Howl'un Kitap Kulübü 🏰

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Sadece Nermin Yıldırım'in cümleleri için bile okunur zaten. Kadının üslubu çok güzel
Uzun hikaye konusunda da eniştene katılıyorum
 
Sadece Nermin Yıldırım'in cümleleri için bile okunur zaten. Kadının üslubu çok güzel
Uzun hikaye konusunda da eniştene katılıyorum
Uzun Hikaye 'yi sevdin yani. Ben neden pek etkilenmedim diye düşünüyorum şimdi, belki hemen öncesinde ya da sonrasında çok güzel kitaplar okumuşsam o hafif kalmis olabilir
 
Uzun Hikaye 'yi sevdin yani. Ben neden pek etkilenmedim diye düşünüyorum şimdi, belki hemen öncesinde ya da sonrasında çok güzel kitaplar okumuşsam o hafif kalmis olabilir
Ben kitaplardaki dinginliği severim. Kitaplarda aksiyon olsun, merak duygusu ön planda olsun beklentisi içinde olan kişilerin seveceği kitaplar değil. Ev kitabı da öyle. Aksiyon, macera yok. Kahramanın Portekiz'deki hac yolu olarak geçen Camino de Santiago'daki yolculuğu vasıtasıyla iç yolculuğunu anlatıyor. Yaşlı adam ve Deniz de gayet sakin aksiyonsuz bir kitap
 
Gunaydinnn
 
Bu ara pek yoksun sanki

Ben de alışamadım
Aslında her gün uğruyorum ama kitap okumayınca paylaşacak bir şey de bulamıyorum.
Bir kaç gün yorgundum gelen giden vardı.
Ayın 15 inde gece yarısını bitirdim ondan sonra okumadım.

Kaldığımız yerden devam ederiz .
 
Selamlarrr
ilk defa gördüm bunu Hayvan Mezarlığı da geriyormuş. Levaiz okumuştu. Gerçi Stephen King'in çoğu romanı öyle
Ben de hem korkarım hem çok severim Stephen'ım King'im
Hayvan mezarlığını okuduğumda çok korkmamıştım aslında. Beş Sevim onun gibi birşey mi ?
Beş Sevim daha çok psikolojik ve bence asla gerilecek bir durum yok:)
Mine Söğüt'ün Deli Kadın Hikayeleri'ni de öneririm:)
 
İyi akşamlar canım kitap kurtları. Bende lisedeyken John Saul - Şeytanın Labirenti kitabını okumuştum orda da şeytani olaylardan bahsediyor korkunç ama reel hayatı etkileyecek derecede değil. Söyliyim didim
 
Mart ayını 4 kitap ile bitirdim derken, dün Nadia'ya Sözüm Var isimli kitaba başladım. Sanırım mart bitmeden kitap bitecek ilk kitap kadar etkileyici değil.. Zana Muhsen bu kitapta İngiltere'ye döndükten sonrasında yaşanılanları, medyanın gücünü, etkisini ve bu süreçte kardeşini kurtarabilmek için çabalamasını anlatıyor. Ama şunu çok düşündüm dün gece.. Yemen'de doğan oğlunu arkasında bırakıyor ve kardeşi için çok büyük uğraş verirken oğlu için büyük bir kabulleniş söz konusu, çaba sıfır. Bunu kitapta hissettiğimde gidip oğluma sarıldım ben olsam napardım diye düşündüm Her neyse keyifli okumalar
 
Hoş geldin Ekim annesi arkadaşım
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…