- 2 Kasım 2013
- 7.797
- 37.031
-
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #481
Hiç sinirini bozma. Her şerde vardır bir hayır diyerek bu yaşanandan ders al. Sen verdikçe daha çok isteyeceklerdi. Senin içinden gelerek yaptıklarını bile görev adledeceklerdi.
Vicdansız ve kötü kalpli olanlar onlar, unutma bunu.
Umarım eşin bu konuda yanında durur ve sen de hayatındaki safralardan kurtulursun.
Acil olarak ülke de aile apartmanları yasaklansın bence.. arkadaş bu türk kadınının elti, görümce ve türevlerinden çektiği nedir..
Hayatta neden 1.sırada elti Sevmedıgımin cevabı olmus buEltim sağolsun yıllarca fedakarlık yapmış onlara. O da normalin bu olduğunu ve hatta artık onun geri çekilip benim yapmam gerektiğini düşünüyor ajsjsj. O artık rütbeli tabi. Ben yazık çömezim. Ağızlarında da bir merhamet, vicdan lafı. Eltim de "ben merhametliyim" deyip durur. Ona da geçen "insan meyin eksikliğini yaşarsa onu ispat etmeye uğraşırmış. Merhamet deyip durmasan mı artık" dedim bir ay küstü benimle. Bir ay sonra barıştı kendiliğinden.
Başlığa istinaden,
Seni sevmeyen ölsün
Garip garip süregelen söylemler, niye birini sevmeyene beddua ediyorsak
Konuyu okuyunca sesli güldüm
Ay hep bunu yazmak istemiştim, sana kısmetmiş.
Hatta lol (internet jargonu da bilirim)
Görümcen oğluna kocana onu bunu alacagina,
Evine yardımcı tutsun
Sen de bir dahaki sefere, aldıklarını getir koy kapının önüne, beni bunlarla satın alamazsın diye ayılıp bayıl.
Ileride çalışmaya başlarsan da, bir zamanlar işsiz ama gururlu bir kız vardı der, supurgeyi kafasina atarsin.
Aman ya, ne takiyorsun, bosver gitsin.
Ben mi gamsizim bilmiyorum,
Başkalarının benim hakkımda ne düşündüğü ve çay kaşığının bana olan hisleri ile esit derecede ilgiliyim.
Görümceye selam yola devam
O değil de bizim geline de böyle görümce lazım. Vallahi kıymetimi bilen yok
Idrakyollariiltihabi sormadan geçemeyeceğim, acun mu izliyorsun sen
Inanılır gibi değil deyince o canlandı gözümde
Ben de genel olarak konularınızı takip ediyorum, pek bir şey yazmıyorum ama bu sefer aslında iyi olmuş diye düşündüm. Çok gerildiniz tartışmadan ötürü biliyorum ama olsun. Sürekli kendinizi frenliyorsunuz "aman annem, kardeşim, kayınvalidem, görümcem kırılmasın, kimse beni yanlış anlamasın, kimseyi üzmeyeyim" diye. Bu kez kendiliğinden gelişmiş. Özellikle telefon görüşmesindeki cevapları okudukça ben rahatladım ne yalan söyleyeyim.
Her konuda soruyorsunuz ya "acaba hatalı mıyım?" diye. Olsanız ne olacak, insanız hepimiz. Sürekli alttan alan, birileri kırılmasın diye düşünen, müthiş incelikli kişiler olamayız ki. Arada tabii ki kırılma noktaları olacak, kırmalar dökmeler, hata etmeler, bencillikler olacak ki o bencillikler aslında bizi hayatta tutacak.
Bakın şimdi kırdım, onu söylememeliydim vs. diye üzülüyorsunuz, bir şey yiyemeyecek kadar geriliyorsunuz ama dünya alt üst olmadı, her şey olduğu gibi, hayat devam ediyor. Ki sonuna kadar haklı olduğunuz bir konu ama haksız da olabilirdiniz. İnsan vicdanını pat diye susturamıyor elbette ama ara sıra da mola yapmak onun da hakkı. Herkes yerini bilsin, bundan sonra laf sokmalar, söylenmeler olmaz bence. Saygısız insanlara karşı ne kadar saygı gösterirsen göster anlamıyorlar çünkü, aynı dilden konuşmaya çalışmak gerekiyor bazen. Deli deliyi görünce sopasını saklar misali. Görümceniz bir şeyleri dile getirirken bunu da söze almıştır herhalde, hiç dert etmeyin bu konuyu, zaten yeterince zorlanıyorsunuz.
Ama ben konuyu okurken sizi şöyle hayal ettim. Oğlan büyümüş, okula başlamış, epey toparlanmış, siz işe dönmüşsünüz, başka bir semte/şehre taşınmışsınız. Aileniz uzak, kayınvalideniz uzak. Sık sık görüşme yok, durmadan arama sorma yok. O kadar rahatlarsınız ki aslında, kendinize gelirsiniz. Evimi, semtimi seviyorum demişsiniz biliyorum ama en azından diğerleri için az bir vakit kalmıştır umarım.
Konu o kadar renklenmiş ki bir yerden sonra takip edemedim. Ama çok güzel bir konuşma olmuş kendini ezdirmemişsin. Sonuçta karşındaki kişinin böyle bir şeye hakkı yok. Bu olanlar eşinle sizi etkileyecek mi peki ?
adini gorup te o konuyu okumazsam uyku tutmuyor idrak:)
gorumcenin ve kv beklentilerine agzim acik kaldi. tabiki yapmamalisin. ihtiyac olur mecburiyet olur anlarim ama sacma sapan bir rutin beklentisi var ki elini versen kolunu kaptiramazsin gibi. muhtemelen sen 3 ay boyunca haftada bir supurmeye gitsen sektirdigin hafta bunlarin daha beterine maruz kalacaksin.
kaldiki bu insanlar senin hayatinin zorluklarini bilmiyor mu? hem fiziksel hem psikolojik.
taviz verme kesinlikle. sen onlarin ogullarinin/kardeslerinin hayat arkadasisin sadece onlarin hizmetcisi degil. kaldiki ben bu gibi beklentileri zerre kadar anlayamiyorum. hele hele bu beklentiyi dile getirmeyi son derece de ayip buluyorum.
bunun sonu gelmez. sonra gelmisken camlari sil banyoyu ov, mutfak dolaplarini sil diye abartarak geri donusler olabilir. elini verip kolunu kaptirma hele ki gunduz kusagi izleyen eli ayagi tutan bir kadin icin....
Ev hanimlarina kurban olsunlar valla. Aha dogum iznine ayrildim 1 yila yakin evdeydim. Ya Rabbiii kacmaya yer aradim. Evde durdukca is cikiyor valla.Ahshjs yok yahu izlemiyorum belgesel izliyorum ben. Sıradan bir ev hanımı değilim ajsjekdkekrr.
Çok iyi bir konuşma olmuş tebrik ederim inşallah birgün bende böyle cevap verebilecek kıvama gelirim
İdrak konu hakkında senin yalı kazığı(kocanla olan konuları hatırlayınca klavyemden kaçtı özür dilerim) ne diyor
Idrakyollariiltihabi yeni gelişme varmı? Eşinle yüzyüze görüştün mü?
daha cok cemile sanmis gibi
size neden ozel mesaj yazmak olmuyor? bir sey soracaktimSimdı gordum aynı anda
Bilmiyorum bende size yazamadımsize neden ozel mesaj yazmak olmuyor? bir sey soracaktim
profili gizli yaptik ondandir )))Bilmiyorum bende size yazamadım
aslinda soruma cevap buldum)))Bilmiyorum bende size yazamadım
Bu devrde hala boyle insanlar kaldımı ya keske annelere kiz evlatları baksin diye bi adet sürsede su kafada olan insanlar bi erise artik. Aynı bnm gorumcemle kv dinledim resmen ben baktığım halde yüzüme bakmadın diyolar en iyisi vicdansz olmak yapıpta yaranamadiktan sonra yapmamak daha iyiNeyse yazıp öyle gideyim. Unuturum detayları. Dışarı çıkmam gerek cevap veremeyebilirim.
Görümcem aradı. Başta güzel güzel konuşmaya başladı. İşte bir süpürgeden kaçıyorsun nankörlük yapıyorsun bizim elimiz hep üzerinizde. Annem çok üzülüyor kırılıyor ben onun adına seninle konuşuyorum dedi.
Ben de annesi adına konuşmasına gerek olmadığını, iki koca insan olarak bizim iletişim kurabileceğimizi söyledim. Kusura bakma o benim annem üzmene müsaade etmem Merhametsizsin ve üzülüyor dedi. Merhametli olan sen misin peki dedim. Aylık gelirin benim gelirimin üstünde. Üzüldüğün hasta be yaşlı kadına neden bir temizlikçi tutmuyorsun? Ya da anne sen camları silme ben yaparım neden demiyorsun? Çalıştığın için mi? Ben çalışmıyorum evet ancak iş yüküm ve sorumluğum senden fazla. Şu muhabbeti yapmak bile beni rahatsız ediyor çünkü senin ne iş yapıp yapmadığın aslında beni ilgilendirmiyor. Sen bana müdahale ettiğin için savunma yapıyorum sadece dedim.
Ben senin yorulduğuna falan inanmıyorum dedi. O senin problemin dedim. Dikkat ettiysen beş yıllık evliliğimde ben hiç sana neden böylesin neden bunu yapmıyorsun neden şunu yapmıyorsun demedim. Ancak senin dilin hiç durmuyor. Sürekli beklenti ve müdahale içindesin dedim.
Benim annem üzüldüğünde karışırım dedi. Ben sizi olduğunuz gibi kabul ettim ama siz etmiyorsunuz beni dedim. Benim onları küçümsediğimi söyledi. Bütün gün evdesin sen kimsin bu ne kibir deyince sen de annenin uzantısı halinde yaşam sürüyorsun. 40 yaşında kadınsın zihniyetin hala 1900lü senelerde kalmış. Zerre gelişim göstermiyorsun dedim. Vay aşağılamışım. Ben aşağılamadım sen beni aşağılamaya çalıştın ben de aynı şekilde cevap verdim. Nasıl oluyormuş güzel mi? Dedim.
Terbiyesiz, kötü kalpli, merhametsiz, garip gibi hakaretler edip bir de annenin uzantısı lafını hakaret olarak algılayıp beni suçladı.
He bir de meğer ben eltime ben kitap okuyorum demişim ajsjsjsj. Asla böyle bir şey demedim ve konuyla ne alakası var bilmiyorum da. Böyle algıladıysan üzülürüm çünkü kimseyi küçümseme gibi bir derdim yok. Aksine sen ev hanımısın yapmak zorundasın küçümsemesine karşı kendimi savunuyorum dedim.
Kusura bakma senin yaşadığın evde sağlıklı biri olduğun elin ayağın tuttuğu için hiçbir iş yapmıyorum. Bundan sonra böyle. Bak gayet net şekilde söylüyorum. Yapmıyorum ve yapmıycam bunu yapmak senin görevin, benim değil dedim.
Bundan sonra annem ölse su bile vermeyeceksin istemiyorum dedi. Bak yine sınır ve had bilme konusunda sorun yaşıyorsun. Bu seni zerre kadar ilgilendirmez. İster can ciğer olurum ister görüşmem. Sen evlatlığını yap geri çekil. Ben sana 40 yaşından sonra had öğretecek değilim, benim sınırlarıma bulaşma kafi dedim.
Benim apartmanımda kurallara uyacaksın dedi. Pardon ne ara senin apartmanın oldu burası, gittikçe komik bir hal alıyor konuşma burası senin değil dedim.
Madem sen kötü, merhametsiz ve garip bir insan olduğumu düşünüyorsun ben olsam böyle bir insandan uzak dururum. Sen de öyle yap dedim.
Velhasılı ne ölüme ne dirime diyerek telefonu kapattı. Vedası bile ağa kıvamında. Sinirlerim bozuldu valla kendime gelemedim henüz.
Yazi tarzina görümcene cevaplarina hayran kaldim.. Onu birak öz güveninede.. Sendeki bende yüzde 1%olsa varya anlatamamGörümce güncellemesi 35. Sayfada.
Merhaba hatunlar
Görümceli konu açtım ciddi olmaya çalışıyorum çok başarılı olamasam da. Siz lütfen bana bakmayın ve konuyu ciddiye alın. Çünkü objektif yorumlara ihtiyacım var. Bugün ilk kez görümcem tarafından manipüle edildim. Evet, başardı bunu pis mendebur. Bu biraz ağır oldu ama sinirliyim şu an. Sinirim geçince görümcecim şeklinde düzenlerim.
Efenim benim 41 yaşında bekar bir görümcem var. Medeni hali beni ve sizi ilgilendirmiyor ama annesi ile birlikte yaşadığını belirtmek için söylüyorum. Aynı apartmandayız. Kayınvalidem ve görümcemin bir alt katında da eltim var. Canım benim, onu da çok severim. Kanım çok kaynıyor. Konu dağılmasın muhteşem bir aile apartmanı burası. Şenlik hiç eksik olmuyor. Neşe içinde yaşayıp Gidiyoruz.
Sevgili görümcem genel itibariyle huysuz, aksi, eleştiri seven, akıl vermeye bayılan bir model. Üstün hümanist yanım sayesinde kendisini olduğu gibi kabul ettim. Söylediği ve yaptığı şeyler beni etkilemiyor. Bu yüzdendir ki belki hakkında onlarca konu açılabilecekken beş yıldır bahçe hortumundan daha az etkiliyor beni. Bahçemiz de var evet.
Görümcem, kayınvalidem ve eltimi şeytani çamaşır suyu çetesi adıyla ansam, günah olmaz bence. Aşırı titiz, ev işi dışında bir şey düşünmeyen modeller. Bunu niye belirtiyorum, konu ile bağlantılı çünkü. Kayınvalidem ve eltim cif ile aşk yaşarken, görümcem yeniliklere açık. Diğer temizlik ürünlerini de kabul ediyor. Modern bir insan kendisi. Kendi adıma çevrem tarafından temiz ve düzen takıntılı biri olarak görüldüğüm halde, bu insanların yanında tembel ve pis görünüyorum. Çünlü hepsi ruh hastası.
Tamam içime sıkıştırdığım pislikleri kusmaktan vazgeçip konuya giriyorum. Buraya ilk taşındığımda eltimin yıllarca yaptığı gibi düzenli olarak kayınvalideme gidip, çeşitli yardımlarda bulunmam konusunda beklentileri vardı. Açık bir dille böyle bir şey olmayacağını belirttim. Sadece hasta olursa, yardıma muhtaç olursa gideceğimi söyledim. Kabullenmiş gibi görünseler de ara ara laf sokmalar, imalar devam etti. Duymazdan geldim. Totoma konuşun dedim, içimden dedim tabi.
Kayınvalidemin evinde akşama kadar kimse yok. Görümcem çalışıyor. Ev pislenmiyor ve dağılmıyor. Benim evimde ise bir tazmanya canavarı, bir de çıkardığı çorabı parmak uçlarından yere usulca bırakan koala yaşıyor. Dolayısıyla çok yoruluyorum. Ancak kendi evime ve oğluma yetişebiliyorum. Kayınvalidem ise bir gelin olarak gün aşırı yukarıya çıkıp evini süpürmem gerektiğini düşünüyor. Görümcem de öyle.
Bugün oğluma pijama takımı almış halası. Oğluma karşı cömerttir. Hediye alır, ihtiyacını karşılar ki asla böyle bir beklentim yok. Kendi isteğiyle yapıyor. Pijama takımını verirken "biz bu kadar iyilik yapıyoruz karşılığı yok" dedi. "karşılıktan kastın nedir?" diye sorunca "annemin evini süpürebilirsin gelip" dedi. "x abla iyilik yapmak zorunda değilsin. Sana bunu daha önce de söyledim. Benim yeğenim alırım dedin. Mütemadiyen aynı döngüyü yaşıyoruz ve ben bundan sıkıldım" dedim. "insanda vicdan olacak vicdan zorla olmuyor" diyerek odasına gitti.
Tam o esnada benim misafirim geldi eve inmek zorunda kaldım. Kelimeler kursağımda kaldı. Bir mesaj attım.
"x abla her seferinde aynı şeyleri söyleyip benim huzurumu kaçırıyorsun. Şahsıma gidip alışveriş yapmıyorsunuz ki böyle bir şey de istemem zaten. Kendi kardeşine, kendi yeğenine kendi isteğinle bir şey alıyorsun. Ki kırk kere dedim mevzusunu yapacak iseniz almayın diye. Benim oğluma eşime bir şey alma desem vereceğin cevap belli. Benim kardeşim, benim yeğenim alırım ki zamanında demişliğin var. Defalarca söyledim benim kapasitem bu kadar arkadaş. Ben ancak kendi ev işime, çocuğuma, dersime, sosyal hayatıma yetiyorum. Düzenli olarak annene çıkmaya vaktim kalmıyor. Ki böyle bir isteğim de yok. Ben gerçekten aşırı sıkıldım bu laf sokmalarından. Evet şu sıra bulduğum her fırsatta ders çalışıyorum. Bu bir bahane değil ki benim sana bahane sunmaya da ihtiyacım yok. Yapmak istemeyebilirim. Sınavları atlatınca uygun olursam evini süpürürüm annenin. Bu bir sidik yarışı değil, ego savaşı hiç değil. İhtiyacı olana yardım ederim. Ancak ev süpürmek hayati bir ihtiyaç değil. Ve siz bunu sorun haline getirdiğiniz sürece dikkat ettiyseniz ben aynı apartmanda çay içmeye bile gelmiyorum. Yok ben her fırsatta laf Sokmaya devam edeceğim, bundan aşırı zevk alıyorum diyorsan devam et. Benim için sıkıntı yok. Ancak bir dahaki sefere bu kadar sakin kalamayabilirim. İyi geceler"
Şeklinde. Henüz görmedi mesajı görünce muhtemelen kavga edecek :)
Şimdi sormak istediğim şu, kayınvalidem 64 yaşında. Organ nakli geçirmiş bir kadın. Yatalak değil. Kendi işini halledebiliyor. Yemek, ev toplama vs. Ki evde akşama kadar tek olduğu için ve tüm Gündüz kuşağı programlarını zevkle takip ettiği için insana da pek ihtiyaç duymuyor. Esra Erolu da uğurladıktan sonra insan ihtiyacı hasıl oluyor.
Görümcem vicdan falan deyince bir an kendimi sorguladım. Acaba ben mi kötü düşünüyorum, arada evini süpürsem elime mi yapışır dedim. Ancak öte yandan oğlum beni epey yoruyor. Öylece evde durmak istemiyorum ve durmuyorum da. Ders çalışıyorum, spora gidiyorum, bulduğum fırsatlarda seminerlere katılıyorum. Kendi evimin işini yapıyorum. Onlar pek inanmasa da ciddi manada yoruluyorum. Bu durumda "yahu ben bu kadar yorulup neden öylece TV izleyen kadının evini süpüreyim" diyorum. Bir yanım lucifer, bir yanım bahar bahçe. Ne düşünsem bilemedim. Görümce bile aklımı karıştırıyor, duygusal açıdan yıpranma dönemine girdim demek ki.
Bunun dışında aynı görümcenin ağzından pek hayırlı bir şey çıkmaz. Her durumu ve eylemi eleştirme potansiyeli var. Hayat enerjimi emiyor gudubet. Ancak başıma kakıp karşılık beklediği konularda cömerttir. Yeğenine hediyeler alır, kardeşine de keza. Bir keresinde "hediye aldığın kişi kardeşin, o süpürsün bence evi" demiştim de ev masrafının azaldığından dolayısıyla bana da faydası olduğundan bahsetti ahsjsjs. Böyle pis küçük hesaplar peşinde.
Çok uzattım kızmayın tamam. Doğruyu söylemek gerekirse bugün beni germeyi başardı. Normalde gerilmezdim ama bugün ufak çaplı bir çarpıntı ve sinir bozulması yaşadım.
Şimdi görümce ve kayınvalide düşmanlığınızı bir kenara bırakıp, objektif şekilde yorum yapar mısınız? Süpürsem elime mi yapışır, süpürmeden aynen devam mı.
Konu içeriğine gel, ev süpürmesi. Siz anladınız ama beni, mevzu bundan ibaret değil. Yorum yapan elleriniz dert görmesin efem.