- 23 Eylül 2023
- 3.440
- 21.328
-
- Konu Sahibi bumblebee9
- #21
Merhabalar herkese. Ben 24 yaşındayım ve yaklaşık 3 senedir süren bi ilişkim var. Sevgilimle başından beri çok farklıyız aslında hayata bakışımız fikirlerimiz zevklerimiz çok başka. Bunun da sıkıntısını çok çektik ve çekiyoruz ama bi şekilde yürüttük işte fazla uzatmak istemiyorum bu kısımları. Geçenlerde buluşucağımız bir zaman önceki günden bana yine nereye gitmek istiyorsan gidelim aşkım ne yapmak istiyorsa onu yapalım şeklinde konuştu ve ben de düşünüceğimi söyledim.Sonrasında buluşucağımız gün ailesiyle akşam misafirliğe gitmeleri gerektiğini babasının çağırdığını bu yüzden sabah bir şeyler yapabiliceğimizi söyledi, ben de tamam o zaman kahvaltı yaparız sonra dağılırız dedim. Bunun üzerine kahvaltı mekanı araştırmaya başladım (her zamanki gibi ben araştırıyorum yani kendisi asla şöyle bi yer buldum beraber gidelim demez hep bana sorar benden bekler seni yemeğe götürüyim der sonra rezervasyona kadar arattırıp bana yaptırır) Benim de onunla uzun zamandır gitmek istediğim İstanbulda yaşayan herkesin bildiği meşhur bi kahvaltı mekanı vardı bilen bilir denize sıfır kendi kahvaltılığını kendin getirebildiğin bir yer. Fırsat bu fırsat ben yine burayı önerdim, tabi ki yine karşı çıktı çok uzak boşver başka zaman gideriz vs diye. Bir de şöyle bir detay var ki kendisi yeni araba aldı yani ilişkimizin başından beri son 1-2 aydır altımızda araba var ve ben ne zaman bi yere gitmek istesem bahanesi hep araba yok araba alınca yaparız/gideriz şeklindeydi. Haliyle ben de artık araba olduğu ve her seferinde iddialı şekilde aşkım ne isterse onu yapıcaz oraya gidicez dediği için bu beklenti içerisine giriyorum fakat ne zaman bir planla gelsem boşver sonra yaparız diyor biz yine yakınlardaki aynı kafede oturuyoruz bütün gün. Ordaki insanlar bizden bıktı yani utanıyorum artık inanın yediğimiz içtiğimiz şeyler bile değişmiyor millet hakkımızda ne düşünüyor diye düşünüyorum bazen. Neyse İlk önerime karşı çıktıktan sonra kendisi çerkezköyde yapalım kahvaltı dedi, bu kez de ben gidip çerkezköyden bi yer bulup attım bana yine çok uzak diyince ben hafiften dellenmeye başladım artık. Meğer kendisi çerkezköy değil de çatalca diyicekmiş şaşırmış. Sonra biz ufak bi kavgaya tutuştuk ben artık bu bahane durumundan sıkıldığımı söyleyip ona laflarını hatırlattım o yine her zamanki gibi beni kötü olmakla huzurunu kaçırmakla vs suçladı ben yattım uyudum o gece. Ertesi gün beni almaya geldi, ben öptüm fazla tepki verdiğim için özür diledim ama benimkinin surat beş karış gelmeden önce de nerde olduğunu haber vermek için aradığında telefonu çat diye yüzüme falan kapatıyor. Neyse biz yola çıktık ben en son konuştuğumuz bizim eve yakın bir yer vardı oraya gidiceğimizi zannediyorum baktım benimki başka başka yollara sapıyor. Ne yapıyorsun nereye gidiyorsun dedim çerkezköye dedi. Ben tabi dellendim yine istemiyorum biz en son ne konuştuysak o dedim biraz tartıştık ve son konuştuğumuz yere gittik. Arabadan indik mekan seçmeye çalışıyoruz sürekli bana soruyor nereye oturalım hadi seç söyle diye. Ben de zaten doluyum çıkıştım ona sanki benim seçtiğim yerlere okey oluyormuşsun gibi bana sorma sen seç ben bilmiyorum hiçbi şey, bundan sonra da kabul etmiyiceğini bildiğin halde bana araştırma yaptırıp vaktimi yeme dedim. Sonra yine beyfendi kendisi asla bi karar verip şu olucak diyemediği için mekanı ben seçtim geçtik oturduk. Suratını asmış menüye bakıyor yüzüme bakmıyor falan ben iyice darlandım gözlerim doldu artık, hani gel beraber bakalım seçelim demesini bekliyorum neyse ki sonunda aklına geldi yanıma gel beraber bakalım dedi. İkiletmedim kalktım yanına oturdum siparişi verdik. Kahvaltı sırasında aramızdaki buzları erittik neyse ki tabi yine benim sohbet açıp ortamın havasını dağıtma girişimlerim sağolsun :) Yanlış hatırlamıyorsam ailesiyle planı iptal oldu ve kahvaltıdan sonra ne yapalım diye konuyu açtı ve ben de yerebatan sanrıcı ayasofya vs o tarafları gezelim dedim. Kendisi yine oflayıp poflamalara başladı ÇOCUK HİÇBİR ŞEY YAPMAK İSTEMİYOR DAHA DA FENASI KENDİ SUNDUĞU BİR FİKRİ DE YOK?? Yani onu yapmayalım bunu yapalım dese ben okey olucam ama o da yok tek istediği kafede oturup makarna yiyip nargile içmek. Neyse sonra kabul etti benim yine çıldırıcağımı fark edip, o sırada bir arkadaşından bahsetti o da beni darlıyor buluşmak istiyor dedi. Ben de farklı insan sohbet falan çok severim yani modum çok düşük olmadıkça asla arkadaşlarının yanımıza gelmesine falan karşı çıkmam uzun uzun otururum ben kendim teklif ederim gelsinler diye. E tamam dedim çağır o da gelsin beraber takılalım. Biz konuştuk anlaştık yola çıktık. Benimkinde bi garip haller böyle kendince çok sinirli gaza basıyor etrafa falan sinirleniyor aklınca ama ben biliyorum ki bu siniri gitmek istemediği için, bana bir şey diyemiyor bu şekilde gösteriyor sinirini. Salak saçma bir şekilde hız yaptı arabanın arkasında dibinde durdu ben bağırdım yavaş ol insan gibi kullan şu arabayı diye, sanki gözüm yokmuşçasına hız yaptığını inkar edip bana bağırmaya başladı herşeye karışıyorsun diye. Dedim kendin tek başınayken ne halt yiyorsan yiyebilirsin ama ben varken hız yapamazsın. Biz başladık kavgaya ağlamalar bağırmalar beni bırak inicem eve gidicemler vs. Gitmek istemediği ve buna sinir olduğu için bilerek yaptığını o kadar iyi biliyorum ki çünkü. Beni indirmedi gittk arkadaşını aldık evinden, çocuk gelince biz normale döndük mecburen. O sırada da benim bi işim çıktığı için sanrıç vs planımızdan vazgeçmiştik. Bir kafede oturduk hep beraber. Konu yine sevgilimin benimle bir şey yapmak istememesine geldi. Benim bir yurtdışı tatili planım vardı 3-4 günlük, sevgilimi de çağırmıştım o yine katılmak istememişti oradan açıldı konu. Kendi arkadaşı bile şaşırdı neden gitmiyorsun diye Benimki işim var işimi nasıl bırakıyım falan diyor. İşi de kendi işi kafasına estiği zaman gitmediği çok oluyor yani yine bahane 3 gün gitmese hesap sorabilicek kimse yok ona. Sonra benim çift olan bir arkadaşım var onlarla da buluşmak istemediğinden vs bahsetti daha tanışmadığı halde anlaşamıyıcağından vs bahsedince arkadaşı yine tanımadan nerden biliyorsun diye karşı çıktı. Yani sürekli bahaneler üretiyor ama kendi yakın arkadaşı bile garip buldu kızlar inanın. Konu böyle böyle giderken tamam dedi beraber konsere gidelim. Ben hep gitmek istiyordum kendisi tamam tamam diyip asla bir girişimde bulunmuyordu. Girdik biletlere falan baktık hallettik o işi. Anlıyıcağınız bu da benim zorumla ve arkadaşının bi nevi bana destek çıkmasıyla oldu zaten. Neyse konser günü geldi çattı ben bir gece önceden kıyafetimi vs ayarlamıştım işten eve geldim giyindim saçımı makyajımı yaptım nasıl hevesliyim mutluyum ilk kez konsere gidicez zannediyorum ki çok romantik geçicek gözünü benden alamıyıcak sarmaş dolaş şarkı söyliyicez falan böyle hayallerdeyim. Yalan söylemiyim kendisi de heyecanlı ve mutluydu buna lafım yok. Geldi beni aldı mekana yakın bir yerde oturduk yemek yemek için. Ben o sırada ondan istediğim bir şeyi yapmamıştı onun konusunu açtım. Yani arkadaşlar gerçekten kırk yılın başı ondan bir işimi halletmesini bekleyen bi insanım inanın sürekli yaptığım bir şey değil aksine o bana çok işini hallettirir hiç sesimi çıkarmadan bahane sunmadan yaparım ben, o yüzden bu kadarını da hak ettiğimi düşünüyorum. Ben mağzaya teslimat şeklinde bir mont sipariş etmiştim ve beni almaya gelirken onun yolunun üstündeydi, kendisine saatler öncesinden haber verip alabilir misin gelirken diye sordum o da yine yetişirsem alırım diye geçiştirdi beni. Kendisi işten sonra eve gitti yemek yedi ailesiyle oturdu biraz yola çıktığında tekrar hatırlattım, çok trafik var yetişemiyicem dedi almadan geldi. Ben de yemekte konusunu açtığımda bence amacın almak olsaydı bir tık erken çıkıp alabilirdin sonuçta birlikte yemek yerdik evde neden yediğini anlamadım dedim. Babam çağırmıştı vs dedi tutamadım kendimi normalde sanki babanla oturup sohbet etmeye çok heveslisin akşamları evde durmuyorsun hepsi yatınca gidiyorsun eve dedim. Yani kırk yılın başı senden bi işimi halletmeni istemiştim, o zaman yarın alabilir misin bari dedim. Biraz da taktım bu duruma arkadaşlar çünkü gerçekten benim için bi şeyler yaptığını görmek istiyorum artık. Yarın alamam annemleri bir yerlere götürmem lazım dedi. Sonra başladı yine suratını asmaya, sigara yaktı hızlı hızlı içiyor falan surat beş karış. Diyor ki bazı şeyler söylenmiyor sen üsteliyorsun, para benzin gibi şeylerden bahsediyor yani. Dedim ki valla arkadaşlarınla her gece çıkarken hiç bunlar umurunda olmuyor bana gelince mi düşünüyorsun? Senin evin daha yakın aslında dedi Yoo dedim hiç de yakın değil benim evim, altında araba var yarım saatte halledebiliceğin bi iş? Neyse daha sonra kapattım konuyu. Yine yemek yerken ben sohbet açtım kendisinin suratı beş karış sallandığı için ortamı yumuşatmaya çalışıyorum o gün iş yerinde olanlardan bahsediyorum, tabi ki her zamanki gibi tek tük cevaplar veriyor "hmm iyiymiş" minvalinde. Ki bu konu aramız iyiyken de böyledir arkadaşlar ben bir şey anlatırım asla yorum yapmaz/yapamaz. Sanki anlamıyor bile ne anlattığımı böyle bir cevap üretemiyor garip bir şekilde. Kendisi 1 saat konuşur ben yorum üstüne yorum yaparım ben ağzımı açarım o karşımda sus pus, lafımı böler dinlemez falan hep böyle yani. Yemeği bitirdik kalkarken uyardım lütfen önümden hızlı hızlı gidip beni beklememezlik yapma diye çünkü bir de böyle bir huyu vardır 3 senedir bu konuda uyarmama rağmen hala aynı şeyi yapıyor. Beni bırakır çıkar gider önden hızlı hızlı ben peşinden yetişmeye çalışırım. Konser mekanına yürürken ikimiz de normale döndük sohbet ediyoruz gülüşüyoruz, konserin olucağı alana çıktık. Benimkinin surat yine sallanmaya başladı mekanı beğenmediği için. Neymiş oturmak istiyormuş sahne çok uzakmış gözükmüyormuş. Yani ben orda kız olarak bunlara takılmıyorsam sana ne oluyor ayrıca bileti ucuzundan alan kendisi.Ben de nefret ederim böyle sürekli mutsuz olmak için sebep bulan insandan eğer ortamın koşulları mutlu etmiyorsa kendi kendine mutlu olucak birşeyler bulmalısın diye düşünüyorum kaldı ki sevgilisi yanında sarıl öp beraber vakit geçir bu kadar tat kaçıcak bir durum yok ortada. Boşver aşkım eğlenmemize bakalım diyorum ama hiç oralı değil. Yine bir nevi benim sayemde gidip konuştuk biletlerimizi oturarak dinliyiceğimiz şekilde yükselttik (ücretini de ben ödedim). Konser saatini bekliyoruz daha baya vakit var sigara içmeye çıkmak istedim ben, kendisi yine mırın kırın etti zar zor kalktı gittik sigara içtim içeri geçerken de dedim ki bir tuvalete giriyim. Bana diyor ki kapıda beklememe gerek var mı? Acele et vs. Yani sinirleniyorum ama susuyorum o sırada yok dedim bekleme kinayeli bir şekilde. Bunu sormasına gerek var mı? Alkollü gece mekanında bir zahmet sevgilini iki dakika kapıda bekle ölmezsin, adam iki dakika önce mekandaki bodyguardlardan daha kalıplı uzun boylu olmasıyla övünüyor bir de Benim kızdığımı anlayınca şakaya vuruyor her zamanki gibi. Geri yerimize geçtik konser başladı, benimki yine telefona sarıldı story çekiyor bana da çektiriyor, evet normal bunu herkes yapıyor sözüm yok 1-2 tane çekersin. Ama artık sürekli bunun derdine düştüğü bir hal almaya başladı en sonunda yine story çekmek için telefonu almaya yeltendiği sırada elinden sertçe çektim, yeter artık biraz ana odaklanabilir miyiz? Dedim. Sağımızda solumuzda önümüzde çiftler var, sarmaş dolaş oturuyorlar benimkinde tık yok. Arkadaş gibiyiz yani resmen kollarını önünde kavuşturmuş dümdüz oturuyor, sadece arada bir birbirimize bir şeyler söylüyoruz. En sonunda uyardım biz de sarılalım falan diye de bir iki kolunu attı sağolsun. Sonra konsere ara verildi. Sigara içmeye çıkalım dedim benimki yine oflaya poflaya geldi benimle. Sigara içme alanında insanlar birbirleriyle cıvıl cıvıl sohbet ediyor, benimki surat beş karış telefona bakıyor ne bir yüzüme bakma ne bir konuşmaya çalışmak yok. Sigaradan daha iki fırt çektim hadi söndür de gidelim dedi. Duymazdan geldim o sırada. O alana ilk çıktığımızda soğuk olmadığı için ceket giymek aklıma gelmemişti, sonrasında sanırım camlar açıldığı için buz gibi olmuş içerisi ve off üşüdüm diye söylendim ben. Kendisi yüzünü telefondan kaldırıp yüzüme baktı ve ağzından o sihirli sözcükler dökülüverdi arkadaşlar, "yani ne diyim, keşke ceketini alsaydın üstüne" Yan tarafımızda dibimizde de bir çift duruyor ve sevgilimin bunu demesiyle o kızın dönüp bana ne diyor bu dercesine bir bakışı vardı ki yerin dibine girdim. Sigarayı hemen söndürdüm çantamı aldım hızlı hızlı yürümeye başladım kendimi atmak istiyorum bi an önce o ortamdan, sevgilim de peşimden geldi gittik yerimize oturduk. Tam o sırada storyme sevgilimin abisinden bir mesaj gelmiş sanki hissetmiş gibi aynen şunları yazmış gerçekten şok oldum o an "gidecek adam bulamadın mı güzelim yanındaki hiç anlamaz böyle şeylerden" ben bu mesajı da gördükten sonra böyle sanki biri beni anlamış da rahatlamışım gibi gözlerimden yaşlar boşaldı zaten. Görmüş oldum haklısın dedim. Daha da konserin ikinci yarısında hiç konuşmadım dokunmasına izin vermedim. Kulağımın dibinde ikide bir ne yaptım ki neden huzurumuzu kaçırıyorsun ben mutluydum vs diye söylenip durdu. Beni arkadakilere rezil ediyorsun falan dedi bir iki kere de özür diledi. Konser böyle bitti, dönüşte de arabada kavga ettik bağır çağır. Bu sırada da ağzından mı kaçırdı ne oldu bilmiyorum artık yarın annemleri bi yerlere götürücem demişti ya hani, meğer arkadaşı da dişçiye gidicekmiş benim sevgilim de kazık kadar herif olan arkadaşına dişçide eşlik edicekmiş (konu arkafaş götünde koşmak olunca benzin parasını ilahi güçler ödüyor) ulan ben çağırsam gelmez yani, bi de öyle bir lanse ediyor ki sanki bütün gün annesinin şöförlüğünü yapıcak. Neyse istemediğimi ayrılmak istediğimi söyledim. Beni eve bıraktı peşimden geldi izin vermedim. Dünden beri de konuşmuyorum. Yani büyük hevesle gittiğim, süslenip püslenirken sevgilim içime düşücek sarılıp öpücek gözünü benden alamıyıcak romantik bir akşam geçiricez diye hayal kurduğum şey böyle bir hüsrana döndü. 0 ilgi, 0 incelik her zamanki gibi ağlayıp birbirimize bağırdığımız çağırdığımız sonunda yine ayrılık lafları edilen klasik bir biz. Konserin ertesi sabahı yana yakıla beni arıyor annemleri bıraktım senin montunu almaya gidiyorum kodu gönderir misin falan diye, dedim babam aldı gerek yok. Her zaman olduğu gibi zamanında hiçbir şey yapmayıp herşeye bahaneler bulup konu ayrılığa gelince ve ben onunla konuşmak istemediğim vakitlerde dediklerimi yapmaya kalkıyor ki ben haksız düşeyim ya da konuşmak zorunda kalıyım onunla. İyice delirtiyor beni bu şekilde. Yani montu alıp getirse biz barıştıktan sonra bunu da kafama kakıcaktı sen çok acımasız bi insansın beni koşturdun evinin önüne kadar getirdin bu soğukta aşağı inmedin beni kimse böyle rezil etmedi vs vs neler neler. Bu da klasik huyudur insanı çileden çıkarır çıkarır sonra siz istemediğiniz anda dediklerinizi yapar sonra da sizi suçlu çıkarır sen şöyle kötüsün böyle acımazsızsın rezilsin diye. Bu şekilde kızlar durumlar bunlar. Artık bu döngüden çok sıkıldım, düzelmediğinin ve istediğim kişi olamıyıcağının farkındayım. Bunları sevgisizliğinden yaptığını bilsem içim acımıyıcak ama inanın seviyor ona rağmen böyle. Bu yüzden de ayrılmak istediğim zaman asla kabullenemiyor, benim ailemi kendi ailesini herkesi işin içine katıyor barışmak için ve bana göre rezil ediyor herkesin gözünde. Artık bunlarla da uğraşıcak gücü bulamadığım için bir türlü ayrılamıyorum bir de öyle bir durum var. Özür dilerim çok uzun oldu ama lütfen okuyun farklı gözden tavsiye almaya çok ihtiyacım var
Üşenmedim ilk yorumumdan sonra hepsini okudum. İkiniz böyle kavgadan kaostan beslenen insanlarsınız. Nerede ne konuşmanız nasıl davranmanız gerektiğine dair hiçbir şey bilmiyorsunuz. Ayrılıp başkalarıyla sevgili olsanız aynı kaosu sürdürürsünüz. Üstelik sevgilinin abisinin sana güzelim diyerek mesaj atması asla kabul edilir değil. Ne sana güzelim diyebilir ne böyle ilişkinize dair yorum yapabilir. İğrenç bir ilişki.