- 19 Mayıs 2020
- 46.504
- 208.255
Seni kendi planlarına dahil etmeyip, teklif bile götürmeyip, kendi zırt pırt nerdesin napıyon diye tan tan beynini şişirmesi art niyetini tek başına da gösteriyor. Sanırım senden sonra daha genç ve tecrübesiz bir kız bulmaya bakar.benim eskiden böyle her yaptığını gittiğini falan haber veren bi flörtüm oldu. ben ona bu konuda uyum sağlamadım, baktı ben yapmıyorum o da yapmayı bıraktı. ben de hiç dert etmedim. o da ısrar etmedi, sen de yapm demedi. bu manyağın verdiği tepkileri vermedi. koskoca insan sonuçta, işinde gücünde. keza ben de öyleyim.
25 yaş üstü asla zaman kaybetmez zaten onunla. hele evlenme niyetinde ilişkiye başlayan kadınlar asla. gitsin bi 21, 22'lik bulsun parmağında oynatır ayı.Seni kendi planlarına dahil etmeyip, teklif bile götürmeyip, kendi zırt pırt nerdesin napıyon diye tan tan beynini şişirmesi art niyetini tek başına da gösteriyor. Sanırım senden sonra daha genç ve tecrübesiz bir kız bulmaya bakar.
ilk 2 buluşmada kahve en iyisi.baktın ki kafalar uyuşuyor kesenin ağızları açılır yemeklere geçilir25 yaş üstü asla zaman kaybetmez zaten onunla. hele evlenme niyetinde ilişkiye başlayan kadınlar asla. gitsin bi 21, 22'lik bulsun parmağında oynatır ayı.
o değil de son gittiğimizde yüklü bir hesap gelmişti ve ben ödemiştim (ben kendim istedim ödemeyi, o ödetti tarzında değil yani) şu an o paraya acıyorumbir daha pahalı yerlerden uzak durayım ben en iyisi.
kahve de çok hoş ama kahve içmek söz konusu olduğunda en fazla 1 saat durabiliyorsun. daha fazla zaman geçirmek için illa bişeyler daha sipariş etmek gerekir. biz yemek de yemedik, 2 şişe şarap bi de ortaya peynir tabağı söyledikilk 2 buluşmada kahve en iyisi.baktın ki kafalar uyuşuyor kesenin ağızları açılır yemeklere geçilir
valla ister eski kafalı deee isterrr paragöz deee ben ilk yemeği mutlaka erkeğin ödemesi taraftarıyımm.sonra bir ben bir o öder gider.hem bak ilk o ödeseydi şimcikk o düşünüyordu giden paracıklarını.kuzum o 800 tl ile sen neler yapardın nelerrr.ablan olarak tavsiyem bu son olsun yediklerin içtiklerin de afiyet olsunnnkahve de çok hoş ama kahve içmek söz konusu olduğunda en fazla 1 saat durabiliyorsun. daha fazla zaman geçirmek için illa bişeyler daha sipariş etmek gerekir. biz yemek de yemedik, 2 şişe şarap bi de ortaya peynir tabağı söyledikama mekan denize nazır, nezih, güzel bir yerdi. hep adını duyup gitmediğim bir yerdi. şarap da öyle ucuz bişey değildi, aroması güzel, kaliteli bişeydi. 800 liraya mal oldu tövbe bi daha, ha çok şükür ödeyebilecek durumda bir insanım ama ayda alemde bir işte. sürekli olsa batarım
ilk değildi ya, ilkini öder miyim hiç?valla ister eski kafalı deee isterrr paragöz deee ben ilk yemeği mutlaka erkeğin ödemesi taraftarıyımm.sonra bir ben bir o öder gider.hem bak ilk o ödeseydi şimcikk o düşünüyordu giden paracıklarını.kuzum o 800 tl ile sen neler yapardın nelerrr.ablan olarak tavsiyem bu son olsun yediklerin içtiklerin de afiyet olsunnn
o zaman felekten bir akşam yaşadım de geç.adamın hiç önemi yokk.onu hem sen unuttunn hem de biz çoktannnnnnnnnilk değildi ya, ilkini öder miyim hiç?
iki kere o ödeyince üçüncüyü ben ödemek istedim. ilk kez buluştum demedim zaten yorumlarımın hiçbirinde. ilk buluşmada hesabı bana ödeten adam gözümden düşer zaten.
Bu hikayede tek mantıklı olan sizsinizselam hanımlar,
çok kısa süre önce biriyle tanıştım ve onun yoğun ilgisinin, benim de yalnızlıktan bunalmış olmamın getirdiği bir gazla sanırım kendimi bir flörtün içinde buldum. şu an birbirimizi çok yeni tanıma aşamasındayız ve en başından beri aşırı flörtöz bir durumdayız. o kadar çok üzerime düşüyor ki daha önce hiç böylesine alışkın olmadığım için açıkçası biraz garip geliyor. ben tabii ki biraz daha ağırdan ve temkinli giden tarafım. çünkü başta ilgili olup sonradan ilgisine karşılık verdikçe uzaklaşan, saçma sapan havalara giren bazı ilişki deneyimlerim olmuştu. sonrasında üzülen ben oluyorum. neyse, bu sabah kendisiyle bir tartışma yaşadık ve acaba hata bende mi ya da hatanın ne kadarı bende olabilir diye merak ettiğim için iç dökme, fikir alma amaçlı bu konuyu açma gereği duydum.
kendisi dışarı çıkarken falan mutlaka haber veriyor, kiminle görüşecek nereye gidecek yani gereksiz detaylar dahil her şeyi söylüyor. bunları ben sormuyorum tamamen kendisi veriyor bilgileri. ben 29 yaşındayım o 32. ben bu kadar detay vermiyorum ona neler yaptığım ya da yapacağımla ilgili. hafta sonu aradığında hazırlanıp dışarı çıkacağımı söylemiştim laf arasında. akşam eve girdiğimde haber falan vermedim, o eve geçtin mi dediği zaman geçtim dedim. telefonda konuşmak istedi, duşa falan girecektim daha üzerimi değiştirmemişim eve girer girmez arayayım mı dedi. önce yarın konuşuruz dedim, bozuldu. sonra ben aradım, konuşmadı trip yaptı, kısa kısa cevaplar verdi hadi git gir duşuna iyi geceler dedi, iyi geceler dedim kapadık. dün akşam da arkadaşımla buluşacaktım, ben bunu yine laf arasında söyledim, işten çıktığını haber verdiği zaman. arkadaşımlayken de yazıp yazıp durdu. o da dışarı çıkıyormuş onu haber veriyor. tamam iyi eğlenceler, dedim arkadaşımla sohbetime devam ettim. 2 saat geçtikten sonra hiç sesin çıkmıyor, yazdı. mesajı açmadım. gece yarısına doğru yine sitem etti ona hiç yazmadığım için. ben de, sen de dışarıdasın, rahatsız etmek istemiyorum o yüzden yazmadım, dedim. yine bi trip yaptı. ve sabah tartıştı benimle bu yüzden.
ben çok umursamazmışım, onu merak etmiyormuşum, o nerde napıyormuş, eve ne zaman girmiş hiç sorduğum yokmuş. tee önceki günlerde olan haber verme konularını bile açtı. ben de, umursamazlık olmadığını, bunaltıp darlamak istemediğimi, birbirimizi çok yeni tanıdığımız için huyunu suyunu bilmediğimi ve bunun üzerinde bu kadar duracağını tahmin etmediğimi söyledim. tanımakla alakası yokmuş, bende öyle bir duygu yokmuş, bi soğuk bi sıcakmışım (ne alaka ben de anlamadım) sonra da lafı, benim kırmızı çizgilerim var, böyle şeyler olunca uzaklaşıyorum, ben böyle devam edemem bana göre değile falan getirdi. sen dedim bu lafı ciddi olarak mı söyledin kızgınla mı? eğer ciddi olarak söylüyorsan, madem uzaklaşıyorsun madem devam edemezsin ben de etmem, dedim. biraz lafı çevirdi saçmaladı. senin kırmızı çizgin varsa benim de var. bu cümle laf olsun diye kurulmaz, neden bu cümleyi kurduğunu düşün ondan sonra konuşalım ben de ona göre davranayım, dedim. buna sakin kafayla cevap vericem sonra dedi (işteydi o da benim gibi) aradan 1 saat sonra normal muhabbet etmeye çalıştı. bu haftanın her gününe bi arkadaş buluşması, plan koymuş ama planların hiçbirinde benimle buluşmak yoktu mesela. ben de fazla sıcak konuşmadım. akşama doğru yine yazdı, soğuk cevap verdim yine.
hanımlar bana gerçekten bu kadarı saçma geliyor. koca insanlarız, hayatımın merkezine alayım istiyor resmen. en ufak bişeyde de trip yiyorum. ve kendimi onunla rahat hissetmiyorum. yeni olduğu için midir bilmiyorum ama öyle. sanki her hareketime dikkat etmem lazımmış gibi bir enerji alıyorum. telefonda konuşurken bişey söylüyorum mesela, alttan alta aksini söylüyor bana. sanki ben ona uyum sağlamalıymışım gibi hissediyorum. buluştuğumuzda sohbet ediyoruz mesela e gülüyorum haliyle, ben neşeli, gülmeyi ve güldürmeyi seven bir insanım. soğuk, enerjisi düşük biri değilim. gülüyorum, ne gülüyorsun diyor bana. ortada gülünmeyecek bişey olsa anlarım, aptal değilim sonuçta bu yaşıma kadar neye gülünür neye gülünmez biliyorum. tam keyfimin ortasında ciddi bi ifade ile niye güldün denmesi rahatsız edici değil mi sizce de? ve bana o kadar çok yazıyor, o kadar çok arıyor ki onu özlemeye fırsatım kalmıyor. uzun zamandır yalnızım, ilişki işlerini unutmuşum. şimdi kendime bile zaman ayıramıyor gibi hissediyorum. yalnızlığı, bireyselliği seven biriyimdir.
uzun oldu farkındayım, iki tane sorum var size:
-sizce sabahki tartışma için ben mi hatalıyım? sahiden umursamaz mıyım?
-diğer sorum ise, yol yakınken bitirsem mi? çünkü kurduğu cümleyi unutup devam etmek, ne bileyim ne kadar içime siner bilmiyorum. biraz daha gözlemlesem mi yoksa kesip atsam mı?
yani yapılabilir tabii ki haberleşmek kötü bişey değil ama daha 2 haftadır tanıdığın insana karşı bu yapılınca hem çok yapay oluyor hem de en ufak bir uyumsuzlukta karşılıklı restler çekiliyor ve ilişki sonlanıyor. zaman içinde kendiliğinden gelişmiş olması bana daha mantıklı gelirdi. zaten gösterdiği alaka yapay değil gerçek olsa, bak sen haber verme konusunda biraz kopuksun ama ben haberleşme içinde olmayı daha çok seviyorum. bunları darlamak olarak görmüyorum. bana yazmayı unutuyorsun, dikkat etmeni isterim gibi bir konuşma yapar, hemen vazgeçmez, böyle olacaksa devam etmem diye rest çekmezdi. çünkü işin içinde hisler varsa öyle kolay gözden çıkaramıyorsun karşındaki insanı. alttan aldım, sen de dışarıdaydın, devamlı yazıp rahatsız etmek istemedim, bunaltıp sıkarım diye düşündüm şeklinde açıklama yapmama rağmen bana üstten üstten konuşmaya devam etti mesela. bak en basit örnek, birkaç saat haber alamazsak naptın sevgilim yazarız diyorsun. ben 2 saat mesaj atmasam "ben senin umurunda değilim, sorun yok sana iyi geceler" yazıyor baştan sona trip. birisine neler yapıyorsun, nerelerdesin, merak ediyorum demek başka, yazmıyorsun, umurunda değilim!! demek başka. en ufak bişeyde trip yiyince ve insan gibi konuşmana rağmen karşıdaki saçmalayınca soğuyorsun ve gidiyorsun doğal olarak. en basidinden eve yeni gelmişim, duşa giricem, yemek yiyeceğim vs daha üstümü değiştirmemişim arayayım da arayayım. arıcam ben seni dediğimde yine bin tane trip. arıyorum bu defa konuşmak istemiyor falan. düşündükçe boğasım geliyorYa ben pek öyle düşünmüyorum. Genel kanı adamı yermiş ama.
İlk etapta daha ilişkinin adı flörtten sevgililiğe geçmemişken bence fazla davranmış. Ama ben de tam bu şekil bir ilişki insanıyım.
7 yıllık bir ilişkim var. Birbirimizden izin almayız, ama haberdar ederiz. Bunun birbirimizi yıprattığını asla düşünmedim de. Haberdar etmenin karşındaki kişiyi hayatının merkezine almak olduğunu da düşünmüyorum.
Rutinimiz şu şekilde ‘ bitanem x kafesine geldik haberin olsun ‘/ “ bitanem canım sıkıldı biraz dışarı çıkıyorum haberin olsun “ vs vs.
Hesap sormayız. Sadece birbirimizi haberdar ederiz. Ve dışarıda olduğumuz sürece de bunun dışında birbirimizi darlamayız. Eğer 2-3 saattir yazmıyorsa da bi mesaj atarız “naptın sevgilim “ diye bu kadar.
Ben iletişimde kalmayı seven bir tipim. Açıkçası sevgilimle bi mekanda pat diye karşılaşmak hoşuma gitmez. Veya ortak bir arkadaşımın beni görüp Aa sevgilin de şuradaydı demesini ve sevgilimin ne yaptığını o an öğrenmeyi istemem. Kendimi de asla kontrol manyağı biri olarak görmedim
bitirdim zaten.Evet umursamazsınız. Hayatınızdaki insan da fazla takılıyor bu konulara. Haklısınız/haksızsınız diyemem çünkü herkesin doğrusu farklı bu konuda. Siz birbirinize uygun değilsiniz ama orası kesin. İlişkiyi yaşayış tarzınız farklı her şeyden önce. Buna ek olarak ciddi bir iletişim sorunu var aranızda. Uzatmadan bitirin derim
bitirdim zaten.
bilemiyorum 2 haftalık insanı üst seviyede umursamam için onu daha fazla tanımam ve bunun için de zaman gerekiyordu. kendisine de söylemiştim. ve en ufak bişeyde trip, tavır olarak karşılık alıp modunuz düşüyorsa bitirirdiniz bence siz olsaydınız da.
zaten kendisine söylemiştim arkadaşımla dışarı bira içmeye gideceğimi. söylememiş değilim yani.Bir insan bence sevgilisini üst seviyede umursamalı. Flört zaten nasıl bir ilişki yaşanacağının ip uçlarını veriyor size. Tek bir doğru yok, herkesin ilişkiyi yaşayış şekli farklı. Dediğim gibi ilişkinizde iletişim sorunu var. Ben boğulmaktan, darlanmaktan, bir kere açmadığımda tekrar aranmaktan, trip atılmasından nefret ederim ama sevgilim nerde kiminle de bilmek isterim. Sevgilim ama flörtte daha esnek olunabilir. İki tarafta da hata var aslında hata demeyelim de birbirinize uygun değilsiniz. O yüzden doğru karar verdiğinizi düşünüyorum
Alemleri yakın arkadaşlarla yapmak lazım :) daha hesaplı oluyor wustria:) Konularını takip ediyorum çoğumuz maalesef aynı şeyleri yaşıyoruzkahve de çok hoş ama kahve içmek söz konusu olduğunda en fazla 1 saat durabiliyorsun. daha fazla zaman geçirmek için illa bişeyler daha sipariş etmek gerekir. biz yemek de yemedik, 2 şişe şarap bi de ortaya peynir tabağı söyledikama mekan denize nazır, nezih, güzel bir yerdi. hep adını duyup gitmediğim bir yerdi. şarap da öyle ucuz bişey değildi, aroması güzel, kaliteli bişeydi. 800 liraya mal oldu tövbe bi daha, ha çok şükür ödeyebilecek durumda bir insanım ama ayda alemde bir işte. sürekli olsa batarım
kesinlikleAlemleri yakın arkadaşlarla yapmak lazım :) daha hesaplı oluyor wustria:) Konularını takip ediyorum çoğumuz maalesef aynı şeyleri yaşıyoruzya patolojik ilgiler ya da sıfır ilgi seviyesinde gidip geliyor erkekler.
Aynen ya insan yoruluyor ben senden yaşça büyüğüm :) ee durum yalnızlığa alışınca ilerde pişman olur muyum neden denemedim diye . Bu sirkülasyon devam edecek . Umudu kesmek yokkesinlikleyani o son hesabı ödetsem para yiyici gibi olurdum yaa. ikiye bölmek de flörtle çok saçma geliyor.
ben umudumu kestim artık bıraktım yani baksana his anlamında da kuvvetli değilim. eskiden ne güzel aşık olurdum, bişeyler hissederdim şimdi o da yok. sanki sırf yalnız kalmamak için uğraşıyorum bu işlerle gibi düşünüyorum ben son zamanlarda. biraz yalnız takılayım. sonra içimden gelirse tekrar bakınırım etrafıma. bende şöyle bir sorun var, uzun süre yalnız kalınca yalnızlığa fazla alışıyorum bu defa da kimseye şans vermiyorum. o zaman da sanki güzel olabilecek bir ilişkiyi kaçırıyorum gibi hissediyorum. karışık yani
Size bire bir katılıyorum. Aşırı yazmak, darlamak hoş değil. Gülme meselesi de çok tuhaf. Ama bence de Wustria'nın tavrı ilgisiz geldi bana. Sonuçta yeni ilişkiye başlanmış, insan ilk başlarda daha ilgili olur, normal bir arkadaşına veya ele yazar gibi bir tepki yarın konuşalım, dışarıdayım cevap veremem gibi şeyler ilgisizlik belirtisi, işte olsa neyse diyeceğim ama dışarıda gezerken vs. tuhaf geliyor bana da.Sizin adama ilginiz yok bence, kendinizi rahatsiz hissediyorsaniz devam etmenin anlami yok. Gülme meselesinde de adam garip davraniyor gercekten.
Onun disinda ben aşiri yazma darlamayi da sevmem ama takmiyor gibi yok yarin konusalim yok disardayim cevap veremem seylerini sevmiyorum. Bu konuda da karsiya hak verdim. Hayatima alacagim insan beni özel hissettirmeli, özel hissetmeyeceksem hayatimda o kişiye gerek olmaz.
Mesela eşimle her dakika konuşmuyoruz veya başka birilerinin yanindaysa cart cart mesaj atip karsilik beklemiyorum ama arada minik bir emoji, bir kelime bir sey yaziyor aklimdasin manasina gelen hoşuma gidiyor gulumsuyorum. Bence cok tatli. Vakit olmayabilir her dakika yazişmayabilriiz ama beni onemsedigini hissetmeliyim, 5 dakika sesimi duymaya istekli olmali.
7 bucuk sene oldu hala işteyken aklina geldikce o sevgiliyken attigi emojiden atar yoğundur cunku biliyorum. Ya da her gun olmasa da nadiren tuvalete gittiginde arar
Bilmiyorum işte boyle sizin tavirlarda biriyle karşilaşsam asla devam etmezdim ben kendi adima.