- 3 Kasım 2015
- 1.347
- 1.235
- 34
-
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #81
Ailenizin zihniyeti ne yazık ki toplumumuzda çok yaygın olan bir zihniyet. Sanki kız çocukları evlenince tüm kan bağı kayboluyor, kızının çocuğu onun soyundan değil de karşı tarafın soyundan diye ayrıştırılıyor. Bir soyismi farklılığından dolayı bu saçma düşüncelerle hareket ediyorlar. Bu arada başınız sağolsun. Ailenizin yeğenlerinize karşı tutumu da çok yanlış. Tabikide annelerinin yokluğunu aratmamak için şefkat gösterecekler bazı şeyleri tolere edecekler ama “şımartmadan”. Oların iyiliği için yaptıkları şeyler ileride çocuklar için kötü sonuçlar doğurabilir. Bu konuda en çok üzüldüğüm şey sizin çocuğunuzun ayrıştırılması. Sevgi limitsiz bir şey. Herkese verilebilir. Sizin evladınızda onların canından kanından onlar her ne kadar farklı bakış açısına sahip olsada.. Sanki sizin çocuğunuzu sevdiklerinde diğerlerine sevgi kalmayacak. Sonuna kadar haklısınız bencillik ettiğinizi düşünmeyin sakın. En iyisi annenizle ve abinizle konuşun. Ayrıca çocuğunuzun hiperaktive sorunu olabilir bunun için bir doktora görünün derim tabii aileniz için değil çocuğunuzun iyiliği için. SevgilerMerhaba hanımlar
Bu konuyu defalarca açmaya yeltenip her defasında "bencillik yapıyorsun idrak" diyerek göndermekten vazgeçtim. Ancak artık sahurda bile acıların kadını modundan sıyrılamadığım için yazmak istedim.
Yaklaşık 7 ay önce ailemiz için çok büyük bir kayıp yaşandı. Benim dostumu, abimin eşini genç yaşında kaybettik. Hala acısını sindirebilmiş değiliz. Geride iki küçük yeğenimi bıraktı. Kuzularım ya kabullenmek istemiyorlar ya da farkında bile değiller. Küçüğü 3 yaşında onun haberi bile yok annesini kaybettiğinden. Ara ara neden hala hastaneden çıkmadığını soruyor bize... Neyse bu konuda hala konuşamıyorum. Asıl konuya geçeyim.
Yengemin vefatından sonra abim çocuklarla birlikte ailemin yanına taşındı. Böyle büyük bir acının ardından adapte olmakta zorlanıyor herkes. Elimden geldiğince destek olmaya çalışıyorum 2 saat uzaklıkta ikamet etmeme rağmen. Yol uzun, özel aracımız yok ve oğlum asla otobüste durmuyor. Dolayısıyla sık gidemezsem de gittiğimde en az beş gün kalıyorum ailemde.
Gel gelelim her gittiğimde berbat bir psikolojiyle geri dönüyorum. Oğlum iki buçuk yaşında ve inanılmaz hareketli bir çocuk. Ailem tarafından sıkça eleştiriliyor, uzaylı muamelesi görüyor. Önceleri duymazdan gelmeye çalışsam da yengemin ölümüyle birlikte yeğenlerime gösterilen (gayet normal ve olması gereken) alaka ile birlikte oğlum daha fazla dışlandı. Öyle ki yeğenlerim kıskanmasın diye asla oğlumu sevmez ve ilgilenmezler. Ben oğlumun temel ihtiyaçlarını karşılarken bile sürekli beni uyarırlar. "ilgilenme oğlunla yeğenlerin kıskanır. Onlarla ilgilen" şeklinde. Ki ben elimden geldiğince hassasiyet gösteriyorum. Yeğenlerim, benim de canlarım...
Ancak takdir edersiniz ki benim oğlum da küçük. Zaten ailem tarafından sürekli azarlanan ve ilgilenilmeyen bir çocuk. Bir de annesi olarak ben ilgilenmeyince daha da hırçınlaşıyor. Üzülüyorum haliyle... Babam sürekli kıyas yapar. Yeğenim kabul edilmeyecek ve uyarılması gereken bir hareket yaptığında "annesi yok onun yapsın" derken o esnada ufak bir yaramazlık yapan oğluma sert çıkış yapabiliyor. Bir yandan yeğenlerim için fazlasıyla üzülürken, öte yandan ailemin bu tutumu karşısında oraya gitmek dahi istemiyorum.
Gelelim beni günlerdir ağlatan son olaya. Ailemin oturduğu semte çok uzak olduğum için geçen hafta annem bana bir fikirle geldi. "kızım siz bir şekilde buraya gelin iftara. Sonra bizim arabayla dönersiniz gece. Kardeşin bir ara alır arabayı" dedi. Tamam dedim. Nihayetinde iftarı açıp o saatte 2 saatlik yolu toplu taşıma ile dönmek imkansız. Bir şekilde gitmek de çok zordu ancak eşimi zorla ikna ettim. Zor olan kısmı da, annem eşimin çalıştığı sektörle alakalı evine bir eşya istedi. Bizi maddi açıdan oldukça zorlasa da asla lafını etmedim. Ancak o eşyayı ve bir çocuğu toplu taşıma ile götürmek zulüm. Buna rağmen sırf annemin gönlü olsun diye eşimi zorla ikna ettim. Sırtımda taşırım gerekirse annem sevinsin dedim.
İftara gitmemize bir gün kala annem beni aradı. "kızım babanı biliyorsun huysuz. Arabayı almanıza izin vermedi. Ceza falan yazılır" dedi. Dinlemedim gerisini zaten. Ağladığımı anlamasın diye apar topar kapattım telefonu.
Babamın genel düşüncesi kız evlendikten sonra başka bir aileye ait olur şeklinde olduğu için, sindiremediğim bu fikrin böyle bir olayda karşıma yeniden çıkmasıyla patladım artık. İki oğlu arabasını kullanabilir ama ben kullanmam. Niye, çünkü ben artık başkasının eşiyim. Baba kanatları altında yaşamını sürdüren varlığım, kocanın kanatları altında devam ettirilmek üzere özenle teslim edildi. Oğlum da kocamın soyundan olduğu için zaten asla yeğenlerim kadar sevilmeyecek. Ufak bir not eşimi de sevmezler zaten.
Uzun bir süre oğluma yapılan muameleye göz yumdum yeğenlerime destek olmak için. Ancak artık kaldıramıyorum. Ne bana yapılanı, ne de oğluma davranışlarını. Bir yandan kendime "idrak bencillik yapma. Yeğenlerini düşün" diye kızarken, bir yandan da "ama sen annesin. Senin oğlun da küçük. Neden hor görülsün" diye üzülüyorum.
İnanın araba mevzusu beni çok kırsa da mevzu araba değil. Ben artık ailem yokmuş gibi hissediyorum. Yalnız kalmışım gibi.
Ben gerçekten çok üzgünüm. Yengemi çok severdim. Onun acısı ayrı. Yeğenlerime, abime ayrı üzülüyorum. Lakin içimden ailemin yanına gitmek gelmiyor. Bu kadar dışlanmaya, sen hep verici ol ama biz seni hiç sormayalım. Ne haldesin merak etmeyelim tavrına tahammül edemiyorum. Evet çok zor bir durumdalar. Evet acıları çok büyük. Evet alışmaları çok uzun zaman alacak. Ama benim yavrum da küçük yahu. Tamam sevmesinler, ilgilenmesinler ama en azından sürekli eleştirip kızmasınlar. Çok mu zor bu dengeyi sağlamak.
Lütfen bana akıl verin. Uzun oldu kusura bakmayın ama ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum artık. Daha yazmadığım onlarca olay var. Bu hale gelmeme tek bir olay sebep olmadı. Şimdilik bu kadarını bilmeniz kafi. Teşekkürler şimdiden.
Kız çocuklarına düşkün olma sebebim böyle dinazor beyinli cahil kötü insanlar yüzündenO aile tipini biliyorum tam dediğin gibi kız el olur oğulları var
Benim tanıdığım biri oğlum evini sat parasını ver desin gözümü kırpmadan dediğini yaparım dedi, bende e teyze kızın dedim, e o artık el dedi, ya boşan8rsa ya eşinin başına birşey gelirse nereye gidecek dedim, o evden çıktı oğlan varken kız düşünülmez dedi
Ve bu ailelerden çevremde çok var ve kızları aynı senin gibi dertli bazısı dahada kırgın ve üzgün haklı olarak
Ne diyeceğimi bilmiyorum bu konuda sadece yalnız değilsin bunu belirtmek istedim
Öncelikle başınız sağolsun
Ailecek zor şeyler yaşamışsınız, haliyle herkesin bocalaması normal
Yeğenlerinize hassasiyet konusunda aileniz haklı lakin sizin çocuğunuz da küçük. Sizin çocuğunuz dışlanmadan da pek tabii denge kurulabilir. Şu haliyle oldukça sağlıksız bir davranış. Haksızlar o yüzden bu konuda
Babanızın mantalitesi çok ilginç gerçekten, evlendiniz diye ihtiyaç halinde bile nazınız geçmeyecek mi? Hep böyleydiyse, değiştiremezsiniz.
Bence bir süre kafanızı dinleyin, az görüşün, onlar da yeni yaşamlarına adapte olsunlar.
Daha sağlıklı karar verirsiniz daha sonra
öncelikle başınız sağolsun .Kendime o kadar kızıyorum ki bu konuda. Defalarca kırılmama rağmen yine de eşime ve çocuğuma birçok konuda öncelik tanımıyorum. Vicdan azabı çekiyorum aileme karşı. Çoğu zaman eşimi karşıma alıyorum. O kadar uzun kalma ailende dediğinde kavga çıkarıyorum karışamazsın bana diye. Aileme istediğim zaman gider kalırım diyorum da eşimin şu yaşadıklarımdan haberi olsa zaten asla gitmemi istemez.
Hassasiyetini anlıyorum,ama öyle bir durumda saçından tutup içeri sokmak(mecazi de olsa) ne demek oluyorYooo yooo ben sizin gibi düşünmüyorum benim de annem vefat etti 12 yaşında kız kardeşim var he canım sen ne yaparsan senin annen oldu sesimizi cikartmayalim kizilacak bir durum var ise söylenir bunu çocukların kullanmasına izin verilmemeli benim annem öldü ama lafına sığınmacı öğretmek onları acizligi öğretir.
Benim kardeşim bir kere o lafı söyledi abla benim annem yok 1 senedir o kar 2 gün annesiz kalamiyorlar ben de alışmaya çalışıyorum dedi ben şok çünkü duymadım o zaman ağladı patladı ama kizicagim şeyleri yaparsa kizacagimi bilir.
Dün kuaföre gittik ikimizde sacimizi kestirmeye bir de bayan geldi benim kafam yıkanırken kızı geldi arkadaşıyla
Kuaförde tanıyormus napıyorsunuz felan konuştu kızın annesi devamlı ayrılmayın bir yere merkezi ettirmeyin diyor offff diyip çıktı yanından kaç yaşında dedim 13 yaşında dedi inanmadım ilk dediğim Allah razı olsun kardesimden su hareti yapsa benim kafam gözüm ayrı oynar onu saçından tutar içeri sokardim heralde öyle bir saygısızlıkta . Kadın da bizim kini sordu 13 yaşında yok dedim ben böyle şeyler görmedim benim tahammülümde yoktur.
Kadın başlattı anlatmaya
Az önce yanında ki kız çalışıyor 17 18 yaşında ATM ye gitmişler haber vermeden babası peşlerinden gitti buldu getirdi baban kızar bak diye on kere söyledi (benim babama su hareti biz yapsak ceza alırdık ki o yüzden yapmadık Allah da nasip etmesin )
Gece 12 ye kdr dışarda geziyorlar (bunu duyunca aklım çıktı zaten nasıl dedim nasıl gidiyor dinlemiyor tabi bn gene kızım senden Allah razı olsun dedim )
Kuaför ordan bu kdr sıkmayın dedi kızlar essek kdr oldular yok dedim benimle istediği deliliği yapabilir ama güvenmediğim arkadaşının yanına gönderip gece 12 ye kdr dışarda tutmam vicdanım el vermez bn bir yere gonderdigimde bn babam eşim gözükmeyen devamlı kontrol ederiz
Peki bn bnnem yok diye izin verse idim ne olacaktı bizim mahallede devamlı uyardığım arkadaşları var onlara benzeyecekti bizi uzecekti
Yani kısacası anneleri oldu diye a annesinin babasının öyle davranması haklı değil ileri ki yaşlarda misliyle görülür hata
Yapılması gereken şey çocuğunuzu ezdirmemek. Annesi ölen çocuklara tabiki özenli davnmak ama kendi çocuğunuza da aynı özenin gosterilmesi. Yani bir yandan yegenlerinize ilgi gosterilirken diğer yandan sizin çocuğunuz annesi sağ diye cezalandirilmamali.Gelecek adına en korktuğum şey sizin yaşadıklarınızı oğlumun yaşaması. Öte yandan oğlum ezilmesin diye uğraşırken kötü ve ilgisiz bir hala olmaktan da korkuyorum. Zamanla içimde biriken öfke ve oğlumu koruma içgüdüsü yeğenlerime karşı mesafe oluşturur diye korkuyorum..keşke çocuklar annesiz kalmasa...
Yavrum kıskanmıyor neyse ki. Çocukları sever kıskanmaz. Ama işte yeğenlerim pek paylaşımcı değiller. Oyuncak paylaşmazlar. Oğlun uyusun sen bizimle oyna derler. O gitsin buradan gelmesin derler :) kızmıyorum onlara daha çocuklar ve anneleri yok. Ama yetişkin olan ailem onlardan beter.