2019 Şubat Anneleri

Bebeğinizin cinsiyeti ne olacak?


  • Ankete Katılan
    252
yılbaşına memede girdik, az önce uyutabildim, 2020 inşallah tüm bebek ve çocukların yılı olur, devlet çocuk hastalıklarına %100 destek verir, ilaçsız çocuk kalmaz inşallah, aç çocuk da kalmaz inşallah. bir de skolyozu 55 dereceye çıkan yiğenimin ameliyatı güzel geçer ve inşallah o da sağlığına kavuşur
 
sizi okuyunca utandım uykusuzluktan şikayet ettiğim için, Allah yardımcınız olsun, belki 1 yaşından sonra uyku açıklarını kapatmaya karar verir, umut dünyası

Ben de şikayet ediyordum. Bir ara baktım çok sızlanıyorum. Kendime geldim. O kadar hasta çocuk var. Nankörlük ediyorum dedim. Çok şükür sağlıklı bebeğim var. Varsın uyumasın. Hiiiiç olmadı okula başlayınca mecbur uyuyacak 😂

Bu arada biz bez değiştiriyorduk ki çığlıkları duydum tv den. Meğer girmişiz yeni yıla. Rabbim şifa bekleyen herkese yardım etsin. İnşallah tüm insanlık için güzel bir yıl olur.
 
Heyooo selam. Biz kiiiim, yılbaşı gecesi eğlencesi kiiim! Ama sivri zekamla naaptım? Yatağında uyuduğu 10 dakikayı saat 00.00' a denk getirdim. Yani yeni yıla yatağında uyurken girdiği içün tüüüm sene yatağında mışıldayacak. Ehe. ( delirdi)
Bende tüm yıl uyuyayım diye bebek 9.30da yattı bende yattım. 😂😂 eşimde şarap almış bir yudum içersin bari diye sofra kurdu sabah bir kalktık koltukta uyuyakalmış 😂 yeniyıla tek girdi sanırım hep tek olacak 😂😂😂😂
 
Ya o kadar heveslendim ki bende küçük bir kutlama yapacağım ama ne yapayım onu bilmiyorum 😂😂😂
Valla cnm ben buyuk oglanın dogumgunynu yapacağım haftasonu 30 kisi gelecek sımdı den onun telası sardı valla. Ufaklıga sanırım buyuk bir sey yapmıcam hatırlamıyor nasıl olsa aile arasında yaparız diyorum ama gene cok var her an buyuk kutlamaya gecebılırım bana kutlama olsun :)) ilk olunca daha ozenıyor insan bak ben hala ilkine yapıyorum :)))
 
Günaydın kızlar. Benim oğlan her saat başı emmeye kalkardı ama akşam sekizden sabah 7:30 8 e kadar uyurdu mutlaka. Gündüz üç uyku uyuyordu ama artık öğle ya da akşam uykusuna çok direndiği için iki uykuya düşürmüştüm. O zamandan beri çocuğa bir hal oldu. 5:30 6 gibi kalkıp kesinlikle uyumak istemiyor. Dün 5:30 kalktı ışığı açmadım emzir salla emzir salla ağladıkça diğerine geç şeklinde bir saat sonunda tekrar uykuya döndürebildim çok şükür 8 e kadar uyumuşuz.
 
Günaydın kızlar. Benim oğlan her saat başı emmeye kalkardı ama akşam sekizden sabah 7:30 8 e kadar uyurdu mutlaka. Gündüz üç uyku uyuyordu ama artık öğle ya da akşam uykusuna çok direndiği için iki uykuya düşürmüştüm. O zamandan beri çocuğa bir hal oldu. 5:30 6 gibi kalkıp kesinlikle uyumak istemiyor. Dün 5:30 kalktı ışığı açmadım emzir salla emzir salla ağladıkça diğerine geç şeklinde bir saat sonunda tekrar uykuya döndürebildim çok şükür 8 e kadar uyumuşuz.
Bende 6.20 gibi uykusu gelince tekrar uyuttum ayağıma koydum salonda bir uyandım 7.50 saat. Hala uyuyor. Madem bir saat sonra uyuyacaksın bücür neden kalkıyorsun 5te. Saat 7 mis gibi.
bu süre uzayacak değil mi?
gerçi benimki 8.50den 5e kadar uyanmadı uyudu hep
 
Bende 6.20 gibi uykusu gelince tekrar uyuttum ayağıma koydum salonda bir uyandım 7.50 saat. Hala uyuyor. Madem bir saat sonra uyuyacaksın bücür neden kalkıyorsun 5te. Saat 7 mis gibi.
bu süre uzayacak değil mi?
gerçi benimki 8.50den 5e kadar uyanmadı uyudu hep
8:50 den 5’e kadar uyanmayan bebek benim için rüya 😭 çok çekiniyorum cesaret edemiyorum ama artık başka çarem kalmadı Şubatta uyku eğitimi için destek alıcam. 1 sene böyle geçti bi kaç sene daha düşünemiyorum😰
 
8:50 den 5’e kadar uyanmayan bebek benim için rüya 😭 çok çekiniyorum cesaret edemiyorum ama artık başka çarem kalmadı Şubatta uyku eğitimi için destek alıcam. 1 sene böyle geçti bi kaç sene daha düşünemiyorum😰
Uyuyor ama arada dönüyor sallıyorum beşiği yeniden uyuyor. Gerçi bu da çok şey bana göre.
 
Serap Reyhanioğlu nun bir paylaşımı. Uyku eğitimi verirken iki kere düşünmeli.
"Arkadaşlarımın bana misafir geldiği bir gün annem her zamanki gibi bizim çocukluğumuzdan bahsetmeye başladı... Yıllarca abimin çok hareketli ve yaramaz, benim ise çok sakin, akıllı uslu, söz dinleyen bir çocuk oldugumla övündü. Abimde yaptığı "hataları" bende tekrarlamadigi icin harika sonuç aldığını üstüne basa basa anlatirdi. O gün yine benim ne kadar sakin ve mutlu bir bebek olduğumu anlatıyordu. Ben hiç ağlamazmışım... Annemle hep ayrı odalarda ve ayrı yataklarda yatmışız. Sabah uyandığımda sessizce durur, dönence ile konuşurmuşum... Ağlamayı bırak sesim bile yükselmezmiş, annem ne zaman uyanırsa o zaman yanıma gelir beni alırmış. Bu hikaye bana çocuğum olmadan önce hiç tuhaf gelmezdi ve ben de çevreme kendimle övünerek anlatırdım. Fakat çocuğum olduktan sonra bu işte bir tuhaflık olduğunu anladım. Bebeklerin sadece üzüldüğü ya da mutsuz olduğu için ağlamadigini, ağlamanin tek iletişim aracı olduğunu, onunla nasıl iletişime geçmemiş olduğuma hayret ettiğimi söyleyerek ekledim; "Peki anne hiç mi ağlamadım? Doğduğum günden itibaren böyle miydim?" Annem duraksayarak ama pişmanlik duymayarak; " Ağladın ama o ağlamadan sayılmaz, çok küçüktün 3-4 aylık civari sen de her bebek gibi ağlıyordun tabi ki". Anneme sordum; "Peki sen ne yapiyordun o zaman? " "Abinde yaptığım hatalari yapmadim kızım. Ağlıyordun, odaya girmeden kapı aralığından bakıyordum, sen ne kadar aglarsan ağla orada bekliyordum, Almanya'daydık ve tüm Alman anneler böyle yapıyordu, cok güzel bir sistemmiş, zaten cok uzun ağlamazdin, kısa bir süre sonra da alıstın. Ondan sonra cok mutlu bir bebek oldun. Hiç ağlamadın. Sen zaten genel olarak sakin ve mutlu bir çocuktun. Senin oğlun çok hareketli ve yaramaz. Sen onunla hiçbir iş yapamazsin, ben o konuda şanslıydım... 2-3 yaşlarında saatlerce sessiz bir şekilde oyuncaklarınla oynardın. Ben hem yemeğimi yapar hem ev temizlerdim...
Dondum kaldım o an. "Anne, nasıl olur da senle hiç iletişime geçmedim?"Yıllardır içimden atamadığım o yalnızlık hissiyle yüzleştim. Ben kalabalıklar içinde kendimi her zaman yalnız hissetmiş, derdimi kimseye anlatamamış, kimseden yardım isteyememiş, kimsenin bana yardım edecegine inanmamış, bu nedenle intihar girişiminde bulunmuş,ama bunu bile ailesine anlatamamış, psikolog psikolog gezen bir insandım. Ne diyebilirdim? Anneme içimdeki boşluğu nasıl anlatabilirdim? Ne desem anlardı?"
 
Serap Reyhanioğlu nun bir paylaşımı. Uyku eğitimi verirken iki kere düşünmeli.
"Arkadaşlarımın bana misafir geldiği bir gün annem her zamanki gibi bizim çocukluğumuzdan bahsetmeye başladı... Yıllarca abimin çok hareketli ve yaramaz, benim ise çok sakin, akıllı uslu, söz dinleyen bir çocuk oldugumla övündü. Abimde yaptığı "hataları" bende tekrarlamadigi icin harika sonuç aldığını üstüne basa basa anlatirdi. O gün yine benim ne kadar sakin ve mutlu bir bebek olduğumu anlatıyordu. Ben hiç ağlamazmışım... Annemle hep ayrı odalarda ve ayrı yataklarda yatmışız. Sabah uyandığımda sessizce durur, dönence ile konuşurmuşum... Ağlamayı bırak sesim bile yükselmezmiş, annem ne zaman uyanırsa o zaman yanıma gelir beni alırmış. Bu hikaye bana çocuğum olmadan önce hiç tuhaf gelmezdi ve ben de çevreme kendimle övünerek anlatırdım. Fakat çocuğum olduktan sonra bu işte bir tuhaflık olduğunu anladım. Bebeklerin sadece üzüldüğü ya da mutsuz olduğu için ağlamadigini, ağlamanin tek iletişim aracı olduğunu, onunla nasıl iletişime geçmemiş olduğuma hayret ettiğimi söyleyerek ekledim; "Peki anne hiç mi ağlamadım? Doğduğum günden itibaren böyle miydim?" Annem duraksayarak ama pişmanlik duymayarak; " Ağladın ama o ağlamadan sayılmaz, çok küçüktün 3-4 aylık civari sen de her bebek gibi ağlıyordun tabi ki". Anneme sordum; "Peki sen ne yapiyordun o zaman? " "Abinde yaptığım hatalari yapmadim kızım. Ağlıyordun, odaya girmeden kapı aralığından bakıyordum, sen ne kadar aglarsan ağla orada bekliyordum, Almanya'daydık ve tüm Alman anneler böyle yapıyordu, cok güzel bir sistemmiş, zaten cok uzun ağlamazdin, kısa bir süre sonra da alıstın. Ondan sonra cok mutlu bir bebek oldun. Hiç ağlamadın. Sen zaten genel olarak sakin ve mutlu bir çocuktun. Senin oğlun çok hareketli ve yaramaz. Sen onunla hiçbir iş yapamazsin, ben o konuda şanslıydım... 2-3 yaşlarında saatlerce sessiz bir şekilde oyuncaklarınla oynardın. Ben hem yemeğimi yapar hem ev temizlerdim...
Dondum kaldım o an. "Anne, nasıl olur da senle hiç iletişime geçmedim?"Yıllardır içimden atamadığım o yalnızlık hissiyle yüzleştim. Ben kalabalıklar içinde kendimi her zaman yalnız hissetmiş, derdimi kimseye anlatamamış, kimseden yardım isteyememiş, kimsenin bana yardım edecegine inanmamış, bu nedenle intihar girişiminde bulunmuş,ama bunu bile ailesine anlatamamış, psikolog psikolog gezen bir insandım. Ne diyebilirdim? Anneme içimdeki boşluğu nasıl anlatabilirdim? Ne desem anlardı?"
Hep acaba aramızdaki bağ zedelenir mi gerçekten bana güvenini kaybeder mi diye vazgeçtim ama her 40 dakika da bir uyanması artık bi kerede değil bırakıp bırakıp tekrar emmek istemesi.. dayanamayacağım sanırım. Çünkü gün geçtikçe daha kötü bir hal alıyor. Her kalkışta üç kere emiyor sonra üstüne sallama Faslı ve artık çoğu zaman onu ayaklarımdan yatağına bile koyamamış vaziyette uyuyakalmış oluyorum. Sonra tekrar uyanıyor tekrar tekrar tekrar.. Bu durum sağlıklı mı diye soruyorum kendime ikimizinde uykusuz olması, bu uykusuzluk ve yorgunlukla hem ev işlerine hem ona vakit ayıracak, keyifle oyun oynayacak enerjimin olmaması..

Dayımın oğlu dört yaşında hala sallanarak uyuyor hala gece defalarca kalkıyor. Öyle olmaktan korkuyorum. Elbette hepsi bir süreç bir dönem geçecek gidecek ama neden böyle geçsin? Neden daha dinç daha mutlu olmayalım ki. Zaten odadan çıkıp tamamen yalnız bırakıp ağlar ağlar susar şeklinde bi eğitim olmayacak benim anladığım kadarıyla. Aşama aşama bebeği alıştıran bi süreç. Diğer türlüyse eğer bırakırım direk. Bakalım yine vazgeçmezsem yaşayıp görücez.
 
Herkese mutlu bir 2020 dilerim. Benim de annem geçen gün, "sen çok bilinçli bir annesin, çocuğunu çok bilinçli ve sevgi dolu yetiştiriyorsun. ben sana senin gibi yapamadım, en ihtiyacın olduğu zamanlar sevgi gösteremedim özür dilerim kızım" dedi... Annem 40 gün izni varmış, sonra mecburen işe başlamış, bana 2-3 sene anneannem bakmış. Tabi anneannem karşıda oturduğu için ve annemlerin de arabası olmadığı için beni haftasonu alıyorlarmış, hafta içi anneannemde kalıyormuşum. Çok hırçın bir bebekmişim. Ergenliğim de çok sorunlu geçmişti, belki hayatta yaptığım yanlış kararların çoğu da bu sebepten olabilir. Tabi ben ona olur mu öyle şey annecim, o zamanın şartları öyleymiş dedim... Üzülmesin 65 yaşında kadın. Ama ağlattı beni....

Bu arada attipas ayakkabı alan var mı? Çok hoşuma gitti, ama fiyatlı biraz. Almadan sorayım dedim.
 
X