Başkaları adına utanmanın da bir sınırı olmalı sanki.

yani sizin sürekli bişeylere müdahale edeceğinizi anlasa o kişiler emin olun bi süre sonra sizin gibi olurlar ve bu çok gıcık bi durum benim eşimin sülalesi öyle adamların yanında konuşurken bin kere düşünüp öyle cevap veriyorum çünkü herşeyden nem kapıyorlar ve böyle insanlar kendilerini hasta ettikleri gibi çevresinde ki insanları da psikolojik yıpratıyorlar inanın dışa vurulunca bu duygular hiç çekilmiyor sizin gibi insanlar bence biraz kendinize gelin ve herkesi olduğu gibi kabul edin....
 
Merhaba hatunlar.

Baştan belirteyim uzun uzun anlatacağım derdimi. İki satır yazı okumaya üşenenler için uygun bir konu değil. Sabah sekizden itibaren ayaktaydım, bünyem o kadar yorgun ki umarım zihnimi toparlayıp derdimi en doğru şekilde ifade edebilirim.

Başlıkta yazdığım mevzu derdimdir. Uzun zamandır çözmeye çabaladığım ancak başaramadığım, hayatımın tamamını etkileyen bir sorun bu. Öyle ki artık insan içine çıkmak istemeyecek kıvama geldim. Bugün yaşadıklarımı anlatayım, belki bir yerlerden bir şeyler yakalanır da "sebebi ve çözümü bu" denir.

Bugün eşimin doğum günüydü. Eşimin ailesi doğum günü kutlamaz. Partide coşmaktan bahsetmiyorum iyi ki doğdun bile demezler. Onlar böyle imiş, sorgulamıyor ve kabulleniyorum bu durumu. Benim ailem de aksine özel günlere fazlaca önem verirler. Eşimin ailesinin tutumunu bildikleri için, eşime sürpriz yapıp gelmek istediler. Ben de kendimce hazırlık yaptım. Oğlumla hazırlık yapmak adeta işkenceydi ama başardım. Ailem elinde pasta "iyi ki doğduunn damaaat" naraları ile geldiler. Eşim ailesinin genetiğini gururla taşıdığından olsa gerek adeta bir kalas, efendime söyleyeyim bir ruh emici gibi "aaa anne" dedi. Bu tepki içerisinde; şaşkınlık, mutluluk falan barındırıyor ama kimse anlamıyor. Çünkü nasıl anlasınlar ki.

Birinci utanma, eşim adına: neden daha normal tepkiler veremiyor bu adam. Hayır yani aa anne çok teşekkür ederim ne güzel sürpriz buyurun gelin deyip gülümsemek ne kadar zor olabilir ki? Benim enerjimi sömürüp ruhumu emdiği yetmiyor, insanların heyecanlarını da baltalıyor.

Sonra çay, ikram faslı başladı. Oğlum oradan oraya koştururken kayınvalidem de olağanca doğallığıyla oğlumun ona ne kadar düşkün olduğundan, bir gün görmese ne kadar özlediğinden bahsediyordu. Bir yandan da benim sıpaya "koşma dur düşersin. Gel yemek ye yemek. Ay ne tatlı kurban olurum" gibi söylemlerde bulunuyordu. Zaten annemler henüz kapıdan girerken "ay çoraplarını çıkardı idrak çorap yok mu çorap" diye yırtınıyordu. Çünkü ben annemlere hoş geldin diyene kadar çorapsız bekleyemez. Mazallah çorapsızlıktan nöbet falan geçirir.

İkinci utanma kayınvalidem adına: 65 yaşında kadın toplum içinde nasıl davranması gerektiğini, nerede ne konuşması gerektiğini bilmiyor. Hele hele tavırlara bak. Havan kime olum senin? Hayır yani torununa düşkün olduğunu kime neden ispat etmeye çabalıyorsun? Amaç ne ola ki.

Oturduğumuz iki saat boyunca gerim gerim gerildim. Eşim neden sohbet etmiyor? Oğlum neden kuzenine koala gibi yapışıp çocuğu Taciz ediyor? Abim neden kardeşime manalı manalı bakıp güldü? Kardeşim çok mutsuz görünüyor. Tabi sıkıldı çocuk. Benim kalas koca yine saçma sapan çıkışacak çocuğa. O bunu düşünecek, öteki böyle davranacak vs vs. Beynim yanıyor. Asla salamıyorum kendimi. Herkes adına empati kurup, mümkün olsa herkesin davranışlarını kontrol etmek istiyorum. En azından görgü kurallarına riayet edecek ölçüde davransınlar istiyorum.

Bu durum öylesine kontrol edilemez bir hal aldı ki bende, kalabalık ortamlarda inanılmaz geriliyorum. Kim ne saçmalayacak, kim neye üzülecek, kim nasıl davranacak diye düşünmekten ve kasılmaktan vücudum ağırıyor artık.

Ne kadar açık ve doğru ifade edebildim kendimi bilmiyorum. Yakın zamanda bu olayı yaşadığım için bu örnekleri verdim. Ancak konudaki olaylar kadar basit değil durum. Mesela eşimle bir yere yemeğe gideriz. Garsona neden daha nazik konuşmadı diye gerilirim. Gidip garsona sarılarak "kusura bakma ailesi de böyle patavatsız. Genetik işte naapcan" demek istiyorum. Annemle bir topluluktayken, annemin o muhteşem beyin yakan esprilerine tanık olunca herkese dönüp "gerçekten gülmek zorunda değilsiniz. Ben anlıyorum acınızı" demek istiyorum. Bunun gibi bir sürü örnek sayabilirim size.

Gerçekten, samimiyetle soruyorum. Aman bana ne ki demeyi nasıl başarıyorsunuz. Herkesin adına düşünüp üzülmemeyi nasıl başarıyorsunuz? Ben çok yoruldum bu durumdan. O kadar çok düşünüyorum ki mevzunun sonunda "keşke daha normal davranan biriyle evlenseydim" diyecek duruma geliyorum. Sonra bir de böyle düşündüğüm için üzülüyorum. Manyak mısın kızım adam sen anksiyete atağı geçirme diye kişiliğini mi değiştirsin diyorum.

Anladınız değil mi beni? Anlamadığınız kısımlar varsa sorun cevaplayayım. Bakın mesela bu saat oldu inanılmaz uykusuzum ama uyuyamıyorum. Çünkü bu akşam hiç kimsenin mutlu olmadığını düşünüyorum. Şöyle olsaydı daha iyi olurdu diyerek zamanı geri çevirmek istiyorum. Bir dostumun dediği gibi, incelikler yüzünden mi bunlar, yoksa ben dümdüz deli miyim. Şimdiden teşekkürler.
Umarim yazacaklarimi okursun canim.boyle tam 6 senem gecti. Sevgililik soz nisan ve evlilik. Iki aile farkli kulturlerdendi.benim ailem inanilmaz sicak ozel gunleri unutmaz herkese kapilari acik ve samimiler. Karsi tarafin tek derdi ölmemek. Hepsi ölmekten oyle korkulardiki farkli bir konu konusulur ordan kayinvalidem ama su yagi kullan aman su sudan ic aman su tuzu kullan kansorojen var. Babasini hic anlatmiyorum bile. Oksurse ben kanserim olucem diye dovunur.ve bunlar yillarca benim kanimi emdi. Bir yere gideriz esim surat yapar.garsonu tersler. Kuzenlerim gelir iki kelimeyi bir araya getiremez. Hep donuk hep soguk. Ve aileside oyleydi. Artik bir patladim evi terkettim. Ve sonunda mideme vurdu vucudum yemegi kabul etmiyor. Migren nobetleri. Cunku hep tetikteyim. Acaba ne konusulacak nasil toparliyim. Acaba esim neye takacak. Ailesi ne sacmalayacak. Suan kac hastane tahlil yapildi psikoloji pert. Kendi kendime konusuyorum delirmis vaziyetteyim.enkazlari cok agir. Ama hala onlar dunyaya kazik cakma derdinde. Allah hepsini oldurmesin surundursn diyorum.acilar icinde bana ve aileme yasattilar bunlari. O yuzden cok dusunme. Umursama senden cikar. Bak senin cocugunda varmis.sen kim kopek de ve keyfine bak. Zira benim aklim basima yeni geldi :KK66:
 
Yanınızdaki insanların yaptığı şeyler sizi temsil etmiyor.
Kendinizi onlardan ayırın. Onların utanç verici davranışları görgüsüzlüğü sizi bağlamaz.
Kimsenin böyle değerlendirdiğini sanmam.
Kazık kadar insanlar belli bir yaşa gelene kadar o şekilde yaşadıysa sanmam değişmez.
Dert etmeye değmez.
 
Kimseyi olduğu gibi sevemiyorsunuz, ilk anladığım bu. Benimde mahcubiyetlerim olur ama kimi kime karşı düşüneceğim? Kayınvalidenizin iyi davranmadığı toplulukta herkes bi terelelli zaten. Kime ne ayıp olacak? Annenizin şakaları komik değilmiş, torun sevdasından zaten onu pek taktıklarını sanmıyorum.

Mümkün mertebe toplu buluşmayın. Memnun değilseniz eşinizde gelmesn ailenize. Sizde kayınvalidenize gidince az oturun. Garsonla siz konuşun.
 
sayfaları okumadım ama ben insanlarda çok da abes bir durum görmedim ki

oğlunla yaşadığın sıkıntıları da biliyorum buradan anlattığın kadarı ile ama acaba sen mi fazla büyütüyorsun çok mu mükemmeliyetçisin

yani eşin ne yapsa gerektiği gibi davranmış olurdu

ya da kv yi neden çağırdın

şahsen benim oğluma iyiki doğdun demek gibi bir doğum günü alışkanlığım olmasa gelin hem beni eve çağırıp hem de dünür elinde bir pasta ile iyiki doğdun damatttt nidaları ile içeri girse bozulurum beni ezmeye çalışıyor diye geline bilenirim

bir de o babaannelerin klasik kurban olma modu her yerde var umursama

herkesi bir araya getirmeye onları mutlu etmeye çalışma

şahsen eşime annem abim kardeşim vs içeren bri parti organizasyonu yapmaya kalkmam

en fazla onun kendi ailesi ile yapabilirim ama biz bize en güzeli

özetle karışma insanlara

herkesin görgüsü kendinedir yıllar sonra adamın görgüsüne neden taktın sana uymuyorsa yıllar önce bunu neden değerlendirmedin

şimdi gördüm oğlak burcuymuşsun

bırak mükemmeliyetçiliği, kuralcılığı, herkes bizim kalıplarımızla yaşayamaz ki

belki de senin beğenmediğin espri ya da değerlendirme o ortamdaki diğer kişilerin hoşuna gider vs vs
 
Son düzenleme:
Bence çok büyütüyorsunuz. Size farklı gelmesi normal her ailenin yapısı, şekli farklı. Siz yıllarca başka yaşamışken sonradan birden başka bir aileniz oluveriyor bu zor ve alışma süreci istiyor sizi bu noktada anlayabiliyorum. İnsanları olduğu gibi kabul etmelisiniz, onların yaptığı onları bağlar ki ben yazdıklarınızda şahsınıza yapılan bir yanlış göremedim. Doğum günü kutlamak adetleri olmayabilir belki size göre saçma ama onlar görüyor öyle büyümüş yetişmişler bunu değiştiremezsiniz. Eşinizin size bu sene Doğum günü kutlama demesi ile sizin kutla demeniz arasında bir fark yok bana göre. Madem sevmiyor istemiyor neden zorluyorsunuz? Gerek yok ne aileniz yorulsun ne siz yorulun. Çorap giydir demesine de kayınvalideniz gözünüze battığı için rahatsız olduğunuzu düşünüyorum bence bunda da bir şey yok. Dert etmeyin kendinize insanlar değişmezler böyle kabullenmek umursamamak dışında çareniz yok
 
Davul bile dengi dengine diye boşuna dememişler.
Ailene, kendi karakterine en uygun eş ve ailesini seçmek çok önemliymiş.
Mesela bende kaynanamla ne gezebilirim, ne bi yere gidebilirim nede doğru düzgün bi şey paylaşırım bazen bu insanların arasında benim ne işim var diye düşünmüyor değilim.
 
Maalesef bende böyleyim. Aşırı mükemmelliyetçi olmaktan ve birazda obsesiflikten kaynaklanıyor sanki. Ama mesela çok da tanımadığım aynı ortamda olduğum biri kendini hunharca :dondurma: övdüğünde de o kişi adına inanılmaz utanıyorum. Bu durum neden anlayamıyorum. Sanırım tek çözüm herkesi olduğu gibi kabul etmek. :bicak:
 
Kafandaki insan davranışlarına uymuyorlar ve aslında mutsuzsun , özellikle eşinle. Bence bu yüzden sürekli " aman ağzımızın tadı bozulmasın Ali Rıza bey " tadında takılıyorsun ama sürekli tetiktesin, aman kimse bir şey demesin aman kimse pot kırmasın. İçten içe eşinin aradığın adam olmadığını düşünüyor olabilir misin ve ailene yakışmadığını?

Yıllarca eski sevgilime bir kot pantolon aldırtmazmışım , kötü şeyler giyerdi, benim beğenim falan hak getire. Onunla evlenseydim eminim hayatım bu neden böyle yapıyor diye düşünüp gerilmekten ileri gidemeyecekti.
İnan ben de böyle düşünüyorum.
Çoğu şeyin açıklamasının aşk ve cinsellikle ilgili olduğuna inanıyorum. Kadınların iyi bir cinsel hayatı varsa ya da karşıdaki adama aşkları sevgileri tükenmediyse, ne baş ağrıları olur, ne takıntıları, ne hastalık.
 
Sirf pskologa kizim icin gittim bende o da benim gibi olmasin diye bulasici cunku bu kaygi olayi ama pskyatrye gdemiyorum ozeller beni asiyor devlettede kendimi dogru ifade edebilirmiyim bilemiyorum ya doktor anlamazsa ya arkamdan konusur ya sacma bulursa diye .cunku gercekten cok sacma ornekler hani bunun bilincindeyim ama kurtulamiyorum cok beter bisey gercekten
Bu anlattiklariniz bile kayginizi kontrol edemediginizi gosteriyor. Ben isim olmadıgı donem devletin psikiyatri bolumune gittim. Gitmeden once aile doktorumuza danistim. Kimi onerirsiniz diye ve su kisinin tavsiyesiyle geldim diye belirttim. Kendin gitsen bile ilgileniyorlar. Doktorlar dalga gecmez. Bazisi paldir kuldur konusabiliyor. O zamanlar da adam hakli diyip cikmisligim var:)))
 
yazınızı çok beğendim. ne yazık ki bu hastalık bende de var. ortamların psikolojik nabzını tutuyorum. yüz ifadeleri söylemlerdeki kinayeler hepsi hepsi hepsi. beynimi yiyor. hatta birgün bende eşimin kendi ailesiyle birlikte organize olup bir süpriz doğum günü yapmıştım. kapıdan içeri girdi. iyiki doğdun diye bağırdık falan. aaa bile demedi. inanabiliyor musun. b*k gibi kaldım afedersin. mal gibi baktı. 2 hafta küstüm sonra :KK14:
 
Vaktimden çalmaya gerek gormedim çok sacma
Sırf sizin gb yorum yazmak için gelenler olmasa bize kim yorum yazacak:))) Baskalarinin hincini milletin sorun olarak gordugu anlattigi seylerden çımarmayın. Hinciniz kime ise gidin oturun konusun kendisiyle. Inanin rahatladıginizi goreceksiniz:))
 
sen bu insanların hiçbirinin yaptıklarından davranışlarından sorumlu değilsin, seni ilgilendirmiyo. ne kadar çok abartmışsın. ben kvnin evde olmasına takıldım, son yaşadığınız olaydan sonra yine görüşüyomusunuz
 
Merhaba hatunlar.

Baştan belirteyim uzun uzun anlatacağım derdimi. İki satır yazı okumaya üşenenler için uygun bir konu değil. Sabah sekizden itibaren ayaktaydım, bünyem o kadar yorgun ki umarım zihnimi toparlayıp derdimi en doğru şekilde ifade edebilirim.

Başlıkta yazdığım mevzu derdimdir. Uzun zamandır çözmeye çabaladığım ancak başaramadığım, hayatımın tamamını etkileyen bir sorun bu. Öyle ki artık insan içine çıkmak istemeyecek kıvama geldim. Bugün yaşadıklarımı anlatayım, belki bir yerlerden bir şeyler yakalanır da "sebebi ve çözümü bu" denir.

Bugün eşimin doğum günüydü. Eşimin ailesi doğum günü kutlamaz. Partide coşmaktan bahsetmiyorum iyi ki doğdun bile demezler. Onlar böyle imiş, sorgulamıyor ve kabulleniyorum bu durumu. Benim ailem de aksine özel günlere fazlaca önem verirler. Eşimin ailesinin tutumunu bildikleri için, eşime sürpriz yapıp gelmek istediler. Ben de kendimce hazırlık yaptım. Oğlumla hazırlık yapmak adeta işkenceydi ama başardım. Ailem elinde pasta "iyi ki doğduunn damaaat" naraları ile geldiler. Eşim ailesinin genetiğini gururla taşıdığından olsa gerek adeta bir kalas, efendime söyleyeyim bir ruh emici gibi "aaa anne" dedi. Bu tepki içerisinde; şaşkınlık, mutluluk falan barındırıyor ama kimse anlamıyor. Çünkü nasıl anlasınlar ki.

Birinci utanma, eşim adına: neden daha normal tepkiler veremiyor bu adam. Hayır yani aa anne çok teşekkür ederim ne güzel sürpriz buyurun gelin deyip gülümsemek ne kadar zor olabilir ki? Benim enerjimi sömürüp ruhumu emdiği yetmiyor, insanların heyecanlarını da baltalıyor.

Sonra çay, ikram faslı başladı. Oğlum oradan oraya koştururken kayınvalidem de olağanca doğallığıyla oğlumun ona ne kadar düşkün olduğundan, bir gün görmese ne kadar özlediğinden bahsediyordu. Bir yandan da benim sıpaya "koşma dur düşersin. Gel yemek ye yemek. Ay ne tatlı kurban olurum" gibi söylemlerde bulunuyordu. Zaten annemler henüz kapıdan girerken "ay çoraplarını çıkardı idrak çorap yok mu çorap" diye yırtınıyordu. Çünkü ben annemlere hoş geldin diyene kadar çorapsız bekleyemez. Mazallah çorapsızlıktan nöbet falan geçirir.

İkinci utanma kayınvalidem adına: 65 yaşında kadın toplum içinde nasıl davranması gerektiğini, nerede ne konuşması gerektiğini bilmiyor. Hele hele tavırlara bak. Havan kime olum senin? Hayır yani torununa düşkün olduğunu kime neden ispat etmeye çabalıyorsun? Amaç ne ola ki.

Oturduğumuz iki saat boyunca gerim gerim gerildim. Eşim neden sohbet etmiyor? Oğlum neden kuzenine koala gibi yapışıp çocuğu Taciz ediyor? Abim neden kardeşime manalı manalı bakıp güldü? Kardeşim çok mutsuz görünüyor. Tabi sıkıldı çocuk. Benim kalas koca yine saçma sapan çıkışacak çocuğa. O bunu düşünecek, öteki böyle davranacak vs vs. Beynim yanıyor. Asla salamıyorum kendimi. Herkes adına empati kurup, mümkün olsa herkesin davranışlarını kontrol etmek istiyorum. En azından görgü kurallarına riayet edecek ölçüde davransınlar istiyorum.

Bu durum öylesine kontrol edilemez bir hal aldı ki bende, kalabalık ortamlarda inanılmaz geriliyorum. Kim ne saçmalayacak, kim neye üzülecek, kim nasıl davranacak diye düşünmekten ve kasılmaktan vücudum ağırıyor artık.

Ne kadar açık ve doğru ifade edebildim kendimi bilmiyorum. Yakın zamanda bu olayı yaşadığım için bu örnekleri verdim. Ancak konudaki olaylar kadar basit değil durum. Mesela eşimle bir yere yemeğe gideriz. Garsona neden daha nazik konuşmadı diye gerilirim. Gidip garsona sarılarak "kusura bakma ailesi de böyle patavatsız. Genetik işte naapcan" demek istiyorum. Annemle bir topluluktayken, annemin o muhteşem beyin yakan esprilerine tanık olunca herkese dönüp "gerçekten gülmek zorunda değilsiniz. Ben anlıyorum acınızı" demek istiyorum. Bunun gibi bir sürü örnek sayabilirim size.

Gerçekten, samimiyetle soruyorum. Aman bana ne ki demeyi nasıl başarıyorsunuz. Herkesin adına düşünüp üzülmemeyi nasıl başarıyorsunuz? Ben çok yoruldum bu durumdan. O kadar çok düşünüyorum ki mevzunun sonunda "keşke daha normal davranan biriyle evlenseydim" diyecek duruma geliyorum. Sonra bir de böyle düşündüğüm için üzülüyorum. Manyak mısın kızım adam sen anksiyete atağı geçirme diye kişiliğini mi değiştirsin diyorum.

Anladınız değil mi beni? Anlamadığınız kısımlar varsa sorun cevaplayayım. Bakın mesela bu saat oldu inanılmaz uykusuzum ama uyuyamıyorum. Çünkü bu akşam hiç kimsenin mutlu olmadığını düşünüyorum. Şöyle olsaydı daha iyi olurdu diyerek zamanı geri çevirmek istiyorum. Bir dostumun dediği gibi, incelikler yüzünden mi bunlar, yoksa ben dümdüz deli miyim. Şimdiden teşekkürler.
eski beni anlatmışsın eskiden bende böyle gerilirdim hoş arada yine oluyor olmuyor değil öncelikle değişmeye karar verdim olan bana oluyordu çünkü böyle ortamda herkes mutlu ayrılırken gülerken ben kasılıyordum strese giriyordum sonra herkesi kendi haline bıraktım onlar oldukları halden mutlu ise neden kendimi kasayım dedim böyle çok mutluyum tavsiye ederim bende anksiye yok ama fibromiyalji var belki değişimimi hızlandırdı belki gerçkten değişmek istedim
 
Merhaba hatunlar.

Baştan belirteyim uzun uzun anlatacağım derdimi. İki satır yazı okumaya üşenenler için uygun bir konu değil. Sabah sekizden itibaren ayaktaydım, bünyem o kadar yorgun ki umarım zihnimi toparlayıp derdimi en doğru şekilde ifade edebilirim.

Başlıkta yazdığım mevzu derdimdir. Uzun zamandır çözmeye çabaladığım ancak başaramadığım, hayatımın tamamını etkileyen bir sorun bu. Öyle ki artık insan içine çıkmak istemeyecek kıvama geldim. Bugün yaşadıklarımı anlatayım, belki bir yerlerden bir şeyler yakalanır da "sebebi ve çözümü bu" denir.

Bugün eşimin doğum günüydü. Eşimin ailesi doğum günü kutlamaz. Partide coşmaktan bahsetmiyorum iyi ki doğdun bile demezler. Onlar böyle imiş, sorgulamıyor ve kabulleniyorum bu durumu. Benim ailem de aksine özel günlere fazlaca önem verirler. Eşimin ailesinin tutumunu bildikleri için, eşime sürpriz yapıp gelmek istediler. Ben de kendimce hazırlık yaptım. Oğlumla hazırlık yapmak adeta işkenceydi ama başardım. Ailem elinde pasta "iyi ki doğduunn damaaat" naraları ile geldiler. Eşim ailesinin genetiğini gururla taşıdığından olsa gerek adeta bir kalas, efendime söyleyeyim bir ruh emici gibi "aaa anne" dedi. Bu tepki içerisinde; şaşkınlık, mutluluk falan barındırıyor ama kimse anlamıyor. Çünkü nasıl anlasınlar ki.

Birinci utanma, eşim adına: neden daha normal tepkiler veremiyor bu adam. Hayır yani aa anne çok teşekkür ederim ne güzel sürpriz buyurun gelin deyip gülümsemek ne kadar zor olabilir ki? Benim enerjimi sömürüp ruhumu emdiği yetmiyor, insanların heyecanlarını da baltalıyor.

Sonra çay, ikram faslı başladı. Oğlum oradan oraya koştururken kayınvalidem de olağanca doğallığıyla oğlumun ona ne kadar düşkün olduğundan, bir gün görmese ne kadar özlediğinden bahsediyordu. Bir yandan da benim sıpaya "koşma dur düşersin. Gel yemek ye yemek. Ay ne tatlı kurban olurum" gibi söylemlerde bulunuyordu. Zaten annemler henüz kapıdan girerken "ay çoraplarını çıkardı idrak çorap yok mu çorap" diye yırtınıyordu. Çünkü ben annemlere hoş geldin diyene kadar çorapsız bekleyemez. Mazallah çorapsızlıktan nöbet falan geçirir.

İkinci utanma kayınvalidem adına: 65 yaşında kadın toplum içinde nasıl davranması gerektiğini, nerede ne konuşması gerektiğini bilmiyor. Hele hele tavırlara bak. Havan kime olum senin? Hayır yani torununa düşkün olduğunu kime neden ispat etmeye çabalıyorsun? Amaç ne ola ki.

Oturduğumuz iki saat boyunca gerim gerim gerildim. Eşim neden sohbet etmiyor? Oğlum neden kuzenine koala gibi yapışıp çocuğu Taciz ediyor? Abim neden kardeşime manalı manalı bakıp güldü? Kardeşim çok mutsuz görünüyor. Tabi sıkıldı çocuk. Benim kalas koca yine saçma sapan çıkışacak çocuğa. O bunu düşünecek, öteki böyle davranacak vs vs. Beynim yanıyor. Asla salamıyorum kendimi. Herkes adına empati kurup, mümkün olsa herkesin davranışlarını kontrol etmek istiyorum. En azından görgü kurallarına riayet edecek ölçüde davransınlar istiyorum.

Bu durum öylesine kontrol edilemez bir hal aldı ki bende, kalabalık ortamlarda inanılmaz geriliyorum. Kim ne saçmalayacak, kim neye üzülecek, kim nasıl davranacak diye düşünmekten ve kasılmaktan vücudum ağırıyor artık.

Ne kadar açık ve doğru ifade edebildim kendimi bilmiyorum. Yakın zamanda bu olayı yaşadığım için bu örnekleri verdim. Ancak konudaki olaylar kadar basit değil durum. Mesela eşimle bir yere yemeğe gideriz. Garsona neden daha nazik konuşmadı diye gerilirim. Gidip garsona sarılarak "kusura bakma ailesi de böyle patavatsız. Genetik işte naapcan" demek istiyorum. Annemle bir topluluktayken, annemin o muhteşem beyin yakan esprilerine tanık olunca herkese dönüp "gerçekten gülmek zorunda değilsiniz. Ben anlıyorum acınızı" demek istiyorum. Bunun gibi bir sürü örnek sayabilirim size.

Gerçekten, samimiyetle soruyorum. Aman bana ne ki demeyi nasıl başarıyorsunuz. Herkesin adına düşünüp üzülmemeyi nasıl başarıyorsunuz? Ben çok yoruldum bu durumdan. O kadar çok düşünüyorum ki mevzunun sonunda "keşke daha normal davranan biriyle evlenseydim" diyecek duruma geliyorum. Sonra bir de böyle düşündüğüm için üzülüyorum. Manyak mısın kızım adam sen anksiyete atağı geçirme diye kişiliğini mi değiştirsin diyorum.

Anladınız değil mi beni? Anlamadığınız kısımlar varsa sorun cevaplayayım. Bakın mesela bu saat oldu inanılmaz uykusuzum ama uyuyamıyorum. Çünkü bu akşam hiç kimsenin mutlu olmadığını düşünüyorum. Şöyle olsaydı daha iyi olurdu diyerek zamanı geri çevirmek istiyorum. Bir dostumun dediği gibi, incelikler yüzünden mi bunlar, yoksa ben dümdüz deli miyim. Şimdiden teşekkürler.

Eski ben şimdi biraz daha sakinim sakin halim de şöyle burda zırt pırt mapusa düşüyorum laf yetiştirmekten :)Bende çeneye vurdu yüzlerine yüzlerine yapıştırıyorum lafları deli var die düşünüyorlar çok rahatım valla :)
 
bi dert yazıya bu kadar güzel dökülür. Keyifle okuyorum yazılarınızı bitmesini istemiyorum bazen :KK48: konunuza gelecek olursa da benim düşüncem gayet insancıl düşünceler bunlar sanki kendimden bi dert okudum. Özellikle ailem eşim bir araya gelince diken üzerinde oluyorum devamlı gözlemleyip işler yolunda gitmeyince üzülüyorum ama şunu anladım insanları değiştiremiyoruz ben ve ailem eşimle birlikteyken gülsün eğlensin bize uyum sağlasın istiyoruz ama ne mümkün yapılan jestlere karşılık bile tepkisiz kalabiliyor eşim. Kafaya takmamak lazım yada toplu organizasyonlardan az uzak durmak
 
Ben senin buradaki ilk hallerini bilirim, o idrakla bugünkü idrak arasında fark var, artık hep dertli, hep bir sorunla savaşmak zorunda kalan bir kadın oldun, yapma bunu kendine ablacım, önerimi yineliyorum, ne yapıp edip bir an önce terapi almalısın ve yeniden kendini bulup hayatını sıfırlamasın

Şu paragraf çok duygulandırdı beni yahu. Zira çok özlüyorum eski hallerimi. Çevremdeki herkes yeni berbat halime çok alışmış olmalı ki kimse hatırlamıyor eski beni. Bazen ben bile. Yıllarca buradayım ve konu dahi açmıyordum. Sorunlar hep vardı ama bir şekilde başediyordum. Şimdi ufacık bir sorun bile dağ oluyor omuzlarımda...
 
X