- 13 Eylül 2015
- 21.888
- 68.751
- 598
O emzirme olayı beni de sıkmıştı.Bebeklerimi cok severek büyüttüm oysa.O sanırım şeyden,ben bir kaç dakikadan baska aynı noktada duramam,durakta beklerken bile oturamam,gezınır dururum.Bütün yorumları okudum.
Bu konunun cevabı bu kadar karmaşık değil. Eğer bu kadar uzun uzadıya merak ediyorsanız pişman olursunuz. Bir insan bir şeyi istemiyorsa istemiyordur, bunun için neden önemli değil ki.
Hayatta her konuda bu kadar ince düşünerek hareket etmemiz mümkün değil. Çünkü bizim hesaplamadığımız değişkenler de çok.
Gerçekten eminseniz artık sorgulamayın
ve sorgulatmayın.
Herkes için çok farklı bu konular. Bakın arka sayfalarda emzirmenin kendisini boğduğunu söyleyen anneler var, benim ise en zevk aldığım şeylerden biri. Ablam da sevmedi emzirmeyi, benim sevdiğimi duyunca çok şaşırıyor mesela.
Ayrıca hiçbir insanın çocuk yaptığına pişman olma lüksüne sahip olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bunu her türlü çocuğa hissettirirsiniz, hissettirmiyorum diyen de kendini kandırır. Evet; herkes aynı anaçlığa sahip olacak diye bir kaide yok ama kimsenin dünyaya gelmiş bir bebekten pişman olup, bunu ona yaşattırmaya da hakkı yok. Bunu bilip de buna üzülmeyecek insan yok çünkü. O yüzden gerçekten istemiyorsanız bir anlık istekle yapmayın.
Bence kesin kararınızı verin erkek arkadaşıniza da bunu evlenmeden bildirin. Yanı evlenince bir taraf ister diğeri istemez çatışma olabilir.
Dünyanın durumu ülkemizin durumu elbet ortada.
Önceden se dünyanın durumu kötüydü ben mesela 90larda doğdum o zamn da ülkede pkk ekonomik kriz sonrasında vs hep oldu.
Çocuk bakmanin maddi manevi zorlukları elbette var..geçen gün yegenimle dolaşıyorduk oyuncağa binmek istedi başka bsy yapmak vs derken 80 lira sırf ivir zivira gitti. Yine okul masrafı vs olacak
Manevi olarak mutsuz evliliklerin oldugu evlerde çocuk sahibi olmak anlamsız. Çocuğa yazık sevgi saygı goremedikten sonra
ben çocuk sahibi olmak istiyorum yanı 1 çocuğum olsun istiyorum önceden 2 çocuk derdim. Benim maddi durumum en azından 1 çocuğa yetebilir. Ha tabi her şeyin lüksü en iyisi tabi kI olmaz eşimle ikimiz memuruz zaten. Elden geldiğince en iyiisni yapmaya çalışırım.
Çocuk isteyince de hemen olan bisy değil aylarca deneyen de var
Bu kişisel tercih meselesi bencede.
Pisman olup olmamak sizin hislerinize bagli
Oldum olasi cocuk severim ve hep kendi çocuğum olsun istedim.
Ama evlilik bana hep ürkütücü geldi
Birgun evlenme karari verirsem çocuk icin olacaktı benim icin.yoksa evlilik riskine girmezdim aşkından ölsemde.
Benim hisseldunyam cocuk üzerine kurulu
Hayatta herseyden vazgecebilirim ama bu histen asla .
Ve evlendikten sonrada ilkisim bebek heyecanı oldu.
Ama kardesim var oda anne olma meraki yok sırf buyuzden evlenmeyecegim diyor.
Yani ayni ailenin 2farkli cocugu.
Oyuzden kendi iç dünyanızın farkında olunuz
rica ederim, karar verebilmen çok sevindim :)Yok şu an düşünümüyorum.
Daha vaktim var bence:)
Araştıracağım, geleceğimde eşimle gezip tozduğumu görüyorum çocuğu değil..
Onun kedisi var, şimdilik o yeterli geliyor.
Yorum için teşekkür ederim, iyi günler..
iste gerçekten icten gelen bisey
Sevindim çocuğunuz olmasına..
Bende kuzenimle aynı yaştayız. Onun iki çocuğu var. Bende de böyle düşünceler iste..
Kendi iç dünyam şu an kararsız..
Türkiye’de cocuk buyutmek istememenize hak veriyorum cok haklısınız da. Cocuk yapan çoğu insan bunu evlılıgın bir parçası olduğuna inandığı ıcın yapıyor yasım geldi ailem torun istiyor herkes ıkıncıyı doğurdu vs vs diye. Bence siz cok bilinçlisiniz emınım kendiniz icin en dogru kararı verirsiniz. Yaşınız da cok büyük degil nasılsa önünüzde garanti on yıl var anne olmak icin öyle düşünün
Anne babam 75 yaşındalar. Annemin yürüme problemi var. Ev dubleks. Aktif olarak bebek bakım işlerini yapamaz. Kucağına alıp gezdiremez. Yada emeklerken yürürken peşinden gidemezPsikolojinizi sağlam tutmak için sorumluluğunuzu ailenizle de paylaşabilirsiniz. Hatırladığım kadarıyla beraber yaşıyordunuz, kendinizi bu kadar zorlamak yerine destek alabilirsiniz.
Yalnız yapmaktan keyif aldığınız şeyler sonsuza kadar kaybolmadı. Bir süreliğine mola verdiniz. Ben bir yıldır epey özgürüm. Kendi kendini oyalıyor, oynuyor, derdini isteklerini söylüyor, kendi işlerinin küçük bir kısmını yapabiliyor. Bir kaç sene sonra arkadaşlarıyla buluşacak, bensiz pek çok yere gidecek. İkimiz de bağımsız olacağız. Bir ömür aklımız duygularımız birbirinde olacak elbette ama fiziki anlamda uzaklaşağız da.
Aşama aşama uzaklaşacak zaten.
Yani merak etmeyin yalnız sahilde yürüyüş yapacaksınız. Ama en zor zamanlarınızdayken destek alın. Altını tek temizlemenizdense ailenize bırakıp iki saat yürüyüş yapabilirsiniz mesela.
Benim de benzer bir konum vardı.
herkes oraya tabiki anne olmayabilirsin minvalinde şeyler yazmıştı.
benim istememe sebebim evliliğimdeki sorunlardı.
sizinki çok başka.
ama ben çocuksuz bir hayat düşünemiyorum.
sonuçta Afrika gibi bir yerde yaşasaydık, evet belki bencillik diyebilirdim ama sizin çalışıp belli bir refah seviyesinde olduğunuz noktada pekala çocuğa da bakabilirsiniz gibi geliyor.
anne değilim ama anneler bu duygunun tarifsiz bir duygu olduğunu söylüyor.
her türlü düşünüp, iyice ölçüp tartıp gerçekten gönülden isteyip istemediğinize bakmalısınız.
herkes anne olmak zorunda değil tabiki.
ama ben evlenince, hele mutlu bir evliliğin olursa fikrinin değişeceği kanaatindeyim :)
Ben biraz romantik yaklaşıcam bu olaya aşık olduğum insanla ortak şahit olduğumuz bi süreç bizim için, bakıp bakıp mutlu olduğumuz birbirimize gülümsediğimiz “Allahım çok güzel bunlar, aynı ailede miyiz şimdi biz bu minik insanlarla” diyerek anı yaşamak için birbirimizi dürttüğümüz bi olay anne-baba olmak. Bizim evliliğimiz iyi/tatmin edici bir evlilikti halihazırda onların gelmesiyle sanki herşey daha güzel oldu duygusal doyum anlamında , onlar mutlu bir ailede olduğu için problemsiz bizi yormayan gözleri ışıl ışıl gülen çocuklar oldular. Bu motivasyonla çocuk sahibi olmuş olabilirim.
Dünyanın durumuna gelince hiç aklıma öyle şeyler gelmedi , genelde olumlu pozitif bi insanım olumsuzluğu pek düşünmem, genelde de işlerim rast gider. Onlarla herşey daha güzel olacak diye düşünmüştüm hatta oldu da.
Çocuk sahibi olmamak aynı zamanda ailelerin de müdahale edeceği bi karar olacak, bizim kültürümüzde çok baskıya maruz kalabilirsiniz, yıpratıcı olabilir keşke yurtdışına taşınsanız diye düşündüm şuan
ilerde illaki çocuk yapmak isterseniz ama fizyolojik durumunuz buna elvermezse bilmiyorum sıcak bakar mısınız ama hiç olmadı evlatlık alırsınız. hem de o çocuğa bir gelecek sağlamış olursunuz.
Araba olayı şöyle aslında, eşimin babasının 2 tane arabası var birini eşim kullanıyor. Benim babamında 2 tane arabası var birini ben istediğimde kullanıyorum ya da eşimin babasınınkini de kullanıyorum. Hani bebek olduğunda araba ihtiyacımız karşılanır. Ama dediğiniz gibi en az 25 yaşından önce hiç düşünmüyorum, belki 28-29..Bence çocuk sahibi olmadan araba alın.
Arabasız zor. Araba olmadan yeni doğan ile zorlanırsinız.
Bir de yaşınız genç. Çocuk sahibi olmayı ben olsam en az 29 30 gibi düşünürdüm.
O 9 yılda da tüm istediklerimi yapmaya çalışırdım.
Bu kaygıları az kadın yaşıyor. Biz bilinçli kesimiz.
Çoğunluk hop diye çocuk sahibi oluyor.
O kadar doğru ki... Çoğu anne baba ileride bize baksın diye çocuk dünyaya getiriyor. Hiç ona yaşatacakları hayat kalitesine bakmadan... Özellikle durumu biraz daha zorda olan ailelere bakıyorum hep 3-4 çocuk. Çok üzücü.Freudun zamaninda dunya boyke değildi. Eger bu donemde yasasaydi kuskusuz farkli teorilerde bulunurdu
Ben iki covuk yaptim.simdiki aklim olsaydi cocuk yapmazdim
Daha dun kiz kardesime cocuk yapmamasini tavsiye ettim
Pisman olursuhuz elbette bu bircok kisede birtane daha yapsaydim belki kiz okurdu yada oglan demek biciminde kendini gösteriliyor.
Ben cocuklarimi cok seviyorum fakat sizin yukarda yazdiklariniz okadar dogruki biylesine kotu bir dunyada genlerim kalmalimi kalsa ne omur yani
Ilerde yaslaninca bana bakar dusuncesuyke dunyaya geliyoruz.ama yaslaninca evlatlara yukden basja birsey olmuyorimuz ki.
Ne bikiyim iste benim düşüncelerimde arafta:)
Ama sizin icin sunu söyleyebilirim evlendiginizde cevresel faktorler hic degil bir cocuk fikrine size sicak baktiracaktir
Bu kişiye göre değişen bir şey. Ben mesela bir çocuk büyütmek istedim. Bir insanın büyümesine eşlik etmek nasıl merak ettim. Biraz da kendi kurduğum aile içinde, çocukken asla yapmam dediklerimi yapmadan, idealimde kurduğum şeyleri kendi çocuğuma yapmak istedim. Hep çocukluktan beri isterdim. Ben pişman olurdum. İnsan içten içe bilir pişman olup olmayacağını.
Ama ben güzel bir aile ortamında, mutlu büyüyen bir çocuğun keşke doğmasam diyeceğini sanmıyorum. Aynı şekilde bir annenin keşke yapmasam diyeceğini de sanmıyorum. Yani hiç bir anne pişman olmaz.
Ben pişman olmadığım gibi iyi ki yaptım diyorum hep. Çok zor. İnsanı gerçekten yoran, çok emek isteyen bir şey. Ama pek çok anlamda insanı geliştiren büyüten de bir süreç. Bana yeni bir pencere açtı. Zorlukları aştıkça insan kendiyle de değişik bir gurur duyuyor.
Ya da,benim icin cok sorun olmaz,ille de cocuk dersem,sen de yapmazsan benim icin farketmez,annesi sen olmazsan digeri olur gibi mi
Cocuk yapıp pişman olmama = mutluluk
Cocuk yapmayip pisman olmama= mutluluk
Cocuk yapip pisman olma = bir ömür mutsuzluk
Cocuk yapmayip pisman olma = yaklaşık 55-70 yaş arası mutsuzluk
Genellikle cocuksuzlugun pismanlik yaslari artik cocuklarin buyuyup torun sevme yaslari veya birilerinin sana bakmasi gereken yaslarda ortaya cikar, yada o yaslar düsünulerek erkenden pismanlik yasanir.
Sonuç; pisman olabilirsin ama bu pismanlik seni cok cok uzmez.
Cocuk yapip pisman olanlarin orani cok daha fazla ama bu pismanlik itiraf edilemez ve cocuk dogduktan sonra alternatifi hayal edilemeyecek sekilde insanin hayati degisir.
cocuk yapmayinca bunun alternatifi cok daha kolay hayal edilir ve hep "cocugum olsa ne iyi olurdu" seklinde iyi yonleri dusunulur. Yani bu pismanlik da aldatici bir pismanlik.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?