Utaniyorum


Pardon siz kimsiniz de bana terbiyeni takin diyebiliyorsunuz? Yazdigim yorumda hangi cumlem veya kelimem terbiye sinirini asmis? Size ne oluyor da kendi uzerine alindiniz size mi yaptim yorumumu? Asil siz terbiyenizi takinin. Ogretmensiniz diye bana ordan atar gider yapamazsiniz. Sizin seviyenize inmeyecegim bile, yazik sizin ogrencilerinize. Su uslubunuza bir bakin.

Benim yaptigim yorumda kendi yasadigim durumu, kendi tecrubemi anlattim. Siz at gozluklerinizi takmaya devam ederek egitim sistemimizde hicbir sorun yok demeye devam edin. Ben ortaokulda iken ingilizce dersine 3 yil boyunca giren almanca hocasinin suclusu da devlet degildir zaten. Suclusu biz kendisini gelistiremeyenleriz. Ben Turkiye'de de ingilizce egitimi gordum, Hollanda'da da. Ikisini pekala karsilastirabilirim. Tek tarafli konusan sizsiniz. Televizyon karsisinda pineklemedim cok sukur. Su an iki yabanci dili ana dilim gibi konusabiliyorum ve universite mezunuyum. Elbette insan kendisini gelistirmelidir, sadece okulda verilen egitimle yeterli olmayabilir. Ama okulda bize birsey katamiyorsa ve biz hep kendi cabamizla birseyleri ogrenmek zorunda isek. Okula ve ogretmenlere ne gerek var o zaman. Kendi caban olmak zorunda ama okullardaki egitimin yetersizligini de gormezden gelemezseniz.

Dedigim gibi siz at gozluklerinizi takmaya devam edin..
 
Sistemle ilgili bir seyi elestirince terbiyesiz bile deniliyor ben de pes dedim yorumu okuyunca. Terbiyeyle ne alakasi vardi acaba:) insani konu actigina pisman ediyorlar ne kendimi gelistirmemisligim kaldi ne bilgisizligim kaldi. Konusma pratigim yok diyorm hicbir sey mi ögrenmedin yaziyorlar, kelime bilgini gelistir diyorlar. Sonucta dinlerken o kelimenin anlamini biliyorsan konusurken o kelime aklina gelmiyorsa burda pratik eksikligi var iste. Neyse yoruldum. Cok az kisi yararli önerilerde bulundu onlara tesekkür ediyorum.
 
Ezbere dayalı sistemler ile sürekli sınav üstüne sınav dayatılıyor gençlere.

Hangi ara kendini geliştirsin.
Tabi canım hiç tatil yapmıyor garibanlar... arkadaşımın eşi endüstri meslek lisesini bitirip çok iyi bir mühendis oldu, üniversiteyi devlette okudu. Lise yıllarından üniversiteyi bitirene kadar her yaz tatil yerlerinde çalıştı. Hem harçlığını çıkardı hem ingilizcesi süper oldu. Telefonda konuşabiliyor o derece... zaten kendi alanında çok yükseldi, yurtdışı bağlantılı bir şirkette ve sık sık seyahat ediyor. Her şeyi sisteme atmayalım. Meslek liseli bunları yaptıysa fen liseli neler yapmazdı.
 
Bu tarz bir cümleye ben de yorumumda yer verdim,ancak sizin yaptığınız gibi harfleri eğip bükerek yapmadım. yine de bu lafınızın bana da geldiğini düşünerek yorumunuza cevap vermek istedim.

insanlar hakkında bilip bilmeden yorum yapmamalısınız. Öyle bir cümle kurmuşsunuz ki sanki burada eğitimsiz,boş insanlarız ve gelip bilip bilmeden yorum yapıyoruz? Doktorum, B2 seviyesinde ingilizce biliyorum, belki akademik düzeyde konuşamam ama en azından ''2 cümleyi rahatlıkla bir araya getirip,yol tarif edebilirim.''

Türkiye'de doğup büyüdüm, eğitimini Türkçe veren bir üniversitede okudum, ancak kendi gayretlerimle İngilizcemi geliştirdim. Evet haklısınız,Türkiye'de verilen pratik eğitim oldukça yetersiz; ancak bu yalnızca yabancı dil alanında değil,çoğu alanda bu şekilde. Kendi alanımdan örnek gösterecek olursam,6 sene tıp eğitimi alıp yeni mezun olmuş olan bir doktorun damar yolu açamadığını gördüğünüzde de aynı yumuşaklıkla yaklaşacak mısınız? yeni mezunsun yeterince pratik yapmamış olabilirsin,üzülme geliştirirsin diyecek misiniz?

inanın tıp fakültesinden eline hiç şırınga almadan mezun olan insanlar var. neden? çünkü devamlı teorik derslerin ağırlığı altında ezilip, kaliteli pratik eğitim alamıyorlar. Bu normal bir durum mu? asla değil! Evet bu okulun da bir eksiği ama öğrencinin de eksiği. mezun olduktan sonra yapacağı iş belli, sürpriz yumurtadan çıkmıyor bu iş. o yüzden mezun olmadan önce gerekli yeterliliğe ulaşmak için bireysel çabası da gerekiyor öğrencinin.

yani konu sahibi İngiliz dili ve edebiyatı bölümü okuyup mezun olduktan sonra hala '' 2 kelimeyi bir araya getirip, yol tarif edebilecek'' düzeyde İngilizce konuşamıyorsa,sizce de bu biraz abes bir durum değil mi? Burada eleştirilen şey akademik düzeyde konuşamaması değil, yol tarif edebilecek kadar bile konuşamıyorum demesi.

Şimdi bana ''tıp ayrı, orada insan hayatı söz konusu,hataya yer yok'' falan demeyin, ben işin orasından bahsetmiyorum. Her alandaki öğrencinin okuldan mezun olurken en azından asgari ölçüde ve elzem konularda yeterlilik kazanmış olması gerekmektedir.

bu konudaki asgari yeterlilik ise '' 2 kelimeyi bir araya getirip,yol tarif edip, günlük yaşantısını idame ettirebilecek düzeyde ingilizce konuşabilecek seviyede olmak'' oluyor.

ve yine evet,eğer belli başlı kriterleri bile sağlayamadığımı düşünüyorsam,o aşamada yurtdışında master'a falan başvurmam. önce kendi eksiklerimi kapatırım.

(konu sahibinin kendi cümleleri üzerinden cevap verdim, 2 kelimeyi bir araya getiremiyorum vb. diyen kendisiydi.)

( yorumunuza saygı duyuyorum,herkesin görüşünü dile getirme özgürlüğü var,ancak sizinle aynı görüşte olmayan diğer üyelerin hakkında hiç de hoş olmayan bir üslupla yorum yaptığınız için karşılık vermek istedim. iyi forumlar diliyorum )
 
Konu sahibi ben seni çok iyi anlıyorum...Bende Gazi ingilizce öğretmenliğinden mezun oldum,yüksek lisans falan düşündüğüm içinde üniversite boyunca hep derslerime çalıştım,YDS sınavında Türkiye de derecedeydim,teoride her bir haltı biliyorum,uzun uzun parağrafları okuyup sorularını cevaplayabiliyorum,makaleleri okuyup anlayabiliyorum,kelime hazinem iyi ama neye yarar listening seviyem anca intermediate düzeyindedir,speaking seviyem o kadar bile değildir...bu durumdan dolayı çok üzgünüm çok kafama takıyorum,sırf bu sebepten üniversitede work and travelle ABD ye gittim aylarca orda çalıştım ama iş yerinde sürekli iş bekliyorlar senden,dili geliştirme şansım gene olmadı,patronlar çalışanlar hep zenciydi zaten zenciler bambaşka bir ingilizce konuşuyor bizim öğrendiğimizle alakası yok ki şimdi yıllar geçti hala diziler izleyerek kendimi geliştirmeye çalışıyorum,senin gibi kendi kendime ingilizce konuşuyorum ama yok ya olmuyor.O dizilerde günlük hayat İngilizcesi konuşuluyo o kadar farklı ki öğrendğimiz ingilizceden...İstediğim gibi şakıyamıyorum bu dili..Sana karşı yapılan sert yorumlarıda okudum,üzüldüm "evde kendi kendime yan gelip yatmadım kendimi geliştirdim,terbiyeni takın bla bla" diyeni bile gördüm.onlar mikemmel aptal olan benim galiba cidden böyle düşünüyorum artık,neden bu kadar çabalamama rağmen bu hanımefendiler gibi olamıyorum diye soruyorum kendime
 

Gelistirmek isteyen gelistiriyor valla.

Ogrenci olarak da ogretmen olarak da yabanci dil egitimi ve ogrenci tutumlari ile ilgili bir fikrim var. Baglanti kuramamaniza sasirdim.
 
Son düzenleme:
bence kendinize haksizlik ediyirsunuz. bunu ben de yapiyorum. insanlarla konusurken hersey cok guzel konustugumu soyluyir ama ben kendimi hep yetersiz buluyorum. o nedenle bunun genel bir turk cekincesi oldugunu dusunuyorum.

bu hesapta cambly icin indirim kodu vardı diye hatirliyorum. cambly ve benzeri programlari kullanabilirsiniz.

su an turkuyede misiniz? yurtdisindaysaniz kafelerde insanlarla sohbet etmeye calisabilirsiniz pata küte.

 
En cok önerilen cambly uygulamasi oldu. Dün Duygu Özaslan indirim kodu paylasmisti ama reklam yapiyordur diye önemsemedim:) bana gönderdiginiz instagram sayfasinda indirim kodu mu var? Actim ama bir sey göremedim
 
Aynen ben de Toefl sinavinda diger alanlardan yüksek puan elde ettim en az puan speakingdendi. Burda kendini gelistirmedin diyenler zerre umrumda degil cünkü kendi hayatimin nasil gectigini ben biliyorum. Ingilizce dergiler alirdin, yabanci sarkilar dinlerdik sarki sözlerini ezberlerdik ingilizce kitap okudun makale analizi yaptim. Present tense vs. hepsini kagit üzerinde ögrendik ama konusmays gelince yok malesef yok. Ben yurtdisi tecrübesi yabancilarla tecrübesi olmayan o "hanfendilerin" catir catir ingilizce konustuguna inanmiyorum.
 
Yurtdisindayim ama yasadigim ülkenin anadili ingilizce degil. Bu arada coronada dolayi cafe restoranlar kapali. Su an sosyallik baya kisitli ama online ingilizce görüsme yapan bildiginiz gruplar falan vars yazarsaniz sevinirim
 
Herkesin tatile gittigini düsünmek ve garibanlar diye dalga gecmek. Ingilizcesi süper oldu derken o süperin ölcegi nedir?
 

Yani sirf elestiri yaptim diye terbiyesiz olmusum inanilmaz:))) Bunu yazan da bir ogretmen. Herkes ve hersey elestirilebilir. Elestirilebilmelidir de. Yurtdisindaki egitimin aslinda en guzel yanlarindan biri de mevcut olan bu tartisma durumu. Sadece ingilizce dersinde degil her derste tartismalar yapilir. Bu daha ilkokulda ogretilmeye baslanir cocuklara. Ben yabanciydim boyle seylere. Malesef yabanci birakildik, simdiki genclerde bu sekilde yetisiyor. Yeni bir dili ogrenmek hic kolay degil. Benim cogunlukla buraya gelen turklerde karsilastigim durum, konusurken hata yapmaktan korkmalari. Aksanim cok mu komik geliyor kulaga diye soran bir ogrenci vardi mesela. Aksan konusunu niye bu kadar takariz anlamam. Ne olmus yani? Hindistanlilarin konusurken ingilizceyi cok kalin aksanli konusurlar. Anlamak cok zordur ama umurlarinda olmaz:))) o oz guvenden lazim herkese.

Sinifinizda ders disinda konusabileceginiz arkadaslariniz yok mu? Hani sirf pratik yapmak icin. Ama pratik yapmaniz sart yoksa akici konusamazsiniz. Bir de tartisma konusuna iyi hazirlanmak kadar ders esnasinda kim ne soyluyor diye dinleyip not edip hemen karsi argumanlar gelistirebilmekte onemli. Tartisma yaparken spontane konusabilmek cok onemli. Tartisa tartisa ogreniyor insan. Inanin cok suslu cumleler kelimeler de gerekmiyor tabiki konuya hakimiyet onemli..
 
Herkesin tatile gittigini düsünmek ve garibanlar diye dalga gecmek. Ingilizcesi süper oldu derken o süperin ölcegi nedir?
Tatile gittiklerini düşünmüyorum zaten. Ara tatiller ve yaz tatilleri yok mu... kimle dalga geçmişim gariban diye siz be anladınız benim yazımdan. öğrenciler ne ara kendini geliştirsin cümlesi mantıklı mı? Süperin ölçeği iş içinde ve dışında gerek dilbilgisi gerek pratik anlamında kendini dört dörtlük ifade etmektir ne olabilir ki başka? Siz niye alındınız onu anlamadım şimdi.. ben devlet lisesinde öğretmenim, devlette okudum ve her şeyin sorumlusu sistem olamaz. Öğrencilerim 15 yıldır önümde yetişiyor, çabasız olduklarını görüyorum maalesef
 
Sizin alanınız olmasına rağmen yapamıyorsunuz diye başkalarının da yapamadığına inanmanıza şaşırmıyorum aslında. Linkini vereyim bir akşam ekonomi bölümü yüksek lisans dersime buyrun. Öğrencilerimi dinleyin. Belki o zaman biraz kendinize yöneltirsiniz oklarınızı.
 
Ya bu ara "You" dizisini izliyorum...ingilizce alt yazısız yüzde 30 unu anca anlayabiliyorum ingilizce alt yazıyı açmam gerek ki ne konuştuklarını yakalayabileyim....yılmadan her bir bölümü iki kez üç kez izliyorum ve buradan utanarak söylüyorum ki ben bir ingilizce öğretmeniyim.Ha derslerde elimden geleni yapıyorum öğrencilerim zaten ufak,şarkılarla oyunlarla eğlendire eğlendire temel alt seviye ingilizceyi öğretiyorum,orda sorun yok,onlara faydalı olduğumu düşünüyorum ama kendime faydam yok...
 
Keske igneleyici ve kendini yüceltici yorumlar yerine yapici sunu yapin bunu deneyin ben böyle gelistirdim gibi yorumlar yapsaydiniz. Dersinizi dinlemek isterim. Niye kendime oklari yöneltcem ki ne oku yani? Savasta miyiz? Ben zaten kendimi elestirdigim icin bunu konuyu actim.
 
Ben de gecen Almanca ögretmenligi mezunu arkadasima bir sey sordum malesef o konuya hakim degilim dedi. Malesef yetersiziz ama asla kinamiyorum cünkü eksiklerin nerde oldugunu biliyorum. Mesela burda lisede itibaren yabanci ülkelere gezi düzenleniyor sinifla gittikleri icin ailelerde karsi cikmiyor. Üniversitede bir dönem yabanci ülkede gecirmeyi mecbur tutmuslar. Cünkü adamlar yabanci ülkedeki o alti ayin sana katcagi seyleri biliyorlar. Ben de work and travella Amerikaya gitmeyi cok istedim arkadasim Coloradoya gitti garson olarak calisti. Benim ailem izin vermedi.
 
Suc sizde degil bizdeki egitim sisteminde heleki ingilizce egitimi ulkenin kanayan yarasi.2.siniftan 12.sinifa kadar her kademede haftada en az 2 saat ingilizce dersi var ama kendimizi tanitacak kadar ingilizcemiz yok.
 
Ben kendimi değil, sizin yaşınızda ve konumunuzda olan, yüksek lisansını Türkiye'de sizin beğenmediğiniz eğitim sistemi içerisinde yapan öğrencilerimi yüceltiyorum.

Burda size birçok yapıcı yorum yapıldı, umursamadınız.

Benim önerilerim size uymaz ne yazık ki. Şartlar farklı. Lisansa başladığım ilk dönemimden itibaren hem okudum hem çalıştım ben. İlk iki sene bulaşık da yıkadım, kasiyerlik de yaptım kulaklıkla yabancı hikayeler dinleyerek. Yaz tatillerinde turist rehberliği yaparak dil konusunda geliştirdim kendimi para kazanırken. 3.yılımda bir şirkete satışçı olarak girdim, yabancı misafirlerle konuşarak daha da ilerlettim. 6 sene sonunda dış ticaret müdürü olarak ayrıldım, yüksek lisans doktora derken öğretim üyesi oldum.

Eğitim dönemimde yurt dışına çıkma imkanım olmadı maddiyattan dolayı. Kendi imkanlarımla yetiştirdim kendimi her anlamda.

Kendimi yücelteceksem bu anlamda yapabilirim sanırım. Yabancı dil alanım değil ama yurt dışı üniversitelerle eğitimci değişimine gidiyorum yıllardır, Avrupa üniversiteleri kütüphanelerinde ekonomi üzerine kitabım yer alıyor ve şu an pandemi dolayısıyla online misafir konuşmacı olarak katılıyorum.

Kendinizi geliştirin dememdeki sebep bu. İmkanlarınız yerinde ki eğitim için gidebilmişsiniz. Fırsatlarınızı iyi kullanın. Eğitim sisteminin içinde kendinizi en üst seviyeye taşımak size bağlı..
 
Benim önerilerim size uymaz ya da önerileri önemsemediniz derken bile inanilmaz önyargilisiniz. Benim sartlarimdan bihaberken bulasik yikadim falan demenize gerek yok. En basindan belirgin öneriler verip su uygulamalari kullanabilirsiniz sunlari yapabilirsiniz demeniz yeterdi. Ben de size tesekkürümü ederdim konu kapanirdi. Yabancilarin masterini yapmak icin ülkemuz haricindeki üniversiteleri tercih etmeleri her seyi acikliyor zaten ki ben bizim üniversitelerimiz kötü demedim. Teoriler cok iyi ama pratik yok dedim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…