- 7 Eylül 2020
- 358
- 507
- 39
-
- Konu Sahibi melankolik_24
- #161
öncelikle kibar üslubunuz için teşekkür ederim, çok naziksiniz :)Merhaba, öncelikle size tüm samimiyetimde şunu söylemek istiyorum, normalde üslubum hiç bu alıntıladığınız mesajımdaki gibi değildir. :’) Konuyu okuduğımda bir kolumla beşik sallıyordum ve bunu tam 45 dakikadır yapıyordum. Yani bir konuya cevap yazmak için çok talihsiz bir zamanlamaydı.O yüzden haddini aşmış bir ifade kullanmış olabilirim ve özrümü dilemekten de hiç imtina etmem.
Fakat üslubumun olmasa da kastettiğim şeylerin arkasındayım. Tıp, doktorluk vs. gibi örneklerinizi ne yazık ki biraz uç buluyorum. Ayrıca henüz intern olan bir doktorun da damar yolu açmak gibi en temel şeyi bile doğru bir şekilde yapmak için pratiğe ve zamana ihtiyacı olmaz mı? Zaten burda kim alanında ne kadar etkin olmalı vs. başlığı altında bir tartışmaya girmek istemem. Ben, insanların konu sahibini “Senin master’da ne işin var?” acımasızlığında eleştirmesine içerledim. Ben üniversiteye, master’a, ilk işime, ikinci işime başlarken hep başlangıçta çok acemiydim. Kimisi böyle durumlarda adaptasyon sorunu yaşarken kimi hiçbir çekingenlik göstermeden elinden geldiğince atılgan davranır. Bunlar bizi doğru veya yanlış ya da yeterli veya yetersiz yapmaz; sadece insan yapar. Ben yurt dışında bir master programına kabul edilmiş bir hanımefendinin writing, listening, gramer gibi alanlarda sıkıntı yaşamadığını, konuşma pratiğini de utangaçlığını üzerinden attığı takdirde kısa bir sürede kazanabileceğini düşünüyorum. Bizim de şu durumda “senin orda ne işin var” tavrından sıyrılıp bunu başarabileceğini hissettirir bir tutum sergilememiz onu çok daha motive edecektir. -Yani ben öyle motive olurdum.-
Londra'da yasiyorum ve bir hastanede çalışıyorum. Hastalarla muhattap olurken aksanlari hepsinin birbirinden farkli anlayacağım diye canım çıkıyordu. Ve cogunun gramer bilgisi sıfır ama kendilerine guvenleri tam. Ve bir grup tüm harfleri yutuyordu oradan kaçıp uxaklasmak istiyordum. Ielts te derece yapan biri olarak kendime guvenim ölmüştü sonra baktim stres kaynakli duymadigimi anladim. Sizin sorununuzda konusamamak degil cekinmek bence. Sesli bir şekilde okuyun. Aynanin karsisina gecip kendinizle konuşun. Konusma metni hazirlayin duvarlara yapıştırin. Sanirim on-line bir öğretim akliniza gelmezse duvarlardaki notlardan bakabilirsiniz. Önünüze unitenizle alakali makaleler alin. Konusmaktan korkmayin. Korkarsanız ilerleyemezsiniz. Eksiklerinizi görün, kabul edin ve gidermeye çalışın. Hellospeaking diye bir uygulama vardi. Telefonunuzla rastgele birilerini arayip ingilizce konusuyordunuz tanimadiklarinizla cok kullandim ama tam hatirlayamiyorum bu tur uygulamalari indirip pratiginizi gelistirebilirsiniz. Hello talking yazma programiydi galiba.Herkese merhaba ingiliz dili ve edebiyati mezunuyum(Türkiyeden). Yurtdisinda masterimi yapiyorum. Söyle bir sorunla karsi karsiyayim; Türkiyedeki egitim sadece kagit üzerinde ve yüzeysel oldugu icin pratikte hicbir sey ögrenmemisim. Derslerde ögretmenler bizi gruplara ayiriyor ve akademik konular hakkinda tartismamizi istiyor. Sinif arkadaslarim anadili gibi ingilizce konusuyorlar(anadilleri ingilizce degil) ve kendilerini cok güzel ifade ediyorlar. Bense iki kelimeyi bir araya getiremiyorum. O yüzden mikrofonum bozuk konusamiyorum gibi bahaneler buluyorum. Ben konusurken bunun burda ne isi var diye düsünüyorlarmis gibi hissediyorum. Sonucta masterda bilgi birikiminin ve konusma seviyenin en üst düzeyde olmasi bekleniyor. Ögretmen lütfen mikrofununuzu ayarlarin haftaya dedi herkesin konusmasini istiyormus. Ben napcam bir haftada konusmami düzeltemem?Evde kendi kendime ingilizce konusmaya caliyorum belki biraz dilim alisir diye. Baska neler yapabilirim sizce?
öncelikle kibar üslubunuz için teşekkür ederim, çok naziksiniz :)
size hak verdiğim yönler elbette var,ben konuya olan ilk mesajımda da söylemiştim,demiştim ki '' ben asla bahsettiğiniz kadar yetersiz olduğunuzu düşünmüyorum,kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın, özgüveninizi tazeleyince her şey yoluna girecektir'' tarzında bir cümle kurmuştum. ancak düşünsenize, ''2 kelimeyi bir araya getiremiyorum,yol bile tarif edemiyorum'' diyor konu sahibi, hem de ingiliz dili ve edebiyatı bölümünden mezun,insan ister istemez hayret ediyor... çünkü gerçekten biliyorum,akademik dilde konuşmak çok zordur,ancak konu sahibi çok temel şeylerde bile sorun yaşadığını söyleyince, çok şaşırdım dediğim gibi. bu da bana öğrencilik yıllarında gerekli gayreti pek göstermediği izlemini verdi.
örneğimi uç bulacağınızı tahmin etmiştim ancak yalnızca kendi alanımdan örnek verebilirdim içini dışını bildiğim için :) intörnler 6 sınıf,yani son sınıf öğrencileridir. yani hala ''öğrenci''lerdir,mezun olmamışlardır... ancak mezun olduktan sonra damar yolu açamadıklarını düşünsenize bir, ister istemez garipsemez misiniz? :)
demek istediğim de tam olarak bu,konu sahibi öğrenci değil,mezun olmuş,üstüne master yapıyor ... ve ben 2 kelimeyi bir araya getiremiyorum diyor... yani çok doğal olarak garipsedim ben de :)
yoksa amacım master'ına karşı olan şevkini kırmak değildi,yalnızca hayretimi gizleyemedim ... ama sizin vermek istediğiniz mesajı da anladım :)
seviyeli bir tartışma ortamı oluşturduğunuz için teşekkür ederim, iyi geceler :)
Ben İngilizce öğretmenliği okudum 3. Sınıfa kadar. Ve derslerde Türkçe konuşuyorduk hocalar türktü demenize katılmıyorum. Hangi üniymiş o öyle? Ben edebiyat okumadığım halde derste Türkçe tek bir kelime etmek yasaktı. Hocalar Türk olsalar dahi İngilizce konuşmak zorundaydılar bölüm gereği. Bir şey soracağım zaman Türkçe sorsam beni kaile bile almazlar cevap bile vermezlerdi.Yok grammerde okuma anlamada falan hic sorun yok sadece konusma pratigim yok. Cünkü Türkiyede derslerde hep Türkce konusuyorduk ögretmenler Türktü. Sizin dediginiz gibi yol tarif edemem su an. Cambly uygulamasi cok begeniliyor ama biraz pahali geldi bana. Su an tek yaptigim evde kendi kendime ya da kedimle ingilizce konusmak:)