kızlar dün izmite babama gittik ya, akşam oturduk hoş beş..
ege zaten hastalığı tam atamadı üzerinden, her bezi kakalı olan çocuk kabız oldu ilaçlardan, 2 gündür kaka da yapamıyordu. dün akşam sıcaktan, karın şişliğinden çok ama çok zor uyudu. en son elini, ayaklarını, yüzünü, kafasını yıkadım, yatırdım yatağa, pışpışlayarak bir yandan da üfleyerek sakinleştirdim uyuttum. biz salonda yatacaktık, ege babamların yatakta uyuyordu, alıcaktım uyurken, sonra bişey için odaya girdim, ege uyandı, yine uyutmaya debelendim. eşim de babamların önünde beni azarladı, niye girdin odaya, çocuk uyandı işte höt döt yaptı. ben de dedim ki sanki sen uyuttun, sanki sana diyorum git uyut, bana gider yapma, fena yaparım dedim, zaten sinir stres oldum iyice. gıcık etti beni, babam da şebeklik falan yaptı ortalığı yumuşatsın diye, her neyse egeyi uyuttum, sonra sakinledim oturduk az daha. sohbet ederken benim hıyar demesin mi, ''meltem'in disiplini çok güzel, uyku ve yemek saatlerine çok önem veriyor ama başka bişeyle ilgilenmiyor, sabahları çocuğu ilk ben alıyorum yataktan meltem uyuyor...'' sinirden köpürdüm. sonra eşim salonda bi çekyatta yattı, ben de egeyle bir yattım. çocuk yazık bütün gece pırt pırt saldı gazları, kaka yapmaya ıkındıkça uyanıp uyanıp ağladı. gece 4 kere kalktım, 1 tanesini bile duymadı. sabah da diyo ki aaa o kadar kalktı mı?!!
sinirlendim iyice, dedim '' yaa ben bi tek çocuğa uyku düzeni ve yemek düzeni verdim zaten onun haricinde hiç ilgilenmiyorum..'' anlamadı bu salak, akşam biraz b.kunu çıkarmıştı rakının, muhabbetle, ne konuştuğunu bile bilmiyor. tartıştık, dedim doğduğundan beri 1 kere bile gece uyanmasını duymadın, hep ben doyurdum ettim, altını değiştirdim, kitap okudum, şarkı söyledim, dans ettim, hoplattım, gezdirdim, hergün ne yemek yapsam diye debelendim, nesnelerin isimlerini öğretmeye uğraşıyorum, hastalığında başucunda bekliyorum, banyosunu yaptırıyorum ama hiçbişey yapmıyorum di mi dedim. aferin sana bu kadar çırpınmama, debelenmeme cevap bu muydu dedim. hatırlamıyor bile söylediğini hıyar. bu kadar söylediğim şeyden gelen cevap da şu; ''sen anca anne demeyi öğrettin, baba bile demiyor çocuk..''
ulan işe gitmek için kalkıyorsun, çocuğu yanıma bırakıp gidiyosun zaten, ee onu doyuran yine ben, uyutan yine ben... aman işte ıvır zıvır sinir etti beni.
dedim, tamam artık sabahları sakın ellemiyorsun ege'yi, sevmek için de elini süremezsin. ne zaman ege'nin ihtiyacı olan bişeyi yaparsın o zaman dokunursun çocuğa dedim. sinirden köpürüyorum, hiç elini sürdürtmedim bugün.