Ben 14 yasimda iken Hollanda'ya tasindik. Ortaokulu bitirip gelmistim, hani ortokulda da ingilizce goruyorsun ya tek tuk bilirim saniyordum. Okula basladim. Yarim saat boyunca bana ingilizce konusan ogretmenin sadece bicycle dedigini anladim. Meger evden okula kac dakikada bisiklet surdugumu soruyormus. O gun anladim hic ingilizce bilmedigimi. Cok zorlandim. Burda copcuye ingilizce konussan super ingilizce cevap verir o derece. Sinif arkadaslarim hep benden bir iki adim onde olurlardi, ben suskun kalirdim hic konusamazdim. Lise sonda ingilizce'den tartisma konumuz vardi. Notlar tartismadaki konusmamiza gore verilecekti. Ingilizce yuzunden sinifta kaldim o sene..O gun nasil utandigimi hic unutamadim. Aradan 18 kusur yil gecti. Universitede hirs yaptim. Hep konustum, yanlista olsa dogru da olsa. Pratik yaptim firsatini buldukca. Ingilizce derslerim vardi, sinavini da ingilizce verdigim. Pusup geride kalan ben, artik soz hakki isteyip tartismalara katilir olmustum. Ama bu birden olmadi benim 4 yilimi aldi. Siz 1 haftada bunlari nasil basaracaksiniz? Bilemedim..
Demek istedigim yurtdisinda ezbere dayali egitim yok. Her daim tartisilir. Ders ne olursa olsun. Bunu cok kucukken ogreniyorlar. Bu yuzden ki zorlanmazlar. Ama bizler malesef ki boyle egitilmiyoruz. Ben 14 yasinda anladim egitim sistemimizin bir halta yaramadigini. Ne yazik ki 20 yilda hicbir sey degismemis...