Çocuk sahibi olmayı istememek

Çocuk sahibi olmak korkutucu... Hem hamilelik hormonlar ağrılar dokuz ay boyunca. hem aşırı doğum sancısı agrisi çok korkutucu geliyor. Ben anneme bi sürü yalan soyluyorum cunku cok katu bi annem var. benim çocuğum bana soylese mahvolurum çok üzülürüm ve devamli aklım onda kalır kendimden bildigim için. onunla yeterince yakın olamamaktan korkuyorum. Kendine zarar vermesinden. Bunları düşününce yapmamak daha mantikli geliyo dünya cok kotu
 
bence buraya arada bir uğrayın ve fikirlerinizi yazın lütfen.bir anne olarak sizleri okumaktan mutlu oluyorum..düşünceleriniz çok güzel ve inanın aslında sizler gibi anneler olsa dünya korkulacak bir yer olmazdı zaten..sevgiler
 
Hepinizi cok özlemisim..
Gnotim ne kadar güzel yazmissin öyle, altina imzami atiyorum.

Inanin bende hic denemedim bile. Tamam sonradan miyomlar yüzünden rahmim bile alindi ama üzülmedim bile, sadece kansizligin verdigi gücsüzlük beni mahv etti.
Hatta dogum yapan kadinlarin bölümündeydim ama beni hic ama hic etkilemedi bile.
Birseyi istedigimde illaki yaparim ama hic istemedim ve beni hic ilgilendirmedi bu konu.
Yani kisacasi her gün ne kadar sansli bir insan oldugum icin Allahima sükür ediyorum, kafam rahat ve hayatta ne istiyorsam onu yapma özgürlügüm var, bundan güzel ne olabilirki benim icin?
Ama bende hep söylüyorum, Allah her isteyene versin ama ben istemedim, o kadar güzel bir hayat kurdumki kendime kimsenin bozmasini istemiyorum.
Beni hersey o kadar cok mutlu ediyorki ( özellikle kücük seylerle cok mutlu oluyorum ), cicek, böcek vs. vs. onun icin baska seylerde aramadim bile sevgiyi.
Ben sevgi verdikce 10 kat geri aliyorum, eee daha ne olsun...

Ema`nin dedigi daha dogrusu sordugu sorularin hepsini kendime sordum ve hep hayirdi, niye simdi kendimi ve o cocugu mutsuz edeyim, degilmi?
Hayatimda her mücadeleyi yendim, elimden hic bir sey kurtulmaz, ama cocuk yapmak hic ilgi alanima girmedi....
Neyse yaslandigimizda benimle satranc oynamak isteyenler listesini olusturacagim ona göre, simdiden yazilmak isteyen varsa, beri gelsin...
 

Anlattıklarınızı gururla okudum, neden tanımadığım birinin yaptıklarıyla övündüm bilmiyorum, belki bu topiği çok sevip içindekileri kendim gibi gördüğümden, belki de kendi cinsimden birinin ilk defa bu konuda bu kadar güçlü durduğunu gördüğümden. Her iki ihtimalde de sizi yürekten alkışlıyorum

Sizin yerinizde olacak kadınların yüzde doksanı, "aman pişman olurum" kaygısıyla mutlaka yaparlardı. Az görmüyoruz hastalığı sebebiyle alelade doğuranları. Diğer çoğu arkadaşın dediği fikre ben de katılıyorum işte bu noktada, aslında bizim gibilerin çocukları olmalı ki dünya daha iyi bir yer olsun.



Güzel düşünceniz için teşekkürler


Ben talibim ben ben
Ama yenersin sen beni oliviam ya, akıllı hatunsun vesselam :)
 
Varsin herkes diledigi gibi yasasin hayatini.
Ama benim hayatim, kimseye bagli olarak degil, özgürce sadece ben yasamaliyim.
Köle geldim bu dünyaya ama pasalar gibide gitmek istiyorum. Bunu hak ettigimi düsünüyorum.
Bana kimse gölge yapmasin, arti mutluluk istemiyorum bile, kim beni mutlu ettiki doguracagim cocuk yapacak?
Ona bakarsaniz annemde, babamda, kardeslerimde benim canlarim ve kanlarimdi ama yinede mutlulugu kendim kendime verebildim.
Demekki neymis, herkes bir mutluluk ve huzur pesinde bu dünyada, ama sunu ben sahsen cok erken anladimki mutlulugu ancak ve ancak ben kendim kendime hediye edebilirim, hayat arkadasin bile olsa veya olmasa bir tek sen kendin yetmelisin bu dünyaya, mutlulugu kendin yaratmalisin.
Eeee o zaman daha niye dogmamis bir insanin günahina gireyim, onda yoksa aradiklarim?
 
Çocuk sahibi değilim, olmayı da düşünmüyorum.Fakat şöyle bir sorun yaşıyorum, her geçen gün çevremde iletişim kurabileceğim insanların sayısının azaldığını hissediyorum. İş ortamında ve yaşadığım yerde herkes anne olma telaşı ve yarışı içinde. Konuştukları konular sadece gebelik, doğum ve bebeklerinin durumu İzledikleri bir film, okudukları bir kitap veya yaptıkları herhangi bir spor hakkında konuştuklarını hiç duymadım. Sohbetlerine dahil olamıyorum ve her geçen gün onlardan daha uzaklaşıyorum.
 
Ama black cat siyah kendili olanini kastetmistim gözleri parlayan kediyi...
başka topikteki bir arkadaş kedilerden korkuyormuşta mecbur değiştirdim

çok doğru söylüyorsun. bazen kendimi o kadar yalnız hissediyorumki. evli insanların tek konusu çocuk. ve senin neden yok baskısı
 
Bu sayfayı çok seviyorum.

Bilinçli,kendini yetiştirmiş ne kadar çok kadınımız varmış.

Maalesef evlenince başlıyor bu muhabbet.

Hani çocuk,nerde çocuk,bi tane yetmez,bi daha doğur vs.

Çoğu insan kendini yaşayamıyor.

Hepinizi ayrı ayrı kutluyorum.

Anne olmak,doğurmak değildir.

Her kadın doğurur,ama anne olamaz ne yazık ki...
 
Babam bundan 3 sene önce vefat etti, annem 7 tane cocuk dünyaya getirdigi halde tek basina yasiyor.
Kendisi 75 yasina dogru ve tek basina yasiyor, demem o ki ister 10 tane dogur yine yanlizsin yine yanlizsin.
Inanin bir sürü torunlari var ama kimse dogru dürüst kapisini acmiyor. Ben bunlari gördükten sonra daha cocuk yaparmiyim Allah askina?
Iyiki yapmamisim en azindan yanliz olacagimi simdiden biliyorum ve ümit etmeyecegim hic....
Bosversene hayat öyle acimasiz olmuski kimse rahatini bozmak istemez, hic kimse icin.

Cok istiyorum gelsin benimle yasasin ama ne yazikki ben Almanya`da yasiyorum ve burayi hic sevmiyor, yine orasi vatanim diyor.
Ben ve ablam uzakda oldugumuz halde, birimiz sabah birimiz aksam illaki arariz, onu maddi ve manevi yanliz birakmayiz ama yanlarinda olanlar ki ablalarimi cok severim ama onlarda ancak kendi dertleriyle mesguller.
Annem para karsiligi gelinine is yaptiriyor.
Torunlar bir isini halledince illaki annem para koyar ceblerine, herkes ac, herkes issiz, herkes fakir kim kiminle ugrasabilirki. Diyorum, annem yine dua etde elden ayakdan düsme simdi yine en güzel zamanin.
Yani hayat öyle göründügü gibi degil ne yazikki...
 
Olivia söylediklerine kesinlikle katılıyorum. Bu dünyaya gelirken de yalnızdık, giderken de yapayalnız olucaz...Bu hayat sahnesinde, illede anne rolünü üstlenmek zorunda değiliz. Annemin vefatından sonra, kardeşlerimi büyütme işi bana düştü.. Evlat yetiştirmenin zorluğuna; onları büyütürken tanık oldum.Şimdi tekrar başa dönüp, anne rolünü üstlenmek istemiyorum.Bilmiyorum çok mu bencilim?İçimde anne olma hevesi ve gücü yok!!!Toplumda anne olmayanlara acınası gözlerle bakılıyor, özellikle türkiyede durum bu Ama sırf toplum ne diyecek diye, bi çocukta dünyaya getiremem.Allah hepimize sağlık sıhhat versin, elden ayaktan düşürmesin, ahh bi evladım olaydı da bana bakaydı dedirtmesin...AMİN
 
İnsanın bana baksın diye çocuk doğurması zaten doğru değil amaç yaşlılığımızda kendimize baktırmak için çocuk doğurmak olsaydı çocuk doğurup onu büyütene kadar bunca zahmet çekip harcadığımız parayla zaten kendimize gül gibi baktırırdık yaşlılığımızda.Çocuk isteyip istememek elbetteki insanların tercihidir kimsenin ne laf söylemeye ne karışmaya nede müdahale etmeye hakkı yokdur zaten layığıyla anne baba olabileceksen doğur o çocuğu yoksa herkesin var benimde olsun mantığıyla değil.Bende 38 yaşımda evlendim 40 yaşımda anne oldum anne olmak gerçekden bambaşka bir duygu ben sanmıyorumki hiç çocuk istemeyen insan bile birşekilde bir tane doğursun asla ve asla pişman olmayacakdır iyiki doğurmuşum diyecekdir ama tabiki doğurmadan sahip olmadan o duyguyu bilmeyebilir o nedenlede istemeyebilir yada farklı sebepleri olabilir.
 

bir çocuk doğuran kadın elbette pişman olmaz elbet sever onu. sonuçta 9 ay karnında taşımış eti ile kanı ile beslemiş onu. hem fizyolojik, hem manevi bağ oluşmuş.
benim evde bir kedim var 3 yaşında . elimde büyüdü onu bile delice seviyorum. minnacıktı geldiğinde ve benimle büyüdü elbette bağlandı.
bir bebek evlat edinsem yada yiyenim olsa onuda delice seveceğim.
demek istediğim her kadın doğurmalı sevecek diye birşey yok. doğurunca elbet sevecek. bağımlılık diye birşey var. doğurmasan da bir bebeği bir yavruyu seversin. ama bu doğurmasının bir gerekçesi olamaz. çocuk istenirse olmalı. sırf evliyim diye değil.
ben şuan çocuk düşünmüyorum ama gelecekte bir gün kendimizi hazır hissedersek ve eşimide ikna edebilirsem evlat edinmeyi çok isterim. bu dünya da yapayalnız o kadar çocuk varken birtane daha dünyaya getirmeye gerek yok diyorum
 
Zaten cocuk dogurdugunda kendin icin degil, o cocuga güzel bir hayat vermek icin dogurmak lazim.
Ama bir cocuk ne benim mutluluk garantim, nede gelecekte bana bakar garantim nede evliligimi belki kurtarir garantim.
Yani bir cocuk sebebsiz, sadece o bebege güzel ve kaliteli bir hayat sunabildiginde yapilacak büyütülecek ve özveriyle, sabirla hayatini paylasmayi isteyecegin bir sey olmali.
 

Sağol Olivia'cım; şu söylediklerine çok katılıyorum...

İnsan huzurlu olduğu şekilde yaşamalı,ne mutlu ki sende huzurlu hayatını kendi çabalarınla kurmuşsun.Emin ol çoğu kişide bu yok,aslında hayatta ki en önemli şeye sahipsin.

Ben şöyle düşünüyorum;aslında biraz içimizde kırılmışlıklar,kırıntılar var ki belkide bunun için çocuk sahibi olmak bu kadar bize ürkütücü geliyor.
Ben planlanmamış bir çocuktum,ilginçtir ki ailem korunduğu halde ben oluyorum.Yaşları çok ilerlemişti...Benden önce annem yine hamile kaldığında kürtaj olmuş ve tekrar hamile olunca toplanıp oy birliğiyle bu sefer alınmasın diye karar verilmiş... Aslında çoğunluk istememiş,ama babam aldırtmak istememiş bu sefer.

Ne kadar trajikomik değil mi...Aslında gündem kürtajken bunu paylaşmak iyi oldu benimde. Annem türlü türlü rahatsızlıklar geçirmiş ve muhtemelen her rahatsızlığında benim için pişmanlık duymuştur.Kendi hastalıklarını belki bana bağlamıştır vs...

Yaşam koçu olan bir arkadaşımla bu durumu paylaştığımda şunu demişti;sonuçta bir bebek olarak herşeyi anne karnında hissetmeye ve algılamaya başlıyoruz.Beynimize kodlama o zamandan beri başlıyor.
İstenmeyendim,pişman olunan bir bebektim,erkek olarak bekleniyordum...Küçükken yaptığım yanlışlar,yaramazlıklar yüzünden annemin bilinçsizce hareketlerine maruz kaldım... "Keşke seni doğurmasaydım..pişmanım olmasaydın.."
Belkide tüm bunları zaten önceden hissettiğim için tüm bunlar bende bu kadar büyük olumsuz etkiler bırakıyordu.Belki terlik fırlatsa bu kadar etkilenmezdim.:26:

Her neyse,demek istediğim şu ki;istenmeyen her evlat bunu biliyor,hissediyor ve siz azıcık bunu gösterdiğinizde bile ruhunuzda çok büyük yaralar açılıyor.



Acapellacım, yazdıkların çok güzel teşekkür ederim.
Bu forumda hep öylesine bebek sahibi olanlara verdiğim cevaplar sivri olarak algılanıyor; sonrada boş keseden atıyorum iması yapılıyor
Bu şekilde konuşmak için elimde yeterli sebeplerim varmış,değil mi..

Son dediklerine de yüzde yüz katılıyorum...

Eğer bir gün "pişman oldum anne olmak istiyorum" dersem;biliyorum ki sevgimle donatacağım kimsesiz çocuklarla pişmanlığımı telafi edeceğim.Bu topiğin mottosu olsun bu; annelik doğurmak değildir



Erkeklerin askerlik anıları gibi kadınlarında doğum hikayeleri hiç bitmez.




Ah bir de bu dediklerini gelip burada laf salatası yapmaya çalışanlar anlayabilse...


Ben itiraf edeyim; yine birileri tarafından taşlanırım ama söylemeden geçemeyeceğim.Yine başka yerlerinden anlayanlar olacak. Neyse

Bir hayvansever kokusu aldım sanki...
Kedi,köpek gibi hayvanlar bana çocuklardan daha sevimli geliyor...Bu yanlış anlaşılmasın. Hatta ortalıkta bu kadar hayvanvari insanlar çoğalmışken her küçük insana
"bu da mı geleceğin canavarlarından" gözüyle bakmaya başladım.

Elbette yakınlarımın çocuklarını seviyorum...Ama yolda gördüğüm her bebeğe agucuk magucuk gibi abuk subuk hareketlerle sevmeye çalışmıyorum. Zaten dikkatimi bile çoğunlukla çekmiyor.

Ama gel gelelim bir kedi ya da bir köpek severken nasıl şekilde şekile giriyorum. Yol kenarında sereserpe uzanmış bir köpek arabanın camına yapışmış gibi bakmama sebep oluyor

Ve çok ilginç ki,iki hayvan yanyana ise birine 10 dokunduysam diğerinede 10 dokunuyorum.Bu kadar itinayla ikisine aynı ilgiyi göstermeye çalışıyorum.

Bu topikteki insanların bir çoğu bu kadar hashas bir yapıya sahipken,sırf çocuk dünyaya getirmek istemiyoruz diye insanlıktan ve sevgiden aforoz ettiklerine anlam veremiyorum.Ya da veriyorum diyelim;cahilliklerinden... Düşünemediklerinden.Anlayamadıklarından.

Kırmızıyla yazdığın yerlere de harfiyen katılıyorum ve gönülden tebrik ediyorum.
 
Son düzenleme:

Ben geçen sene bu konuya yazıp sorgularken acaba anne olmalı mıyım, yoksa olmamalı mıyım diye, bu sene simlamutlunun dediği gibi hasbelkader anne adayı oldum, planlamazken... Ben de yaşlandığımda bana baksın diye yapmadım, bakmasını da asla beklemiyorum, biliyorum ki çocuk için gelecek nesil önemli olacak, ben değil, ve bunu kabulleniyorum. Bunun dışında hislerim duygularım henüz çok yeni.Kaygı, korku, umut, mutluluk, hepsi bir arada ve karışık. Ben birisini çok sevecegimi düşünerek iyi hissediyorum kendimi...Halen diyorum ara ara, acaba bu hiç bana göre birşey değil mi diye, belki de hiç bana göre çıkmayacak gerçekten. Ama bi kez denemiş olcam.Maddi olarak bakabilecek durumdayım, psikolojisine herşeyinden daha çok dikkat edecek bir yapıdayım, ve sanırım başarma duygusunu yaşamak istiyorum ben bu çocukla birlikte. Çocuğunu mutlu etme, onunla mutlu olma, onu sevme duygusunu başarmak istiyorum.Belki de beni bunca zaman annelik ve çocuk sahibi olma fikrinden uzak tutan şey etrafımda gördüğüm başarısız anne-çocuk ilişkileriydi...Ben kendi hayatımı kimse için feda etmeden, kendimi ona adamadan, ikimizin de farklı kişiler olduğunu unutmadan kendime bir akrabalık ilişkisi yaratmak istiyorum.

Ancak kişisel hırslarım için çocuk yapma fikrinde olduğum düşünülmesin. İnanç sistemimin de etkisi var. Zaten dünyaya gelecek ruhların bu dünyaya gelmesine aracılık eden bir vücut olacağım sadece. O kendisi bir insan, bir birey olacak.Haaa bir de mümkün olduğunca bebiş, anniş, hamiş muhabbeterinden kaçıyorum. Çocugunun otunu bkunu anlatan velilerden de hep kaçıyor olacağım muhtemelen. Umarım bu konu açık olur ve tecrübelerimi ara ara paylaşırım.
 
çocuk istememek istemek kadar normal tabiki...
ben isteyenlerdenim..
aslında hiç kendimi sorgulamadım gerçekten istiyormuyum diye....
belki bu kadar baskı kurmasa eşim ısrarla istemese çokta sorun olmaz benim için çocuksuzluk gibi geliyo...
ama evlenince insanların fikrinin değiştiğide bi gerçek...
 
teşekkürler...
evet delice bir hayvan severim. eşimle sokakta bulduğumuz hayvanları veterinere , barınağa taşırız. kedi , hamster, kuş , balık besledim. bir ara ev hamster çiftliğine dönmüştü. 3 kafae hamsterim vardı son hamsterim evdeyken kızım geldi eve. şimdi sadece kızım var.
bir keresinde kanadı kırık güvercini 1 hafta banyoda bakmıştık eşimle. sonra balkondan salıp uçuşunu izlemek gibisi yoktu
ay ne yazık ki bende çocuk bebek sevmem. ama bunu pek dile getirmiyorum. ne yapayım uzaktan seviyom çocuklarıöpmeyi mıncıklamayı sevmiom
ama hayvan dedin mi deliririm. yanında sahibi varsa hele kocaman falan dinlemem her köpeğe atlarım
 
Çok güzel yerlere değinmişsiniz.

Doğurmak asla marifet değildir.

Marifet insan olabilmek,doğurduysan anne olabilmek...

Ne insanlar var...

Sokakta kışın soğuktan donan,açlıktan ölen hayvanlara dönüp bakmayan...

Bi insan olsun...Çocukları var,onlarla övünüyor..

Ama bi hayvana merhamet etmeyi bilmiyor.

Hayvan sevmeyen bi insanın kimseyi sevdiğine inanmam.

Kuru kuru sevmek de olmaz öyle.

Hiçbir şey yapamıyorsan süt,ekmek...Elinden ne gelirse.

Bir tanesi bile doysa o gün için,ne güzel şey.

Haaa eminim bazıları o kadar aç insan varken onlara mı sıra kaldı diyecek.

Bakacağınız kadar doğurun o zaman şekerler.

Sevgiyle kalın güzel topiğin bilinçli kadınları.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…