Yorumlar için teşekkürler kızlar.
Okudum tek tek, bir kısmını kafam almadı gerçi, kusura bakmayın, dalgın ve dağınığım.
Genel bir cevap olsun yazayım dilim döndüğünce buraya:
Yalnızım arkadaşlar.
Bir evliliğin içinde "Tek başına"yım.
Bıraktığım sigaraya başladım.
Başladığım sporu bıraktım.
Arkadaşlarımla görüşmez oldum.
Fiziksel görüntümü umursamaz, eskisi gibi özen göstermez oldum.
Kahkaha atmaz oldum, ağzımın ucuyla zoraki güldüğüm zamanlar çoğaldı.
İştahım bozuldu. Ya bir gün içinde durmaksızın abur cubura dayanıyorum, ya da sadece sigara ve kahveyle gün bitiriyorum.
Sürekli bir çene-baş ve sırt ağrısı peyda oldu. (Kendimi sinirden sıkmaktan)
Psikolojim bozuldu özetle... Kimin eseri? Eşimin. Cevabı bu kadar basit ve tartışmaya açık değil.
Abartıyor muyum? Hayır, abartmıyorum. Bu da tartışmaya açık değil.
Yanımda 2 senedir sadece fiziken biri var, o kadar.
İlgilenme biçimi şaka yollu takılmak ve mıç mıç sarılmalardan ibaret olan biri.
Ki defalarca söylediğim halde yine aynı salak ilgilenme biçimi devam ediyor bu da ayrı bir konu.
Fino köpeği sevilir gibi kadın sevilmez, bu da net benim için, hiç "Adam da öyle ilgileniyo işte" filan denilesi bir şey değil, orayı da geçtik.
Bu adam benim arkadaşımdı "20 yıllık Arkadaş!" nesine beklenti yapmayacağım? "Beklentin az olsun" demeyin bana sakın. Huyumu suyumu bilen bi adamdan, hayat arkadaşım dediğim birinden bırakın da bir şeyler bekleyeyim. Sokaktan çevirdiğim biri mi de bana dair tek bir fikri, hatırası, hayali, istemi, sorumluluğu, düzenlemesi gerektiğini fark ettiği huyları olmasın bu adamın? Kırk yüz bin çeşide girdim 5 senede, kırk yüz bin... En sonunda ben de koyverdim işte durum bu.
Ona uyum sağla biraz olayı değil zaten git gide ona dönüşüyorum, adam ölü arkadaşım ölü. Daha Türkçe nasıl yazayım? 31 yaşında, kolu bacağı tutar, işi desen geceli gündüzlü iş değil, yorgunmuş filan oraları da geçelim. Yorgun değil, "Yorgunluk" perdesi çekmeyi tercih ediyor sorunlarına bu.
Koltuğa oturup saatlerce, günlerce, aylarca, yıllarca uyum sağlayayım kendisine oldu!
Arada enerjisiz hissetmesi normal diyenlere de diyeyim "Arada enerjisiz hissetmiyor, full raad adam raad" yayılmayı seviyor, video izleyip ömür tüketiyor. Seksi soranlar olmuş, zaten bi o var bizim evliliği götüren. Ki @idrakyollariiltihabi nın da dediği gibi aynen, o da böyle giderse ben tarafından bitecek gibi.
Ben duygusal paylaşımı yoğun bir kadınım, aşk ilişkilerimde "Kendini taze tutan aşkı" isterim.
Idrakyollariiltihabi 'nın da tam üstüne bastığı üzere, ya kördüm evlenirken aşktan mı neyse... Ya da hep böyleydi, kendini gizledi.
Öyle oturup da beyaz atlı prens hikayesi tadında bi beklentim de yoktu-hiçbir zaman olmadı. Bu adam benim arkadaşımdı, her şeyimizi bildiğimiz, birlikte yeyip içtiğimiz, birlikte oraya buraya kaçtığımız, birbirimizin gtünü topladığımız iki arkadaştık, ne zaman dertleşmek istesek, ne zaman can sıkıntılarına kalsak birbirimizi bulurduk. Sürekli bir arkadaşlık da değil, tırnak içine alıyorum biz "Kötü gün arkadaşı" idik eşimle.
Birbirimizi düzelttik, birbirimizi yola koyduk; saçma yerlerden kah ben çektim çıkardım onu, kah o çekti çıkardı beni.
Bu adam benim "Parçam" dediğim adamken, şimdi suratını görmeye katlanamaz hale geldiysem, burada bi şey ters gidiyor demektir, klasik basit beklentiler, hayat şartı, iş güç vb. değil olay yani.
Kendisi platonik olarak beni sevdiğini itiraf etmiş biri. Senelerce benim için özel duygular beslediğini belli etmeye çalışmış ve ben bunu görememiş, sonradan sonraya kalbi ona karşı atmaya başlamış biriyim. Aşktı meşkti yok bilmem neydi işim olmadığı, vazgeçtiğim bir dönemde kendini ittire kaktıra kalbime sığdırmış biri. "Hadi go karta gidelim" diye kolumdan çekip son seansa yetiştiren biri, "Hadi gece denizi yapalım" diye gecenin bir körü arayıp, uyandırıp denize kaçtığımız biri, "Cipslerini aldım, içecekleri de sen getir ...da buluşalım" diyen biri -ydi. Öyle "Şu adamı alayım, törpülerim, değiştiririm" gibi bi düşünceye girmedim yani evlenirken "Kafa dengiyiz, iyi eğleniriz, dert ortağıyız, birlikte güle oynaya yaşlanırız, iyi insanlarız" diye evlendim ve hatta dememe gerek kalmadı aşık oldum.
Şimdi böyle bir adam olup çıkması beni delirtiyor... Sebep yok, bir şey yok ortada hiçbir şey yok ya. Yok oğlu yok.
Sohbet edemiyoruz ya, birlikte aynı şeye gülemiyoruz, bırak gülmeyi aynı lisanı konuşmuyoruz artık.
Ciddi ciddi boşanmayı düşünür hale geldim. Onu kuruyorum "Boşansam naapcam ki?" diye, al birini vur ötekine, erkek milletine bakışımı değiştirdi adam. Zeka olarak geri olduklarını düşünüyorum adamların artık.
Şen şakrak bir kadın nasıl depresyona girer hikayesi oldum ki depresyon geçmişim de var, bilirim yani oralara kendimi sokmamak için zorlarım, dışarılara atarım kendimi. O da kalmadı. Tükendim.
Buraya neden böyle yazıyorum onu da bilmiyorum, gırtlağa kadar doldum sanırım.
Şimdi gitsem böyle otursam bunları kime anlatacağım? Kimseye...
Adam bildiğin diri diri gömdü beni ya aaa.
Öf.. kendimden sıkıldım, yemin ederim kendimden sıkıldım.