Utaniyorum

Benim hem diplomam hem de calisma tecrübem vardi ayrica yeterlilik sinavi olarak bana akademik bir yazi okuttular ve onun özetini yazdirdilar. Onu gectim yeterli gördüler yani ama akademik ve dogal akici konusma pratigim yok.
 
Ben bilirim ya, o yaşadığım acıyı sancıyı
Ki benimki turistik geziler, eğitim falan değil.
Üyelere şu konuda katılıyorum, insanın dil öğrenmek için kendi çabası mutlaka olmalı.
Bugüne kadar gerek meslek seçiminiz gerek akademik kariyer odaklı düşünceniz sebebiyle eksikliğiniz olmuş pratikte.
Yüzleşmesi çok acı ama inanın kafanızı o sisteme geçirdiğiniz an kağıt üstünde bildiğiniz her şeyi konuşabileceksiniz.

Sisteme ayak uydurmanın tek yolu da hayata karışmak ve şuan anadilinizi mümkün olduğunda az kullanmak.
 
Burda Türkiyede eczacilik okumus bir arkadas var. O da diplomasinin taninmasi icin ekstra dersler aliyor burda labaratuvara falan gidiyor. Gecen bulustugumuzda aglamisti. Pratigi olmadigi icin cok zorlaniyormus sefi dalga gecmis sanirim bu diplomayi nasil aldin gibisinden. Malesef durum bu. Bu bahsettigim ülkenin insanlari bir cok konuda disiplinli ve pratikleri cok gelismis insanlar
 
Su an üniversitenin adini vermek istemiyorm ama Bogazici Hacettepe Bilkent Odtü degil
 
Bizlerin eğitim sistemi baştan sona yanlış.
Bunu kıran sayılı okul ve eğitimci var.
Odtü diyoruz, odtüde mecbur anadil gibi konuşan olduğu gibi yine dersinde türkçe konuşan hoca da var.

Nitelik bakımından eksiğiz ve en acısı farkında değiliz.
 
Bir cok konuda malesef cok geriyiz. Sinif arkadaslarimin hepsinin yurtdisi tecrübesi var. Ilk derste herkes kendini tanitti biraz sirayla. Hepsi en az bir müzik enstrümani caliyri ve ingilizce konusulan bir ülkede bulunmuslar yasamislar. Ben de gitmeyi cok istedim ama ailem izin vermedi tesvikte etmediler zaten o yüzden sucu kendimde fazla aramiyorum. Kendimle ve kedimle Ingilizce konusmaya devam etcem:) yasadigim sehirde ingilizce konusan bulusan gruplar varmis ama corona sebebiyle bulusmalar yasak su an
 
Size bu konuda eşimin yiğenini örnek göstereyim.
Hayatında özel okulda okumadı ama kızda bir ing var, aklınız durur.
Dizi, kendi çabasıyla öğrendi ama dedik o kadar da değildir.
Üni sınavında yabancı dilde ilk bin kişiye girdi, nasıl oldu bu derken ben çözdüm olayı.

Sürekli yabancı şarkı, yabancı dizi ve yabancı arkadaşlar:)
Koreli çok arkadaşı var, keza abd li öyle.
Gençler bu youtube gibi blog vloglarda belirli bir konu üzerinden sohbet için bağlantı kuruyorlarmış.
Programları falan ben bilmiyorum da, kendine öyle bir çevre edinmiş dolayısıyla günlük yaşantısını yabancı dile aktarabilmiş.

Siz de edinin acilen mesela o eczacı olan anlattığınız kişiyle günlük 30 dk sohbet edin görüntülü, ikinizi de inanılmaz geliştirecektir.
Dediğim gibi tek gerekli şey düşünme sistemini değiştirmek.
 
bunu yazarken buradan bir uyeyi mi kast ettiniz? alinti yapsaydiniz keske. ben de bu minvalde bir sey yazdim cunku. :)

Yoo, yorum yapanlara ismen dikkat etmedim. Destek bekleyen, motive edilmeye ihtiyaç duyan, “Utanıyorum” başlıklı konu açan birini daha da utandırmaya yönelik birkaç yorum üzerine yazdım. Sizin yorumunuzu görmedim.


İnanın ben de masterlı bir Odtü mezunuyum, yurt dışında da çok bulundum, İngilizce dışında çalışma hayatında aktif olarak kullandığım bir yabancı dilim daha var. Ama hiçbir yabancı dilde konuşma yetisini gittiğim kurslarda ya da aldığım derslerde kazanmadım. Siz ne güzel, derdinizi anlatmak için çabalamış, çat pat da olsa soru sormaktan, sokaktaki insanlarla iletişim kurmaktan kaçınmamışsınız. Konu sahibi de istese kuralsız da olsa cümleler kurabilecek kapasitededir eminim. Ama zaten sorununun özgüvensizlikten kaynaklı bir utanma durumu olduğu anlaşılıyor. Ben de Türkiye’deki dil eğitiminin durumundan haberdar olduğum için “Aaa, ooo, nasıll” gibi konu sahibini daha da strese sokacak yorumlar yerine biraz daha teşvik edici tutumlar görmek isterdim. Ben kendi adıma bir konuda eksik ve yetersiz hissettiğimde ve bu konuda umutsuzca kendimi birine açtığımda bahsettiğim minvalde bir tavır görmek isterim.

Neyse sonuç olarak umarım konu sahibi bir an önce sorununu çözer.
 
Yorumlariniz verdiginiz örnekler inanilmaz rahatlatti beni. Eger esinizin yegeninin kullandigi uygulamalari ögrenirseniz bana özelden yazarsaniz sevinirim. Gerci ben de google yazip bakiyorm ne var ne yok diye. Dün bir vloger cambly uygulamasini önermisti. 10 dakika ücretsiz veriyorlarmis yari onu denicem hosuma giderse belki kullanirim. Onun disinda tandem uygulamasini kullandim bir süre ama orda yazismalar fazla ilerlemiyor nedense. Tabi ki en büyük avantajim sinif arkadaslariyla konusmak ama kendimi asmam lazim belki sandigimdan daha iyiyimdir
 
Bir arkadasınızdan destek alın.Beraber hazırlanın
 
Dediginiz gibi öneri almak ve motive edilmek icin konu actim ama malesef okudugum seyler fazla sasirtmadi beni. Özgüvensiz oldugum asikar bunu asmaya calisiyorum zaten. Insanin eksikleri olunca dogal olarak özgüvensiz hissediyor bu gayet normal bir sey. Destekleriniz icin tesekkürler.
 
Sandığınızdan zaten çok daha iyisiniz.
Yazabildiğiniz her şeyi inanın konuşabiliyorsunuz.
Ama yazarken düşünme süreniz oluyor, bu size çevirme sağlıyor.
Şöyle diyeyim 2 balon düşünün 1 inin içinde anadil diğerinde yabancı dil var.
Siz yazı dilinizde 2 balonun içindekileri birbiri ile eşleştirip farklı bir stil kullanıyorsunuz, daha kapsamlı.
Ama konuşma dilinde sadece ing olan balonu kullanmanız lazım ve buna alışmadınız.
Bugüne kadar yabancı dilinizi tek balonlu kullanmadığınız için bocalıyor ve yok gibi görüyorsunuz.
Halbuki orada duruyor sadece direkt olarak ona bağlanmanız lazım.

Bu şekilde zamanında almanca hocam anlatmıştı bizlere dil gelişiminin ne olduğunu ve bir insan o dilde rüya görene kadar öğrendim dememeli derdi, çok doğru.

Mutlaka öğreneceğim programları, bu sürede mümkün olduğunca aktif konuşun en gereksiz şeyleri bile ve söylemedi unuttum ing sesli roman okuyun, çeviri düşünmeden okumanız o mekanizmaya katkı sağlayacaktır.
 
Son düzenleme:
Native speakerlsr o dili öğrenmiyorlar, bebekken ediniyorlar. Sonradan dil bilmek ise öğrenmeyi gerektirir. Bu da her yönden desteklemeyi... Çok biliyor o konuşanlar

Native speakerler bebekken nasil öğreniyorlar? Duyarak, kendileri yavaş yavaş konuşarak. Bebege ilk başta gramer öğretmiyorlar dimi?

Tabiki teori önemli fakat pratik dahada önemli. En zor kelimeleri bilip, cümleleri analiz edipte, bir ekmek sipariş edemiyorsan, o dili bilmiyorsundur demektir.
 

Dil ögrenmenin kolay oldugunu iddia etmedim ancak imkansiz degil. 3 dili ana dil seviyesinde biliyorum. Fransizcayi yillarca okulda gördüm (10 yasimdan itibaren). Lise sonda halen fransizcam berbatti. Niye? Cünkü sadece okulda 2 saat derste görüyordum. Etrafta, dizi filmde duymuyordum.

Sonra mecburen bir iş için hep Fransizca konusmak zorunda kaldim ve 2 ayda baya baya sohbet ediyordum.

Demek neymis? Önemli olan pratik, kulagin o dile alişmasi. Ve kendin heo konusman. Inglizceyi mesela tamamen dizi film kitaptan dolayi ana dilim gibi konusuyorum.

Ve evet, Inglizce master yapmis birinin, bir yol tarif edememesi korkunc. Konusamadigi dili, nasil ögrencilere ögretecek?
 
Yapma Allah aşkına arya, bebekler her şeyi taklit eder dolayısıyla öğrenme söz konusu değildir, taklittir mesele.
Dolayısıyla onunla bunu kıyaslamak yersiz.

Bir dilde ekmek sipariş edemiyorsan da yine bilmiyorsun demek değildir.
Bu ülke nüfusu 80 küsür milyon ve ben sana 60 ının kendi anadillerini bilmediklerini söylerim ama ispat edemem, hem de hepsi ekmek alabiliyor.
Her şey akademik bilgi olmadığı gibi sadece günlük lisan da değildir.
Bu sadece beynin farklı mekanizmalarıyla öğrenmesi sonucu ortaya çıkan bir bocalama durumu, sistem aracıya gerek kalmadan ulaşılabilir olduğunda pandoranın kutusu gibi açılacak.
 
Şu bi hafta için en pratiği cambly açıkçası. Kasım indirimi döneminde nerdeyse bütün İnstagram ünlüleri deneme kodu ya da indirim kodu paylaşıyor. Deneme kodu ile 10 ar dk ders alabilirsiniz. Sonra açılacaksınız zaten
 
Ben de yabanci dil bolumunde yuksek lisans yaptim oyle kagitla kurekle olmuyor her hafta sunum veya tartisma yapiyorduk.
Yüksek lisansta onlar için zaman ayrılabiliyor ama lisansta çoğu yerde öyle değil maalesef. Mesela sadece birinci sınıftayken public speaking dersim vardı o kadar. Lisansta da dediğiniz gibi olsaydı keşke
 
Yeterlilik sınavı veya mülakat eğitim aldığınız ülke veya okulu ölçmek için değildir zaten.
Sizin o eğitimden ne kadar ne öğrendiğiniz, sizin ne kadar yeterli olduğunuzdur.
Türkiye'de de yüksek lisansa başvursanız yine de o sınav ve mülakata gireceksiniz.
Bu durumda ülke kendi içindeki eğitimi mi sorguluyor oluyor yani?
Sürekli Türkiye'de aldığınız eğitimden dem vuruyorsunuz. Peki siz bu süreçte kendinize ne kattınız? Ne kadar geliştirdiniz kendinizi mezun olana dek?
Biraz da kendinizi sorgulayın lütfen..
 

Bu benim anlayabilecegim birsey degil
İlk defa 12 yasimda ingiltereye gittigimde de adres soruyordum hatta kaybolmustum eve donebilmek icin bayagi bi adres sormustum , cevremdeki herkes de benim gibi, o yuzden pek anlayamiyorum ben sizin olayinizi
 
azimli sıçan betonu deler unutma.
diploma konuşmuyor dili.
sende bitiyor.
bol bol pratik yapacaksın.
yurt dışındaymışsın zaten az çok aşinalığın var dile.
sosyal ortamda gelişir ve rahatlarsın akıcılıkda kazanırsın böylelikle.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…