Fit olma savaşları


Est. ilgilenmiş takip etmişsiniz teşekkür ederim, elbette gözleminizi paylaşacaksınız. Yani hak vereyim istiyorum ama veremedim. Konumda, en başta acayip uzun olmaması için ayrıntıyı bol vermem, ama ara yorumlarıma bakabilirsin.

Diğer konunun da "Babam ve resim sergisi" konusu olduğunu tahmin ediyorum, o konuda da ayrıntılar hep konunun içinde gelmeye devam etti. Gereksiz bir linç de yedim üstelik onda hatırlıyorum :))

Siz etkilenmez misiniz sevdiklerinizin ruh hallerinden? Verdikleri sözlerden, sizinle oturup konuşup "Şu hafta başlayalım" deyip ekilmekten, bekletilmeye alıştırılmaktan, bir önemsenip bir önemsenmeyerek modunuz üzerine (bilinçsizdir inşallah, bilerek yapmadıklarını düşünüyorum) dengesizleştirilmekten?
"Bekleme kendin yap" denildiği bir konu olmuştu babama dair açtığım konu da. Yapıyorum zaten, o konuda da hiçbir şey yapmamış oturup beklemişim ve "Onlar yüzündeğn" diye ağlamışım gibi yorum yapıldı ama 100lerce resim yaptığım, hazırlanmaya zaten başladığım kısmı atlandı.

Bu konuda da 30 kiloyu eşimi beklemeden ve pes etmeden verdiğim kısmı atlandı (Ki haklısın, konu başında vermedim, fazla ayrıntı ve insanlar buna takılmaz, başardığın şeyi milletin gözüne sokma konunda diye)

Hiç mi hayal kurmazsınız veya kurduğunuz hayallerde hep tek başına mısınızdır?
Benim iki kişilik kurduğum hayaller bunlar:
"Baba-kız sergisi" ve tek başıma olmuyor.
"Karı-koca fit" ve tek başıma olmuyor.
"Hayır" denmiyor "Olabilir, olur, yarın öbür gün" umut veriliyor, sonra yan çiziliyor, sonra kafalarına esiyor kendileri başlıyor... Bu başarısızlık nasıl benim oluyor?

Daha açık olmuştur umarım :/
 
Gece gece okudum sizi spor yapamiyordum yapasim geldi. aslında eşiniz siZin motivasyonunuzu o ya da bu şekilde almış başlamış . Yani sebebi sensin.simdi baslamasinin
 
Gece gece okudum sizi spor yapamiyordum yapasim geldi. aslında eşiniz siZin motivasyonunuzu o ya da bu şekilde almış başlamış . Yani sebebi sensin.simdi baslamasinin
Terazinin kefeleri gibiyiz, bir ağırlığı öbür kefeden diğerine aktarıp duruyor, tartım yapamıyor, birimiz yukarı fırlıyor öbürümüz dibe çakılıyoruz sırayla sanki. Benden alana kadar bende bırakmadı :)))

Sağlık olsun, o başlasın da hiç bulaşmayım dedim... Oturduğu yerden kalkması iyi olacak. Ben nasıl olsa o oturmaya yakın yetişir sollarım.
Ha işte ne var iki kafa birlikte mis gibi yapsak.
Ben uğraşırken neredeydin?
Şimdi sen uğraşacaksın ve beni oturttun, cezaya bağladın bi de çocuk gibi...

Ay ben şu düşünceler denizinden çıkıp sadece "Netice" ye bakayım, böyle sorgunun sualin sonu yok, faydası yok aksine zararı var.

Teşekkür ederim yorumun için, iyi hissettirdi.
 

Yaaaaaa onu bunu birakin daaa 30 KILOYU NASIL VERDINIZ??????!!!! Allahim ben de istiyorum yaaa. :) :)
 
Yaaaaaa onu bunu birakin daaa 30 KILOYU NASIL VERDINIZ??????!!!! Allahim ben de istiyorum yaaa. :) :)

:)
İki fikirle yola çıktım, "Ben bu değilim, bu nefes, eklemler, bu ağırlık bu vücut benim değil, hep olduğum ben'e geri döneceğim" ve "Doğumdan sonra kendini salan kadınlardan olmayacağım, eşime hep güzel görüneceğim, benden başka kimse dönüp bakmaz rahatlığını ona vermeyeceğim" diye. Yani böyle şeyler işte iki taraflı motivasyon.

65 kilo ile hamile kaldım, 97 kilo olması lazım son tartımım. Doğumla birlikte 89-88 kilo oldum, emzirme sürecinde yanlış beslenme ile gerisin geri kilo aldım (Ağzıma ne varsa tıktım süt olsun diye ki, bile bile tatlıyı deli abarttım gerek yoktu tabi :))

Sezaryen sonrası ağır spor yasaklı ayları atlatınca fitnessa başladım, haftada 3 gün devam ettim ve burada da yanlış beslenme ile (Karbonhidrat-enerji düzenli gitmişim) spor yaparak kilo aldım.

Sonra diyetisyen ile liste yaptık benim vücuduma göre, o diyete uydum ve kendimi spor hocama bıraktım. 82 kilo ve ardından 75 kilo civarına düşmem çok çabuk oldu. Ancak 75 sonrası direnç başladı.
Fitness da baydı, ben de seneye yaydım, bol su ile devam ettim, çok sık aralıklarla yiyordum, aralıkları düşürdüm vücudumu şaşırtmak için. Bu süreçte de bisiklet ve devamında yüzme geldi ama sıkı bir düzende değil.
Hareket alanımı arttırdım, alışkanlıklarımda ufak değişiklikler yaptım. (Asansör kullanma yasağı getirdim kendime, arabayı yasakladım vb)
70-69 kiloya kadar indim ama orada da bir süre çakılı kaldım.

Lütfen bu kısmı tavsiye olarak almayın, kullanmıyorsanız bulaşmayın hala ara ara kurtulmaya çalışıyorum:

Bir kötü anımda, bıraktığım sigaraya başladım, sigara kullanımımın arttığı, iştahımın da kapandığı, üzüntü hissinin ağır bastığı bir döneme girdim (Başka meselelerden).
(Düzenli spora devam edebilseydim keşke çünkü spor, sigara aratmıyordu)
Hareketim azaldı ama sigara ve sürekli sıvı tüketimi bedenimi yine şaşırttı ve kilolar gitmeye başladı ve bu umurumda olmadığı dönemdi, yani kilo umurumda değildi bu süreçte.
61 kiloya düştüm ve bağışıklık sistemim kötü etkilendi çünkü 63 kilo altı bana iyi gelmez. Sonra iştahım açılsın, bağışıklık sistemim toparlansın diye vitamin ilaç takviye derken yine bi aldım 66ya gittim. Şimdi 64-65e eski haline sabitlendi.

Yani vücudu arada şaşırtacak diyet değişimi, kiloyu takıntı haline getirip çok takip etmeme, düzenli spor, hareket alanını arttırma, bol sıvı ve karbonhidrattan kaçınma...

Böyle. Yaparsın, imkansız bir şey değil.
Ah eşim de bi destek ataydı bana uyaydı, toto kaslarımız taş kıvama gelirdi de işte, bıngıllarda kaldık.
 
Son düzenleme:
kendinize bosuna dert etmissiniz gibime geldi? onun gobek eridikce kollar kaslandikca gaza getirmek daha hos, birakmamasi icin cabalamak daha dogru. ki zaten onu istiyosunuz. bi sure sonra sizde katilirsiniz, hayatinizin bi parcasi haline gelir. spor insanin icinden ya gelir ya gelmez, tam adam istemisken gazlayin iste ne guzel.
 

İllaki boşuna çünkü düşüncelenmenin manası, altı var (Ayrıntı olarak verdim konu içinde daha) ama faydası yok ve sonuç zaten istediğim sonuç evet, sevindim de zaten bu kısma.

İşte öyle dertlendiğim kısımları diğer sayfalarda daha açık ettim, tekrar etmeyeyim.
Sadece iyi tarafına bakmam daha doğru olacak, haklısın.
 

Haklısınız sonraki yorumların tamamını okumadım . Yazdıklarınız yaşadıklarınız kadar algılanıyor.

Evet sergi kısmından yola çıktım.

Haklısınız, bende yol arkadaşı ararım gittiğim yolda ama yoksa , gelmiyorsa yolumu asla yarım birakmam.

Fitness salonunda üyelik ucretinizi bile yakmışsınız, işte bunu anlayamadım. Bunu yapmazdım mesela.

30 kilo büyük başarı, sırlarınızı bizimlede paylaşın :)

Ve size önerim, gittiği salonda sizde üyelik yapın ve meydan okuyun . Baklavalara karşı savaş başlattım diyin hatta tatlı bir iddiaya girin
 
Bırak gitsin, erkekleri harekete geçirmek hiç kolay değil hazır karar vermişken hiç bozma. Hatta arada gaz ver. Ben adamı 6 yıldır spora gönderemiyorum benim iki katım oldu gerçek anlamda. Ama yok
 
Cocuk yok galiba ugrasacak mevzu yok :) kafaya takacak bir durum goremedim ben sizin eski konunuz da vardi sanki bunla ilgili hatirlar gibiyim.Kocanizin planli programli dusundugunu sanmam canı simdi istemis simdi baslasin spora.Siz de isteyince baslayin o ne derse uymaniza gerek yok.Ciftler bence illa her seyi birlikte yapmamali.
O saldı ben de salayım kısmı da dogru degil herkes icinden geleni yapmalı.
 
30 kilo verme sürecini de yazdım, sırrı herkesin bildiği şeylerin devamlılığı diye özetleyebilirim aslında ama ayrıntılı okumak istersen onları da verdim.

Dediğim gibi bu hayaller iki kişilik ve zaten yarıladığım yol var, tek başıma hallettiğim.
Ayrıntılarda daha verdim takıldığım kısımları düşüncelerimi, modumun nasıl düşürüldüğü, ne karar aldığımı, neye incindiğimi.

Üyeliği yaktım çünkü... Çünküsü çok karışık ve çözüp anlatmam da gereksiz felsefe yaptıracak bana şimdi hiç girmeyeyim, konuyu yazarken de karışık dedim geçtimdi öyle. :)
Ama pes ettim eşimde ışık görmeyince, huyundan suyundan geçti adamın, birimiz sporda birimiz koltukta istemedim işte. Bu da "Her şeyi birlikte yapmak zorunda değilsiniz" yorumu olarak dönmesin zaten birlikte yaptığımız şeyler nadir olduğu için birlikte istiyorum ya, niye evlendim? Bekar gezerdim her şeyimi tek yapacak olsam ki "Eşli gitmek istemiyorsan kendin takıl" da dedim. Aynı anda olunca evdeki beslenme düzenine kadar her şey dönüşüyor, öbür türlü biri abur cuburda takılıyor öbürü öyle vs etkiliyor işte.

Yok yok hiç dokunmama kararı aldım, başlasın, devamı gelsin, hareketli hayata alışsın yeter ki, ben sonradan katılırım dedim, hiç müdahil olmayacağım. Cezama razı oturacağım :)


sizı takip etmeyi sevdim

Teşekkür ederim
 
Keşke sürekli, kalk kız spor yap diyecek biri olsaydı Bu konuda birileri tarafından ciddi ciddi ve de sürekli dehlenmek gerekiyor
 
Her şeyimiz dert...

Başka yazan oldu mu bilmiyorum ama gerçekten çok yorucu bir insansınız, hem kendinize hem de çevrenize. Ve inşallah vermez tabii ama Allah size hiç gerçekten üstüne kafa yoracak dert vermemiş, çok kolay bir hayatınız olmuş bu öyle belli ki. Herşeyi drama queen gibi yaşıyorsunuz, adam ani karar vermiş spora başlamış, siz de başlarsınız olur biter ya da başlamazsınız sidik yarışına gerek var mı karı koca arasında? Adam spor yapsa kabahat yapmasa kabahat, size dert lazım işin özeti.
 

Biliyor musun, bu tahminler içeren mesajına kızmadım aksine merak ettim ve farklı bir yaklaşım ile irdelemek istedim.

Başka bir konumda, benzeri söylenmişti "Resim sergisi" konusunda, o zaman kale almamış geçmiştim de (Çünkü hakarete doğru gittilerdi, bu dil yine normal) , şimdi şu kıstası almak istedim:

Kolay hayat olup olmamasının ayırımını, hangi dertleri km taşı, üzerine kafa yorulacak, büyük dertler olarak nitelendirip, kıyaslayarak yapıyorsun?

Çok merak ettim vallahi, bana bir liste gibi verir misin bu dertlerin hangilerini yaşadım, yaşamadım, benzerini yaşadım vb yani bi ben de bakayım dönüp kendime, nelerden geçmişim nerede takılıyorum diye, belki iyi gelir.
 
merhaba
acıkcası ben hıc kafaya takılacak sorun gormedım ben olsam kendım ıcın spor yapardım yanı ben ıstıyorsam kafaya bırsey koyduysam kımse benı aksıne ıkna edemez vazgecıremez
bırde spora baslasında nasıl baslarsa baslasın hatta bence erkegın arkadaslarıyla spor yapması daha dogru onların enerjı ve gucuyle bızımkı bır degıl mesela esler bırlıkte yuruyuse kosuya cıkıyorlar sasırıyorum ... o bırlıkte nasıl oluyor dıye sanırım erkegın nezaketıyle oluyordur oluyorsa bırkere yapısal olarak eger mıllı sporcu falan degılsek onlar hem daha hızlı hem daha uzun sure spor yapabılıyorlar kendı hemcınsınle daha verımlı olunur yanı toparlayamadım lafı bır turlu

ozet olarak aslında sorun yok alınganlık yapmıssınız bosuna
 

Konuyu anlatamadım mı dedim, herhalde bana açık geldiğinden üstü kapalı verdiğimi fark edemedim çünkü sayfalardır, birkaç istisna haricinde alındığım noktayı açıyorum.

Bir daha yazayım madem, insanlar geri gitmesin (Seni alintiladim ama genele yazıyorum):

Eşimin spor yapmasında benim açımdan hiçbir sakınca, hiçbir yarışayım fikri, hiçbir memnuniyetsizliğim yok aksine sadece sonuca baktığımda "İstediğim şey bu, onun hareketli hayata dönüşünü görmek" ve oh şükür dedim.

Ama:

Ben eşimi, spor konusunda destekledim, daima ileri taşıma isteklisi oldum, ona yeri geldi gaz verdim, moral motive verdim, yeri geldi sitem ettim ama kendini iyileştirmesi için hep bir olumlu faktör oldum.
Eşim ise, otur izle modunda yarışa girmeyi tercih etti, bu bana çocukça geldi, ceza diye konuşmaları, hafife alındığım ve hatta hususi sataşma maksatlı olduğu hissini geçirdi, sataşmaya eyvallah dedim bazen tarzı buna dönüyor ve fakat beni sağlıklı yaşam ortamından uzak tutar gibi davranıp ayırması, ben onun iyiliğini düşünürken o benim halimi niçin umursamıyor, niçin kendiyle birlikte ayağa kaldıran bir etken olmayı tercih etmiyor hayatımda diye incitti.

Kuzenim değil, arkadaşım değil, kocam.
Benim spor-sağlıklı yaşam planı sürecimde eşim neler yaptı:
"Sana katılmayacağım hayır, istemiyorum" demedi "Bugün yarın vb devam etti.
Evi, her zamankinden farklı olarak ekstra ve her gün abur cubur ile doldurmaya ve gözüme soka soka eğlenmeye başladı. (Adamın yediğinde gözüm yok, benim alanıma girerek yaptı bunu kısmını vurgulayayım)
Ben devam ederken" Boşuna kasıyorsun ihtiyacın yok" da dedi, ki o dönem sağlıksız beslenmeden fiziksel olarak etkilenmeye başladığım dönemdi.
Sonra üzerime titrediği halleri filan işte, yemeni düzenle vb üzülüyorum halleri bir dengesizlik. Yıldım işte bir yerden sonra.
30 kilo verdim, ama devamında vücudumu gerektiği gibi toparlayacak, sporu hayatımın vazgeçilmezi yapmayı isteyecek ruh halinden çıktım. Eşime baktım, hayalimi kırdım (Karı koca birlikte fit oluruz hayalim), yanına geçtim, kabullendim, oturdum.
İki seçenek vardı zaten:
Ya inatla devam edecektim ki 3. sene dolacak başla bırak spor maceralarımda, ya ona dönüşecektim.
Basit yolu tercih etmişsin dersiniz evet ona itiraz etmem, basit yolu tercih ettim çünkü enerjim tükendi, yoruldum bu evlilikte.

Elimi kolumu bağlayan yok, yazımda dedim "Gitsem giderim" ama ben bu noktaları konuşsam mı, iknaya doğru kayar böyle konuşsam yani etkilenir. Konuşsam karışsam mı? Yoksa hazır başlamışken eşim, hiçbir şekilde bulaşmasam ve modunu bozmasam mı?

Tüm bunları konuya uzuuun uzun yazasım gelmedi, zaten kırıldığım noktayı anlarlar diye, okurken uzun gelmesin diye kırptım, yanılmışım. Bana konu açık olduğundan, ne kadar üstü kapalı kaldı ayarını yapamamışım demek.

Şu konunun dert olmadığını, tamamen bomboş olduğunu söylemek şu açıklama ile de mümkün ise, kendimi sorgulayacağım valla.
 
sımdı takıldıgınız noktayı daha ıyı anladım
:)
ben olsam konusmam karısmam yanı hıc bulasıp modunu bozmam :) kendı modumu da dusurmem
dert tamamen bombos degıl sadece nasıl dıyeyım yanlıs anlasılma gıbı bırsey yanı yıne sorun yok aslında akısına bırakın gercekten :)
 

Zigzag gibi akmasa bırakacağım da
Kabulleniyorum diyorum, tak umuduma basıyor. Umutlanayım diyorum, aa adam dedeye sahip çıkalım modunda :/

Benim ruhum gelemez böyle dalgalanmalara, e adamla da aynı evin içinde aynı ortamda huyu, suyu, osu busu geçiyor, biliyor da neyin bende ne etkisi olacak... Ya da bilmiyor artık işte unuttu, sallamıyor falan diyorum,o zaman yine kabulü kıracak bir şey ile geliyor.
Öyle yani. Neyse işte takmamak gerekiyor da insanın da bazen takacağı geliyor, birikmiş oluyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…