Bu sabah yine ayrıntılı ultrasona girdim. Amniyosentezi yapan profesör özel not aldırmış "bu hastayı ben göreceğim" diye. İlk önce organlardan başladı pek birşey seçemedim. Sonra baş kısmına geldi... Ağzı, burnu herbirşeyi görünüyor. Bir ara ağzını açtı esnedi sanırsam. Sonra elini kafasına götürüp, başparmağı ile işaret parmağını "v" şekline getirdi. (check işareti gibi) anne herşey yolunda demek istedi herhalde kuzum.
Amniyosentez sonucum iyi çıktığından, doktorlar oldukça rahattı. Gene ne hikmetse başımda 3 doktır vardı. Alışkanlık olmasa bari, doğumda da üç doktor istemiyim...
Kuzum 591 gr. mış. Buradaki tarihe göre düşük gibi biraz ama benim en büyük korkum şekerimden dolayı iri bebek doğurmak. Doktora sordum ne zaman belli olur iri bebek olma olasılığı dedim. 28. haftadan sonra dedi. O öyle söyleyince normal doğum yapabilirmiyim diye sormadım bir daha çünkü anlamı kalmadı. Bir ay sonra gidişimde artık. :44:
Şekerim bu ara biraz yüksek çıkıyor. Aynı düzende devam etmeme hatta diyete daha da çok dikkat etmeme rağmen... Üç basamaklı rakamlar görüyorum sabah aç karnına dedim. Bu dönem yükselmesi normal insülin dozların yeniden ayarlanmalı dedi. Bu sebeple ölçümlerimi arttırmaya karar verdim. En azından bir hafta on gün, günde 4 defa ölçüp dozları ayarlamalıyım. 1-2 dozdan fazla değişiklik olursa zaten hemen doktoruma gideceğim. (çok önemli bir değişiklik olmadıkça dozları kendin ayarla çok oynama olursa bana tekrar gel demişti doktorum)
Hastaneden sonra bize katılan annem ve babamla birlikte Eminönüne gittik. Havuzluhan, kürkçü han, yeşildirek... Dönüşte arabayı bıraktığımız natilus'ta tur...
Kendimi fazla zorlamışım meğer, üstümü değiştirdim oturuyorum. Burnum akar gibi oldu dedim üşüttüm işte. Burnumu silmemle eşime seslenmem bir oldu. Beni korkutmaya yetecek kadar bir kan boşaldı burnumdan. Eşiminde eli ayağına dolaştı. Lakin önemli birşey olduğunu düşünmeden hemen toparlandık. Burnumun içinden zaten zaman zaman kanlı sümük geliyor özellikle hamilelikte, burun içi mukozam çok kuruyor ondan. Peteğin üzerine koyduğum su pek işe yaramıyor anlaşılan belki bir buhar makinesi alırız. Zaten Kore dizilerinden özeniyordum hep...
O kadar dolaştık ama Eminönünden pek birşey alamadım. Annem bir havluyu çok beğendi. Bir tarafında mermerşahi varmış, eskiden böyle değilmiş, kendisi ayriyeten alıp dikermiş filan falan. Birde aaa bunun pazeni çok güzel diyerek bir pazen battaniye aldı. Bende daha dün burada gördüğüm ve 38 tl indirimli fiyatı olan cotonbox denizci bebek nevresim takımını 32tl'ye aldım. Tesadüf işte dün görüp fiyatını yazmışım, yoksa bu kararsızlıkla onu da alamazdım ben
Bir iki çorap, bir iki çıtçıtlı body alındı. Hastane çıkışlarına baktım, 5'li, 10'lu, 20'li çeşit çeşit, lakin yüreğimi hoplatacak birşey bulamadım. Eşim deniz subayı benim, sanki herşeyim denizli balıklı gemili tekneli olmalıymış gibime geliyor...
Çok uzun yazmışım, kim okuyacaksa