Bnm büyük de öyleydi, 7/24 ilgilendiğim, hep ben oyun kurduğum için asla kendi oynamazdı, hatta ben oynardım o izlerdi, 1 oyuncakla oynama süresi maks 2 dk idi. 4 yaşa doğru kendi kendine oyun kurmaya başladı, hatta okulda öğretmeni her türlü oyunu çok güzel oynuyor dedi ben şok. Aleta solterin oyun oynama sanatı adlı kitabı var, oyun çeşitleri ve nasıl oynandığı anlatılıyor, mesele paralel oyun, gücün çocukta olduğu oyunlar, hayali oyın vsvs. Öneririm.
Bir de bnm 2. Cocukta keşfettiğim ve aydınlanma yaşadığım bir durum var. Anlatayım.
Bir gün örneğin ben kule yapıyorum, geldi çocuk elimden aldı ve kule yapmaya başladı. (Oyunu ben başlattım katıldı ve devam ettirdi, buraya kadar ok), sonra ben boşta kaldım ya hemen gidip araba aldım elime, sonra o da elimden arabayı aldı. O gün haaa dedim. Tamam benim de oyuna ihtiyacım var kabul
ama şuan çocuk oynuyor, ve ben böyle yaptıkça onu odaklanmaktan ve elindekiyle oynamaktan alıkoyuyorum, ilkinde hep öyle yaptım, ama bunu 2.de farkettim. Sonra çocuk oynarken elime asla başka oyuncak almadım, sessizce boşboş izledim, bazen aynı oyuna katıldım. Ama o sıkılıp gitmeden başka oyuna geçmedim. Ben bunu bilinçsizce yapıyordum elim boş kalmasın diye.