- 14 Ekim 2012
- 1.416
- 38
huzur evlerini öyle anlatmışsınız ki daha 30 olmadan benim de gidip yaşayasım geldi.neymiş para gelsin diye uzun yaşayın isteyeceklermiş.bir film vardı ya güneşi gördüm onu hatırlamak lazım ya da haberleri takip etmek.sonuçta siz parayı oranın sahibine ödersiniz,orada çalışanlar üç kuruşa ihtiyar bakıyorum diye her pisliği yapar üstelik döver,gözlerinde de en ufak şefkat kırıntısı olmaz.
bir de çocuğun ilerde anneye babaya sahip çıkacağı kesin değil denmiş.evet kesin değil ama çocuklarımız olmazsa bize kimsenin sahip çıkmayacağı kesin.
Sadece '' hadi şimdi genciz,güzeliz ; ya yaşlanınca ne halt ederiz,bize kim bakar '' diye çocuk yapılmaz elbette değil mi?
Bunu yazan arkadaş salt bu düşünceyi benimsiyor olamaz.
Biz onun sorumluluğunda yaşlanma planları yapmayacağız;O bizim sorumluluğumuzda yetişecek.
Ben bir anne olarak birazda huysuz bir kişilik olarak hep bir huzur evi hayali kurmuşudur,evladım ya da evlatlarım umarım beni sokağa atmış gibi hissetmezler kendilerini ve sık sık ziyaretime gelirler.
Yapamam gibi geliyor,karışırım;surat asarım,keyif kaçırırım sanki.
Hele eşimle beraber gidersek başlarına yazık vallahi çocuklara
Ben çocuklarımı mutlu,neşeli bir hayatı paylaşmak;keyifli sofralarda muhabbetler etmek,canım kanım nefesim olan birileri ile aile olabilmek,zekasına ve ideolojisine oldukça güvenen bir kadın olarakta iyi birilerini yetiştirebilmek ....gibi gibi gibi içinde kendi menfaatlerimi barındırmayan anlar ve paylaşımlar için dünyaya getirmeye niyetlendim.
Yeryüzünde annelik olgusu var ise;benim fizyolojimde bunu yaşamaya müsait ise bunu yaşamaktan kendimi alıkoymayı hiç aklımdan geçirmediğim için anne oldum;bu çocuk ileride benim yaşlılığımın garantisi olsun demek aklımın köşesinden geçmedi,kimseninde bu niyetle dünyaya çocuk getirmesini annelikle bağdaştırmam.
Annelik benim hayatımın mucizesi oldu diye de kimseden bunu mucizevi bir olgu olarak görmesini beklemem.
Ha şu da var ki;insanlar bazen fikirlerini desteklemek için komik örneklere başvuruyor.
Sabahlara kadar Lync,Kubrick,Tarantino,Fincher dvd koleksiyonlarını;ps3 oyunlarını,kitapları ve en baba eleştirilerini,satranç turnuvalarını,bowling gecelerini,seyehatleri hemde 5 yıldız ya da karavan farketmeyen gezileri,kombine maç izleme keyfini,her yıl diplomamızı bir üst mertebeye çıkaracak tezleri hazırlayarak yüksek lisansımızı....gibi gibi gibi bir çok şeyi eşim ve ben oğlumuz hayatımızın taa içinde hatta tam merkezindeyken yaptık.
Bu örnekleri evli ve çocuksuz insanların lüksü gibi görmek ne derece yerli yerinde bir örnek bilemedim
Yine bu arada burada bu sanırım 2. yazım;savunduğum fikir gram değişmedi.
Anne olmak istemeyene anne olmayı nasıl istemezsin demek çok yersiz,bu derece istemeyen birinin zaten olmaması en isabetli olanı.
Ama tek yanılgı istememe fikrini savunurken buna uydurulan kılıfların gerçekleri birebir yansıtmadığı.
Bu insanların yaşam tarzı ile alakalıdır,karekterleri ile de.Hiç çocuksuz ve keyifsiz,hobisiz,ot gibi bir hayatta kişinin tercihleri ve sosyal çevresi ile alakalıdır,3 çocuklu ve dolu dolu keyif süren birininde...
Sadece '' hadi şimdi genciz,güzeliz ; ya yaşlanınca ne halt ederiz,bize kim bakar '' diye çocuk yapılmaz elbette değil mi?
Bunu yazan arkadaş salt bu düşünceyi benimsiyor olamaz.
Biz onun sorumluluğunda yaşlanma planları yapmayacağız;O bizim sorumluluğumuzda yetişecek.
Ben bir anne olarak birazda huysuz bir kişilik olarak hep bir huzur evi hayali kurmuşudur,evladım ya da evlatlarım umarım beni sokağa atmış gibi hissetmezler kendilerini ve sık sık ziyaretime gelirler.
Yapamam gibi geliyor,karışırım;surat asarım,keyif kaçırırım sanki.
Hele eşimle beraber gidersek başlarına yazık vallahi çocuklara
Ben çocuklarımı mutlu,neşeli bir hayatı paylaşmak;keyifli sofralarda muhabbetler etmek,canım kanım nefesim olan birileri ile aile olabilmek,zekasına ve ideolojisine oldukça güvenen bir kadın olarakta iyi birilerini yetiştirebilmek ....gibi gibi gibi içinde kendi menfaatlerimi barındırmayan anlar ve paylaşımlar için dünyaya getirmeye niyetlendim.
Yeryüzünde annelik olgusu var ise;benim fizyolojimde bunu yaşamaya müsait ise bunu yaşamaktan kendimi alıkoymayı hiç aklımdan geçirmediğim için anne oldum;bu çocuk ileride benim yaşlılığımın garantisi olsun demek aklımın köşesinden geçmedi,kimseninde bu niyetle dünyaya çocuk getirmesini annelikle bağdaştırmam.
Annelik benim hayatımın mucizesi oldu diye de kimseden bunu mucizevi bir olgu olarak görmesini beklemem.
Ha şu da var ki;insanlar bazen fikirlerini desteklemek için komik örneklere başvuruyor.
Sabahlara kadar Lync,Kubrick,Tarantino,Fincher dvd koleksiyonlarını;ps3 oyunlarını,kitapları ve en baba eleştirilerini,satranç turnuvalarını,bowling gecelerini,seyehatleri hemde 5 yıldız ya da karavan farketmeyen gezileri,kombine maç izleme keyfini,her yıl diplomamızı bir üst mertebeye çıkaracak tezleri hazırlayarak yüksek lisansımızı....gibi gibi gibi bir çok şeyi eşim ve ben oğlumuz hayatımızın taa içinde hatta tam merkezindeyken yaptık.
Bu örnekleri evli ve çocuksuz insanların lüksü gibi görmek ne derece yerli yerinde bir örnek bilemedim
Yine bu arada burada bu sanırım 2. yazım;savunduğum fikir gram değişmedi.
Anne olmak istemeyene anne olmayı nasıl istemezsin demek çok yersiz,bu derece istemeyen birinin zaten olmaması en isabetli olanı.
Ama tek yanılgı istememe fikrini savunurken buna uydurulan kılıfların gerçekleri birebir yansıtmadığı.
Bu insanların yaşam tarzı ile alakalıdır,karekterleri ile de.Hiç çocuksuz ve keyifsiz,hobisiz,ot gibi bir hayatta kişinin tercihleri ve sosyal çevresi ile alakalıdır,3 çocuklu ve dolu dolu keyif süren birininde...
inatla, ısrarla buraya gelip, neden sürekli yazılanlara yönelik cevap verdiğinizi anlamıyorum. ciddi anlamda anlamıyorum. dönüp dolaşıp aynı konuya dönüyoruz bu tür cevaplar oldukça. bu konu, çocuk sahibi olmayı istemeyen ve düşünmeyenlerin konusu. hali hazırda çocuğu olanların/olacakların alanı değil ki. forumda muhakkak "iyi ki doğurmuşum, neden çocuk sahibi oldunuz, anne olmak..." gibi başlıklar vardır. sizce de oraya gidip bunları yazmanız daha mantıklı değil mi? 2. yazım sanırım demişsiniz ha 2 ha 12, başlık size hitap etmiyor ki, siz bu başlığa uymuyorsunuz ki, tıpkı bizim anne olmak gibi bir başlığa uymayışımız gibi. sürekli bir kıyas, sürekli bir kendini avutma hali, siz bu sebeplerle yazmıyor olabilirsiniz ama anlaşılan şekli bu, üzgünüm. tamam ne güzel anne olmak istemişsiniz, olmuşsunuz, pişman değilsiniz, halinizden memnunsunuz... tamam anladık. lütfen şu konuyu, başlığına uyan kişilere bıraksın herkes. bütün bu yazdıklarım sadece size yönelik değil, aldığım bir hedef değilsiniz. çocuğu olup da buraya inat ve ısrarla yazan herkese yönelik yazdım. ancak en son sizin yazınızı gördüğüm için, sizin mesajınızı alıntılayıp cevap yazdım.
Filtrekahve...Bu konuda okuduğum ilk mesajınızda, çocukları kediyle köpekle kıyaslamanız yer alıyordu...Bir çok tepkiyi bu yüzden çektiniz....
Yine bir çok mesajınızda, çocuklu ailelerin nelerden mahrum kaldıklarını, onlara acıyarak ifade eder bir tavrınız yer alıyor..
Ama büyük yanılgı içinde olduğunuzun farkında değilsiniz..Zira bir çok çocuklu aile, sizin yaptıklarınızı, hatta daha fazlasını yapabilmekte, bundan emin olun...
Yine en son mesajlarınızda, çocuk yapan insanların, geleceklerini garanti altına almak için çocuk yaptığını iddia ediyorsunuz...
Bu durumda çocuklu kadınlara söz hakkı doğurduğunuz gibi, çocuk sahibi olmak isteyen insanların da tepkisini çekiyorsunuz..
Yani sizin ifadeleriniz çok dik ve sivri...
Çocuk sahibi olmak istemiyor olabilirsiniz..Bunu defalarca nedenleriyle belirttiniz...
Kimse size "50 kere girip girip belirtmeyin efendim bu isteğinizi...Burası sohbet bölümümü" demiyorsa, zaten böyle bir hak kimsede yoksa, sizin de kimseye "Burası bizim bölümümüz, gidin kendi bölümünüze" deme hakkınız bulunmamaktadır..Zira burası bir forum...
sonuna kadar katılıyorum, hem de anlayarak, gözümün önüne getirerek. 3 kat aşağı iniyorum, postayı alıp eve çıkıyorum. aman yarabbim, sanırsın 1 haftadır yokum. o nasıl zıplama, o nasıl etrafımda dönme, o nasıl sevinç :) bir kap mama, bir kap su ile, koşulsuz sevgi nasıl alınabilir, işte böyle. gece uyandı derdi yok, altına yaptı derdi yok, evde yalnız bırakamam derdi yok, ağlaması yok, kendi yiyor kendi içiyor kendi uyuyor yahubir köpekten aldığım hazzı, hatta uzaktan bile olsa bir köpek gördüğüm zaman aldığım hazzı hiç bir çocuk/bebek vermedi, veremez.
geçenlerde eşim "çocuk istememekle doğru şeyi mi yapıyoruz?" diye sordu, ben de hemen, çocuğu olan arkadaşlarımızla görüşme ayarladım. sonuç? bana sarılıp "aşkııııım, aşkım o neydi, ne yaşadık biz bu 2 saatte, aman yarabbi evlerden ırak" demesiyle son buldu. başarı ile geri püskürtüldüüstelik hile yapmamak için, en son gördüğümüzde çok akıllı, uslu, sakin olan çocukla görüştük
arkadaşım ve ben, 2mizde 6 senedir evliyiz. geçen gün 6 senede neler yaptık diye konuştuk. kaba taslak, ayrıntısız sonuçlar;
6 senede ben bine yakın çeviri yaptım.
arkadaşım hamile kaldı.
eşim boksa başladı.
onun eşi işe gitti geldi.
biz tatil haricinde, başka şehirleri görmeye gittik, bir kaç saatliğine bile olsa.
arkadaşım doğurdu.
bizle, işimizle ilgisi olmayan seminerlere katıldık, maksat gelişim hatta eğlence.
arkadaşım evde çocuğuna bakıyor.
eşim, osmanlıca öğrenmeye karar verdi.
arkadaşımın eşi ya işte, ya evde uyuyor. arkadaşım tek başına çocuğunu büyütüyor.
tatillere gittik geldik.
arkadaşım çocuğu büyüttü, üni.ye başlamaya karar verdi. dershaneye yazıldı. sevindik.
biz, şehrimizdeki barınakları bulduk, yardımcı olmaya başladık.
arkadaşım boşanmaya karar verdi.
ben tenise başladım.
arkadaşım, tekrar hamile kaldı. dershane, üniversite hayal oldu bir kez daha.
şımarıklık yaptık, ev taşıdık 1-2 kere.
arkadaşım doğurdu.
taşındığımız yerlerde, maddi imkanları kısıtlı insanlar bulduk. para, yiyecek yardımı kabul etmediler, çocuklarına derslerinde yardımcı olduk.
arkadaşım mutsuz, eşini sevmediğini söyledi.
ben eşimi kapılarda, şarkılar söyleyerek karşılarım. arkadaşım bugün bana "mutluluğunu içinde yaşa" dedi.
ben üzüldüm, o içini döktü.
"kızının yanında bari bunları yapma" dedim. o ise mutsuzluğunu bana yükledi.
bugün bir kez daha çocuk sahibi olmadığıma sevindim. ayak bağım yok, mecbur olduğum için değil, sevdiğim için evliliğim devam ediyor. doğurmak 2. derece bir mesele, en önemlisi, doğurup pişman olmamak.
çocuklarla hayvanları kıyaslamadım. yanlış hatırlamıyorsam bir köpek bana daha fazla haz veriyor dedim. yani kendi haz alma zevkimi kıyasladım. bunu anlayamıyorsanız, elimden bir şey gelmez.
çocuk yapanların geleceğini garantiye alma olayını, bir başkası "yaşlanınca naparız, kim bakar" vs gibisinden bir şeyler yazmıştı. BEN değil, bir başkası böyle yazmıştı, ben de bunun bencillik olduğunu belirtmiştim. dönüp dikkatlice bakarsanız, bu konuyu başkasının İLK gündeme getirdiğini, benim de o kişinin söylediklerine yönelik yazdığımı anlarsınız.
çocuklu aileler şunu yapabilir bunu yapamaz demedim. çocuğu olan bir arkadaşımla geçen gün oturuyorduk. kendisi açtı konuyu, "çocuk doğurmadın da ne yaptın 6 senede" şeklinde, amacı kendince beni küçümsemekti, kendi kendini rencide etti ve gitti. zaten "6 senede biz ne yapmışız arkadaşım ne yapmış" diyerek yazdıklarımı DİKKATLİCE okursanız, yazma sebebimi son 2 satırla yazmışım, çocuk doğurmak 2. mesele, önemli olan çocuk doğurduktan sonra pişman olmamak" diyerek. yoksa, maddi imkanlarımız el vermeyebilirdi eşimle, yine çocuk yapmazdık, evimizde otururduk paşa paşa. anlamak istediğiniz yerlerden anlamışsınız, daha doğrusu çarpıtmışsınız.
çocuklu ailelere acımadım hiç, her koyun kendi bacağından asılır ve herkes kendi kararını kendi verir değl mi? ben sadece arkadaşıma acıdım. istemediği halde evli kalışına, çocuk doğurmak zorunda kaldığı için meslek sahibi olamayışına. bahsettiğim arkadaşım buradan biri olmadığına göre, acıdığım insanlar arasında buraya yorum yazanlar yok.
Çarpıtmadım...Öyle söylemedim böyle söyledim ile olmuyor bu iş...Takındığınız tavır ortada...
Gayet te bir çocukla kedi köpeği kıyaslamışsınız...Altına etmiyor, evde yalnız kalabiliyor v.s..Hayvanlar doğası gereği, tek başına hayatta kalabilme yetisiyle yaratılmışlardır...Bebekler ise öyle değildir...
Eşiniz çocuk yapsak mı diye düşünmüş..Hemen onu çocuklu bir aileye(yani kabus evine) götürmüşsünüz..Ay tanrım o da ne, iyi ki kurtarmışsınız onu bu fikirden...O da neymiş öyle? Nasıl sancılı bir 2 saat geçirmişsiniz?
Yaşlılık olayına gelince, o arkadaş size başka bir şey demek istemiş aslında..Siz de paşa paşa o olayı çarpıtmışsınız bencilliğe getirmişsiniz...
Daha sonra arkadaşınızla oturup düşünmüşsünüz, 6 yılda neler yaptık diye...Son cümleniz benim için bir şey ifade etmiyor...
Şunu bilin ki, 12 yaşında dünya tatlısı bir kız yeğenim var, ablam ve eniştem sizin yaptıklarınızın çok daha fazlasını, planlarına prensesimizi de dahil ederek yaptılar...
Sizin arkadaşınızın evliliği sağlam değilmiş, çocuk falan bahane..
Ben de buraya, biri 40, diğeri 46 yaşında olan evli ve çocuksuz bir akrabamızın, nekadar ot, moron, tek düze, sevimsiz, ışıksız bir hayatları olduğunu örnekleyebilirim ama yapmayacağım...Çünkü bu çocuksuz olmalarıyla değil, kendi sıkıcı kişilikleriyle ve ilişkileriyle alakalı bir durum..
İşin özü şu aslında, burada kimse size uzaylı muamelesi yapmıyor çocuk istemediğiniz için..Ama siz, çocuklu ailelere, ya da çocuk isteyenlere, en mühimi de çocuklara bu muameleyi her bulduğunuz fırsatta yapıyorsunuz...Burada çocuk istemediğini söyleyen bir çok insan var, neden sadece sizinle polemiğe giriliyor, bunu hiç düşündünüz mü?
Çocuklara tahammülünüz olmayabilir, bunu dile getirmenin de bir usulu vardır...Benim de çocuklara "ıyyy" şeklinde yaklaşanlara tahammülüm yok ve her gördüğüm yerde tepkimi adabıyla verme hakkına sahibim..
yazılanları anlamayan bir insan olduğunuzu tek örnekle göstericem, sonra da anlamasa bile ahkam kesip yorum yapan birisi olduğunuz için nasıl olsa anlaşamıyoruz diyerek sizi kendi kininizle baş başa bırakıcam.
çocuklu, yani sizin tabirinizle kabus evine, gitmedik, arkadaşlarımızı bize çağırdık.
ayrıca ısrarla "çocuklu kişiler gelip burada tartışma yaratacaksa biz çıkalım siz bu başlıkta kalın" demiş insanlar kaç kere (üye isimlerini hatırlamıyorum) ama inat öyle bir inatmış ki maşallah. ha pardon belki de yine bir "anlamama" vakası.
merhabalar,kızlar ben bu forumun sahibiyim,uzun zamandır giremedim,ama yine karışmış ortalık,
forum ilk açılış konusu böyle düşenenler diye ibare var,anlamadığım diğerleri neden burada,yanı şöyleki çocuk isteyenlerının forumuna hiç girmedim bugune kadar,aklıma bile gelmedi,ben oralara girip ne yapacaksınız çocuğu deyip ileri geri konuşsam hoş olurmu?
merhabalar,kızlar ben bu forumun sahibiyim,uzun zamandır giremedim,ama yine karışmış ortalık,
forum ilk açılış konusu böyle düşenenler diye ibare var,anlamadığım diğerleri neden burada,yanı şöyleki çocuk isteyenlerının forumuna hiç girmedim bugune kadar,aklıma bile gelmedi,ben oralara girip ne yapacaksınız çocuğu deyip ileri geri konuşsam hoş olurmu?