• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşim neden böyle hissetti ? Neydi bu..

Konuyu iyice okudum. Hatta iyice anladım. Orta halli bir ailenin şimdiye kadar yat hayali kurduğunu hiç denk gelmedim. Aldin diyelim iyi kötü masraflarını da hesap etmemiş olamazsınız. Hadi diyelim düşünmediniz. Ben hiç bir zaman bir arkadaşım bir tanidigim ev veya araba aldığında ay ne büyük başarı bizde mi alsak diye düşünmedim açıkçası. Zaten alabilirsem alırdım başkasının almasıyla sevklensem ne olur param belli . Ama kıskanılırsa o kişinin aldığı onu bilemem.! İnsanoğlunun kıskançlıktan yapamayacağı şey yoktur neticede ! Genelde konulara iyi niyetlere yaklaşırim ama konununz güldürmekten ziyade sinirlendirdi.Dedikleri gibi çok zengin aileden de gelmemissiniz .Çevreniz zengin sanirim bir özentilik gördüm ben sizde. Yani ben yat ile sosyal medyada hava atan bir tandigimi görsem kocama ay inşallah bizde alırız diye göstermem. Ay şuna bak parayı buldu heralde yat aldığına göre derim 😆 Almak kelimesinin lafı bile geçmez. Meslegi birakmis olabilirsiniz belki şartlar öyle gerektirmistir . Çocuğa bakacak insan yoktur bakiciya vermek istememiş olabilirsiniz. Bu çok normal geliyor bana .Neden çalışıyorsunuz diye hesap ta sormam . Ama annenin yaptığı yanlışı kapatman da ayrı bir sorun. Ayrica yukarıda bence kendini kötü hissetti ondan böyle bir tepki gösterdiğini düşünüyorum diye buna benzer birşey yazmışsınız. Madem oyle düşünüyorsunuz niye buraya yazdınız ? Gercekten enteresan? Ayrica cocukla bu konunun ne alakası var uzun uzadıya o konuya dikkat çekmişsiniz onu da hiç anlamadım.
 
Eşiniz kendisini yetersiz hissediyordu herhalde. Bu olay da son damla olmuş.

Ayrıca herkes ne kadar kıtlık bilincinde. Bir şey değişir her şey değişir ve gayet de alınabilir. İllaki Rahmi Koç’un yatı dese anlarım da, kimse önüne set koymasın lütfen.
Kimse alamazsın edemezsin demiyor. Yatın asıl masrafı aldıktan sonra başlar. Yazıcı toneri mürekkebi gibi. Lüks site aidatı gibi kullan kullanma yıllık bağlama parası ödüyorsun. Hem de döviz bazında. Aylarca bağlı teknenin altını midye deniz kabuklusu sarıyor. Temizletip boyanması gerek. Yok ben marinaya o kadar para vermem diyorsan da kapalı bir garaja koyman gerekir. O zaman da o büyük garaj için para ödüyorsun. Rahmi Koç'un yurtiçi yurt dışı marinaları hatta tersanesi bile var.

Ortada kronik hastalığı olan ve gerektiğinde hastanede yatması gereken bir çocuk var. Kimse önüne set koymasın tamam da adam tek çalışıyor. O maaşla eve mi bakacak tekne için birikim mi yapacak? Yani hayalin varsa ve gerçekleşsin istiyorsan memuriyet masa başı oldu sıkıldım diye işten çıkmamak lazım. Bir haftada 2-3 kez fiyatlar değişiyorsa kıtlık bilinci kaçınılmaz oluyor.
 
Bunun ucuz olması maalesef erişilebilir yatmıyor. Hala lüks bir istek. Temel ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanırken, bebeğine alacağın bezi mamayı hesaplarken 1 milyonu bir hobi aracına bağlayıp sürekli masraflarını karşılamak lüks…
Ben ihtiyaç demedim tabi ki lüks.Kiralamak daha mantıklı.
 
Yaşadığınız süreçte eşinizin çocukluktan gelen ciddi yaraları kırılmaları var.Sadece tekne yat vs hayalinizde olsa,bu konuda baskı yapmasanizda muhtemelen eşiniz üzerinde büyük baskı hissediyor.Bu aralar bizde maddi sıkıntıdayız sadece komik olduğunu düşündüğüm için, altın takmayı vs sevmem ama Ajda bilezik reels falan eşime gönderiyordum.Bana komikte olsa bu maddi değeri yüksek olan hediye alma verme videolarından çok rahatsızlık olduğunu ,yetersiz hissettirdiğini ve gondermememi istedi.Esinizde zaten yetersizlik duygusu var böyle temenniler hayaller bile tetikliyor.Hayal kurmayacak mısın,paylasmayacak mısın eşinle elbette ama derin problemlerini gün yüzüne çıkardığı için önce onları çözmesi lazım.O da profesyonel yardım alarak olacaktır.
 
Eşiniz yengeç burcu mu biraz duygusal geldi ya da fark etmeden üzerine gidiyor olabilirsiniz maddi konularla ilgili. Belki beklentilerinizi fazla dile getirdiyseniz böyle bir yetersizlik hissine kapılmış olabilir.
 
Hangi iki memur çift yat alıyor ?
Bırak yat ı kat alamıyor artık insanlar 😏
Ben annesinin dilegini çok tuhaf gormedim, yani kadın cocugu icin yatlarin katlarin olsun inşallah sizinde olsun demiş olabilir konu sahibeside begenip gostermiş olabilir ancak eş kişisinin psikolojisi bence artik hic bir şeyi kaldırmıyor.
Benim eşime gönderdiğim saray yavrularını görseniz tek maaşla 🤣
Bana şundan alda beraber duvarlarinı kemirelim vs derim hatta.
 
Bızde esımle 1artı 1 daıre aldık.
Zorunlu hizmette çalışıyoruz..
Yazın burası iskence küçük bir yer dag bası kısaca.
Ikı ay en azından rahat ederiz dıye düşündük çocuk da var.
Normalde annemde kalıyordum orada da rahat edemedik halıyle.
Borç harç girdik.
Babam da sürekli 12 ay aıdat odeyeceksın kıraya ver bızde kalmaya devam et.
Ikı aylığına şu kadar kıradan olacaksın deyıp duruyor.
Mılletın aılesı de tek maaslı memur adama yat gösteriyor 😂
Hayatlar hayaller...
Kızım nasıl iş bırakırsın demıyor.
Adam da zar zor evı gecındırıyorum ne yatı demıyor.
Gecmıs köşeye küçük emrah gıbı aglıyor.
 
Yani siz konuyu daha cok gecmis olaylara, is stresine, bebeginizin durumuna vs. baglama egilimdesiniz ama; bence gayet acikca adam yetersiz hissetmis kendisini. Zaten o duygusal patlama noktasina gelmis, aglayan adam; mevzu bu konular olsaydi o sekilde konusurdu. Illaki bazi stres faktorleri de tetiklemistir tabii bu duygusal patlamayi, ama bence konu tamamen yetersiz hissetmesiyle alakali. Bilmiyorum, belki maddi acidan sizi fazla talepkar buluyordur, belki kendisi de ortak hayaliniz olan bir seyi henuz gerceklestiremediginiz icin kendini sucluyordur. Altinda baska seyler aramaya luzum yok bence, cok acikca ifade etmis cunku nasil hissettigini.
 
muhtemelen insanlar yat fotoğrafı atıp hayallerini gertçekleştirmek için gazlarken bu yatın sadece araba parası etmediği, kaptanlık ehliyeti gerektirdği, bakım masrafları, liman kayıt bedeli, teknenin boyutuna göre limana bağlamak için aylık harçlar, liman elektrik bedeli, liman su bedeli, rutin kaptanlık defterinin doldurması için verilen ğretler ve birçok bakım masrafı demek olduğunun farkındadır.
 
İnsanlar ev almakta zorlanirken yat alirsiniz inşallah bu yaz denmesi cok garip. Yani bende çalışmıyorum, eşimde üst düzeyde memur ama suanda evimiz bile yok. Annem gelip ciddi ciddi yat alirsiniz sizde dese herhalde dalga geçiyor deriz . Bizde neler istiyoruz ama gülüyoruz , adama ekmek alamıyor gibi hissettirmişsiniz ,yetersiz görmüş kendini bu nedir Allah aşkına yat alacak memur var mi
 
Defalarca konu giriş mesajı yazıp sildim ve sanırım böyle başlamalı konu başlayamadım bir türlü, herkese keyifli forumlar dilerim🎈 bir de benim durumumu yorumlarmısınız?

Konu uzun olacak fakat lütfen okumazsanız da kötü yorumlamayın uzunluğu nedeniyle olur mu lütfen🌸..

Danışmak istediğim konu şu;

Bu akşam bebeğimizin enjeksiyonunu yaptırdık ve dönüşte annem ile telefonda konuşuyorduk, bilmem kim çok güzel yat almış, sizinde hayaliniz bu sizde alırsınız inşallah bu yaz gibi bir temenni de bulundu. Art niyet yada kötü bir söylem yoktu annem tarafından. Görselini paylaştığı için sosyal medyasına baktım ve gerçekten harika ve muhteşem bir yat almışlar, eşime gösterdim hiç birşey demedi ama yüzüme de bakmadı. Bir sorun olduğunu anladım ne oldu? Dediğimde, çok az sonra aracı kenarı çekti ve biraz konuşabilirmiyiz? Dedi.

Araçtan indik ve gözleri doluydu. Neden ya neden dedi, niye benimle evlendin? Neden bunu yaptın kendine? Erkek olsan anlarım ama neden benim gibi birisiyle evlendin neden herşeyden vazgeçtin? Dedi.

Senin gibi birisi ne demek dedim, maddi durumumuz ortada, mesleğinden vazgeçtin benim için, kızımıza yetişmek için herşeyi yapıyorsun bu hayatı hak etmedin sen dedi. Titriyordu ve o an sımsıkı sarılıp bir süre konuşmadan ağladık.

Eşime peki ya sen benimle neden evlendin dedim seni çok seviyorum ama sana hak ettiğin hiç birşeyi veremedim, hiç bir hayalimizi gerçekleştiremedim, sürekli yoğun şekilde çalışıyorum, yanında bile olamıyorum, sana hak ettiğin hayatı veremiyorum dedi. Hiç kimsenin asla veremeyeceği şeyi dünyaları kızımızı verdin bundan daha değerli bir hayal ve hayat var mı bizim için dedim..

Hala etkisindeyim hala kalbimin en içi sızlıyor.. Neden, neden bunları söyledi neden bu kadar derinden üzdü beni..

Bizim hikayemiz ise şöyle;..


Eşimle çok severek evlendik, ben veteriner hekimim eşim de memur. Şuan çalışmıyorum, süresiz izinler neticesinde ve bulunduğum şehirde mesleğimin masa başı işe dönüşmesi ve monoton bir psikolojide çalışmam nedeniyle memurluktan istifa ettim. Maddi olarakta ilişki olarakta çok zorluklar çektik. Şu bilmem ne* olaylarında eşim açığa alındı uzun bir süre, ben çalışmaya devam ettim ve mesleğe geri iadesi oldu. Yani yokken yoktu maddiyat varken de elimizden geldiğince güzel ve planlı harcamalar yaptık.

Manevi zorluğu ise malesef eşimin ailesinden kaynaklı oldu çünkü kayınpederim kumalı yaşamış, kayınvalidem 5 yıl sonra eşimi ve bir küçük kardeşini terk ederek boşanmış bir başka adam ile resmi nikahlı evlenmiş şuan bebeğimden 2 yaş büyük bir çocuğu var. Sanırım terk etme acısı ile kaynaklı uzun yıllardır eşim ile bağ kurmak için yıllarca çaba gösterdi eşim hep kapalıydı bu konuya ve kayınvalidemi yıllarca haklı görerek anne/oğul bağı oldurmaya eşimin içindeki öfke ve nefreti dindirmeye çok uğraştım köprü oldum malesef başarılı olamadım. Kayınvalidem ile birtek şuan görüşen taraf benim. Eşim görüşmüyor.

Kayınpeder tarafında ise kuma eşimin harçlığını çalmış, yeri gelmiş aşağılamış, hakaretler etmiş tamamen travma dolu bir süreç ve eşim 15 yaşından itibaren babaanne ve dede ile büyümüş. İsteme zamanları ise eşim istemeye ben tek geleceğim çünkü benim ailem diyebileceğim bir insan yok çevremde, tanımıyorum bile onları size beni farklı anlatabilir veya düzeninize ters gelebilirler dedi fakat babamın " oğlum, bir baba bir anne ne kadar kötü olabilir ben kızımı ailenden bir büyüğün olmadan verme taraftarı değilim, konuş ve o şekilde adet yerini bulsun " teklifi üzerine canım eşim yıllarca yüzüne bakmadığı bu adama boynu bükük giderek durumu izah etti. Herşey o kadar güzel başladı ki, kayınpederim beni çok seviyor, oğluyla hiç o geçmiş yaşanmamış, sanki ergenlik hayatını elinden çalan o, kuması ve kumasından dünyaya getirdiği o çocuklar değilmiş gibi.. ( o çocuklara alınılıp eşime alınmazken yemeleri izletilen abur cuburlar, eşim ve kardeşlerine öksüz dedirtme, kayınvalidemin gıyabında ....nun çocuğu gibi hakaretler, küfürler)

İsteme zamanlarına kadar çok güzel oynadılar tiyatroyu fakat işte bir şekilde benden istenilen krediyi çekmeyince maskeleri düştü, kuma bu arada benden yalnızca 4 yaş büyük ve kayınpederimden 5 çocuğu var. Kayınpederim ve kumasının bazı yaptıkları hatalar neticesinde eşim dayanamadı süreçte ve patladı, babama; sizi rezil ettim ben bu insanları tanımıyordum, beni ne duruma düşürdüler gibi söylemlerde bulundu ve epey duygusal çöküş yaşadı.. Babam eşimden özür diledi; ben bir babanın bu kadar kötü olabileceğini tahmin etmezdim, senin suçlu yada kusurlu olduğunu yahut sebep olduğun bir durum yok sen benim oğlumsun dedi. Hayatımıza aynı şehirde olmadıkları için dahil olamadılar fakat 10-11 görüşme sonucunda da nihayet bir miktar da olsa manevi olarak zarar vermeyi başardılar.

Sevgililik dönemimizin ilk zamanları ikimizde öğrenciydik part time işlere girer, beraber kazanır, beraber yer - içerdik. Senin paran benim param olmadı ama hiç paramızın olmadığı çok zaman oldu :) (gezmek tozmak için, yoksa günlük masraflarımızı idame ettiriyorduk)

Evliliğimizde de sevgililiğimizde de bir kere dahi olsun boşanma - ayrılma sözü dahi geçmedi. Elbette ufak tefek herkeste olan o - kaşın neden gözünün üzerinde - tartışmalarımız oldu oluyor da..

Belirtmem gerekiyor 8 aylık bir bebeğimiz var 1 yıl kadar süren tedavi ve 8 yıllık deneme yanılma süresi sonunda. Bu konu uzun ve detaylı olacak. Sorun bebeğimiz değil, belkide konumu yorumlarken psikolojik ve bedensel yorgunluğumuza bağlayabilirsiniz diye biraz bu konuyu açıklayacağım;

Bebeğim 40. Hafta doğdu fakat 35+6 da şüphe 36+5 de de kızıma iugr teşhisi koyuldu 35. Haftada kaldı ve büyümedi. Devletteki radyoloji doktorlarının da yorumları bu yönde oldu fakat bize perinatolog yorumu gerekiyordu ve bir perinatoloğa giderek durumu öğrenmek istedik, sırtımızı sıvazlayıp güler yüzüyle bize herşeyin yolunda olduğu yönünde bilgiler verdi. Yetmedi dedi ki, siz ve eşiniz minyonsunuz, bu makineler Amerika standartlarında ölçüm yapıyor bende ki alacağınız rapor da da küçük gözükecek fakat endişe etmeyin herşey yolunda dedi. Aynı zamanda bebeğim sürekli idrar tutuyordu bu konu nedeniyle de 3-4 günde bir kontrol ve takip ediliyordum. Ben 163 boyundayım eşim ise 186 boyunda sanırım pek te minyon sayılmayız ?

Devlette doğum yapan güzeller güzeli annelerim biliyorlardır tercih ettiğiniz için sezaryen doğum yapmak mümkün olmuyor mutlaka bir tanı, teşhis, sebep yahut neden olmalı bunun için ..

Takipte olduğum doktorumu ilçeye görevlendirdiler ve beni bir başka tatlı doktora emanet etti ki onunla birlikte yaptılar son muayenemi(takipli doktorum ile birlikte) iugrli hasta olarak sürecim devam etti..

Diğer doktor da aynı titizlik ve hassasiyet ile konunun takipçisiydi ve perinatoloğun yanıldığını fakat risk raporu yazmadığı için 40. Haftayı beklememizi ya da sistemde en az 3 kere bu şüpheli tanı olarak girerse sezaryen olabileceğimi söyledi.. Bu arada kesinlikle normal doğum isteyen ve doğumu yaşamak tatmak isteyen bir hamileydim.. Malesef mümkün olmadı.

40+0 olduğum güne direkt sezaryen günü verildi çünkü olası bir normal doğum denemesi olursa bebeğim küçük olduğu için bebeğin kanala girememe durumunda ölümüyle sonuçlanabilecek yahut kafasının ağır hasarlar alabileceği yönündeki riskler konusunda beni bilgilendirdi ve üzülerek kabul ettim sezaryen doğumu.

Bebeğimin amniyon sıvısı tükenmiş, elleri ayakları mosmor, 35 hafta uyumlu prematüre doğdu. Herşey yolundayken doğumdan sonra ki 8. Saatte bebeğim yoğun bakıma küvözde tedaviye alındı. Eşimin babalık izni hiç bebeğimizi göremeden geçti ilk gün hariç. Bebeğimiz henüz taburcu olmadan izin dahi vermeden direkt işbaşı yaptırıp nöbetler yazdılar.

Bebeğimiz kolikti, reflülüydü, bağırsak intoleransı vardı. Emiyor - kusuyor - ağlıyor asla uyumuyordu. Hala kolay bir bebek değil fakat eşimde daha sakin oluyor çünkü benim lohusalığım da çok zor geçti sanırım bu stresini hissediyor. Ağlama krizleriyle doluydu ve süreç gerçekten çok yıpratmıştı. Hala ara ara ağlama krizlerim gelir, stresten egzama oldum yüzüm ve bacaklarım heryerimi sarmış durumda. Bu durumuma eşim çok üzülüyor fakat gerçekten hala uykusuz ve bebekli olmaya galiba adapte olamadım.

Eşim nöbetten gelir tüm gün bebeğimize o bakar ben uyurum, çünkü bebeğimiz beninleyken hala uyumuyor huzursuz benimle. Yeri gelir ben bebekle uyurken yemek yapar, temizliği yapar, dışarıya çıkarım - çıkarız bir kaç saat yani düzenimiz çok güzel. Ev içerisinde günlük cilveleşmelerimiz devam ediyor, enerjimiz ve ilişkimiz çok güzel devam ediyor..

Bugünkü konu sizce neden yaşandı ? Neden böyle hissetti? Neden bunları söyledi bana eşim? Lütfen birşey söyleyin kendimi çok kötü hissediyorum..
Yaptığım yorumu kötü yorumlamayın ama sizin paikolojiniz de hiç iyi değil.

1. Eşinizin ailesinin annenin bahsettiği yatla bi ilgisi yok.

2. Geçmişe çok takılı kalıyorsunuz kalıyorsunuz diyorum çünkü eşin de takılı kalmış olabilir.

3. Siz art niyetle yat göstermemiş olabilirsiniz ama durumunuz kötüyken kalkıpta yat göstermek çok saçma, annenizle konuşabilir kapatabilirdiniz. Bu konuşma çok düz ve net şekilde eşine işe yaramaz ve erkek olarak eksik hissetirmiş neden neden ? Diye sorgulamak gerekmez erkekler içlerinde yaşar biyere kadar sonra en ufak şeyde bırakırlar. Her gördüğüm şeyi bende eşime göstersem durumumuz ortada neden gösteriyosun der üzülür çeker kendini odaya konuşmaz çünkü elinden bişey gelmiyor misal veriyorum arabamızı değiştirmek istiyoruz ama yapamıyoruz mesela buna eşim aşırı üzülüyor ama maddi açıdan sıfırdayız. Sizinde gösterdiğiniz şey yat bilmiyorum birtek bana mı uçuk geldi bir an kendimi zengin bir dizi hikayesinde hissetim 😃
 
Yat değil teknedir o, yat olsa duramazsın.
Şaka gibi ama kastettiğiniz tekne olabilir mi? Tek maaşla geçinen bir aile nasıl yat alabilir diyenlere bile mantıklıymış gibi açıklama yapmaya çalışmışsnız. Ev, araba demiyor insanlar yat diyor.
Bana da uçuk geldi. İnsanlar daha ev felan bakarken veya bizlerin ev hayalı varken kendisi yattan bahsediyor yani benn de erkek olsam durumum iyi olmasa niye zenginn koca bulmadın diye sorgularım adam üstü kapalı niye herşeyden vazgeçtin demiş aşırı üzüldüm adama.
 
Bırak yat ı kat alamıyor artık insanlar 😏
Ben annesinin dilegini çok tuhaf gormedim, yani kadın cocugu icin yatlarin katlarin olsun inşallah sizinde olsun demiş olabilir konu sahibeside begenip gostermiş olabilir ancak eş kişisinin psikolojisi bence artik hic bir şeyi kaldırmıyor.
Benim eşime gönderdiğim saray yavrularını görseniz tek maaşla 🤣
Bana şundan alda beraber duvarlarinı kemirelim vs derim hatta.
Alabiliyorlarmis 500-600 bandında varmış. Konu sahibi yazmıştı.
 
Bir de eşi lise mezunu bir memur ne kadar maaş alınıyor ki ?
Valla ben de hiç anlamadım, bir memur Türkiye ortalamasında 50-60 bin alıyor diyorum yok fazla diyor.
Benim eşim mühendis bu civarda bir geliri var, bende öğretmenim şuanda çalışmıyorum bebek dolayısı ile... Oyüzden biz yat değil ancak sandal alırız 😂
 
Valla ben de hiç anlamadım, bir memur Türkiye ortalamasında 50-60 bin alıyor diyorum yok fazla diyor.
Benim eşim mühendis bu civarda bir geliri var, bende öğretmenim şuanda çalışmıyorum bebek dolayısı ile... Oyüzden biz yat değil ancak sandal alırız 😂
Subaymis 5/4 un 4 ymus ve doğu görevi olduğu için daha yüksek kazaniyormus. Askerlik mesleğinden anlamadığım için aklımda kalanları yazdım.
 
Ay yatların derdi tasası inan hiç bitmiyo. Dertsiz başınıza dert açmayın diyomuşjm absbsjsksls
Yav arkadaş çok afedersiniz ama hangimizin yatı var? İki züğürde yat alın diyen de tuhaf. Bize dese annem yani gülmekten ölürdük herhalde. Sandım ki sen asilzade zengin bilmem kimgillerdendin de eşin için her şeyi bıraktın!
Yapmayın Allah aşkına! Bu kadar dram dizilerde bile fazla abssbsjs
 
Defalarca konu giriş mesajı yazıp sildim ve sanırım böyle başlamalı konu başlayamadım bir türlü, herkese keyifli forumlar dilerim🎈 bir de benim durumumu yorumlarmısınız?

Konu uzun olacak fakat lütfen okumazsanız da kötü yorumlamayın uzunluğu nedeniyle olur mu lütfen🌸..

Danışmak istediğim konu şu;

Bu akşam bebeğimizin enjeksiyonunu yaptırdık ve dönüşte annem ile telefonda konuşuyorduk, bilmem kim çok güzel yat almış, sizinde hayaliniz bu sizde alırsınız inşallah bu yaz gibi bir temenni de bulundu. Art niyet yada kötü bir söylem yoktu annem tarafından. Görselini paylaştığı için sosyal medyasına baktım ve gerçekten harika ve muhteşem bir yat almışlar, eşime gösterdim hiç birşey demedi ama yüzüme de bakmadı. Bir sorun olduğunu anladım ne oldu? Dediğimde, çok az sonra aracı kenarı çekti ve biraz konuşabilirmiyiz? Dedi.

Araçtan indik ve gözleri doluydu. Neden ya neden dedi, niye benimle evlendin? Neden bunu yaptın kendine? Erkek olsan anlarım ama neden benim gibi birisiyle evlendin neden herşeyden vazgeçtin? Dedi.

Senin gibi birisi ne demek dedim, maddi durumumuz ortada, mesleğinden vazgeçtin benim için, kızımıza yetişmek için herşeyi yapıyorsun bu hayatı hak etmedin sen dedi. Titriyordu ve o an sımsıkı sarılıp bir süre konuşmadan ağladık.

Eşime peki ya sen benimle neden evlendin dedim seni çok seviyorum ama sana hak ettiğin hiç birşeyi veremedim, hiç bir hayalimizi gerçekleştiremedim, sürekli yoğun şekilde çalışıyorum, yanında bile olamıyorum, sana hak ettiğin hayatı veremiyorum dedi. Hiç kimsenin asla veremeyeceği şeyi dünyaları kızımızı verdin bundan daha değerli bir hayal ve hayat var mı bizim için dedim..

Hala etkisindeyim hala kalbimin en içi sızlıyor.. Neden, neden bunları söyledi neden bu kadar derinden üzdü beni..

Bizim hikayemiz ise şöyle;..


Eşimle çok severek evlendik, ben veteriner hekimim eşim de memur. Şuan çalışmıyorum, süresiz izinler neticesinde ve bulunduğum şehirde mesleğimin masa başı işe dönüşmesi ve monoton bir psikolojide çalışmam nedeniyle memurluktan istifa ettim. Maddi olarakta ilişki olarakta çok zorluklar çektik. Şu bilmem ne* olaylarında eşim açığa alındı uzun bir süre, ben çalışmaya devam ettim ve mesleğe geri iadesi oldu. Yani yokken yoktu maddiyat varken de elimizden geldiğince güzel ve planlı harcamalar yaptık.

Manevi zorluğu ise malesef eşimin ailesinden kaynaklı oldu çünkü kayınpederim kumalı yaşamış, kayınvalidem 5 yıl sonra eşimi ve bir küçük kardeşini terk ederek boşanmış bir başka adam ile resmi nikahlı evlenmiş şuan bebeğimden 2 yaş büyük bir çocuğu var. Sanırım terk etme acısı ile kaynaklı uzun yıllardır eşim ile bağ kurmak için yıllarca çaba gösterdi eşim hep kapalıydı bu konuya ve kayınvalidemi yıllarca haklı görerek anne/oğul bağı oldurmaya eşimin içindeki öfke ve nefreti dindirmeye çok uğraştım köprü oldum malesef başarılı olamadım. Kayınvalidem ile birtek şuan görüşen taraf benim. Eşim görüşmüyor.

Kayınpeder tarafında ise kuma eşimin harçlığını çalmış, yeri gelmiş aşağılamış, hakaretler etmiş tamamen travma dolu bir süreç ve eşim 15 yaşından itibaren babaanne ve dede ile büyümüş. İsteme zamanları ise eşim istemeye ben tek geleceğim çünkü benim ailem diyebileceğim bir insan yok çevremde, tanımıyorum bile onları size beni farklı anlatabilir veya düzeninize ters gelebilirler dedi fakat babamın " oğlum, bir baba bir anne ne kadar kötü olabilir ben kızımı ailenden bir büyüğün olmadan verme taraftarı değilim, konuş ve o şekilde adet yerini bulsun " teklifi üzerine canım eşim yıllarca yüzüne bakmadığı bu adama boynu bükük giderek durumu izah etti. Herşey o kadar güzel başladı ki, kayınpederim beni çok seviyor, oğluyla hiç o geçmiş yaşanmamış, sanki ergenlik hayatını elinden çalan o, kuması ve kumasından dünyaya getirdiği o çocuklar değilmiş gibi.. ( o çocuklara alınılıp eşime alınmazken yemeleri izletilen abur cuburlar, eşim ve kardeşlerine öksüz dedirtme, kayınvalidemin gıyabında ....nun çocuğu gibi hakaretler, küfürler)

İsteme zamanlarına kadar çok güzel oynadılar tiyatroyu fakat işte bir şekilde benden istenilen krediyi çekmeyince maskeleri düştü, kuma bu arada benden yalnızca 4 yaş büyük ve kayınpederimden 5 çocuğu var. Kayınpederim ve kumasının bazı yaptıkları hatalar neticesinde eşim dayanamadı süreçte ve patladı, babama; sizi rezil ettim ben bu insanları tanımıyordum, beni ne duruma düşürdüler gibi söylemlerde bulundu ve epey duygusal çöküş yaşadı.. Babam eşimden özür diledi; ben bir babanın bu kadar kötü olabileceğini tahmin etmezdim, senin suçlu yada kusurlu olduğunu yahut sebep olduğun bir durum yok sen benim oğlumsun dedi. Hayatımıza aynı şehirde olmadıkları için dahil olamadılar fakat 10-11 görüşme sonucunda da nihayet bir miktar da olsa manevi olarak zarar vermeyi başardılar.

Sevgililik dönemimizin ilk zamanları ikimizde öğrenciydik part time işlere girer, beraber kazanır, beraber yer - içerdik. Senin paran benim param olmadı ama hiç paramızın olmadığı çok zaman oldu :) (gezmek tozmak için, yoksa günlük masraflarımızı idame ettiriyorduk)

Evliliğimizde de sevgililiğimizde de bir kere dahi olsun boşanma - ayrılma sözü dahi geçmedi. Elbette ufak tefek herkeste olan o - kaşın neden gözünün üzerinde - tartışmalarımız oldu oluyor da..

Belirtmem gerekiyor 8 aylık bir bebeğimiz var 1 yıl kadar süren tedavi ve 8 yıllık deneme yanılma süresi sonunda. Bu konu uzun ve detaylı olacak. Sorun bebeğimiz değil, belkide konumu yorumlarken psikolojik ve bedensel yorgunluğumuza bağlayabilirsiniz diye biraz bu konuyu açıklayacağım;

Bebeğim 40. Hafta doğdu fakat 35+6 da şüphe 36+5 de de kızıma iugr teşhisi koyuldu 35. Haftada kaldı ve büyümedi. Devletteki radyoloji doktorlarının da yorumları bu yönde oldu fakat bize perinatolog yorumu gerekiyordu ve bir perinatoloğa giderek durumu öğrenmek istedik, sırtımızı sıvazlayıp güler yüzüyle bize herşeyin yolunda olduğu yönünde bilgiler verdi. Yetmedi dedi ki, siz ve eşiniz minyonsunuz, bu makineler Amerika standartlarında ölçüm yapıyor bende ki alacağınız rapor da da küçük gözükecek fakat endişe etmeyin herşey yolunda dedi. Aynı zamanda bebeğim sürekli idrar tutuyordu bu konu nedeniyle de 3-4 günde bir kontrol ve takip ediliyordum. Ben 163 boyundayım eşim ise 186 boyunda sanırım pek te minyon sayılmayız ?

Devlette doğum yapan güzeller güzeli annelerim biliyorlardır tercih ettiğiniz için sezaryen doğum yapmak mümkün olmuyor mutlaka bir tanı, teşhis, sebep yahut neden olmalı bunun için ..

Takipte olduğum doktorumu ilçeye görevlendirdiler ve beni bir başka tatlı doktora emanet etti ki onunla birlikte yaptılar son muayenemi(takipli doktorum ile birlikte) iugrli hasta olarak sürecim devam etti..

Diğer doktor da aynı titizlik ve hassasiyet ile konunun takipçisiydi ve perinatoloğun yanıldığını fakat risk raporu yazmadığı için 40. Haftayı beklememizi ya da sistemde en az 3 kere bu şüpheli tanı olarak girerse sezaryen olabileceğimi söyledi.. Bu arada kesinlikle normal doğum isteyen ve doğumu yaşamak tatmak isteyen bir hamileydim.. Malesef mümkün olmadı.

40+0 olduğum güne direkt sezaryen günü verildi çünkü olası bir normal doğum denemesi olursa bebeğim küçük olduğu için bebeğin kanala girememe durumunda ölümüyle sonuçlanabilecek yahut kafasının ağır hasarlar alabileceği yönündeki riskler konusunda beni bilgilendirdi ve üzülerek kabul ettim sezaryen doğumu.

Bebeğimin amniyon sıvısı tükenmiş, elleri ayakları mosmor, 35 hafta uyumlu prematüre doğdu. Herşey yolundayken doğumdan sonra ki 8. Saatte bebeğim yoğun bakıma küvözde tedaviye alındı. Eşimin babalık izni hiç bebeğimizi göremeden geçti ilk gün hariç. Bebeğimiz henüz taburcu olmadan izin dahi vermeden direkt işbaşı yaptırıp nöbetler yazdılar.

Bebeğimiz kolikti, reflülüydü, bağırsak intoleransı vardı. Emiyor - kusuyor - ağlıyor asla uyumuyordu. Hala kolay bir bebek değil fakat eşimde daha sakin oluyor çünkü benim lohusalığım da çok zor geçti sanırım bu stresini hissediyor. Ağlama krizleriyle doluydu ve süreç gerçekten çok yıpratmıştı. Hala ara ara ağlama krizlerim gelir, stresten egzama oldum yüzüm ve bacaklarım heryerimi sarmış durumda. Bu durumuma eşim çok üzülüyor fakat gerçekten hala uykusuz ve bebekli olmaya galiba adapte olamadım.

Eşim nöbetten gelir tüm gün bebeğimize o bakar ben uyurum, çünkü bebeğimiz beninleyken hala uyumuyor huzursuz benimle. Yeri gelir ben bebekle uyurken yemek yapar, temizliği yapar, dışarıya çıkarım - çıkarız bir kaç saat yani düzenimiz çok güzel. Ev içerisinde günlük cilveleşmelerimiz devam ediyor, enerjimiz ve ilişkimiz çok güzel devam ediyor..

Bugünkü konu sizce neden yaşandı ? Neden böyle hissetti? Neden bunları söyledi bana eşim? Lütfen birşey söyleyin kendimi çok kötü hissediyorum..
Kafamda oturmayan şeyler olsa da eşin iyi birisi gibi biraz travmaları var psikolojik destek alsa siz de yardımcı olsanız daha iyi olabilir...
 
Back