Sanırım artık bir ailem yok

Basiniz sagolsun , huzur icinde yatsin yengeniz
Ortalara gelene kadar size su yorumu yapacaktim , merak etmeyin hersey duzelecek , zamanla aci azalacak ve oglunuzla da ilgilenmeye baslayacaklar
Ne zaman ki babanizi okumaya basladim bi durdum , cok kizdim , en nefret ettigim zihniyet
Uzak durun bir sure
Telefonla abinizi arayin bol bol ama gitmeyin
Araya mesafe koyun , oglunuz da siz de bu muameleyi hak etmiyorsunuz

Ben de ilk birkaç ay yaşanılan acıdan, yeni hayatlarına alışma sıkıntısından olduğunu düşündüm. Ancak araba ve buna benzer birkaç olay daha yaşadıktan sonra mevzunun acıyla, en azından sadece acıyla alakası olmadığını anladım maalesef.
 
Ben de ilk birkaç ay yaşanılan acıdan, yeni hayatlarına alışma sıkıntısından olduğunu düşündüm. Ancak araba ve buna benzer birkaç olay daha yaşadıktan sonra mevzunun acıyla, en azından sadece acıyla alakası olmadığını anladım maalesef.
Lutfen ogluna sahip cik
Yegenlerinin durumuna cok cok uzuldum , allah hicbir cocugu annesizlikle sinamasin
Ama senin icin oglun en degerlisi , onun uzulmesine , ikinci.plana atilmasina izin verme yoksa ruhunda onarilmaz yaralar acilir kuzucugun
 
Sevgili Idrakyollariiltihabi Idrakyollariiltihabi
Ben seni çok iyi anlıyorum.
Sanırım içten içe hala ailen tarafından kabullenilmeyi, onay görmeyi, eşit davranılmasını bekliyorsun.
Aileni memnun etmek için kendi huzurundan fedakarlık yapıyorsun.
Sende kısmen kendimi gördüm. Ama asla memnun edemeyeceğini söylemeliyim.

Daha 15 gün önce (ki bol bulantı ve kusma olan bir hamilelik geçiriyorum) iş ile ilgili bir durum için babamın olduğu şehre 1 saatlik mesafeye gitmem gerekti. Tabi oraya kadar gelmişken kırılmasın diye akşamdan gidip onu görüp sabah işe geçeyim dedim. Ama benim girdiğim zahmetin bi değeri olmadığı gibi, sadece bir akşam ve bir gece kaldığım için sanki saygısızlık yapmış gibi algıladı babam :) halbuki ben gerçekten bir nevi sağlığımı ve bebeği riske atıp o yorgunluğa ve uykusuzluğa rağmen iyi bir şey yapmaya çalışıyordum.
Ama karşılaştığım şey memnuniyetsizlik oldu.

Senin durumunda da çocuğunla beraber otobüs yolcuğu yapman, ailende uzun zaman kalmak uğruna eşinle aranızın gerilmesi, annenin isteklerini karşılamak için maddi durumunu zorlaman gibi birçok iyi niyetli fedakarlık içeren hareket var ama karşılığında sürekli şikayet eden bi aile. Buradan bişey çıkmaz, ben kabullendim sen de denemelisin onlar düzelmeyecek.
Ailen hiç eşini sevmeyecek, onun için içindeki hırsı senden çıkaracaklar. Benim babam da böyle. Bir açık bulsam da neresinden laf söylesem diye uğraşır :) asla yakıştırmaz bana. Hemen en küçük hoşuna gitmeyen harekette suratı düşer, eşim dünyanın en kötü insanı olur. Ona bişey yapamadığından sözleriyle davranışlarıyla bana eziyet eder.
Ben kabullendim ama çocuğumun kalbinin kırılmasına müsaade etmezdim.
Evet yeğenlerin annesiz kalmış çok acı çok üzücü. Senin de onların yanında nispet yapar gibi çocuğuna sevgi gösterileri yapmadığın ortada. Ama oğlunun bir annesi var ve tabiki onunla ilgileneceksin. Ona annelik yeğenlerine halalık şeklinde olacak bu. Bu çocuklara böyle davranıldığı sürece travmayı asla kabullenip atlatamazlar ki. Hayatta herkes onları kayırmayacak. Okula gittiklerinde diğer çocukların annelerine de mi engel getirecekler. Tamam hassas bir dönem ama bu şekilde bir tavır içinde sürekli ama onların annesi yok yazık onlara her şey serbest şeklinde davranıldığında sonra çok çok daha büyük problemler ile karşılaşacaklar eminim ki.

Sana tavsiyem en fazla 1 gece kalmalı git, eşin de seninle gelebiliyorsa harika olur ondan çekindiklerini düşündüm okuduklarımdan. Gitme sıklığını azalt, o evde zaten oturmamış bi düzen var, belki de gitmemen daha iyi bile olur onlar için.
Çocuğuma bağırılıp müdahale edildiği yerde ben olsam durmam.

Yeğenlerim inanılmaz derecede şımarık ve sınır bilmeyen çocuklar oldular zaten. Kendi annelerinin verdiği eğitim ve terbiyeden eser kalmadı. Bir şey demeye kalksam "zaten anneleri yok sen ne duyguszsun" tepkisini alıyorum. Karışmıyorum artık bu konuda. Durmadan şımarık olmalarından ve yorulduklarından şikayet edip öneride bulununca da kabul etmiyorlar.

Evet asla memnun olmuyorlar. Asla yeterli gelmiyor yaptıklarım. Az evvel annemle kavga ettim telefonda. Bana neden soğuk ve mesafeli olduğumu sordu. "şaka mı bu anne bir de soruyor musun" dedim. Araba konusunu açtım. Bu bariz evlat ayrımı anne dedim. İki oğlu kullanırken kaza ve ceza aklına bile gelmezken kızı aldığında geliyor aklına. Nasıl bir iyi niyet beslemeliyim bu durumda dedim. Ne fesatlığım kaldı ne art niyetim. Ben yanlış anlıyormuşum her şeyi. Sor bakalım babana belki derinlerde bir sebebi vardır dedi. Anne sen haksız olduğunuz her durumda derinlerde sebep bahanesi sunuyorsun. İnan artık sebepleriniz umurumda değil dedim. Benim kardeşim benim arabamı istese, kocamı boşar yine de kardeşime hayır diyemezdim. Aramızdaki fark bu. Ben gemileri yakarım ailem için ama siz asla benim hakkettiğim değeri vermiyorsunuz dedim. Tabi ki kabul etmedi ve kapattı telefonu.
 
Merhaba
Ben başka bir açıdan yazacağım
Eşimin amcasının eşi, rahatsızmış yıllarca hastaymış ( şizofreni ) ve 3 çocugunu eşimin annesi bakmış ( babaanne ile bir oturduğundan ) eşim doğduğunda büyük çocuk -- lengee atalım bunu lengeee diyecek kadar yarım konuşurmuş
O kadar çok anı biliyorumki, oğlunun sünnetinde atak geçirmiş, eşimin annesi durumu kurtarmış,
Sonra intihar etmiş vefat etmiş en küçüğü daha emiyormuş eşimin annesine sarılırmış hep emmek için
Sonra amca tekrar evlenmiş, çocuklar hep eşim ve kardeşleri ile bir büyümüş yıllar geçmiş problemler artmış
İnanın ben düğün zamanı bile çok şaşıracağım şeyler yaşadım. Bir süre sonra kanıksanmış bir kendini önemsememe ne yaparlarsa haklılar konumu oluyor. Kocaman çocuk sahibi olmuş insanlar hala saçmalıyor sanki dünyada tek kayıp yaşamış gibi davranıyorlar. Ama amca / yengeye asla saygı duymak yok. İçlerinden biri benimle aynı zamanda evlendi, kayınvalidem nereye yetişeceğini şaşırmış, oğluna faydası olmayacak hale gelmişti. Ben eşimi de ailesini de sever ve güvenirim, ama başka biri ile problem yaşayabilirlerdi.
Şu an yeğenleriniz küçük olabilir, sevgiye ihtiyaç duydukları kadar adalet paylaşma ve hak duygularını da öğrenmeliler
Yoksa aileye karşı farklı bir tavır huy olacak
Siz ve oğlunuz her zaman dışlanacak ezilecek
Şimdi süt kuzusu, ilerde evlenirken eşine bile yansıyacak
Evet vicdan ön plana çıkıyor ama bir yerden sonra dur denmeli, o çocukların iyiliği için.
Şimdi göz kapattığınız şeyler, ilerde siz anlamadan alışkanlığa dönmesin.
Ailenize isterseniz kötü olun, ama yeğenleriniz için asıl doğruyu yapın, evladınızı unutmayın o da yaşarken annesiz kalmasın

İnanın yoruldum anneme bu konuda laf anlatmaktan. Hemen savunmaya geçiyor ve "sen kendi oğluna bak. Terbiyesiz laf dinlemiyor. Bir de yeğenlerin için akıl veriyorsun" diyor. Yani ben Yeğenlerim için doğru olan davranışı söyleme hakkına sahip değilim çünkü kendi oğlumu düzgün yetiştiremedim. Evet oğlum hırçın ve hareketli ama ben bu durumu değiltirebileceğimi düşünmüyorum. En azından fıtratın değişmeyeceğini biliyorum.
 
Senin çocuğun suçu, annesinin, babasının hayatta olması mıymış.
Ailen saçmalamış canım, bayram seyran da aranacak kadar samimiyet bırakırdım ben olsam.
 
yeğenlerine üzüldüm, annelere diyecek bişey bulamıyorum sen gitme gelme, hele baban o arabayı alsın başına çalsın diyesim geldi, hiç seevmediğim insan tipi, benim babam bizim arabamız olduğu halde yeri gelir alın benim arabamla gidin der, cezayı geçtim vursam adamın gıkı çıkmaz, eşine çok yansıtma ama eşin mesafe koysa haklı

Az önce annemle tartıştım telefonda. Ben art niyetliymişim. Babam belki bambaşka düşünüyormuş. Derinlerde başka sebepleri varmış belki. En muhteşem savunması budur. Derinlerde bilinmeyen sebepler. Bir de bilmediğiniz şeyler var der haksız olunca. Mevzuya gizem katınca kendimi sorgulayacağım çünkü haksız mıyım diye.
 
Basiniz sag olsun.

Torunlar arasinda ayrimcilik yapmak dogru degil. Bir tarafa sahip cikacagim derken, annesi hayatta olan cocuga ceza verilir bedel odetilir gibi davranilirsa ilerde o annesiz kalan yavrularda cok fazla davranis bozuklugu olur.

Mesela bizim annemiz yok bize herkes ne yaparsak yapalim anlayis gostermek zorunda gibi dusunebilirler.

Ya dedeleri nineleri cok uzgundur evet ama o cocuklara suan nasil davrandiklari, ilerde o cocuklarin tum hayatini, buyuk ihtimalle olumsuz etkileyecek...

Yani siz nadir gidersiniz, zaten uzaksiniz, zaten hergun de gitseniz aileniz sizden "beklenti" icinde oldugu icin memnun edebileceginizi pek sanmiyorum.

Ailelerin tuhaf duygulari oluyor, cocuklardan birinin basina bir olumsuzluk gelince, hayati daha guzel olana bedel odetir gibi davranmak, o kisiden ekstra ekstra beklentilere girmeyi kendilerinde hak gormek gibi. Hayati daha guzel olana kendini neredeyse suclu hissettiriyorlar. Ama yanlis yapiyorlar.

Benim de annem babam vefat etti daha lisede ve uni.de okurken. Kimseyle kiyaslamiyorum kendimi. Kimseden bekledigim bir anlayis musamaha hosgoru yok. Ama mesela gorumcem bosaniyor ve ailesi ile kendisi esimle bana yukarda anlattigim gibi davranmaya da tesebbus etti... Kadin ailesinin evine geleli 6 ay olmustu, biz turla geziye ciktik diye demediklerini birakmadilar, işte bencilsiniz biz uzulurken siz keyfinize bakiyorsunuz gibi. Kaldi ki burada cenaze de yok, 10 yildir her sene esini zaten terk eden kadin bosaniyor, zaten rutin gibi bir sey ve 6 ay gecmis ustunden...

Uzattim kusura bakmayin ama yasadiginiz durumu ayrimciligi cok iyi anladigimi dusunuyorum.

Benim ailem de çok sık yapar bana bunu. Kendi adıma beni mutşu edecek ne yapsam "AA cenaze var olmaz." "aa millet ne der çok bencilsin" "aaa ayıp olur öyle düşüncesizlik yapıyorsun" vs. Örneğin kendi bunalabilir gezebilir ama ben gezersem acı varken ne gezmesi. Kendi bir düğüne katılabilir ama ben gidersem yengem ölmüş ne düğünü.

Yengem yoğun bakımdayken oğlumu bırakıp gidemedim. Bakacak Kimse bulamadım. Ama önceki hafta zaten yanındaydım. Bana yapmadığını, demediğini bırakmadı annem. Evlat bir bende yokmuş, oğlum için yengemi kırmışım. Ne biçim insanmışım vs. Ki yengemin bilinci kapalıydı ve görüş yasaktı. Gitsem de yapacağım bir şey yoktu. Asıl derdi tabi ki oğlumu birilerine atıp oraya onu teselli etmeye yardım etmeye gitmemdi. Millet desin ki bak oğlunu bile önemsemeden anasını teselli etmeye gelmiş ne fedakar evlat. Hatırladıkça bunları mideme ağrı giriyor...
 
Öncelikle başınız sağolsun. evet zor şeyler yaşanılmış aile olarak inanın o yavrulara da çok üzüldüm. Ama siz evladınızı ve onun psikolojisini de düşünmek zorundasınız. Bence bencillik yapan tek taraf aileniz.
sizde bir sıkıntı olduğuna inanmıyorum.

Annem bana vicdan azabı yaşatmakta ve acaba ben mi hatalıyım diye sorgulamamı sağlamakta oldukça başarılıdır. Mutlaka ben yanlış anlamışımdır. Muhtemelen bu olayda da yine ben haksız olacağım.
 
Bence yanlış yapıyorsunuz. Demişsiniz ya eşimi karşıma alıyorum, karışamazsın diyorum diye. Benim eşimin babası da sizin aileniz gibi bir bakıma. Sürekli kır, dök, eleştir, babalık yapma ama evlatlık bekle. Bence saygı hak edilen bir şey. Düzgün aile bağları yoksa eğer klasik bir aile anlayışı beklemek de haksızlık evlatlardan. Bu dengeyi sağlayacak olan sizsiniz. Tüm bunlara rağmen eşim babasına karşı sürekli bir onaylanma ihtiyacı içindeydi ve takdir görmek için çabalayıp duruyordu. Bu arada hep ben ezildim. Ailesinin aslında ben olduğumu anlayamadı bir türlü. Sadece bu sebeple boşanıyoruz. Bu duruma tahammül edemedim çünkü ben. 10 senedir ben daha çok ailesi olmuştum oysaki. Siz de eşiniz ve çocuğunuza haksızlık yapıyorsunuz.

Ailem yok demişsiniz ama aileniz artık onlar zaten. Neden onları ikinci plana atıyorsunuz ki? İster buldumcuk desinler, ister görgüsüzlük desinler. Siz ne yaparsanız yapın düşünceleri değişmez ki. Sabit, kemikleşmiş artık. Ağzınızla kuş da tutsanız fark etmez. Neden oğlunuzu sefil ediyorsunuz, neden aşağılanmasına izin veriyorsunuz, dışlandığı, değersizleştirildiği bir ortama sokuyorsunuz? Sizin sorumluluğunuz evladınıza karşı. Hala olarak elinizden geleni yaparsınız. Evet acı çok taze fakat siz annelerini geri getiremezsiniz, annelik de yapamazsınız. Sizin çocuğunuzun annesi var diye suçlu mu, annesi yanında diye daha mı az sevilmeli, temel ihtiyaçları bile görmezden mi gelinmeli? Sonsuza dek annesi babası yanında mı olacak, kim garantisini veriyor bunun? Belki yarın sizlere de bir şey olacak, ne malum?

Benim teyzem de beni çok dışlardı, aşağılar ve ezerdi. Çocuklarını çok severdim. Onlar uzak bir şehirden geldiğinde koşarak anneannemlerde kalmaya giderdim. Annem yollamak istemezdi ve kızardım ona. Sonra gördüm ki teyzem aslında bana eziyet ediyormuş. Annem onunla yalnız bırakmazdı asla beni, yine de iki arada bir derede sıkıştırır üzer, ağlatırdı. Bu arada benim de babam yoktu, babasız büyüdüm. Dedem yetiştirdi sayılır beni. Yine de çocukken bana bir kere el kaldırdı, vurmadı ama kaldırdı. Annem gördüğünde kolumdan tuttuğu gibi çıktık evden apar topar. O benim çocuğum, ona bağırmayın bile diye. Ben annemi böyle hatırlıyorum ve inanılmaz saygı duyuyorum. Ama sizin yaptığınız gibi ezildiğim bir ortamda beni bulundursaydı sanırım anneme karşı içimde kırgınlıklarım olurdu, beni sevmediğini düşünürdüm. Çocuğunuz şu an hatırlamıyordur belki ama hatırlayacak yaşa geldiğinde de bunlar devam edecek, o zaman o da size kırılmayacak mı?

Bence yeterince fedakarlık yapmışsınız ve asla memnun olmayacak insanlar için kendinizi bu kadar paralamanız manasız. Lütfen yazdıklarıma alınmayın ama asıl sorumluluğunuz aileniz olan eşiniz ve oğlunuz. Onları ikinci plana atmayın lütfen. Bunu yapmak halalığınızı bırakmanızı gerektirmez ki. Başınız sağ olsun, kaybınız için üzgünüm.

Teşekkür ederim. Ben aileme karşı dik duruş sergileyemiyorum maalesef. Çocukluğumdan beri duygu sömürüsü yapmaları ile alakalı bir durum olabilir. Lakin hep acaba ben mi yanlış anlıyorum diye düşünüyorum. Bu kendimi sorgulama hali de onlara sonunda hak vermemle sonuçlanıyor. Olayları olduğu gibi yazdım ki ben mi yanlış anlıyorum diye dışarıdan bir fikir alayım.

AZ önce konuştum annemle. Yine ben art niyetli ve yanlış anlayan oldum mesela. Babam arabayı sakınmamış belli başka sebepleri varmış ben anlamamışım.
 
Yeğenlerim inanılmaz derecede şımarık ve sınır bilmeyen çocuklar oldular zaten. Kendi annelerinin verdiği eğitim ve terbiyeden eser kalmadı. Bir şey demeye kalksam "zaten anneleri yok sen ne duyguszsun" tepkisini alıyorum. Karışmıyorum artık bu konuda. Durmadan şımarık olmalarından ve yorulduklarından şikayet edip öneride bulununca da kabul etmiyorlar.

Evet asla memnun olmuyorlar. Asla yeterli gelmiyor yaptıklarım. Az evvel annemle kavga ettim telefonda. Bana neden soğuk ve mesafeli olduğumu sordu. "şaka mı bu anne bir de soruyor musun" dedim. Araba konusunu açtım. Bu bariz evlat ayrımı anne dedim. İki oğlu kullanırken kaza ve ceza aklına bile gelmezken kızı aldığında geliyor aklına. Nasıl bir iyi niyet beslemeliyim bu durumda dedim. Ne fesatlığım kaldı ne art niyetim. Ben yanlış anlıyormuşum her şeyi. Sor bakalım babana belki derinlerde bir sebebi vardır dedi. Anne sen haksız olduğunuz her durumda derinlerde sebep bahanesi sunuyorsun. İnan artık sebepleriniz umurumda değil dedim. Benim kardeşim benim arabamı istese, kocamı boşar yine de kardeşime hayır diyemezdim. Aramızdaki fark bu. Ben gemileri yakarım ailem için ama siz asla benim hakkettiğim değeri vermiyorsunuz dedim. Tabi ki kabul etmedi ve kapattı telefonu.

Boşuna laf da anlatmaya çalışma bence.
Yav he he modunda takılıyorum ben artık
Ve gerçekten umrumda değil
taa oradan neden benim canımı sıkmalarına huzurumu kaçırmalarına izin vereyim?
Her gün telefonla arıyorum, havadan sudan konuşuyorum, hayatımın detaylarını anlatıp ağzına asla laf vermiyorum. Çünkü sonradan aleyhime kullanılıyor bir tartışmada. İhtiyacını soruyorum, davet ediyorum falan o kadar.
Eskiden saatlerce telefonda eşime laf sayılmasını ve durmadan kalbimi kıracak lafları dinlerdim şimdi müsaade etmiyorum.
Aramız böyle pek bi iyi oldu
48 saatten fazla aynı ortamda da durmuyorum çünkü özlem giderince başlıyor memnuniyetsizlikler. Böyle tam tadında oluyor
Yeğenler için de;
Mesela piknik gibi, lunapark gibi çocukların evde olmayacağı bir yere götürürsün hepsini.
Hem oynarlar hem stres atarlar hem de evde olan sıkıntıları yaşamazsın.

Elinden gelenin fazlasını yapmışsın, evlatlık görevlerini biraz daha mesafeden devam ettir derim :KK66:
 
Öncelikle başınız sağolsun. Allah rahmet eylesin.

En büyük sorun bu işte. Niyet okumak. Benimkiler de böyle maalesef. Ben de bu durumdan biktim artik. İş dolayısıyla gidemiyoruz çok fazla ama onlara göre bu bir bahane. Bir karar alırız hemen eleştirir onu yapana kadar bunu yapsaydınız derler. Hele ki annem kendi kendine kurar da kurar. Bir iki olayda çocukluğundan beri sessiz sakin olan, onlara herşeyi kolaylaştıran ben patladı artık. Sesimi yükseltmek zorunda kaldım.

7-8 saatlik yola eşimle özel araba var gidemesek de benim için sen çık çık gel, gelmiyorsun, çocuklarla konuşurken çocuklara siz otobüse binin gelin, anneniz sizi getirmiyor vs. Ya da kocan getirsin bıraksın gitsin beş gün kalacaksak mesela 5 gün sonra almaya gelsin. Ne kadar kolay onlara masraf bize değil sanki. Otobüsle iki çocukla o kadar yol gitmek de kolaydı. Kendi arabaları olmalarına rağmen de senede bir zar zor gelirler. Gelsek miki gelmesek miki. Masraf çok olacak, uzak. E bize yakın sanki. Kız kardeşim 3 saat uzakta ona senede en az 3-4 kere her fırsatta giderler. Kendilerine yakın başka kız kardeşim var. Onun çocuğu benimkinden 5-6 ay küçük. Her gidişimde benimkiyle illaki kavgaları oluyor oyuncak yüzünden e çocuk onlar olacak. Ona takılmıyorum. Ama tutup da biz misafir ken evine her gün gelen yeğenime destek oluyorlar. E o küçük sen ver diyorlar benim çocuğuma düşünün. Ya da yeğenim evlerine ilk geliyormuş gibi kapıdan girer girmez bir sevgi gösterisi sarılmalar. Kaç kere gördüm benimkilerin uzaktan onlara baktığını sarılırken. Tamam onlar yakın huyunu suyunu biliyorlar ama biz de bikac gün kalıp gideceğiz yani. Biraz çocukların gönlüne girmeye ugrassaniza. O an sarılmak istemese benimkiler e soğuk bunlar, zaten unutmuş çocuklar baksana. Halbuki çocuklar ne hevesle ne sevinçle gidiyorlar. Sonra hayalkırıklığı. Az evi dağıtsalar azarvari konuşur annem sonra da bu çocuklar beni sevmiyor.
Otururuz akşam hiç görmemiş gibi tv ye kitlenip kalırlar ya da uyurlar. Ben az telefonu kurcalarsam aman geldiniz iki gün elinizde telefon diye çıkışır annem. E napayım herkes yokmusuz gibi davranıyor. Çünkü karar alırken sormuyoruz ya pek önemsenmiyoruz. Bunu anladım ben de. Aynı yani niyetimi okuma çabaları ve kendi kendilerine yorum yapmaları.
Evlendim çok maddi sıkıntım oldu bir kere sormadılar. Şuan durumumuz iyi ama kendimizce biraz gezsek hemen para harcamaya meraklı oluyoruz.

Aman öyle işte. Ben de dolmuşum. Siz de gitme sıklığınızi azaltin derim. Gidince de en fazla bir akşam kalın dönün. Tamam tabiki hassas bir donemdeler ama öte yandan sizin ki de küçük çocuk. Denge sağlamaları en çok yeğenleriniz için önemli. Onların kişiliklerini bencil olacak şekilde alıştırıyorlar da farkında değiller. Sorsan zaten sizi kim büyüttüden girip ananinizi babanızı beğenmiyorsunuzdan çıkarlar. Allah kolaylıklar versin.

Şu yazdıklarınızın aynısını yaşıyorum :) eksiği var fazlası yok. Bu kadar mı aynı olur tepkiler konuşmalar. En azından yalnız değilmişim onu anladım sağolun.
 
Kaybınız çok acı,Allah sabırlar versin.
Ailenizi son derece haksız buldum.
Tüm torunlarına merhamet ve sevgi dolu yaklaşmak bu kadar zor olmamalı.
Elbette yeğenlere hassas olunur ama bu hassaslığı diğer toruna kötü davranarak göstermek doğru değilki.
Gönülleri geniş değilmiş.

Babanızın mantığı da çok çok ilginç.
Evlat evlattır,evlenince değişen bişey olamaz.
İlle değişecekse daha sıkı bağlansaydı,siz onun "kız çocuğusunuz" .

Yerinizde olsam biraz seyreltirdim gitmeleri.
Ve çocuğum 'gereksiz' yere azarlandığında ufak da olsa tepki verirdim.
Bu süreçte de abimle irtibatımı azaltmazdım.Yeğenlerimi sık sık sorardım.
 
Abinizle iletişiminiz nasıl? Yani, anneniz/babanız değil de abinizin sizin yardımınıza ihtiyacı var. Onunla sık sık görüşün halini hatrını sorun, belki yeğenlerinizi yatılıya alın. Ama bence anne/babanızdan bir süre uzak durun. Sizin evladınız ağaçta mı yetişti, onlar torun da sizinki el mi? Bu zihniyet değişmez, siz de ona göre tavrınızı alın bence.

Abimle iyiyiz. Yani kardeşimle olduğu kadar değil ama samimiyiz yine de. Hiç kavga etmedik, sorun yaşamayız. Sık sık arıyorum abimi zaten. Ancak o biraz nasıl diyeyim saftır. İyi niyetlidir fazlasıyla. Ona yansıtmak istemiyorum o yüzden hiçbir sorunu. Etkileniyor fazlasıyla.
 
Başınız sağ olsun. Ben de herkes gibi sık gitmeyin ve uzun kalmayın dicem. Sizin yerinizde olsam anneme sen zaten çok yoruluyorsun bi de biz eklenmeyelim derim gel filan dediğinde. Abinize de bazı haftasonu vs gibi zamanlarda arayıp çocukları getir, onlara da sana da farklılık olsun derim. Tabi nasıl biri olduğunu bilmiyorum ama çocukların ortam değişikliğine ve biraz eğlenmeye ihtiyacı var deyip piknik vs organize ederim. Evet anneleri vefat etmiş ama yas kavramı için çok küçükler ve biraz değişiklik onlara gerçekten iyi gelebilir. Sizin gitmeniz gerekince de ben olsam eşimin izin gününde oğlumu ona bırakıp gider akşama geri dönerdim. Hem böylece oğlum her anne dediğinde içten içe onlar adına üzülmezdim.

Son olarak konuyla alakasız ama yorumlarda geçtiği için söylüyorum hiperaktivite teşhisi ilk okuldan önce konulamaz, sadece hareketli diye çocuğunuzu kimsenin böyle tabiri caizse yaftalamasına izin vermeyin lütfen. Hiperaktivitenin çok farklı kriterleri vardır ki hareketli olmak sadece bunlardan biridir. Her hareketli çocuk hiperaktif değildir.

Evet gittiğim uzman da çocuğunuz büyümeden herhangi bir teşhis koyamayız demişti. O yüzden beklemedeyim. Hoş, oğluma otistik diyen bile oldu alakası olmadığı halde. İnsanımız her şeyi çok biliyor maalesef.
 
kaybınız için geride bıraktıklarına Allah sabırlar versin.
ayrımın olduğu hiçbir yeri kabullenemiyorum. size kendi travmam üzerinde örnekleme yapıyım; çünkü çocukluğumda imanına kadar ayrımı yaşadım. koskoca kadınım hala psikolojik izlerini taşıyorum. bu ayrımı yapan öz be öz annemdi ailenin kara koyunu ilan etmişti, sebebi ablamın babası yok benim vardı. benim babam var diye beni hep annesizliğe mahkum etti. ablamın babası üvey diye beni hep üvey anne gibi büyüttü. izleri benliğime kazındı. şimdi hepsinden nefret ediyorum. anam da babam da rahmetli oldu. (öldüklerinde birbirimizi senelerdir görmüyorduk) ablam ve kardeşim yaşıyor. hepimiz birbirimizden bihaberiz. Rabbim onlara muhtaç etmesin yüzlerini görmek istemiyorum. onlardan haber almamak için akrabalarla da iletişim istemiyorum. evladımı asla muhatap bile etmedim. çünkü annem ona da diğer torunuyla bariz bir ayrım yaptı.
uzun lafın kısası evladınızı ayrım yapılan yerde büyütmeyin, izlerini ömür boyunca taşır durur.

Benzer şeyleri anlatınca annem bana kindar diyor. Sanki çok kolay çocukluk travmalarını silip atmak. Asla kabul etmiyorlar ayrım yaptıklarını. Ne desem boş o yüzden. Sadece evladımın yıpranmasına müsaade etmeyeyim yeter.
 
yine huyunu suyunu bildiğiniz insanlara alınma mevzusu. madem durum bu gidip beş gün kalmayın sizde. ayrıca çok da gerekli değil bence. orda zaten yeterince bi kalabalık var. sizin de küçük çocuğunuz var. oraya gidip yük oluyo olabilirsiniz o kalabalık içinde. ne gerek var ki.?

Annem ısrar ediyor kalmam için. Ben d eçok istemiyorum uzun uzun kalmayı. Bana zulüm oluyor ama annem ısrarla burası senin ailenin evi gelip hemen dönme. Kal yanımızda diyor. Yapılacak ütü, temizlenecek ev varsa demek ki.
 
Annem ısrar ediyor kalmam için. Ben d eçok istemiyorum uzun uzun kalmayı. Bana zulüm oluyor ama annem ısrarla burası senin ailenin evi gelip hemen dönme. Kal yanımızda diyor. Yapılacak ütü, temizlenecek ev varsa demek ki.
siz de sırf hizmet için dediğini bile bile kalıyorsunuz o zaman.
 
Merhaba hanımlar
Bu konuyu defalarca açmaya yeltenip her defasında "bencillik yapıyorsun idrak" diyerek göndermekten vazgeçtim. Ancak artık sahurda bile acıların kadını modundan sıyrılamadığım için yazmak istedim.

Yaklaşık 7 ay önce ailemiz için çok büyük bir kayıp yaşandı. Benim dostumu, abimin eşini genç yaşında kaybettik. Hala acısını sindirebilmiş değiliz. Geride iki küçük yeğenimi bıraktı. Kuzularım ya kabullenmek istemiyorlar ya da farkında bile değiller. Küçüğü 3 yaşında onun haberi bile yok annesini kaybettiğinden. Ara ara neden hala hastaneden çıkmadığını soruyor bize... Neyse bu konuda hala konuşamıyorum. Asıl konuya geçeyim.

Yengemin vefatından sonra abim çocuklarla birlikte ailemin yanına taşındı. Böyle büyük bir acının ardından adapte olmakta zorlanıyor herkes. Elimden geldiğince destek olmaya çalışıyorum 2 saat uzaklıkta ikamet etmeme rağmen. Yol uzun, özel aracımız yok ve oğlum asla otobüste durmuyor. Dolayısıyla sık gidemezsem de gittiğimde en az beş gün kalıyorum ailemde.

Gel gelelim her gittiğimde berbat bir psikolojiyle geri dönüyorum. Oğlum iki buçuk yaşında ve inanılmaz hareketli bir çocuk. Ailem tarafından sıkça eleştiriliyor, uzaylı muamelesi görüyor. Önceleri duymazdan gelmeye çalışsam da yengemin ölümüyle birlikte yeğenlerime gösterilen (gayet normal ve olması gereken) alaka ile birlikte oğlum daha fazla dışlandı. Öyle ki yeğenlerim kıskanmasın diye asla oğlumu sevmez ve ilgilenmezler. Ben oğlumun temel ihtiyaçlarını karşılarken bile sürekli beni uyarırlar. "ilgilenme oğlunla yeğenlerin kıskanır. Onlarla ilgilen" şeklinde. Ki ben elimden geldiğince hassasiyet gösteriyorum. Yeğenlerim, benim de canlarım...

Ancak takdir edersiniz ki benim oğlum da küçük. Zaten ailem tarafından sürekli azarlanan ve ilgilenilmeyen bir çocuk. Bir de annesi olarak ben ilgilenmeyince daha da hırçınlaşıyor. Üzülüyorum haliyle... Babam sürekli kıyas yapar. Yeğenim kabul edilmeyecek ve uyarılması gereken bir hareket yaptığında "annesi yok onun yapsın" derken o esnada ufak bir yaramazlık yapan oğluma sert çıkış yapabiliyor. Bir yandan yeğenlerim için fazlasıyla üzülürken, öte yandan ailemin bu tutumu karşısında oraya gitmek dahi istemiyorum.

Gelelim beni günlerdir ağlatan son olaya. Ailemin oturduğu semte çok uzak olduğum için geçen hafta annem bana bir fikirle geldi. "kızım siz bir şekilde buraya gelin iftara. Sonra bizim arabayla dönersiniz gece. Kardeşin bir ara alır arabayı" dedi. Tamam dedim. Nihayetinde iftarı açıp o saatte 2 saatlik yolu toplu taşıma ile dönmek imkansız. Bir şekilde gitmek de çok zordu ancak eşimi zorla ikna ettim. Zor olan kısmı da, annem eşimin çalıştığı sektörle alakalı evine bir eşya istedi. Bizi maddi açıdan oldukça zorlasa da asla lafını etmedim. Ancak o eşyayı ve bir çocuğu toplu taşıma ile götürmek zulüm. Buna rağmen sırf annemin gönlü olsun diye eşimi zorla ikna ettim. Sırtımda taşırım gerekirse annem sevinsin dedim.

İftara gitmemize bir gün kala annem beni aradı. "kızım babanı biliyorsun huysuz. Arabayı almanıza izin vermedi. Ceza falan yazılır" dedi. Dinlemedim gerisini zaten. Ağladığımı anlamasın diye apar topar kapattım telefonu.

Babamın genel düşüncesi kız evlendikten sonra başka bir aileye ait olur şeklinde olduğu için, sindiremediğim bu fikrin böyle bir olayda karşıma yeniden çıkmasıyla patladım artık. İki oğlu arabasını kullanabilir ama ben kullanmam. Niye, çünkü ben artık başkasının eşiyim. Baba kanatları altında yaşamını sürdüren varlığım, kocanın kanatları altında devam ettirilmek üzere özenle teslim edildi. Oğlum da kocamın soyundan olduğu için zaten asla yeğenlerim kadar sevilmeyecek. Ufak bir not eşimi de sevmezler zaten.

Uzun bir süre oğluma yapılan muameleye göz yumdum yeğenlerime destek olmak için. Ancak artık kaldıramıyorum. Ne bana yapılanı, ne de oğluma davranışlarını. Bir yandan kendime "idrak bencillik yapma. Yeğenlerini düşün" diye kızarken, bir yandan da "ama sen annesin. Senin oğlun da küçük. Neden hor görülsün" diye üzülüyorum.

İnanın araba mevzusu beni çok kırsa da mevzu araba değil. Ben artık ailem yokmuş gibi hissediyorum. Yalnız kalmışım gibi.

Ben gerçekten çok üzgünüm. Yengemi çok severdim. Onun acısı ayrı. Yeğenlerime, abime ayrı üzülüyorum. Lakin içimden ailemin yanına gitmek gelmiyor. Bu kadar dışlanmaya, sen hep verici ol ama biz seni hiç sormayalım. Ne haldesin merak etmeyelim tavrına tahammül edemiyorum. Evet çok zor bir durumdalar. Evet acıları çok büyük. Evet alışmaları çok uzun zaman alacak. Ama benim yavrum da küçük yahu. Tamam sevmesinler, ilgilenmesinler ama en azından sürekli eleştirip kızmasınlar. Çok mu zor bu dengeyi sağlamak.

Lütfen bana akıl verin. Uzun oldu kusura bakmayın ama ben ne yapmam gerektiğini bilmiyorum artık. Daha yazmadığım onlarca olay var. Bu hale gelmeme tek bir olay sebep olmadı. Şimdilik bu kadarını bilmeniz kafi. Teşekkürler şimdiden.

Kızıyorum böyle ailelere, sizin çocuğunuzda küçük ve bazı şeyleri anlama kapasitesi yok
Yeğenlerinizin kaybı çok acı ama bu kaybı diğer çocuğu ezerek telafi edemez kimse aksine oğlunuzun da yara almasına sebep olur, o yüzden evladınızı götürmeyin bence.
 
X