
 
defalarca pişmanlığımı belirttim zaten.
Hem beni Neden sindiremesin?
Bebekliğimi saymazsak yer yüzünde beni çıplak gören tek insan kocam. ve bunu biliyor.

kocamın gönlünü yapmak yanlış bir şey mi?
ya da işden döndüğümde kv'min misafiri varsa biraz güler yüz göstermek, iki bardak çay dağıtıp bulaşık kaldırmak dünyanın en art niyetli hareketi mi oluyor?
Eşinizin yerinde olsam bekareti önemsediğim her gün için kafamı taşlara vururdum sanırım. İlişkilerinde sadık kalmış birini sizin gibi kafasında bin hesap kitap birine tercih ederdim. Bi sorun bakalım bunu, o da mı aynı düşünüyor şu an?
 
Yorumlar haklı olarak hırçın olunca, cevaplar da o kıvamda oluyor, bu da doğal olarak beni sevimsizleştiriyor.
Ben Sadece bu günleri aşmayı, ilk yıllarımız gibi olmayı istiyorum.
Yorumların hırçınlığı, kişinin empati seviyesi ile doğru orantılı. İnanın kabul edilebilir bir durum değil ama herkes hata yapabilir. Buradaki asıl çarpıcı olan ve size fark etmeseniz de zarar veren şey, çabanızın mantıksızlığa kaçan tarafları. Eşinizin eski sevgilisi ile samimiyet kurmanız mesela. Bunun da kabul edilebilir bir tarafı yok. Sadece ilk zamanlar gibi olalım istiyorsunuz ama bir kabulleniş olmalı burada: Yaşananlar ve haberdar olunan olaylarla hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Çabalamayın diyemem ama bu şekilde değil. İhaneti normalleştirerek, ahlaki değerleri, sınırları değiştirerek değil. Bunlar evliliğinizden geriye ne kaldıysa onların da içini boşaltır.

Ağlama krizlerine girip, sağlıklı düşünemediğim bir dönemdeydim, ilgiden manyak olmuştum. Ama aklım başıma kısa zaman sonra geldi ve asla farklı bir yöne sapmadım diye ikna etseniz anlarım. Orası artık eşinize kalmış.

Ama boşanma kararı alan birine çocuk ve ailesi üzerinden strateji kurmanız ve de mantıksız diğer davranışlarınız hiç doğru değil.
 
Ben de tam bunu düşünüyordum. Konu sahibi politikaya atılmayı düşünmez misiniz? Ciddiyim müthiş bir yetenek var. Bu kadar ince düşünüp hesap yapmak ve bir erkeğin boşanmasın diye elini kolunu bağlamak herkesin yapabileceği bir şey değil.

Henüz yorumların yarısını okudum. Arada yaptığınız eklemelerle daha da şaşırıyorum. Ben eşinizin bunu unutacağını düşünmüyorum. Eninde sonunda boşanacaktır. Tüm bu yaşananlarda onun da hatası sizinle evlenmek olmuş. Kişiliğinizi, karakterinizi tanımadan evlenmediğine göre potansiyelinizi de biliyordu. Bence içten içe kendisine karşı da öfke hissediyor.
bizim iktidar gibi siyaset kafası var.

her açıdan birine yaranmak, onların işine geldiği gibi davranmak ve kararlar almak.... aynı kafa yapısını gördüm valla... her açıdan
 
Çocuk bedel değil ki. Kendinizce evlilik sigortası. :) Bi tanesi işe yaramamış, ikinci mi kurtaracak sizi? Azıcık aklı olan adam bu kadar basit bir planı görür o çocuğu yapmaz zaten. Sizin ödediğiniz bedel, eşinizin asılan yüzü. Biraz yüzü gülsün diye 2-3 ayda bir adamı bir başına bi yerlere gönderiyorsunuz. Ne yapıyorsun diye soramıyorsunuz. En basit şeylerde üstüne gidemiyorsunuz. Ailesi ile ters düşmeniz zaten mümkün değil. Pamuktan bir ipin üstünde yürüyorsunuz. 5 çocuk da doğursanız o ipin üstünden düşeceksiniz. Çünkü aslında en başında sizin huyunuzu çakmış adam, onu bile bile evlenmiş, yanlışınızı görmeyince göz yummuş. Yanlışınızı gördüğünde sorun olmuş. Çok seviyor ama o sevgi de böyle böyle azalır, biter. O zaman ne doğurduğunuz çocuklar ne de kayın aile kurtaramaz sizi.
ya cidden nasıl bir kafa...

ben ona cocuk verdim, bu bir ödül mü...

o zaman doguramayan kadınlar ne yapsın

hatta ısterse ıkıncıyı de verırım dıyor. 100 sene oncesının kafası. cocuk ıle adamı baglama, sonrasında daha da cocuk ve adam bosanmasın dıye önünü tıkayım kafası resmen
 
Eşinizin yerinde olsam bekareti önemsediğim her gün için kafamı taşlara vururdum sanırım. İlişkilerinde sadık kalmış birini sizin gibi kafasında bin hesap kitap birine tercih ederdim. Bi sorun bakalım bunu, o da mı aynı düşünüyor şu an?
cıplaklık

bekaret...

ne kadar önemli şeymiş ya cidden...

konu sahibi bebeklıgım dısında benı cıplak goren tek ınsan. o yuzden adam ulvi biri , kadın ulvi biri. oluyor

ayrıca adam affetmeye, kadın da yalan soylemıs olmasına ragmen cıplak gorunmedıgı ıcın melek oluyor...

hersey beden ve cınsellık uzerıne mı yanı... dılın örtüsü nerde peki ? dilin yalansız ve namuslu olması nerde bu hikayede
 
Yani malum yeni dünya düzeni insanları çok çabuk tüketmeye dayalı, insani ilişkilerde de öyleyiz. İlk 3 ayda muhtemelen siz pek sallamadınız, hangisiyle olursa onla devam ederim dediniz. Ben bunda çok abes bir şey görmedim. Ciddi değilken herkes birden fazla kişiyle takılıyor. Allah bilir eşiniz de öyle takıldı bilemeyiz. Şimdi ortaya çıkmayacağı için rahat davranıyordur.
Oturun konuşun her şeyi masaya yatırın o defteri kapatıp devam edin ya da bitirin böyle zulüm etmenin bir anlamı yok iki tarafın da zamanı ve hayatı kıymetli.
 
cıplaklık

bekaret...

ne kadar önemli şeymiş ya cidden...

konu sahibi bebeklıgım dısında benı cıplak goren tek ınsan. o yuzden adam ulvi biri , kadın ulvi biri. oluyor

ayrıca adam affetmeye, kadın da yalan soylemıs olmasına ragmen cıplak gorunmedıgı ıcın melek oluyor...

hersey beden ve cınsellık uzerıne mı yanı... dılın örtüsü nerde peki ? dilin yalansız ve namuslu olması nerde bu hikayede
Tabi, kukuyu saklayınca ettiğin bütün marifetler, planlar, hesaplar, kitaplar örtülüyor sanılıyor.
 
Yani malum yeni dünya düzeni insanları çok çabuk tüketmeye dayalı, insani ilişkilerde de öyleyiz. İlk 3 ayda muhtemelen siz pek sallamadınız, hangisiyle olursa onla devam ederim dediniz. Ben bunda çok abes bir şey görmedim. Ciddi değilken herkes birden fazla kişiyle takılıyor. Allah bilir eşiniz de öyle takıldı bilemeyiz. Şimdi ortaya çıkmayacağı için rahat davranıyordur.
Oturun konuşun her şeyi masaya yatırın o defteri kapatıp devam edin ya da bitirin böyle zulüm etmenin bir anlamı yok iki tarafın da zamanı ve hayatı kıymetli.
:) kessen yapmaz bunu. Yüzünün ortasına yiyiverir resti, rahatı bozulur. Ortaya çıkınca toplum tarafından yuhlanma cabası.
 
Eşinizin yerinde olsam bekareti önemsediğim her gün için kafamı taşlara vururdum sanırım. İlişkilerinde sadık kalmış birini sizin gibi kafasında bin hesap kitap birine tercih ederdim. Bi sorun bakalım bunu, o da mı aynı düşünüyor şu an?
O zaman allaha şükür öyle düşünmüş. o yeterli gelmiş, ne diyeyim.

Öyle işte... yanlış anlamayın tartışmayı severim fakat hırçın sorulara aynı cevapları verdikçe, olmadığım biri gibi yansıtmaya başlıyor beni, biraz de rahatsız oldum.

Konuyu açarken acaba boşanmayı ciddi düşündürtür mü gelen cevaplar diye korkmadım değil.
Tam tersi hislerim evliliğim çabalamamın mantıklılığı yönünde oldu, Bir kere o önerilere uyarsam işin sonunu göremiyorum. kapkaranlık, suçluluk, durumu açıklayamama, şehir değiştirme, yalnızlık, bana akıl veren kimse olmayacak yanımda. beş sene sonra ne olacak? oğlum kime baba diyecek? boşandım diyelim başka biriyle mi evlenirim? nasıl biri olur? temiz biri mi? şu an irkilip devamını getiremedim bile.

Çoğunluğun görüşünün aksine boşanmaya gitmez evliliğimiz. çok konuştuk, geceler boyu konuştuk, affetmek istiyordu biraz yardımla bence oldu, sadece tamamen unutmamız lazım, sabırlıyım beklerim. eşimle birbirimizi çok seviyoruz. ben bile bir noktada boşanmak istesem elimden tutup izin vermez.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X