Ablacım insanız ve hepimizin zaafları var veya zayıf noktamız, bam telimiz adı her neyse işte, bizi tanıyan, tanımaya bolca fırsatı imkanı olan kişiler(anne, baba, kardeş, eş, kayınvalide, elti, görümce vs vs) acıtacağı yeri bilir, hele de kendini gizlemeyi başaramıyorsan, duygularını tüm şeffaflığıyla ortaya koyuyorsan açık hedef haline geliyorsun, ki kaçımız kendimizi olduğundan farklı gösterip kamufle etmeyi zayıf noktalarını gizlemeyi başarabilir ki, öyle bir an gelir dökülürsün ve tüm açık noktaların ortaya serilir.
Belki sessiz kalmıyorsun, hakkını da savunuyorsun ama iş vicdan muhasebesine gelince kilitleniyorsun, gerçekten dikkat ettim, her konunda yanlış olan sen misin, vicdansız mısın, hatalı mısın diye sorguluyorsun, bunu sorgulatmayı başarıyorlar.
Ben aile apartmanında oturuyorsam kayınvalideme yardım etmek gibi zorunluluğum yok deyip geçemiyorsun, halbuki gerçekten böyle bir mecburiyetin yok, kayınvaliden iş göremeyecek durumda olsa amenna ama süpürebilir, toz alabilir, görümcen annesiyle aynı evde yaşayan bir kadın olarak izin günlerinde ona yardım edebilir, hadi etmedi yardım için bir kadın tutabilirler, ki evde hepsinin erişkin olduğunu düşünürsek 15'de ya da ayda 1 derin temizlik onları epeyce idare eder.
Eltin kayınvalidesine yardım ediyormuş, kendi rızasıyla isteyerek yapıyorsa bu onu ilgilendirir, senden aynı şey beklenemez, oğlun olmasaydı da bekleyemezlerdi, sen her gün günün 12 saatini uyuyarak geçiriyor olsaydın da bekleyemezlerdi, temizlesen eline mi yapışır lafını da sevmem, yapışmaz elbette lakin ben kayınvalideme ev işinde yardım etmek için evlenmedim, kendi yuvamı kurmak için evlendim, sende öyle, evlenen her kadın da öyle.
Bir kadının iyi gelin olup olmadığı veya vicdanı ev işiyle ölçülmez, bak sende evlat yetiştiriyorsun Allah sağlıklı ömürler versin, ileride sana da evladının mürüvvetini görmek nasip olsun, gelininin iyi mi kötü mü, vicdanlı mı olduğunu sana aldığı tozlarla mı ölçeceksin? Asla böyle bir şey yapmayacağını biliyoruz çünkü bunun doğru bir bakış açısı olmadığını biliyorsun.
Bir kızım var biliyorsunuz, kocaman kız, bugün evlense çoluk çocuk sahibi olacak yaşta, ev temizletmem, yemek yaptırmam, içinden gelerek bir işe yardım ederse de teşekkür ederim çünkü ben o evladı büyüsün de ev işini üzerimden alsın, yaşlanınca bana baksın diye doğurmadım, bunu her fırsatta da söylerim, ben kendi göbeğimi kesebildiğim sürece işimi kendim görürüm, el ayaktan düşüncede ya yardımcı birilerini alırım veya huzurevi.
Bazen birlikte alışverişe gideriz, bir şeyler alırım kendim taşırım anne ver ben taşımayacaksam nasıl evlat olurum, içim rahat etmiyor der, yaşlandığımda taşırsın derim güler çünkü biliyor yaşlansam da taşıtmam:))
Velhasıl kuzum, annen, kayınvaliden, eşin, görümcen, belki ileride evladın, kardeşin kim olursa olsun vicdanına oynamalarına izin verme, görümcen aldığı 1 karışlık pijamayı iyilik olarak gördüğünü belirterek karşılık beklerken çok vicdanlı mıydı ki sen kendi vicdanını sorguluyorsun? İnan aynı sözler bana sarf edilse senin kadar naif olamazdım, kavganızı okudum da sen dili sivri görmemişsin, Allah beni 1,5 metre yaratmış ama dilimden kısmamış mübarek:))
Valla hep vicdan diyorum da senin vicdan ayarlarınla oynuyorlar diye kızıyorum, açtığın her vicdan muhasebeli konunda gelip öyle herşeyde vicdan olmaz deyip seni fabrika ayarlarına geri döndürmek için elimden ne geliyorsa yapacağım:)))
He şunu da diyeyim sen onuda sorguluyorsun çünkü, şimdi kavga küsmeyle sonuçlandı ya, kayınvalide, görümce, elti aralarında bu konuyu döndürürmüş ya hani, olay dönüp dolaşıp sana ev verdik'e kadar gelirse ki gelebilir, onlarda o potansiyeli ta buradan gördüm:))) sana ev vermediler, oğulları dizlerinin dibinde olsun diye aile apartmanı sahibi oldular, sen de evlerine gitmekle yükümlü yardımcıları değil, oğluşlarının severek yuva kurduğu hükümet nikahlı eşisin, sen oğluşlarıyla nikah akdine imza attın iş sözleşmesine değil.
Bir daha da bu tip tartışmalarda ne yapacağını bilemez halde elin ayağın tutmaz hale gelmesin, evde işini gücünü halledip bir duş alıp çık dışarı gez dolaş, canım günü zindan ettin kendine.
