Karışanı da kötü, karışmayanı da. Ne varsa insanın kendi anne-babasında var valla.
Kayınvalideme "mutfak çok sıcak oluyor, yemek yapamıyorum." diyorum, "sabahtan gir yap" diye akıl veriyor. (Altlı üstlüyüz, biz üstteyiz) Yaa bana balık tutmayı öğretme, bana balık ver
"Ayaklarım çok şişti baksana, ayakta duramıyorum." diyorum, "olur öyle." diyip konu değiştiriyor. (Gerçekten hala fil ayağı gibi) Belim yüzünden adım atamadığımı biliyor, bir kere bile "öldün mü? kaldın mı? aç mısın? tok musun?" diye sormadı bile.
"Temizliğini biz yaparız." diyip duruyorlar, lafta. 37 bitiyor nerdeyse, ne zaman yapacaksınız? Ben doğurunca mı? Haftasonu annemle babamı çağırdım, sağolsunlar, bebek odasını yerleştirdik, park yatağını kurduk, perdeleri yıkadılar, camları sildiler, halıları topladılar sardılar, yıkamaya verdim. Halılar geldi bugün, kayınvalidemlere zahmet olmazsa yarın bir silip yerleştirirler artık-inşallah.