Elinde değilmiş, Âşık olmuş...

ELMALI turtam ELMALI turtam bence eşinin aramama ve gelmeme sebebi şu an gerçekten aşık olduğunu sanması ve karşı tarafa olan sevgi saygısından. acı ama gerçek. cidden adam rahatlamış yaaa... okudukça sinir oldum.
tekrar yazıyorum kesinlikle ama kesinlikle tüm haklarını almalısın... yine yüz yüze gelmeyeceksin ki zaten avukat herşeyini halledecek sen neden acele edeceksin ki... ne kadar sürerse sürsün asıl onları sıkıntıya sokar uzaması... hiç sıkıntı çekmesinler mi yani? rahat rahat evlenip mutlu yuvalarını bir an önce mi kursunlar?
cümlelerim için özür dilerim, üzgünsün, haklısın ama sakın böyle bir hata yapma. ihtiyacın olup olmaması değil konu inan bana.
 
Çoğu yorumları okumaya çalıştım. Söyleyecek söz gerçekten bulamıyorum. Empati kuruyorum ben de sizin gibi hamileyim ve yaklaşık aynı dönemdeyiz. Benim başıma aynısı gelse ne yapardim diye düşünüyorum...
Şu durumda iyi yönleri dusunemiyorsunuz ama çok şükür ki mesleğiniz var ve kendi aileniz arkanizda olacak ve ayrıca maddi yönden o adama muhtaç olmadan evladını zi buyuteceksiniz.
Allah yardimciniz olsun, içinizde dogmayi bekleyen minik kahraman, hayatı boyunca en çok sizi sevecek ve siz de ona dünyadaki en kutsal aşk ile baglanacaksiniz.
 
Arkadaslar tekrar sagolun hersey icin. Su an yalnuz degilim cok sukur. Arkadasim gitmisti, duramamis tekrar geldi. Yalniz birakmak istemedi. Yanimda kalacak sagolsun.
bi arkadas yorumunda cocuk acisindan bakis acisini belirtmis. Haksiz demiyorum, hakli tabiki sonuna kadar. Fakat boyle bir durumda insan bebeginin nasil oldugunu bes gundur merak etmiyorsa ben onu dusundugunu sanmiyorum. Ask dedigi sey artik onun icin her neyse iste cocugunu bile unutturacak kadar onemli onun icin demek ki.
bazi arkadaslar iftira atabilir demis. Eminim o da vekalet verip tek celse de olup bitmesini isteyecektir. Arabasi disinda hicbir mala mulke tamah etmeyecektir.
Sessizce vazgecti herseyden. Karisindan, cocugundan...

Dedim ya aynı acıları yaşadım diye... başkasıyla beraber olduğunu söyleme cesareti yoktu belki de bizimkinde...Bir gün mutsuzum düşüneceğim diye gitti. Gidiş o gidiş.... Boşanırken sevgilisiyle duruşmaya geldiğinde öğrenmiştim ben de... Şunun için yazdım, ilk gittiğinde o kadar mutlu idi ki oğlunu bile gözleri görmüyordu. Ben de muhtemelen ilk duruşmada bitirir ve tamamen hayatımızdan çıkar diye düşünmüştüm. Dava açıldığında tazminat, altınlar ve nafakayı görünce o mutlu adam araya aracı koymaya başladı, ben karımı seviyorum, biz hiç konuşamadık, konuşalım diye... Davayı da uzattıkça uzattı. Para için. Çünkü geri kalan hayatına devam edebilmesi, balayı ve düğün için ihtiyacı vardı muhtemelen. Hiç de beklemiyordu belki de benden böyle bir şey yapacağımı... Sessizce herşeyi kabullenir giderim diyordu belki de. Öyle ya fedakar olan hep bendim. Oğlumu da alıp başka bir şehirde yeni bir hayat kurdum. O ana kadar baba olduğunu unutan adam (velayeti bile istemedi) birden baba olduğunu hatırladı. Şimdi ayda iki kez oğlumu görmeye geliyor. Ben de böyle birine oğlumu göstermek istemezdim, sonuçta öyle biri gibi oğlumun şekillenmesini istemiyordum, ancak mahkeme ayda iki kez hafta sonu bir gün oğlumu ona yatılı vermişti. Sizin bebeğiniz çok küçük olacağı için muhtemelen 6 yaşına kadar yatılı alamayacak ancak ayda iki kez sanırım bebeğinizi bir kaç saat görme hakkı verecek. Göstermeme gibi bir durumumuz olamıyor çünkü siz göstermeseniz de icraya para yatırıp polis eşliğinde kapıya dayanabiliyor.
Paraya tamah etmeyeceğini düşünürdüm ben de, sizin gibi, burdaki çoğu boşanmış kadınlar gibi... Ancak karşımızdaki kişilerin gerçek yüzünü boşanırken görüyoruz maalesef. O yüzden o kadar da emin olmayın. O şimdi sizden beklemediği için öyle görünüyor. Eşimi iyi tanıyorum diye emin olayın, bu yaşadıklarımız da sonuçta onları iyi tanımadığımızı göstermiyor mu??? Bu yüzden lütfen ama lütfen bebeğiniz için hakkınızı alın, yoksa bu ona ödül olur.
 
Dün konunu okuduğumdan beri çok etkilendim, hiç aklımdan çıkmıyor. Umarım iyisindir ki iyi ol. "Üzülme" demek kolay biliyorum. Çünkü hepimiz az ya da çok benzer acılar yaşadık ve kim bilir daha neler yaşayacağız. Ama senin aslında çok mutlu olman gerekir. Çünkü vicdanın rahat ve sen masumsun. Onun gibi kimseye kötülük etmedin, üzmedin. İnan Allah seni mükafatlandıracaktır.
 
Bir şey daha eklemek istiyorum. Şu an yaşadığın acıları, ciğerinin parça parça sökülme hislerini çok iyi biliyorum. İnsanın kalbi acır mı? Benim acıyordu... İçindeki tüm hislerini biliyorum. ama üzülme. Şu an için evet bunlar çok kötü geliyor ama bir süre sonra iyi ki bitmiş de diyeceğin günler gelecek. Önünde çok güzel bir hayat var ve o hayatı yaşaman için bu kişinin hayatından çıkması gerekiyor gibi düşün. Evet biliyorum sabretmek çok zor ama sabret lüften. Bebeğin ve sen çok mutlu olacaksınız inan bana... Onlar mı? Varsın evlensinler, varsın evlenmeden beraber yaşasınlar... İlahi adalet diye bir şey var, inan... Bu yaptıklarıyla hiç mutluluğu yakalayamayacaklar... Sen de bir şekilde bunu göreceksin, inan bana.... bir şekilde onun mutsuzluk haberini alacaksın, sabret... Sadece kendine ve bebeğine odaklan...
 
Empati yapmak bile insanı derinden sarsıyor.

Allah yardımcınız olsun, bebeğinizle bir ömür boyu mutlu olun inşallah..
 
Canım sakın ani karar verme. Hemen boşanma. Ailenin yanına git. Yüreğin biraz sogusun içindeki ateş bira sinsin mantıklı düşünmeye başla sonrasında araya avukat koyup herşeyin al elinden. Hakkın olanı al. Okadina bırakma sakın. Lütfen... Dün okudum yazını ve inan gece bile aklimdaydin. Rabbim sana sabır versin ins. Ani karar verme sakın.
 
Aaa aaaa aaaaa!!!!!
Dehşetle okudum yeminle. Bacım kusura bakma ama ne şrfsiz bir adammış ya!!!!!
Valla bildiğim tüm küfürleri saydım. Film gibi yeminle yaaaa..
İnsan hamile karısına bunu yapar mı? Hadi yaptı diyelim bu kadar mı gamsızsın be adam kadın öğrenmiş ne hale gelmiştir ortada bir can var hadi kadına acımıyorsun üzülmüyorsun tamam da peşinden gitmezmisin, ne halde öğrenmezmisin. Bir mesajla mı. Ay valla tutmayın beni ben sıkıcam ümüğünü herifin.
Sende de ne metanet varmış, valla o yellozun saçını başını yolar, o herifin de ağzına yüzüne eder büyük olay çıkartırdım ben kesin asla sakin kalamazdım. Tam şirrete bağlardım tam.
Lanet olsun ahlaksızlığı, aymazlığı içimize aşk diye sokanlara..
Her şeyi o kadar basite indirgediler ki... aşkmış... b.k aşk. Ne aşkı lan ne aşkı? Aşk senin neyine..
Ay lütfen git ortalığı ayağa kaldır, milletin gözünden düşür şunu çocuğunu gösterme.
İnşallah sokaklarda sürünen bir dilenciye dönüşür amin.
Aynen her kelimesine katılıyorum, ağzınıza sağlık. Cinsi ne bunun? Rezil herif. Öldü mü kaldı mı bebeğime bişey oldu mu demez misin hiç! İnşallah gün yüzü göremez! Herkese anlat herkes nefret etsin bu yaratıktan. Çocuğunu da asla ama asla gösterme, elinden geleni yap. Çocuğunu düşünen, onu taşıyan kadını arayıp sormamazlık yapmaz! O mesaj elindeki en büyük koz, kullan donuna kadar al o pisliğin!
 
Çok üzüldüğüm için yazıyorum, kusura bakma. Hayatındaki o kadın şimdi ona çok tatlı geliyor, beraber mutlular ve lise aşıkları gibi gezip tozmaktan, sorumsuzca hesapsız yaşamaktan memnunlar... bunu da aşk sanıyorlar. Ancak evlenip de aynı çatı altına girdiklerinde, hayatın sorumluluğu üzerlerine çöktüğünde o aşk sandıkları şey yerini hayat mücadelesine bırakacak. Birbirlerinin gerçek yüzünü o zaman görecekler....Bu hep böyle olmuştur. Flört dönemindeki şeylerin hep böyle devam edeceğini sanıyorlar.
Gerçekten karakterli insanlar olsalardı, kendi mutlulukları için arkada bıraktıkları kişileri de düşünüp onların vebaline girmezlerdi...
 
Tum guzel dilek ve dualariniz icin amin...
karsi tarafin magdur olma durumu yok. O an ki tepkisizligi herseyi bildigini gosteriyordu. Bugune kadararayip sormayan bir kez bile evine gelmeyen adam belki de o kisinin evinde kaliyor. Aslinda bu cumleye "belki" kelimesi fazla bile.
Gece oldu ya icim bi baska yaniyor. 2,5 yildir hic ayri yatmamistik oysa. Geliyor iste, hersey tek tek aklima geliyor. Tum anilar canlaniyor gozumun onunde. Bebegimiz olsun demesi bile dun gibi sanki. Henuz bahariydi hayatimizin (hayatimin), guze dondu.. kışa dondu..
O kadar garip ki bir anda nasil da degisti hersey. Anlayamiyorum. Neydi, ne ara oldu, nasil oldu..
ben bunu hak edecek ne yapmis olabilirim ki?
Diye diye yiyip bitiriyor insan kendini.
Bi insan bi başkasına bunu niye yapar, niye bu kadar zalim olur, sadık kalamayacaksa evlilik gibi bi sözün altına niye girer inanın bilmiyorum.

Sevdiğin adamın seni artık sevmemesi...
Seni hayatından çıkarmaya tenezzül etmeden seni koyduğu yere şimdi bi başkasını koyması...
Çocuğuma baba olarak bu adamı mı seçtim ben düşüncesi...
Planladığın geleceğin, hayalini kurduğun o mutlu ailenin "neden" ve "keşke"lerle üzerine çöküp korkunç bi belirsizliğe dönüşmesi ...

Hani derler ya hangi birine yanar ki insan. Ki empatiden ve gördüklerimden öteye gidemiyorum ben bunları yazarken, yaşamayı hayal bile edemem.

Ama siz güçlü bi kadınsınız. O manzara karşısında sizin duruşunuzu sergileyebilen çok fazla insan çıkmaz. Bağırıp çağırmaktan, rezil rüsva olmaktan daha çok koyar karşı tarafa o yüzüğü hiçbi şey olmamış gibi bırakıp gidebilmek.

Buradakilerin önerisini dinleyip bi arkadaşınızı çağırmışsınız yanınıza, sizinle kalacakmış çok sevindim. Bebeginizle ve sizle ilgilenecek güvenilir bi insan olsun hep yanınızda.

Bundan sonraki adımınız iyi bi avukat bulmak olmalı. Şu anda "elimde degil aşığım" diyen o şerefsiz itin tek yaptıgı adilik bu olmayacak ne yazık ki. Siz hicbir seye tenezzül etmez zannediyorsunuz ama o kadının, ailesinin ve cevresinin etkisiyle iş boşanma ve para mevzularına geldiginde degişecek sırf o parayı elinde tutmak için.

Hakkınız olanı başkasına vermenin asil bi tarafı yok. Hayallerinizi çalmaya yeltenen insanların size ait olan tek bi kuruşu daha çalmalarına izin vermeyin. Avukatla acil görüsmelisiniz.
 
Kadında suç yok adam olsaymış aldatmasaymış diyorsunuz ya öyle değil iste. O kadında pisliğin önde gideni. İci mi öyle bir nefret kapladiki. Evli olduğunu bile bile bir ilişkiye başlayan kadına ne derlerse onu diyorum. Adam zaten konuşmaya bile değmez. Bes para etmez. Pardon adam demisim adamcik olacaktı o. Kimin başına ne geleceği bilinmiyor. Rabbim imtihanı bazen çetin veriyor ki mükafatı büyük olsun. Allah yardımcın olsun. Geçecek hemde oyle bir geçecek ki. Sen gülerken onlar çamura batacaklar. O kadar sinirliyimki.
Ama diyeceğim birşey daha var. Evladın olunca yasadigin acıların hepsini unutacaksın. Çünkü esi benzeri olmayan bir sevda doğacak. Hayırlısıyla kavuşursun inş. Bebeğine. O senin huzurunla besleniyor. Lütfen kendini telkin et ve günlerdir içinde üzülen bebeğinin yüzünü güldür bugün.
Sen çok güçlü ve gururlu bir kadinsin
 
Çok üzüldüğüm için yazıyorum, kusura bakma. Hayatındaki o kadın şimdi ona çok tatlı geliyor, beraber mutlular ve lise aşıkları gibi gezip tozmaktan, sorumsuzca hesapsız yaşamaktan memnunlar... bunu da aşk sanıyorlar. Ancak evlenip de aynı çatı altına girdiklerinde, hayatın sorumluluğu üzerlerine çöktüğünde o aşk sandıkları şey yerini hayat mücadelesine bırakacak. Birbirlerinin gerçek yüzünü o zaman görecekler....Bu hep böyle olmuştur. Flört dönemindeki şeylerin hep böyle devam edeceğini sanıyorlar.
Gerçekten karakterli insanlar olsalardı, kendi mutlulukları için arkada bıraktıkları kişileri de düşünüp onların vebaline girmezlerdi...
Ya hayır benim anlamadığım nokta bu adam ne zaman aşık oldu ya? Her zaman konu sahibi ile, her zaman evden işe işten eve, aşk bir anda nasıl olabiliyor? Birde insan şüphelenmez mi? Konu sahibine sordum ama cevap verecek durumda değil anlıyorum onu. Ama senin konularını biliyorum arkadaşım. Sence bu cevabını alamadığım soruların nasıl bir cevabı olabilir?
 
Ya hayır benim anlamadığım nokta bu adam ne zaman aşık oldu ya? Her zaman konu sahibi ile, her zaman evden işe işten eve, aşk bir anda nasıl olabiliyor? Birde insan şüphelenmez mi? Konu sahibine sordum ama cevap verecek durumda değil anlıyorum onu. Ama senin konularını biliyorum arkadaşım. Sence bu cevabını alamadığım soruların nasıl bir cevabı olabilir?
Anlayamıyorsun. Hani derler ya minareyi çalan, kılıfını hazırlar diye... Ben anlayamadım. Çünkü bu kişiler aynı iş yerinde idiler. Beraber olduğu kadını benden daha çok görüyordu. Beraber ortak daha çok vakit geçiriyorlardı. Dolayısıyla evde de telefonla görüşmelerine gerek yoktu, çünkü ertesi gün zaten yine beraberlerdi. Eski eşim iki kişiyi idare etmekten memnundu belli ki. Krallar gibi bir hayat... düşünsene evdeki de seviyor, dışardaki de... Evdeki ihtiyaçlarını karşılıyor, ütü, çamaşır, yemek... dışardaki de gönlünü yapıyor.... Ancak biz de sanırım şöyle bir durum oldu: beraber olduğu kişi bekar idi ve muhtemelen ben daha ne kadar bekleyeceğim diye sıkıştırmaya başladı. Eski eşin de artık bir karar vermesi gerekiyordu, evdeki mi, dışardaki mi... Benimle ilgili keşfedeceği hiç bir şey kalmamıştı, dışardaki daha cazip geldi muhtemelen. bir de oğlum ve ben onun için sorumluluktuk, oysa o kadın ondan böyle şeyler beklemiyordu. Sıkıştırmalar devam edince artık eski eşe de bir karar vermek düşüyordu. Son zamanlardaki olur olmaz huysuzluğundan biraz anlamlar çıkarmaya çalışıyordum ama elinizde kanıt yok ki... ispat yok... Bazen işine, yorgunluğuna bağlıyordum.
Evet en sonunda kararını ondan tarafa kullanmıştı. ancak bunu nasıl söyleyecekti, işin bir de o kısmı vardı onun için. Ben aşık oldum diyemezdi. Ya benim yakalamam gerekiyordu ya da onun gitmesi. Sonunda mutsuzum diye gitti...
Şunu söylemek istiyorum günü birlik aldatmalarda da dikkatli olabiliyor erkekler, ancak beraber olduğu ikinci kadına duygusal bir şey hissediyorsa daha bir temkinli oluyorlar. İkinci telefonları olabiliyor mesela ya da telefonunda erkek ismi ile kayıt edebiliyor o kişiyi... Böyle bir işe girince o kadar kurnaz oluyorlar ki, anlayamıyorsunuz. Anlasanız da zaten ne değişiyor ki...
 
O kadar üzüldüm ki.. Yazınızı okurken boğulduğunuzu hissettim. Her şerde var bir hayır. Eşiniz olacak kişi nasıl bir karaktere sahip ki siz bu haldeyken sabah o mesajı gönderebilmiş.. Bu nasıl insafsızlık... Çok zor olacak ama bebeğiniz için çok güçlü olun.. Çok üzgünüm çok..
 
Anlayamıyorsun. Hani derler ya minareyi çalan, kılıfını hazırlar diye... Ben anlayamadım. Çünkü bu kişiler aynı iş yerinde idiler. Beraber olduğu kadını benden daha çok görüyordu. Beraber ortak daha çok vakit geçiriyorlardı. Dolayısıyla evde de telefonla görüşmelerine gerek yoktu, çünkü ertesi gün zaten yine beraberlerdi. Eski eşim iki kişiyi idare etmekten memnundu belli ki. Krallar gibi bir hayat... düşünsene evdeki de seviyor, dışardaki de... Evdeki ihtiyaçlarını karşılıyor, ütü, çamaşır, yemek... dışardaki de gönlünü yapıyor.... Ancak biz de sanırım şöyle bir durum oldu: beraber olduğu kişi bekar idi ve muhtemelen ben daha ne kadar bekleyeceğim diye sıkıştırmaya başladı. Eski eşin de artık bir karar vermesi gerekiyordu, evdeki mi, dışardaki mi... Benimle ilgili keşfedeceği hiç bir şey kalmamıştı, dışardaki daha cazip geldi muhtemelen. bir de oğlum ve ben onun için sorumluluktuk, oysa o kadın ondan böyle şeyler beklemiyordu. Sıkıştırmalar devam edince artık eski eşe de bir karar vermek düşüyordu. Son zamanlardaki olur olmaz huysuzluğundan biraz anlamlar çıkarmaya çalışıyordum ama elinizde kanıt yok ki... ispat yok... Bazen işine, yorgunluğuna bağlıyordum.
Evet en sonunda kararını ondan tarafa kullanmıştı. ancak bunu nasıl söyleyecekti, işin bir de o kısmı vardı onun için. Ben aşık oldum diyemezdi. Ya benim yakalamam gerekiyordu ya da onun gitmesi. Sonunda mutsuzum diye gitti...
Şunu söylemek istiyorum günü birlik aldatmalarda da dikkatli olabiliyor erkekler, ancak beraber olduğu ikinci kadına duygusal bir şey hissediyorsa daha bir temkinli oluyorlar. İkinci telefonları olabiliyor mesela ya da telefonunda erkek ismi ile kayıt edebiliyor o kişiyi... Böyle bir işe girince o kadar kurnaz oluyorlar ki, anlayamıyorsunuz. Anlasanız da zaten ne değişiyor ki...
Ben her zaman derim. aldatmanın her türlüsü iğrençtir ama gönül kayması bambaşka bir şey. Evli bir adamın gönlünün kaymaması lazım ya. Evet bir boşluğa düşer bazı şeyler olabilir ama gönül kayması beter bir durum. Nasıl bu kadar gözleri kör olabiliyor anlamıyorum. Allah onların yanına bırakmaz bunları. Pislikler.
 
Ya kızlar bu boşanmalar, flörtler o kadar yaygınlaştı ki inanın her gün bir boşanma ve aldatma haberi alıyoruz. Şuanda çalıştığım dairede arkadaşlarım millet boşanmak için kuyrukta!!! Çok basite indirgenmiş. Millet gönül sefasına ne çocuğuna bakıyor ne eşine çocuğuna. Bakıyorsun eşi çok güzel, dört dörtlük, iyi bir insan ama aldatılmış. Artık alışkanlık ve özent olmuş erkekler arasında. Heyecan arıyorlar. Veya birbirlerine heriflik taslıyorlar. İnanın ki iğrendim yemin ederim ya. Allah yola getirsin hepsini. Daha geçen gün bir yerde 70 yaşında ki adam(zengin) ile 25 yaşında ki kızın('ikisi de evli) cinsel videosunu gördüm. Görmem gerekliydi ve şok oldum. Bu insanlık nereye gidiyor ya? Tedirgin bir hayat bizi bekliyor artık....
 
Bu yükü tek başıma taşımak çok zor. Elbet söyleyeceğim birilerine. Kendimi hazırlamaya çalışıyorum ama ne zaman hazır olacağımı da bilmiyorum inanın... Sağolun...

yükü tek başına çekmiyorsun.. yükün yükümüzdür.. önceliğin bebeğin olsun.. şerefsizliği besbelli bir yaratık için evladını da üzme içinde.. o muhteşem varlık senin bir ömür dayanağın olacak.. sen bir kadın olarak çok güçlüsün emin ol.. o gücü içinde yakala ve asla yıkılma.. o pisliğin karşısında da yıkılmış görünme.. hepimiz kadınız hepimizin başına gelebilir.. önemli olan ayakta kalmak.. önce kendimiz sonra çocuğumuz için.. çünkü çocuğumuzun sağlıklı bir anneye ihtiyacı var..

senin için diyebileceğim tek keşke şu: keşke o aldatmayı belgeleseydin de donuna kadar alsaydın.. hoş şimdi de alırsın evladın var eşek gibi bakacak..
 
X