Sana gelince Oliviacım, eminim yaşın henüz çok genç, henüz çocuk doğurabilirken bu konuşmaları yapmak o kadar kolay geliyorki...Ama ne bileyim belli bir aşı aşıp artık çocuk sahibi olamayacağını öğrendikçe, biyolojik olarak buna elvermediğini düşündükçe, biraz içi burkulmaya başlıyor insanın. Evde kahkaha seslerinin eksikliğini duymaya başlıyorsun çünkü o çocuk kahkahası kadar bir evde insanı neşelendiren başka bir şeyin olmadığını fark ediyorsun. Bizim de bir köpişimiz var, yıllardır onunla haşir-neşiriz ama o kimsede olmayan içten kahkahayı bizim köpişimiz atmıyor
<ööööylllee hantal hantal yatıyor, bizden bir farkı yok, evin bir neşesi yok yani.... Ne bileyim yaş geçtikçe çok sıkıcı oluyor artık herşey....
Öncelikle nekadar şanşlı olduğunun farkında olman çok hoşuma gitti. Çoğu insan malesef ısrarla hayatını karartmak için elinden geleni yapıyor. Hayata bu kadar güzel bakman içimi ısıttı, eşin çok şanslı valla. Her eve lazım bir tane senin gibi, tabi eşin için de geçerli, tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş...Ne mutlu size
Çok katılıyorum tüm bu yazdıklarına, yine de 40 yaşında biri için sen hala "yeterince" gençsin...
Ama yine de hep ne düşünmüşümdürbiliyor musun... Bu dünyanın asıl, senin gibi, benim gibi, bizim gibi, bu topikteki diğer "özel" insanlar tarafından yetiştirilen çocuklara mi ihtiyacı var acaba? Bizi zaten gıcık eden duyarsızca veya aşırı bir saplantıyla yetiştirilen veya hiç ilgilenilmeyen ,doğurup doğurup kendi haline bırakılan çocuklar değil mi? Bu dünya neden bu hale geldi? Hele de senin konumun.... Almanyanın şartlarını biliyorum ben de Almanyada doğup büyümüş, liseye kadar oradada yetişmiş biri olarak bilirim ki, orada insanlar çok da ailelerine "bağımlı" yaşamıyorlar. Siz gayet mutlu hayatlarınızı sürdürebilirken, o da gayet sosyal bir çevrede,size de hiç sorun olmadan, belki de bu dünyanın ihtiyaç duyduğu ama mahrum kaldığın ender insanlardan biri olacak.... Çünkü gerçek bir sevgi ortamında yetişme şansı olacak. Yetiştiremiyoruz ki.... Çünkü sırf doğurmuş olmak için doğuruyoruz. Sizin gibi örnek çiftler "fark" yaratabilirsiniz....
Unutma, bu dünyanın "özel "insanlara ihtiyacı var... Ve dünyayı SEVGİ kurtaracak...
Yazdıklarınız dikkatimi çektide bende kendim hakkında birşeyler yazmam gerektiğini düşündüm.Sözüm aslında kişisel olarak size değil ama belki size farklı bir bakış açısı getirebilir.
Öncelikle yaşınıza takılı kalmayın; açık söylemek gerekirse ben sizden çok ama çok gencim.Fakat benim de ileride çocuk sahibi olmam imkansız.
Bakın,"neredeyse imkansız" demiyorum;imkansız diyorum...
Seneler önce rahatsızlığımı öğrendiğimde çok ama çok ağladım. Bir insanın ömür boyunca
istese bile çocuk sahibi olamayacağını bilmesi çok acı birşey.
Bir mucize eseri 2 sene önce doktorumun "bir yumurta görünüyor ve bunu değerlendirmelisin,bunu uyarmalıyız,bu şansını tepme,aksi halde anne olman bu değerlerle imkansız" dedi. Gerçekten de kan değerlerim 60 yaşındaki bir kadınla aynı değerlerde...
Peki ya ben ne yaptım? Belki hayatımın en büyük sancılı kararlarımdan birini vermek için resmen günlerce kıvrandım.Çünkü karar vermeye bile fazla vaktim yoktu.
Düşündüm, düşündüm,düşündüm...Ağladım,yine düşündüm.Bir yandan anne olmak için son bir fırsat (ki bununda olacağı kesin değildi), diğer yanda kendimi anneliğe ve bir insan yetiştirmeye hazır hissetmeyişim.
Elbette benim endişem "ya çocuğumu iyi yetiştiremezsem" düşüncesi değildi;ben eminim ki bu topiktekiler anne olsalar bir çok kişiden daha fazla sağduyulu,bilinçli ebeveynler olacaktırlar ve bu kadar detaycı olduğumuz için harika evlatlar yetiştireceklerdir.
Fakat ben sorumluluk almaya hazır değildim; bu yaşımda çocuk sahibi olmak istediğimden emin değildim,herşeyin kötüye gittiği bir ortamda tüm bu sorumluluk ve endişeler gözümde büyüyordu.
Ve ben çocuk sahibi olmayı denemedim bile,üstelik bu durumdayken.Sırf "ben anneyim,ben özelim" naraları atmak için (sözüm bunu yapan kadınlara sadece) o bebeği yapmaya uğraşmanın bir anlamı yok.
Sırf egom için,kendimi garantiye almak için,ilerde yanlız kalmama düşüncesinden kurtulmak için o çocuğu kendimi hazır hissetmediğim halde dünyaya getirmeye hakkım yok.
Ben duygularım ve mantığım arasında çok bocaladım,çok uğraştım kendimle.Ama doğru bir karar verdiğimi biliyorum.
Çok uzattım...Demek istediğim yaşı hiç önemsemeyin bile,eğer sağlığınız ve biyolojik yapınız olması gerektiği gibiyse siz istediğiniz halde olmaması için hiçbir gerekçe yok.
Ya da şöyle diyelim,olması gereken şeyler zaten oluyor hayatta...Biraz Allah'a ve onun hakkımızda kurduğu plana güvenip akışa bırakmak daha rahatlatıcı olur
Sizden daha kötü durumda olanları görün,mesela ben...Kim bilir,belki vakti gelince bende bir evlat isteyeceğim ama buna imkanım olmayacak.
Kimileri neden bu kadar soğukkanlı konuştuğuma anlam veremeyebilir.Fakat bilin ki,ben bir çok şeyi üzülerek aştım.
Anne olmak istediğimde sevgiye muhtaç olan kimsesiz çocuklara verebilecek bir sevgiye sahip olduğumu ve bir sürü evladımın olacağını biliyorum.
Anneliğin doğurmakla olmadığını biliyorum.Sırf doğurup onu beslemekle,ergenlikten itibaren onunla kavga ederek birey yetişmediğini biliyorum.
Sevgi ve saygı dolu,huzurlu geçen bir evliliğin içinde illa ki çocuğun olması gerekmediğinide biliyorum.
Hayat sigortası olarak çocuk sahibi olunmaması gerektiğinide biliyorum...
Hayatta yapılacak ve yaşanacak çok ama çok güzel şeyler var. Ama bu güzellikleri yaşamak akılla,mantıkla ve sağduyu ile oluyor hayatta. Ve son olarak sizin dediğiniz gibi; sevgi kurtaracak herşeyi