- 30 Nisan 2016
- 3.252
- 6.735
Tek bir yanlış, tüm doğruları götürebilir. Bu tek bile kelime de olabilir tek bir huy da...
Tek bir yanlış, tüm doğruları götürebilir. Bu tek bile kelime de olabilir tek bir huy da...Normal bir şeymiş gibi anlattığım nereden çıkıyor anlamadım. Konuyu adamın yanlışı olarak aktarıyorum. Evlilik kararını onca güzel şeye rağmen sorgulatan bir şey olduğunu söylüyorum. Size fikir danışıyorum. Bu mu normalmiş gibi anlatmak?
Sıgara konusu bagımlılık yaratabılır ama alkol abartılmadıgı surece keyıf ıcın bagımlılık yaratan bır sey degıl bunlar asla ot ve uyusturucuyla karsılastırılamaz bıle bence konu sahıbının sevgılısı alkol sıgara ıcse daha ıyı:/
Katılıyorum. " yasal" olan sigara ve alkol bile eğer insan iradesiz davranırsa bağımlılık yaratırken ot ürkütücü geliyor bana. Üstelik bunun yasa dışı ticareti yapılıyor. Bu iş, hapse kadar bile gidebilir. Bu ihtimali de düşünmek lazım bence. Çünkü evlenmeden önce detaylıca her şeyi düşünmek gerekir.Sız ota masum bakmıssınız ama uyusturucunun masumu olmaz,bugun onu kullanan yarın kımyasala doner cok yakın bı arkadasımda aynı senım gıbı bırıyle ottan bısey olmaz alkoldem ıyıdır kafasıyla evlendı adam 3ay bıraktı Guya kızla evde tartısmalar basladı en son sıddet sonrasında bosandılar Ot masum bır uyusturucu degıl ,bagımlılık yaratan bır uyusturucu ama kendını kandıranlar genelde yaaaa yurtdısındaaa sakınlestırıcı ıcın verıyorlar otu der genelde:)belırlı bır sure sonra ot kesmez emın ol bole bır adamdan ne eş nede baba olur yol yakınken ayrıl
İyi de o sözler bırakmaya çalışan birinin sözleri değil ki.. Canı istediğinde içecekse bırakmıyordur.Öyle bir anlaşma yapamıyoruz. Canı isteyince içmek istiyor ve bunu normal görmemi, içtiğinde huzursuzluk çıkartmamamı istiyor. Zaten bırakmaya çalışıyorum çabalıyorum ama sana söz veremem şu tarihte bırakmış olacağım diye, bu öyle bir şey değil diyor. Yoksa az az içilmesine ben de karşı değilim. O kadar da öcü bir şey değil benim için.
madem o kadar sıradan siz de için.Kızlar merhaba,
Yaklaşık 2 ay önce bir başlık açarak evlenme teklifi aldığımı ve teklif sonrası ilişkimizin kötüye gittiğini anlatmıştım. Kaygılarımı saçma bir şekilde ilişkime yansıtıp abuk subuk şeylere takıldığımı ve yanlış, çocukça davranışlar gösterdiğimi fark etmiştim.
Aradan geçen zamanla ve çabalarımızla biz düzeldik ve mutluyuz. Ben evlilik korkusuyla kaygılanmayı bıraktım, erkek arkadaşım ekstra anlayış gösterdi ve atlattık, ilişkimiz eskisi gibi güzel olmaya devam etti.
Erkek arkadaşımın ot kullandığını önceki konumda da söylemiştim. Gençliğinden beri dönem dönem içip sonra bırakıp sonra tekrar içiyormuş. Başlığı açma sebebim de bu konu aslında. Bu konu dışında her şeyini çok seviyorum onun. Biraz nasıl biri olduğundan bahsetmek isterim:
Çocuk yaşta babasını kanserden kaybetmiş, iki küçük kız kardeşinin ve annesinin sorumluluğunu üstlenmiş ve onlar için çook fedakarlıklarda bulunmuş. Okul sonrası çalışıp eve para götürmeye başlamış. Çok çalışkan ve zeki bir öğrenciymiş. Okuduğu lise zaten o zamanlar İstanbul'da sınavlarda yüksek yapılarak girilen liselerdenmiş. Sonra üniversiteyi kazanmış ama "sizi bırakıp üniversiteye gidemem" deyip açıktan üniversite bitirmeye karar vermiş. O sırada da çalıştığı meslek kolunda yükselmiş kendi işini kurmuş, iyi paralar da kazanmaya başlamış. Çocuk yaşından beri evinin geçimini sağlayıp, kardeşlerini okutmuş. Kendinden kısarak, kendi isteklerini ikinci plana atarak onların istediklerini gerçekleştirmeye çalışmış, ailenin babası rolünde olmuş hep. Aynı zamanda da dinine çok düşkün. Evini de çok sever, hep evlenmeyi, eşiyle diz dize evinde oturmanın, beraber yemek yapmanın, bir şeyler izlemenin vb hayalini kurduğunu söyler.
Fakat böyle de kötü bir huyu var işte. Ramazanlarda hiç ağzına sürmez. Namaz kıldığı dönemlerde (bazen 5 vakit namaza dönüyor) asla kullanmaz. Dönem dönem aylarca-yıllarca bırakıp tekrar başlamış. Niye içiyorsun dediğimde o da bunu içmekten çok mutlu olmadığını çünkü haram olduğunu söylüyor. Ama haram olmasının yanı sıra onun için alkol almak gibi. "Haftada bir iki akşam gelip bir iki kadeh şarap içtiğimi düşün, hiç bir farkı yok" diyor. İçtiği zaman hiç bir kötü davranışı yok. İçmediği zaman da hiç bir sıkıntısı yok, 1 ramazan gözlemleme şansı buldum 30 gün boyunca aynı insandı. Günlük hayatını ve sorumluluklarını hiç aksatmaz, iş hayatında yükselmeye çalışmaya devam ediyor hala hatta. Parası yoksa almaz parası varsa canı istiyorsa alır içer. Alıyorsa bir şeylerden kısarak almaz, gerçekten elinde ekstra para var diye alır.
"Bir gün tekrar başlamamak üzere bırakacak mıyım bilmiyorum, bunu çok istiyorum ama bunun sözünü sana veremem." dedi. Bir gün çocuğu olursa asla onu bunu içerek görmeyeceğini söylüyor. Sigara kutusu bile olmayacak evde diyor.
Bense çevremde bu yaşıma kadar böyle şeyler hiç görmediğim için ve ona göre çok el bebek gül bebek büyütülmüş olduğum için bir türlü sindiremiyorum bu konuyu. Korkuyorum biraz. Onun dışında onu çok seviyorum, kollarında çok mutlu ve huzurluyum, beraber vakit geçirmekten çok zevk alıyorum. Bu konu haricinde ailemin direği, çocuğumun babası olabileceğine gönülden inanıyorum.
Sizce bu özellik göz ardı edilebilir mi?
Kızlar merhaba,
Yaklaşık 2 ay önce bir başlık açarak evlenme teklifi aldığımı ve teklif sonrası ilişkimizin kötüye gittiğini anlatmıştım. Kaygılarımı saçma bir şekilde ilişkime yansıtıp abuk subuk şeylere takıldığımı ve yanlış, çocukça davranışlar gösterdiğimi fark etmiştim.
Aradan geçen zamanla ve çabalarımızla biz düzeldik ve mutluyuz. Ben evlilik korkusuyla kaygılanmayı bıraktım, erkek arkadaşım ekstra anlayış gösterdi ve atlattık, ilişkimiz eskisi gibi güzel olmaya devam etti.
Erkek arkadaşımın ot kullandığını önceki konumda da söylemiştim. Gençliğinden beri dönem dönem içip sonra bırakıp sonra tekrar içiyormuş. Başlığı açma sebebim de bu konu aslında. Bu konu dışında her şeyini çok seviyorum onun. Biraz nasıl biri olduğundan bahsetmek isterim:
Çocuk yaşta babasını kanserden kaybetmiş, iki küçük kız kardeşinin ve annesinin sorumluluğunu üstlenmiş ve onlar için çook fedakarlıklarda bulunmuş. Okul sonrası çalışıp eve para götürmeye başlamış. Çok çalışkan ve zeki bir öğrenciymiş. Okuduğu lise zaten o zamanlar İstanbul'da sınavlarda yüksek yapılarak girilen liselerdenmiş. Sonra üniversiteyi kazanmış ama "sizi bırakıp üniversiteye gidemem" deyip açıktan üniversite bitirmeye karar vermiş. O sırada da çalıştığı meslek kolunda yükselmiş kendi işini kurmuş, iyi paralar da kazanmaya başlamış. Çocuk yaşından beri evinin geçimini sağlayıp, kardeşlerini okutmuş. Kendinden kısarak, kendi isteklerini ikinci plana atarak onların istediklerini gerçekleştirmeye çalışmış, ailenin babası rolünde olmuş hep. Aynı zamanda da dinine çok düşkün. Evini de çok sever, hep evlenmeyi, eşiyle diz dize evinde oturmanın, beraber yemek yapmanın, bir şeyler izlemenin vb hayalini kurduğunu söyler.
Fakat böyle de kötü bir huyu var işte. Ramazanlarda hiç ağzına sürmez. Namaz kıldığı dönemlerde (bazen 5 vakit namaza dönüyor) asla kullanmaz. Dönem dönem aylarca-yıllarca bırakıp tekrar başlamış. Niye içiyorsun dediğimde o da bunu içmekten çok mutlu olmadığını çünkü haram olduğunu söylüyor. Ama haram olmasının yanı sıra onun için alkol almak gibi. "Haftada bir iki akşam gelip bir iki kadeh şarap içtiğimi düşün, hiç bir farkı yok" diyor. İçtiği zaman hiç bir kötü davranışı yok. İçmediği zaman da hiç bir sıkıntısı yok, 1 ramazan gözlemleme şansı buldum 30 gün boyunca aynı insandı. Günlük hayatını ve sorumluluklarını hiç aksatmaz, iş hayatında yükselmeye çalışmaya devam ediyor hala hatta. Parası yoksa almaz parası varsa canı istiyorsa alır içer. Alıyorsa bir şeylerden kısarak almaz, gerçekten elinde ekstra para var diye alır.
"Bir gün tekrar başlamamak üzere bırakacak mıyım bilmiyorum, bunu çok istiyorum ama bunun sözünü sana veremem." dedi. Bir gün çocuğu olursa asla onu bunu içerek görmeyeceğini söylüyor. Sigara kutusu bile olmayacak evde diyor.
Bense çevremde bu yaşıma kadar böyle şeyler hiç görmediğim için ve ona göre çok el bebek gül bebek büyütülmüş olduğum için bir türlü sindiremiyorum bu konuyu. Korkuyorum biraz. Onun dışında onu çok seviyorum, kollarında çok mutlu ve huzurluyum, beraber vakit geçirmekten çok zevk alıyorum. Bu konu haricinde ailemin direği, çocuğumun babası olabileceğine gönülden inanıyorum.
Sizce bu özellik göz ardı edilebilir mi?
Sizin çevreniz ucuz atlatmış o vakit. Ben henüz ot ile başlayıp ileri gitmeyen görmedim maalesef.Ot daha tehlikeli bir durum değil. Sağlığa zararı da bağımlılığı da sigaradan çok çok daha düşük. Kimyasallara bulaşmadığı sürece kimse bağımlı da olmaz krizlere de girmez. Tek tehlikesi güvenilir birinden almaları lazım, içine bonzai falan karıştıran satıcılar oluyormuş.
Üniversitede sınıfımdaki bir çok insan ara sıra içiyordu. Çoktan bıraktılar çoluğa çocuğa karıştılar. Ot bu kadar öcü bir şey değil. Ben aşırı zayıf iradeli bir insanım o yüzden denemedim. Onunla kalmayıp daha farklı şeylere yönelme olasılığım yüksek. Ama arkadaşlarımdan hiçbiri böyle bir şey yaşamadı.
Nee gerçekten miBen şunu fark ettim .Bazı muhafazakarlar alkol günah diye ot içiyorlar! Allah aşkına mantıklı mi bu !
Kızlar merhaba,
Yaklaşık 2 ay önce bir başlık açarak evlenme teklifi aldığımı ve teklif sonrası ilişkimizin kötüye gittiğini anlatmıştım. Kaygılarımı saçma bir şekilde ilişkime yansıtıp abuk subuk şeylere takıldığımı ve yanlış, çocukça davranışlar gösterdiğimi fark etmiştim.
Aradan geçen zamanla ve çabalarımızla biz düzeldik ve mutluyuz. Ben evlilik korkusuyla kaygılanmayı bıraktım, erkek arkadaşım ekstra anlayış gösterdi ve atlattık, ilişkimiz eskisi gibi güzel olmaya devam etti.
Erkek arkadaşımın ot kullandığını önceki konumda da söylemiştim. Gençliğinden beri dönem dönem içip sonra bırakıp sonra tekrar içiyormuş. Başlığı açma sebebim de bu konu aslında. Bu konu dışında her şeyini çok seviyorum onun. Biraz nasıl biri olduğundan bahsetmek isterim:
Çocuk yaşta babasını kanserden kaybetmiş, iki küçük kız kardeşinin ve annesinin sorumluluğunu üstlenmiş ve onlar için çook fedakarlıklarda bulunmuş. Okul sonrası çalışıp eve para götürmeye başlamış. Çok çalışkan ve zeki bir öğrenciymiş. Okuduğu lise zaten o zamanlar İstanbul'da sınavlarda yüksek yapılarak girilen liselerdenmiş. Sonra üniversiteyi kazanmış ama "sizi bırakıp üniversiteye gidemem" deyip açıktan üniversite bitirmeye karar vermiş. O sırada da çalıştığı meslek kolunda yükselmiş kendi işini kurmuş, iyi paralar da kazanmaya başlamış. Çocuk yaşından beri evinin geçimini sağlayıp, kardeşlerini okutmuş. Kendinden kısarak, kendi isteklerini ikinci plana atarak onların istediklerini gerçekleştirmeye çalışmış, ailenin babası rolünde olmuş hep. Aynı zamanda da dinine çok düşkün. Evini de çok sever, hep evlenmeyi, eşiyle diz dize evinde oturmanın, beraber yemek yapmanın, bir şeyler izlemenin vb hayalini kurduğunu söyler.
Fakat böyle de kötü bir huyu var işte. Ramazanlarda hiç ağzına sürmez. Namaz kıldığı dönemlerde (bazen 5 vakit namaza dönüyor) asla kullanmaz. Dönem dönem aylarca-yıllarca bırakıp tekrar başlamış. Niye içiyorsun dediğimde o da bunu içmekten çok mutlu olmadığını çünkü haram olduğunu söylüyor. Ama haram olmasının yanı sıra onun için alkol almak gibi. "Haftada bir iki akşam gelip bir iki kadeh şarap içtiğimi düşün, hiç bir farkı yok" diyor. İçtiği zaman hiç bir kötü davranışı yok. İçmediği zaman da hiç bir sıkıntısı yok, 1 ramazan gözlemleme şansı buldum 30 gün boyunca aynı insandı. Günlük hayatını ve sorumluluklarını hiç aksatmaz, iş hayatında yükselmeye çalışmaya devam ediyor hala hatta. Parası yoksa almaz parası varsa canı istiyorsa alır içer. Alıyorsa bir şeylerden kısarak almaz, gerçekten elinde ekstra para var diye alır.
"Bir gün tekrar başlamamak üzere bırakacak mıyım bilmiyorum, bunu çok istiyorum ama bunun sözünü sana veremem." dedi. Bir gün çocuğu olursa asla onu bunu içerek görmeyeceğini söylüyor. Sigara kutusu bile olmayacak evde diyor.
Bense çevremde bu yaşıma kadar böyle şeyler hiç görmediğim için ve ona göre çok el bebek gül bebek büyütülmüş olduğum için bir türlü sindiremiyorum bu konuyu. Korkuyorum biraz. Onun dışında onu çok seviyorum, kollarında çok mutlu ve huzurluyum, beraber vakit geçirmekten çok zevk alıyorum. Bu konu haricinde ailemin direği, çocuğumun babası olabileceğine gönülden inanıyorum.
Sizce bu özellik göz ardı edilebilir mi?