Anne Olduğuma Çok Pişmanım

Mükemmel anne diye bir şey yok. Hepimiz elimizden geleni yaptık, hepimizin sağlıksız düşünceleri oldu. Ya çocuğa bir şey olursa demeyen, gece nefes alıyor mu diye kontrol etmeyen yoktur aramızda heralde. Çocuğunuzu kucağınıza alıyorsanız ekstra sevgi gösterisine gerek yok. Kokunuzu tanıyor ve kendini güvende hissediyor. Ona lazım olan şimdilik bu. Benim kızın adı drama queen di. Yan baksan ağlardı, kanepede hafif doğrulsan ağlardı, kapı çalsa sese ağlardı, memeden süt fışkırınca küser ağlamaktan çatlardı.

Geçen haftalarda lohusa depresyonuyla ilgili şöyle bir yazı okudum. Tarihin hiç bir döneminde kadınlar yalnız doğurmamış, yeni doğmuş bebekle yalnız kalmamışlar. İlkel toplumlarda bile kadınlar hep bir aradaymış. Biri doğururken başında yanında beklemişler. Yırtıcılar kan kokusu almasın diye bebeği silip temizlemişler. Anne kendini güvende hissetmiş. İki nesil geriye gidince kırsalda ebeler evde doğurtuyor, köyün bütün kadınları sırayla eve geliyor lohusayla ilgileniyordu. Doğum yapmış kadın rahatça uyuyor dinlenip beslenebiliyordu. Ablam evde ebe yardımıyla doğmuş ben hastanede. Anneme ya ne cesaret korkmadın mı diye sorduğumda tam tersi kendimi çok güvende hissetmiştim dedi. Bilinçaltımız beynimiz daha bunu kabullenemiyormuş. Etrafta bilgili tecrübeli kadınların olmaması panik, korku, depresyon yaratıyormuş.

Benim ilk çocuğum zor bebekti. Eşim her daim yanımdaydı yardım etti ama ben yapı olarak çok soğukkanlı biriyim. O yüzden çocuk beni ağlattı inletti ama yıkamadı. Herkes aynı derece güçlü ve soğukkanlı olamıyor. Siz sakin kalmaya çalışın, isyan etmeye gerek yok çünkü o bebek büyüyecek. Şu an yaşadıklarınızı o kadar kötü hatırlamayacaksınız. Annenize bırakıp eve gitmeye kalksanız yarı yolda özlersiniz geri dönersiniz almaya.
 
Beklentiniz size umut vermemiz yönünde. Anlıyorum sizi. Geçecek diyemem ama kendinize ayırdığınız vakitler arttıkça çocuğunuzu musibet gibi görme haliniz azalacak en azından. Bu da 1-2 yıl sürer nereden bakarsanız. Bakımevi ya da kreş çağına geldiğinde büyük ölçüde rahatlarsınız. Ama artık bir ebeveynsiniz. Hiçbir zaman çocuksuz bir kadın kadar rahat olamayacaksınız bundan sonra. Ancak çocuğu yetiştirme yurduna falan bırakırsanız o rahatlığa geri dönebilirsiniz. O da bir tercih tabi, yapanı kınayacak haddi görmem kendimde.

Şu durumunuzu biraz rahatlatmak için benim size önerim kendinize çocuğunuzun gözünden bakmaya çalışın. Annesine nasıl muhtaç, sevgisine, ilgisine, bakımına nasıl ihtiyacı var onun gözünden bakın kendinize. Onu sokağa atsanız bile size kızmayıp annesinin yokluğu ve kucağının sıcaklığını özlediği için ağlayacak bir canlı var karşınızda. O kadar masum, o kadar melek. Zor biliyorum. Benim büyük kızım 14, küçük kızım 3 yaşında. Hala zor. Ama ilk sene gibi değil. Sabretmekten ve çocuğunuzun sizi gördüğü hali anlayıp ona olan şefkat duygunuzu ön plana çıkarmaya çalışmaktan başka yol göremedim. Kolaylıklar diliyorum. Sağlıkla, mutlulukla büyüsün inşallah.
 
Lohusa bunalımına girmiş olma ihtimaliniz var mı? Çünkü ben kendi isteği ile doğurmuş bir kadının kendi öz çocuğunu kabul etmemesinin en kötü ihtimalle bir psikolojik sorun olduğunu düşünmek istiyorum.
Ve kızıyorum size birçok kadın gibi. Ama linçleyecek değilim. Bende hamileyim bazen bende yapabilir miyim diye düşünüyorum özgürlüğüne düşkün kendi halinde bir insanım ama şunu da asla unutmuyorum ki bu çocuğu ben istedim ben yaptım. Ömrüm boyunca da Allah izin verdikçe sırtımda kalbimde taşıyacağım. Acilen psikologla görüşün.
 
Hic cocugu olmamis olsun dahi istememis ve tupleri bagli bir kadin olarak yaziyorum. Anlayamam anneliğin guzelligini zira cocuk sevmiyorum bile. Herkes sevecek herkes nimet olarak görecek diye de bir sey yok. Hislerinizi anlatış biciminiz bana cok guzel geldi ozellikle rahat hayatımın yasını tutuyorum tanimlamaniza bayildim. Derin bir insan olduğunuz besbelli. Yuzeysel biri olsaniz zaten bu kadar kafa yormaz, annelige de daha kolay adapte olurdunuz. O yuzden musibet lafina da takilmadim. Arkadaslar bu bi tanimlama şekli nefret söylemi degil yani. Ne dese onun yerine takilacaksiniz siz gene yani.

Sizin şanssizliginiz kolik bir bebege denk gelmek olmus. Uyumlu bir bebeğiniz olmus olsa bu kadar yipranir miydiniz sizce? Yatirdiginizda uyusa aglamasa saatlerce o zaman da sevmez miydiniz bunla ilgili ne hissediosunuz?

Onun dışında 1 sene muhlet verin kendinize dogumdan itibaren. 1 sene mumkun mertebe olumsuz düşünceleri 17 saniyeden fazla dusunmemeye calisin. Bir sey alin elinize stres topu gibi, renk soyleyin odadaki o renkten esyalari bulun vs zihin oyalayici kisa aktiviteler yapin. Şimdi kotu dusunmeyin deyince dusunulmuo degil o yuzden kendi kendinizi dibe çektiğinizi hissettginiz zaman yapacak aktivite listesi belirleyin. Hormonlariniz tam eskisi gibi degil çünkü fizyolojik olarak zaman lazim.

Terapi cepte rahatlatir ama şöyle kendi kendime zaman ayiriyorum oh guzel rahatligi daha cok. Annelik bir fact artik hizli kabullenmeniz gereken. Size iyi gelen noktalarini kesfedip cevrenizden de alabildiginiz kadar yardim almaniz lazim. Iyi degilsiniz cunku ve uzun sure de iyi olmayacaksiniz. Bunu peşinen bilmekte etrafa bildirmekte fayda var. Mesela eşiniz ne diyor nasil karsiliyor bu ruh halini bahsettiniz mi bilmiyorum ama merak ettim?

Ben minik bi bebek doguruyorum guzellemelerini anlamiyorum. Ben olsam dunyaya bir kadin getirdim bir adam getirdim gozuyle bakarim. O bebek, bebek kalmayacak. Buyuyecek belki ugursuz bir adam olacak, entrikali bir kadin olacak falan bunlara nasil takilmaz insan bilmiyorum. Yani buyudukce dertler daha cok buyumeyecek mi? Siz aslinda bir zihne taniklik ve liderlik ediyorsunuz. Kolik olmasi aglamasi uyumamasi bunun daha en basi ve kucucuk kısmı. Dolayisiyla buyuk resme baktiginizda sizin kendinize cok iyi bakmaniz gerekiyor. Daha da bogulun diye soylemiyorum ama bulundugunuz bu step elbet geçecek. Rahatlık mi sadece sizi tedirgin eden sey? Eger oysa işiniz kolay çünkü rahata ereceksiniz maksimum 4-5 yila.
 
Eş için çocuk istenmez, hiç kimse için çocuk istenmez.
Bebeğiniz kolik olmasa bile, sonuçta bir canın sorumluluğunu alacağınızı, hayatınızın kısıtlanacağını, her şeyinizi ona göre planlamanız gerektiğini hiç mi düşünmediniz?
Benim bebeğim de kolikti, çok zor geceler günler geçti. Ama geçti...
Bebeğiniz ve sizin için çok üzüldüm.
Lütfen sevginizi ondan esirgemeyin, onu siz istediniz ve dünyaya getirdiniz.
 
Hanımlar,
lütfen üsluplara dikkat edelim.

Konu sahibi sizin durumunuzda çok kadın var, mesleğiniz gereği benden iyi biliyorsunuzdur ki bu depresyon birkaç ayda da geçebilir 1-2 yıla kadar da uzayabilir, zaten yapmışsınızdır ama uzman desteği almanız şart.
Geçecek atlatacaksınız
Lohusa depresyonuna giren üyelerimizin konularının yardımı olur belki.
 
İyi de yıl olmuş 2025,elimizin altında internet ve türlü türlü imkan varken,eşim istedi diye çocuk yaptım demeniz komik. Araştırır ne bileyim soruşturur insan,gözlemler ne bileyim, bilmemeniz imkansız bu devirde çocuk bakımı nasıl. Kedi, köpek bile sahiplenecek olsa insan bir araştırıyor bakımı nasıl olur,uyum sağlayabilir,tahammül edebilirmiyim diye. Ki sahiplendirirsin bir hayvanı bakamazsın bir sorun olur ama o bile ince eleyip sık dokunarak alınan bir karar oluyor. Onu bile bana alışır günahına girmeyeyim diyerek düşünüp tartıp alır yada almaz insan,insani olan bu zaten.Çocuk değilseniz hadi sahipleniyorum ben bunu deyip kucaklayıp getiremezsiniz evinize bir hayvan yavrusunu bile. Kaldı ki çocuk doğurmak.
Insan büyüyüp hırsız ne bileyim, arsız belki bağımlı belki katil olan evladına der belki musibet ama 2 aylık ,bakımını büyük oranda annenizin üstlendiği el kadar,derdini anlatamayan bakıma muhtaç bir bebeğe musibet derseniz alacağınız yorumlar ne olacaktı ki?
Kızmaya ne bileyim insanları kendinize göre aşağılamaya gerek yok. Gerçekler acıdır. Size arkadaşınız anneniz belki kırmamak için söylemez ama biz söylüyoruz normal olmadığını. Siz yine istediğinizi düşünüp kendinizi rahatlatabilirsiniz pekala.
 
Merhaba. Belli ki ağır bir Lohusa depresyonu geçiriyorsunuz. Sizin gibi bunu yaşayan binlerce anne var yalnız değilsiniz yani. Psikolojik destek aldım demişsiniz ama bebeğiniz 2 aylık. Bu kadar kısa bir süre de bu depresyonda iyileşme göstermek imkansız. Basit bir depresyonun tedavisi bile bazen 1 yıl sürebiliyor. Tavsiyem tedaviye devam etmeniz. Çocuğunuz artık var sonuçta bu konuda geri adım atma şansınız yok o yüzden bu düşüncelerinizin alt üst olan hormonlarınızdan sebep olduğunu kabullenip kendinizi iyileştirmeye odaklanmalısınız.
 
lohusa depresyonunu daha ciddi yaşıyorsunuz çünkü siz aslında hiçbir zaman çocuk istememişsiniz. Buradaki öfkenizi seçim şansı olmayan ve dünyaya ebeveynleri istediği için gelen çocuğunuza değil de eşinize kanalize edin bence “eşim istediği için bebek yaptım”. Vay be millet kocasını ne çok seviyor dedim çünkü ben eşimi çok severim ama onun için böyle bir fedakarlık yapmazdım. Ama yapmışsınız, olan olmuş, yani olan şeyin üstüne düşünmek insanı sadece takıntıya ve karamsarlığa sürükler. Yasınızı tuttunuz, üzüntünüzü yaşadınız, ağladınız tamam bitti. Şimdi oturup bir kahve için ve hayatınızı planlayın. Eşinizden daha çok destek almanın yolları, annenizin desteği ile kendiniz için vakit ayırdığınızda neler yapabilirsiniz, anneliğin güzel yanları, kolik için çareler vs.
Ömür boyu sorumluluk kısmına da şu şekilde katılıyorum sevdiğin her şeyden ömür boyu sorumlusun. Sorumluluk istemiyorsak ya ömür boyu hiçbir şey sevmicez ya da kısacık hayatımızda doya doya sevip sorumluluğunu da alıcaz. Evlendikten 2 ay sonra çok şiddetli panik ataklar geçirmeye başladım, eşim “of naptım ya aldım başıma sorumluluk” diyebilirdi benim için ama o benim yanımda olmayı tercih etti. Kedimizi sahiplendik ve bir gün bu dünyadan gittiğinde yaşayacağım korkunç yas ve üzüntüyü bilerek sahiplendik çünkü bütün kötü şeylere rağmen sevgisi bambaşka.
Çocuk da böyle, bütün zorluklara rağmen güzellikleri var. Bakış açınızı değiştirebilmenizi ümit ediyorum.
 
Bastan hata istemeden anne olmak. Eş icin anne olunmaz. Hazir olmadan anne olmak lohusa depesyonun ihtimalini yükseltir. Tedavi aliyorsunuz bu iyi birsey. Bence kendinize ve en önemlisi cocugunuza zaman verin. Mesela alismak degil, yeni hayatiniza adapte olmak. Hayatiniz eskisi gibi olmayacak. Kendinizi oraya takip durmaniz sadece depresyonunuza ekler. Sansiniz var : anneniz yardimci. Tedaviye devam edin. Kendinizi iyi hissettirecek seyler de yapin muhakkak. Esinizden de duygusal destek alin. Bu sadece bebekle ilgili degil. Her bebegin dogumunda bir anne de doguyor. Ve her cocukta da bu farkli olabiliyor. Kendinize fazla yüklenmeyin. 3.cü dogumumdan sonra hic beklemedigim halde lohusa depresyona yakalandim. Bunlar kolay seyler degil. Bebegimle istedigim bagi yakalamak bir sene sürdü. Simdi iyiz sükür.
 
Benimde dört aylik kizim var kolikti hep kucakta gezdirdim vs vs suan gaz sancılarımiz bitti ben de hala lohusa depresyonundayim eski kendimi özlüyorum bana da annem cok destek oluyor ama siz baya ağır geciriyorsunuz sanırım depresyonu ama geçecek gecmeyecek gibi dursada bende cok zorlanıyorum 4.ay atagi denen bir şey tüketti beni ama gülüşüne bakışına ömrümü veririm biz aslında bebeğimizi seviyoruz sadece eski rahat günlerimizi özlüyoruz hiç zorluk çekmeden de güzel şeyler olmuyor hiç çocuk sahibi olamayanlar da var eğer inançlı biriysen sürekli inşirah suresi dinle arkada hep açık olsun bitmeyecek gibi geliyor ama bitecek tatli tatlı konuştukları günleri de göreceğiz senden başka güvenecek kimsesi yok sana bağımlı ve tüm hissettiklerini hissediyor bebek anlamaz sanma ama gerçekten hissediyor
 
Söylediğin herşey doğru bu arada
 

Kesinlikle bu yazı bana anlaşılmış hissettirdi... Bebeğim gerçekten üst seviye bir kolik. Doktorumuz bile dört dörtlük kolik bir bebek dedi. Gerçekten evlat sevgisinden deliren birisinin bile psikolojik sağlığını kolayca etkileyebilir. Gün içinde nadiren sustuğu oluyor ve nadiren bana gülüyor. O zamanlar bağrıma basıp öpüyorum mesela. Terapistim ödev vermişti ten tene temas kuruyorum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…