SORMA VALLA SIAYLA hasta oluyorlar çok şükür bugün iyi keyfide fena değil siz nasılsınızözlemin tel nosunu istemiştim hadin da yazın biriniz evden bakamam eve gidicez bi kaç saate kadar.. yada msj atın bana. ayy cokmu emirvaki oldu?? arayayım kızcagızı merak ediyorum..
kız esen ben seni getirtirdimde teravih deyince sustum bende ne gecen sene ne busene kıldım ve acayip özledim.. oyuzden başka zmana artık diyelim..
tutkunum türkizimdemi hasta ya valla bu sene bi seninki bi benimki sırayla hasta oldular hemöde azbuz hastalık atlatmadı yavrucaklar kıyamam ya size geçmiş olsun valla bende seni iyi anlıyorum canımsın.. üzme kendini..
sorma canım neyseki sonunda düzeldik bi daha olmaz inşallah test istemedi dr neden anlamadım halbuki herseferinde tahlil isterdi siz nasılsınızselam kizlar a.s.
ay koptum gece gece :))) kimsenin olmamasina alişmişim..ama gecenin ikisinde nurten,gülşah ve ben olmak üzere 3kişiyiz!! hayret he :))))
tutkuncum canim ay ne cekmişsin ordan oraya ya..ama şaşirdim saglik ocaginin vurmamasina ya..keşke biraz araştirsaydin..bazen savsak bi hemsireye rastgelebiliyor insan..üşengecliğinden yolluyor insanlari..neysem olmus bitmis..ya gercekten bi test felan yaptirmadinmi hiç?? niye hala düşmüyor bu cocugun atesi..daha dogrusu ne diye zirt pirt yükseliyor?? Rabbim tez zamanda şifalar versin koreli kuzumaa a.s.
:)
çok sağol canım benimSagol canimopuyorumnanaktan
Ne mutlu sana canim, gözlerini dolduracak genclerin yetismesine katki saglamissin.opuyorumnanaktan
maşallah canım darısı bize inşallah.Türkiz hasta canım biliyosun yarın çok zor bizim içinSelamlar hatunlarr a.s.
Yorulduummm diyebilirmiyim??bilmiyorumkismile ayy nerdeyse sabahtan beri temzilik yapıyorum,yaptıklarımı anlatmıcam yapamayan arkadaşlarım,imrenmesin şimdi kaydirigubbakcemile3 temizliğede imrenilirmi dimi ama biz kadın milleti böyleyiz işte,ayy keşke bende yapabilsen diyip iç geçiriyoruz dimi..Neyseki anıl baya yardımcı olduda bitti bi tek tozlar kaldı duşumu aldımda şimdide onları hallaedicem..
Kızlar biz dün Sibelle konuştuk ve yarın yani 30 ağustos gecesi hep beraber iftar yapalım dedik,çünkü gündüz oruçlu olduğumuz için görüşmek pek mantıklı olmuyor..Eğer olur diyeniniz varsa bi yazın hele şuracığaa...Haber bekliyoruz sizden?? Olmadı başka zaman yaparız...Herkes yazsın hee...
Ayy oğluşum bugün süper bikahvaltı yaptı sevinçten uçtum resmen..Bir yumurtaya yakın yadi,iki üç dilim domates,biraz peynir,5 tane zeytin tereyağlı ekmek, daha ne olsun dimi...Öğlen yemeğinide güzel yedi ohh ohh darısı yemeyen yavrularıma....
Hadi hepinizi öptüm ben kaçıyorumm...
hay maşallah size yerim ben fırlamaları neler yapmışlar öyleeiyi geceler hanımlar...bizgeldik muhteşem ve kısa süren tatilimizden geldik...
eşimin seyhati nedeni ile anneme geldik direk...
kızlar seneye kesin tatile gidiyoruz...ali ile ömer çok eyldi üstelik giderken yolda ömeri araba tuttu kustu..ama kendi üstüne ve benim üzerime...yol üstünde migros maxsi vardı eltim çekti arabayı otoparka
ama tam giriş kapısı çıkardım ömerin üzerini bir şişe su ile yıkadım yüzünü kafasını boynunu
o arada bile araba ile durup ikizmı bunlar diyenler oldu....
neyse markete girdik allahım migrosta çocuklar gibiydim eltimin kızı 16 yaşında reyon arasında hızla elimizdeki pusetlerle koşup pusetleri saLIYoruz eltim tutuyor....ali ömer kudurdu...
reyondan erik alıp silip silip yedirdik...ve alimle ömerim hastaydı bir sümük akıyordu görmeliydiniz...
benden nezle geçmiş ömerin gözleri kızarmıştı...
neyse eve vardık...eşya yerleştirdik...kahvaltı yaptık....hazırlandık indik denize eltim çocuklara havuz kürek kova takımı kamyon vs.almış..su mayo bezlerde aldık..havuzu doldurduk..ayy birden plajdaki çocuklar etrafımızı sardı....ama 5 yaşa kadar kızlar erkekler..allahım alişle ömer kuduruyolar aliş kumları alıp alıp kafasına attılar bizle mısır yediler...çerez yediler denize girdiler ömeri bıraksak yüzecek ayakları kolları çırpıyo..eltimin kızı milli monapalet yüzücü o diyor bunu ben eğiteceğim yenge diye..alişim sudan korkuyor..ama bana sarılıp girince hiç sesi çıkmıyor...
eşler aksam gelecekti saat 7 kadar denizde kaldık...alişle ömer köpekle oyandılar...çırıl çıplak plajda gezdiler....hiç ama hiç rahatsız etmediler beni acıkınca bile gelip mama dediler yedirdik gönderdim..ekmek arasu peynir domates danino vs ne bulurlarsa....aksama ama pestil gibiydiler...
eve geldik eşler geldi..bekar kaynım sevgilisi ile geldi......bugün ama eşim için sıkıntılı idi çocuıkllar babasını az gördüğünden plajda babasının kucağında durmakiçin kavga ettiler denize ikiside babası ile girmek istedi..devamlı mıkır mıkır ettiler...eşim çok bunaldı ve anladımki alişle ömüş babasızken hiç problem yaratmıyolar....ama çok güzeldi herşey..............
mrb arkadaşlar geçmişi okuyamadım inan öyle hızlı geçiyoki zaman işlerimi ucu ucuna yetiştiriyorum.nasılsınız bugün ben kasaba gittim kuzu kemiği aldım ve şimdi kaynatıyorum soğuyuncada buz kaplarına koyup dondurucuya atacağım çorbalarına bulyon yerine kullanacağım ilk defa yapıyorum kemikleri güçlensin istiyorum aranızda kemik kaynatı bulyon yerine kullanan varmı hiç?
kuzum ben hep hanzade için ya tavuk kaynatıyorum ya kuzu kemiği
her yemegine katıyorum corbasına pilavına valla iyi oluyor
kolay gelsin sana
Selamlar hatunlarr a.s.
Yorulduummm diyebilirmiyim??bilmiyorumkismile ayy nerdeyse sabahtan beri temzilik yapıyorum,yaptıklarımı anlatmıcam yapamayan arkadaşlarım,imrenmesin şimdi kaydirigubbakcemile3 temizliğede imrenilirmi dimi ama biz kadın milleti böyleyiz işte,ayy keşke bende yapabilsen diyip iç geçiriyoruz dimi..Neyseki anıl baya yardımcı olduda bitti bi tek tozlar kaldı duşumu aldımda şimdide onları hallaedicem..
Kızlar biz dün Sibelle konuştuk ve yarın yani 30 ağustos gecesi hep beraber iftar yapalım dedik,çünkü gündüz oruçlu olduğumuz için görüşmek pek mantıklı olmuyor..Eğer olur diyeniniz varsa bi yazın hele şuracığaa...Haber bekliyoruz sizden?? Olmadı başka zaman yaparız...Herkes yazsın hee...
Ayy oğluşum bugün süper bikahvaltı yaptı sevinçten uçtum resmen..Bir yumurtaya yakın yadi,iki üç dilim domates,biraz peynir,5 tane zeytin tereyağlı ekmek, daha ne olsun dimi...Öğlen yemeğinide güzel yedi ohh ohh darısı yemeyen yavrularıma....
Hadi hepinizi öptüm ben kaçıyorumm...
iyi geceler hanımlar...bizgeldik muhteşem ve kısa süren tatilimizden geldik...
eşimin seyhati nedeni ile anneme geldik direk...
kızlar seneye kesin tatile gidiyoruz...ali ile ömer çok eyldi üstelik giderken yolda ömeri araba tuttu kustu..ama kendi üstüne ve benim üzerime...yol üstünde migros maxsi vardı eltim çekti arabayı otoparka
ama tam giriş kapısı çıkardım ömerin üzerini bir şişe su ile yıkadım yüzünü kafasını boynunu
o arada bile araba ile durup ikizmı bunlar diyenler oldu....
neyse markete girdik allahım migrosta çocuklar gibiydim eltimin kızı 16 yaşında reyon arasında hızla elimizdeki pusetlerle koşup pusetleri saLIYoruz eltim tutuyor....ali ömer kudurdu...
reyondan erik alıp silip silip yedirdik...ve alimle ömerim hastaydı bir sümük akıyordu görmeliydiniz...
benden nezle geçmiş ömerin gözleri kızarmıştı...
neyse eve vardık...eşya yerleştirdik...kahvaltı yaptık....hazırlandık indik denize eltim çocuklara havuz kürek kova takımı kamyon vs.almış..su mayo bezlerde aldık..havuzu doldurduk..ayy birden plajdaki çocuklar etrafımızı sardı....ama 5 yaşa kadar kızlar erkekler..allahım alişle ömer kuduruyolar aliş kumları alıp alıp kafasına attılar bizle mısır yediler...çerez yediler denize girdiler ömeri bıraksak yüzecek ayakları kolları çırpıyo..eltimin kızı milli monapalet yüzücü o diyor bunu ben eğiteceğim yenge diye..alişim sudan korkuyor..ama bana sarılıp girince hiç sesi çıkmıyor...
eşler aksam gelecekti saat 7 kadar denizde kaldık...alişle ömer köpekle oyandılar...çırıl çıplak plajda gezdiler....hiç ama hiç rahatsız etmediler beni acıkınca bile gelip mama dediler yedirdik gönderdim..ekmek arasu peynir domates danino vs ne bulurlarsa....aksama ama pestil gibiydiler...
eve geldik eşler geldi..bekar kaynım sevgilisi ile geldi......bugün ama eşim için sıkıntılı idi çocuıkllar babasını az gördüğünden plajda babasının kucağında durmakiçin kavga ettiler denize ikiside babası ile girmek istedi..devamlı mıkır mıkır ettiler...eşim çok bunaldı ve anladımki alişle ömüş babasızken hiç problem yaratmıyolar....ama çok güzeldi herşey..............
Selam kızlar bugün annemdeydik artık 2. Kapım var biliyosunuz türkiz daha iyi bugün mahalledeki kızlar türkize elleriyle kolye küpe bilezik yüzük yapmışlar bide kart boncuktan geçmiş olsuna geleceklermiş haber verdiler dedim yarın gelin bugün evde yokuz tam kapıdan çıkmış sokaktaydım yaş ortalaması bu arada 5 kızların ne tatlılarya
selam hatunlar a.s.
bugun sabahtan temizlikle gecti benimde ferda gibi :) dün cok üşendim bulaşiklari halletmeye..sabah yaptim..evde 3 cocuk olunca heryer heryere karişmişama deger valla..cok sevindi serrosumda :)) gene uykusu geldigi halde uyumak istemedi :)) velhasil 2 saat bulaşik yikadim onlari yerine yerleştirdim..işin komik tarafi vitrinden cikardigim şeyleri tekrar yerine sigdiramadim :) koca surahi elimde kaldi her seferinde farkli dizayn yapiyorum..oyuzden oldu herhalde..o da artik yeni yeri büfeye gecti
bugun yemek derdimde yoktu aslinda..evde tatlisina kadar yemek vardi..eşim bi arkadfasiyla iftara gidecekti..iptal oldu..bende "ben istesem 40 bahane sayarsin,arkadasinla gidiyorsun iftara" dedim :) iptal olunca iftar bana kaldi :))) marinaya gittik..cok sevdim ben orayi yaaa :))) valla bigün orda bulusalim ahali :) bi yandan deniz bi yandan kahve bi yandan ucaklar bi yandan yatlar süper :) kizcemde daha yeni uyudu..9da uyanirsa böyle olur tabi :) 22de eve geldik..hiç oturmadan oynadik yuvarlandik yerde..anca sizdi kuzucum :))) bende kahve keyfimi yapayim didim :)
yarin eşimin arkadasina iftara gidiyoruz..çarşamba günü gelenlere iade-i ziyaret yapcaz yane :))) sali-çarsambada annemlerde olcam inşaAllah..sali dayimlarda,çarsambada kanlicada iftar yapicaz inşaAllah..bugunle beraber 4gün yemek yapma derdim yok yanicok keyfim yerinde oyuzden DDD
esencim valla ben hülyanin tabiriyla aksam sefasi cicegi gibiyim :))) gün batinca açiyorumenerjim artiyor gündüzde hiç kipirdayasim gelmiyor :)) gündüz uyuyayim gece gezeyim :))) tabi türkiye'de sıkar biraz gece gezmesi oyuzden evde harciyorum enerjimi misafirlerin varmiş bu aksam..kolay gelsin dicem ama coktan bitmiştir işin bol dinlen diyim bari maşaAllah iyi çaliştin bu ramazan ben anca regl olunca misafir kabul ettim reglim bitiyor dolayisiyla misafir mevsiminide kapatiyorum bu ramazanlik DD ay valla dogru diyorsunda bu serrosu birakabilcegim bi yer yok ya..belki annemlerdeyken gideriz..gerci nasil olur bilemicem..ama bende özledim valla..gerci ben türkiyedeykende pek camide teravih kilmadim..sayilidir yani..hep dedem kildirirdi bize
filizcim de bana cenesi düşük resmen :))))))))şaka bi yana bende şimdi bişey yazmiyim dimikisaca diyip baslarmişim gene DD tabiki her gayr-i müslim yada yabanci bukadar saygili degildir,ama türklerle bi karşilaştirma yaparsak onlarin yüzdesi bizden fazla olur maalesef :) bununda sebebi var tabi..bizler daha iç içe yasamayi seven bi toplumuz,onlar ise daha vurdumduymaz insanlar..ay bak gene düşüyor cenem :))))) sustum valla DD neysemmmm sen ne zaman annene gidiyordun? doruk nasil oldu?
ferdacim temizliğe vurmussun kendiniaferin kiz sana ama hiiç kiskanmadim cünkü evim mis halde suanda bitek yarin bi süpürcem..yada sali günü..bide su yatak odami inceden bi temizlemem lazim..oraya kimse girmiyor diye sallayip duruyorum ne zamandir iftar meselesine gelinceeeeeeeeeeee bula bula yarinimi buldunuz hem nerde iftar olcak? önümüzdeki 3 gün müsait degilim maaesef..ama perşembe olurdu bana :) hem eşimde iftarda olcak..he ama şöyle bi sorun var ki arabamiz yok bizim suanda..dolayisiyla pendikten baska yerede saatin gec olmasi sebebiyle gidemem iftar yap cay iç keyif yap derken saat 10u buluyor..o saatten sonra arabasiz bi yerden gelemem..eşimde alamaz yani :S serrosta var tabi..ay yani cok masrafli oldum..planlarinizi bozmak istemem asla :) sadece imkanlarimi sayiyorum :) uyarsa cooook isterim :) ama uyamssa da bayramdan sonra hemencik bi bulusma ile telafi ederiz
sibellll demek benide atican buzluga hecanim ya ne kadar seviyorsun beni ama bak benim haslamam iyi olmaz rendeleyince de tadim kaciyor :))))))) sen beni eniyisi mumyala buzlukta cok yer kaplarim ben p buarada ferda olmasa planlarinizdan haberimiz olmayacak hain domdom :)) basicam bigün evini göreceksin
tutkuncum ohh annecigine gitmişsin..ay bende cok özledim yaf bizim hatunu..10gün olcak be( cok ara verdik bu sefer..bicirik nasil oldu? kiz doktor istemese de sen bi yaptirsaydin crp ve lökosit testi..yani aklima bu geliyor :S ne bileyim :S
birsencim ohhhhhhhhhh valla ben serinledim okuyunca :) süper olmus :) cok sevindim adina :) ya bu kizda öyle..babasi gelince hep tepesinde..ama sizinkiler abartmiş hepten..ama veletlerde hakli be..hergün göremiyorlarki babalarini..ay Rabbim tez zamanda her acidan coooooook daha güzel işler nasip etsin eşinede sende kuzularimda kavussun..
yav bi Allah'in kulunda özlemin teli yokmu yahuuuuuu? banada yollayin lütfen pleaseeeeeee :)
hadi hepinizi kocamanca öpüyorummmmm mucksssssssssssss
geçen filizle konustugumuz konuda bahsettiğim yaziyi buldum :) bütün olarak faydali buldugum için yazinin hepsini kopyaliyorum buraya :) filizcim sana bahsettiğim ise son kisimda
Çocuklar ve dönemleri
Çocuk Nörologu ve Doktoru Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, çocukların dönemlerini ve nasıl davranılması gerektiğini açıkladı
Çocuk Nörologu ve Doktoru Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, çocuklarla doğru iletişim kurmak için onları anlamak gerektiğini söylüyor. Tutarlı olmanın önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Keskin, 'Hayır dediğiniz şeyi takip etmiyorsanız, sonraki 'hayır'larınız geçersiz olur. Çocuk sözünüzü dinlemez' diyor.
Yaşamımızın en önemli ve hassas dönemi olan çocukluk dönemi, kendi içinde farklı dönemlere ayrılıyor. Her dönemde çocuğun davranışları ve ihtiyaçları değişiyor. Ebeveynlerin çocuklarıyla doğru iletişim kurabilmeleri için bu dönemleri bilmeleri ve ona göre davranmaları gerekiyor. Çocuk Nörologu ve Doktoru Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, ebeveynlerin çok fazla otoriter olmamalarını ve her şeye 'hayır' dememelerini tavsiye ediyor. Çocukta güven duygusunu oluşturmak için tutarlı davranmaları gerektiğini, aksi halde çocuğun söz dinlemeyeceğini söylüyor.
Çocuğa ödül vermenin, ceza vermekten daha etkili bir yöntem olduğunu belirten Prof. Dr. Keskin, 'Yanlış davranışları azaltan her şey cezadır. Doğru davranışları artıran her şey ödüldür. Dayak ve hakaret ceza değildir, bunlar yanlış davranışı artırır. Çocuk ilk fırsatta aynı davranışı tekrar yapmaya ve sizi taciz etmeye başlar. Çocuğunuz sizi taciz ediyorsa mutlaka siz hata yapıyorsunuzdur. Doğru ceza çocuğa karşı yanıtsız kalmaktır ve çocuğun haklarını elinden almaktır' diyor.
Prof. Dr. Keskin, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde Pediatrik Nöroloji Bilim Dalında Öğretim Üyesi olarak görev yapıyor. Ayrıca özel muayenehanesinde hizmet veriyor. Çocuk davranışlarını anlamak için çeşitli çalışmalar yapan Prof. Dr. Keskin, ABD'de Pediatrik Nöroloji üzerine eğitim aldı ve Türkiye'ye döndükten sonra otistik ve hiperaktif çocukları tedavi etti. Prof. Dr. Keskin'in 'Bana Seni Anlat Anne', 'Çocuklarla Doğru İletişim' ve 'Anne İş'te' isimli kitapları bulunuyor. Türkiye'de bir ilke imza atmaya hazırlanan Prof. Dr. Keskin, dikkat yetersizliği olan çocuklara eğitim veren bir okul açmak için çalışmalar yapıyor.
Çocuklarla doğru iletişim nasıl kurulur?
Doğru iletişim kurmak için çocuğun içinde bulunduğu dönemi bilmek gerekir. Ebeveynler bu dönemleri bilir ve çocuğa ona göre davranırlarsa iletişim kendiliğinden kurulur. 0-3 yaş dönemi çocuğun anneye bağlandığı ve onun koruması altında olduğu dönemdir. Bu dönemde çocuğun ağlatılmaması ve her istediğinin yapılması gerekiyor. Bu şekilde çocuk şımarmaz. Şımarmak, ilişkinin bozulması, ilişkideki bağın kopması demektir. İlişkiyi koparan en önemli durum ebeveynin verdiği komutları takip etmemesidir. 'Hayır' dediğiniz şeyi takip etmiyorsanız, sonraki 'hayır'larınız geçersiz olur. Çocuk sözünüzü dinlemez. Bu durumda onun 'şımarık' olduğunu düşünürsünüz. Aslında çocuk değil, ilişki şımarır. Bunun önüne geçmek için ebeveynlerin her şeye 'hayır' dememesi gerekiyor. Genellikle çocuklar babalarının sözünü dinlerler. Çünkü babalar çok fazla komut vermezler.
Bence anneler de bu yöntemi denemeli. Çocuğun hangi davranışına sinirlendiklerini ya da hangi davranışının çocuğa zarar verdiğini tespit edip ona göre komut vermeli ve komutlarını takip etmeliler. 4-11 yaş dönemi yani 'yarış dönemi'nde de çocuğu takip etmek istiyorsanız, çocuğun yarışmasına izin verin ve yapmaktan hoşlandığı şeyleri onunla birlikte yapın. Örnek, onunla oyun oynayın. Anne ve baba aşırı otoriter olmamalı. Güçlü ve güvenilir olmalı. Çünkü insanların güce ihtiyacı vardır. Ergenlik döneminde çocukların arkadaşları için olumsuz eleştiriler yapmamak gerekiyor. Çocuğunuzun arkadaşında gördüğünüz olumsuz yanlar, çocuğunuzda da vardır. Çünkü çocuklar kendisine benzeyenin peşindedirler. Çocuğu arkadaşından uzaklaştırmak değil, olumsuz yönlerini bulup iyileştirmek gerekir. Sözel olarak olumsuzlukları ifade etmek çocukla kurulan ilişkiyi bitirir.
Tatlı-sert otorite kurun
Çocukluk döneminde yaşanan olumsuzluklar ilerleyen yıllarda çocuğu nasıl etkiler?
Bu çok hassas bir konu. Bir günlük bebeğe annesinin kucağında aşı yapılır. Bu kesinlikle yanlıştır. Çünkü anne karnında annesinin kokusunu kodlamıştır ve o kokuyu duyarken bebeğe o acıyı hissetirmemek gerekir. Çünkü beyni bunu kaydeder. 0-4 yaş döneminde kimse bir şey hatırlamaz. Ama hatırlanmayan olaylar yaşamımız boyunca davranışlarımızı etkiler. Bu dönemde beyinde anıların kaydedildiği bölüm olan 'hipokampus' çalışmaz. Onun yerine 'amigdala' fotokopi yapar gibi yaşananları kaydeder. Çocuğun beyni saniyede 30 milyon kayıt yapar. Bu kadar kayıt yapan bir teknoloji yok, olması da mümkün değil. 'Amigdala'nın kaydettikleri yaşam boyunca silinmez.
Psikolojik açıdan sağlıklı bireyler yetiştirmek için anne ve babalara ne tür görevler düşüyor?
Anne ve babanın tatlı-sert bir otorite kurması gerekir. Komut verme, öğüt verme gibi iletişimin bazı genel kuralları vardır. Bu kurallar çocukla kurulan iletişimde de geçerlidir. Çocukla konuşurken emir cümlesi kullanmamak gerekir. Kendi sorununuzu anlatmak için karşı tarafa kendinizi anlatmanız gerekir. Ancak karşı tarafı dinlemek istiyorsanız, onu ona göstermeniz gerekir. Yani 'Sana ne oldu böyle?' demek yerine, 'Çok üzgün görünüyorsun' denilmelidir. Ebeveynlerin çocuklarıyla empati kurabilmesi onları anlamasıyla mümkün olur. Çocuk davranışları için bazı genel kurallar vardır. Ama bunun dışına çıkan çocuklar da oluyor. Bu gibi durumlarda da bir uzmandan yardım almak zorunlu hale geliyor.
Ceza ve ödülün çocuk yetiştirmede rolünü anlatır mısınız?
Ceza deyince, aklımıza dayak ve azarlamak geliyor. Aslında ceza bu anlama gelmez. Çocuğu kontrol etmek için onun davranışları hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. Davranışları azaltan her şey cezadır. Davranışları arttıran her şey ödüldür. Dayak ve hakaret o davranışı artırır. Otomatik olarak ödül haline gelir. Çocuk ilk fırsatta aynı davranışı tekrar yapmaya ve sizi taciz etmeye başlar. Çocuğunuz sizi taciz ediyorsa mutlaka siz hata yapıyorsunuz demektir. Çocuk rövanş alıyordur. Çocukları istemedikleri davranışları tekrarlanıyorsa, ebeveynler o davranış karşılığında gösterdikleri davranışı göstermemelidir. Doğru ceza çocuğa karşı yanıtsız kalmak ve çocuğun haklarını elinden almaktır. Örneğin, televizyonu yasaklayabilirsiniz. Ya da istemediğiniz bir davranışı yaptığı zaman, sanki hiç duymamış ve görmemişsiniz gibi hiçbir yanıt vermeyebilirsiniz. Ödül cezadan çok daha etkindir. Ders çalışmayan bir çocuk kitabının başına geçtiği anda onu ödüllendirebilirsiniz. En küçük davranışı ödüllendirerek çocuğu şekillendirirsiniz.
Çocuğa güven duygusu nasıl verilir?
Tutarlıysanız çocuğa güven verirsiniz. Söylediğinizi kısa bir süre sonra unutuyorsanız çocukta güvensizlik başlar. Güven şarttır. Annelerden özellikle bu duyguyu beslemelerini istiyorum. Çocuk babasına güvenmeli, babasının güçlü olduğunu bilmeli. Boşanan anne ve babalar için de aynı kural geçerli. Baba yoksa da dede ya da dayı gibi bir akrabanın o duyguyu vermesi gerekir. Çocuk, yaşadığı evine de güvenmelidir. 'Evimiz sağlam, depremde yıkılmaz' gibi sözlerle çocuğa güven verilmelidir. Bu güvenini sarsmamak için çocuğun yanında anne ve babanın 'hastayım' dememesi, hasta olduğunu belli etmemesi gerekiyor. Çocuk anne ve babasının hasta olduğunu duymak istemez.
İki çocuk arasında üç yaş olmalı
İki çocuğu olan ebeveynlere neler tavsiye edersiniz? Çocuklarına nasıl davranmalılar?
Bu çok önemli bir konu. Çocuklar 0-11 yaşına kadar 'asosyatif' öğrenir. Yani bir şey olur, onun arkasından tekrar olduğu zaman çocuk onu öğrenir. Anne hamileyken çocuğuna karnında kardeşini taşıdığını ve kardeşinin doğacağını söyler. Anne çocuğuna bu durumu anlattığını ve çocuğunun ikna olduğunu düşünür. Oysa öyle değildir. Bebek dünyaya geldikten sonra çocuk kardeşinin o evde yaşamaya başladığını ve hiç ayrılmadığını görür. Bebek doğduktan altı ay sonra kardeş kıskançlığı en üst seviyeye çıkar. Aslında 'kardeş kıskançlığı' sözünü değiştirmek istiyorum. Bu, anneyi paylaşamamadır, anneyi kaybetme korkusudur. Bu nedenle annenin çocuklarına eşit davranması gerekir. Bunun için de bebeğini emzirirken diğer çocuğuyla da ilgilenmeli, onu da yanına almalı, onun elinden tutmalı. Çocuğa, 'Seni atmıyorum, Sensiz olmaz' mesajının verilmesi gerekir. Bunları yaparken de çocuklara yaşlarına göre davranılmalıdır. Ebeveynlerin iki çocuk arasında üç yaşın olmasına özen göstermesi gerekir. Çünkü 0-3 yaş anneye bağlanma dönemidir. Özellikle erkek çocukları daha hassas ve kırılgandır. Bu dönemden sonra ikinci bir çocuk düşünülmelidir. Ayrıca çocuklar üç yaşından önce kreşe gönderilmemelidir.
Çocuğu anneanne ve babaanne gibi aile büyüklerinin büyütmesine yaklaşımınız nasıl?
Normal şartlarda çocuğa annenin bakması lazım. Özellikle üç yaşına kadar çocuğa annenin bakması şart. Bebeği emzirmekle sütü sağıp biberonla vermek aynı şey değildir. Ama çalışan annelerin durumu farklı. Bu durumda çocuğa anneanne ya da babaannenin bakmasında bir sakınca yok. Bu, bir zenginliktir. Ancak çocuğu yetiştirirken anneyle anneanne ya da babaannenin çatışmaması gerekir. Anne, anneannenin bilgisinin eski olduğunu düşünür. Anneanne ve babaanneler geçmişten gelen tecrübelerine göre hareket ederler. Örneğin, anne çocuğunu klozete alıştırmaya çalışırken, anneanne lazımlığı kullanmak isteyebilir. Aslında çocuk klozetten hoşlanmayabilir. Çocuk bütün bunları 'Annem böyle yapar','Anneannem böyle yapar' şeklinde beynine kaydeder. Anneanne ve babaannenin yetiştirdiği çocuğun terbiyesi bozulmaz.
ÇOCUKLUK DÖNEMLERİ
0-1,5 yaş 'emme dönemi'dir. Bu dönemde anne emzirebildiği kadar bebeğini emzirmelidir.
1,5-3 yaş 'anal dönem'dir. Çocuk, dışkısını kendisine ait bir organ gibi algılar. Bu nedenle bu dönemde çocuğa tuvalet terbiyesi verilmemeli. Çocuk bu dönemde ağlatılmamalıdır. Çocukların ağlatılması güven duygusunun zedelenmesine neden olur.
0-3 yaş 'kodlama dönemi'. Bu dönemde beyin yalnızca kodlama yapar, beyinden herhangi bir geri alım beklememek gerekir. Çocuğa renkleri ve sayıları bu dönemde öğretmeye çalışmak büyük hatadır. Çocuğun sosyalleşmesini, arkadaşlarıyla oyuncaklarını paylaşmasını beklememek gerekir. Üç yaşına kadar kimsenin bir anısı yoktur. Çünkü bu yaşa kadar henüz kendimizi fark etmeyiz. Üç yaştan sonra 'ben' fark edilir.
3-4 yaş 'cinsel kimlik' dönemi. Anne ve babanın birlikteliğine en çok ihtiyaç duyulan dönemdir. Bu dönemde anne ve baba çocuğun yanında kesinlikle kavga etmemelidir. Erkek çocuk babayı, kız çocuk da anneyi taklit eder. Bu nedenle anne ve babanın çok olumlu bir tablo sergilemesi gerekir. Bu yaşta çocuğun yaşıtlarıyla beraber olması gerekiyor.
4-11 yaş 'yarış dönemi'. Bu dönemde çocuk yarışır. Kendisini toplumun koyduğu kurallara uymak zorunda hisseder. Çocuk toplumsal kurallara uymak ve kendisini gösterebilmek için yarış halindedir.
12-18 yaş 'ergenlik dönemi'. Bu dönemde çocuk yaşıtlarına benzeme ve onların arasında sivrilme savaşı verir. Çocuğun arkadaşlarını eleştirmemek gerekir.
mrb arkadaşlar geçmişi okuyamadım inan öyle hızlı geçiyoki zaman işlerimi ucu ucuna yetiştiriyorum.nasılsınız bugün ben kasaba gittim kuzu kemiği aldım ve şimdi kaynatıyorum soğuyuncada buz kaplarına koyup dondurucuya atacağım çorbalarına bulyon yerine kullanacağım ilk defa yapıyorum kemikleri güçlensin istiyorum aranızda kemik kaynatı bulyon yerine kullanan varmı hiç?