toplum kendine kurallar koymuş. bekarsan evleneceksin. evli isen çocuk yapacaksın. 1 tane varsa ikinci olacak:)Bence bizim bu baskı ortamında mutlu belki ama huzurlu kalmamız çok zor. Hani anayasada geçen kurallar var ya onun gibi sanki bu da.
İhlal ettiğimiz için ya öğüt dinliyoruz ya da cezalandırılıyoruz.
İşin kötüsü anne olamayacağını bilen fakat karakteri bizim kadar güçlü olmadığı için bu baskıya yenik düşen çok insan var. Sonucu da depresyona giren mutsuz bir kadın, ve o kadına anne demek zorunda kalan zavallı bir çocuk, belki mutsuz bir eş, sarsılan evlilik... Değer mi? Asla... ama anlatamıyorsun işte, çok zor bizim ülkede çocuksuz olmak, çok...
Ya toplumdan soyutlanmış bir yaşantın olacak, ya da kendi kafanda insanları bulacaksın ki o da en az anlaşılmak kadar imkansız...
Bence de. Ben artık diyorum. Evet çok kolay kalp kıran, patavatsız insanları hiç sevmem ama anlamaları için bu gerekiyorsa mecbur yapılıyor.
istemiyorumu anlasalar keşke. bu dünyanın devamı için ille şartmış çocuk. ailemden kaynanadan iş çevremden komşudan akrabadan tanıdık tanımadık kimselerden bu konuyu duymaktan bıktım artık. geçenlerde çok samimi bir arkadaşım " ee çocuk işi ne oldu "" dedi. kan beynime sıçradı. demek ben o kadan beceriksizim ki en samimi arkadaşlarıma bile daha anlatamamışım çocuk istemediğimi...altına imza. acapella çok güzel yazmış blackcat, artık kendini tutma, yavaştan sesini çıkar, tecrübeyle sabittir, sen cevap vermedikçe yılmıyorlar, kendilerinde o hakkı görüyorlar. bir de her şey karşılıklıdır, karşındaki saygısızsa (ki böle özel konuya karışarak zaten saygısız oluyor) sen de anlayacakları dilden konuşman gerekiyor, üzgünüm ama ailen bile olsa böyle.
izninizle cevap vereceğim. çünkü beni alıntılamışsınız. öncelikle asla kimseyi aşağılamam. aşağılama , küçük görme vbb şeylerden tiksinirim.topiği sesiz sesiz sürekli takip ediyorum bende
sırf nerak ettiğim için ilk okuduğumda haklılar demiştim
ama görüyorumki aslında çocuk istemeyenlerin düşünceleri daha farklı
çocuk istemeyen bir çift ne kadar doğalsa
çocuklu ailelerin bir araya geldiklerinde sürekli çocuklarında bahsetmeleride doğal bence
ben bir anne olarak bir kadının nasıl anne olmak istememesini anlayamıyorsam
anne olmak istemeyen bir kadında benim neden sürekli çocuğumdan bahsetmemi
bütün hayatımı çocuğum yapmamı anlayamaz
çocuğu olan kadında aktiftir konuşucağı çok şey vardır
insanların sürekli üzerinize gelmesi
size sorular sormasından yakınırken çocuklu insanlarıda arada kibarca aşşalığıyorsunuz
Blackcat süpersin ya. :)
Sakin bana gelme kedinle benimde cok sevdigim özel japon baliklarim var bahcemde, yani kendi havuzlarinda yüzüyorlar ve bazilari 30-40 cm büyüklügünde, beni görür görmez hemen geliyorlar ve elimle yem veriyorum. inan cok zevkli birsey ama bende fazla anlatmayayim simdi :))))
kızlar bugün 23 nisan ya bugün şehirde işim olunca eşimle arabada gidince arabaların içinden geçen çocuklara baktım iki araba geçerken çocuklara gelin elbisesi giydirmişler birde kadın gibi süslemişler, eşimde kızdı, bende kızdım , bu ne şimde ya ,evlilik ön provasımı ? allah böyle ana-babalara akıl fikir versin !
Demin bir konu acilmis orda kendinizi bir kelimeyle anlatin diye yazmis, söyle hosuma gitti, sahi bir an durup düsünüyorsun ben nasilim diye.
Ve kafamdan ilk gecen cümleyi yazdim. Herhalde söyleydi: Kendi cabasiyla ve emegiyle bir yerlere gelmis, hic kimsenin ama hic kimsenin destegi olmadan ve simdide mutlu yasiyorum gibi.
Sahi su bir gercek artik benim sanssizligimmi nedir kücüklügümden beri kendime bakmayi ögrendim, annem ve babam beni kücük yasta Türkiye`de okumami istediler cünkü onlar Almanya`da rahat para kazanmalari gerekiyordu? Peki beni niye dogurdular? Belki erkek cocuk? Ama oda olmadi yani düsüncesizce dogurulmus, sonrada önemsenmemisim, isin ilginc yani icimde hep bir dev büyüttüm, hayat bana acimasizca davrandikca ben güclendim.
Cocuk meselesine gelince: kimden ne hayir gördümkü su dünyada, cocugumdan hayir görecegim öylemi? Istemiyorum....cünkü cok yiprandim.
Isin ilginc yani dünyalar tatlisi bir esim var, onunla hayati kesfetmek, yasayamadiklarimi onunla telafi edip, gecmisimdeki kötü günlerimi bana unutturup gelecege ümitle bakmak cok güzel.
Sirf esim ve ben, bana o kadar cok yetiyorki, ikimizde cok yogun calisiyoruz, bunu ikimizde istiyoruz zevk veriyor ama hayatin kaymakli tarafindanda yasamak bizi mutlu ediyor. Esek gibi calisip, bey gibi yasamak misali.
Biz bize yetiyoruz, kimse gölge yapmasin yeter...Aslinda hic aklima bile gelmiyor, herkes benim gibi yasiyor zannediyorum ama sonra görüyorumki annelerin sorumlulugu daha büyük bu hayatta.
Benim o sorumlulugum yok ve bunun icin cok mutluyum.
Uzun bir aradan sonra topiğe tekrar uğradım, baktım ki arkadaşların çoğu uğramaz olmuş.... Aslında merka ettim, topiğe ilk başladığımız o arkadaları, düşüncelerinde her hangi bir değişiklik var mı? Çünkü şu anda konuşulanlara bakıyorum, evet yıllarca konuşulanlar 3 aşağı beş yukarı aynı, ancak yaklaşık 3 sene olmuş ve benim bir itirafım olacak. Bu süre zarfında aşırı yğunluktan pek topiğe uğramadım. Ancak öyle değişik şeyler yaşadım ki, insanın yaşadıkları gerşekten hayatını ve düşünce biçimini şekillendiriyor. Ben de çocuk doğurma "zorunluluğuna" ve bu konudaki toplum baskısına aşırı derecede tepkili bir insan olarak artık yaşadıklarımdan ve yaşımın da geçmesiyle, evlat edinmeye daha sıcak bakmaya başladım, hoş herzaman sıcak bakardım ama daha ciddi olarak düdşünmeye başladım diyeyimAyrıca biz gibi düşünenlerin sorununu da çözdüm, evvet çoğumuzda mükemmelliyetçilik bunun başında yer alıyor olabilir,ancak en çok çevremizde gözlemleyip bizi sinir eden tutumlar bence!!! Onlara benzememek, onlardan olmamak için kendimizce kendimize koyduğumuz "sınır".. Eğer hala arada bir göz atan varsa özellikle endulus, limonağacı, loca.... Nerelerdesiniz? Bir ses verin...
Sana gelince Oliviacım, eminim yaşın henüz çok genç, henüz çocuk doğurabilirken bu konuşmaları yapmak o kadar kolay geliyorki...Ama ne bileyim belli bir aşı aşıp artık çocuk sahibi olamayacağını öğrendikçe, biyolojik olarak buna elvermediğini düşündükçe, biraz içi burkulmaya başlıyor insanın. Evde kahkaha seslerinin eksikliğini duymaya başlıyorsun çünkü o çocuk kahkahası kadar bir evde insanı neşelendiren başka bir şeyin olmadığını fark ediyorsun. Bizim de bir köpişimiz var, yıllardır onunla haşir-neşiriz ama o kimsede olmayan içten kahkahayı bizim köpişimiz atmıyor<ööööylllee hantal hantal yatıyor, bizden bir farkı yok, evin bir neşesi yok yani.... Ne bileyim yaş geçtikçe çok sıkıcı oluyor artık herşey....
Ilk önce erbek sizi candan kutluyorum evlat edinmeyi düsündügünüz icin. Cok kutsal bir olay cünkü, hani dogurmayi herkes basarabilirde ama evlat edinmek icin cok daha baska üstün vaziflarin olmasi sart.
Beni genc tahmin ettigin icinde cok tesekkür ederim ama yasim 35`i ne yazikki gecti. Yani yolun yarisi bitti.
Simdi sana dün yasadiklarimi yazacagim buraya. Almanya`da yazi karsilama partisi vardir ve her sene düzenlenir mottosu su: Mayisa dans ederek girmek...
Dün iki cift daha yani alti kisi cok güzel bir restoranda göle karsi yemegimizi yedikten sonra eglencemize gittik ve süper dans ettik güldük, o senin özledigin kahkahalari belki benim doguracagim cocugum degilde ben ve esim attik, saat gecenin 3,5 eve geldik...
Ben ve esim mutlulugu disaridaki unsurlara baglamiyoruz...hani su bizde yok: aahhhh aaaahhhhh cocugum yok, ocagim kör....kim beni mutlu edecek...
Hatta yeni evliyken bes kurus paramiz cebimizde yokken, yine mutluyduk...bizi alaskaya atsalar yine mutlu olmayi basabiliyoruz, hayata inat....
Önemli olan olanaklarin el verdigini son raddesine kadar mutlulukla gecirmek....aaahhhh aaahhhlar vahhh vahhlar kimseyi bir yere götürmüyor.
Hayat kisa yarin yasiyayacakmiyimi bilmiyorum, peki neden kendime zehir edeyim?
Neden mutluysam baska basima dert alayim?
Ne beni bir cocuk, nede beni baska unsurlar mutlu etmesin, ben mutlulugumu kendim yaratmaliyim, bunun icin kimseye ihtiyacim yok.
Cocukken ve kücükken ve gencken beni cok acitanlara ve üzenlere inat hayata dört elle sarilmisim.
Ama su cok önemli bunlari böyle rahat söylememin nedeni, tabiki beni destekleyen bir esimin olmasi. Onunda benim gibi düsünür olmasi...
Eger bu topigi iyice incelediysen, sunu fark edeceksin cogunlugunda: hepsinin bir kirilmisligi var hayata aslinda.
Bende suna cok inaniyorumki, tüm bu topikte olanlarin süper anneler olacagindan ama ne yazikki birileri bizim kalplerimizi öyle kirmiski...artik hersey cok gec.
Bazilari cocuklugunda, bazilari gencliginde, bazilari ömür boyu kirilmis bu hayata ve ayni hatayi yapmamak icin en iyismi hic bu islere girmiyeyim demis.
Bende cok isterim icimizden biri cikip ya, kizlar gecen sene böyle düsünüyordum ama bu sene böyle oldu diye, ama ne yazikki cogunlugun cocukluktan beri anne olmamayi akillarna resmen kazimislar benim gibi... onun icin burdakiler birbirini cok iyi anlar...
Bu topikte toplanan tüm kadinlarin inanilmaz hayatlari var, ince detaylarda gizli ailesine ve hayata kirilmisligi var.
Benide bir anne öylesine dogurdu ayni senin anlattigin gibi dogurup kenara atti, aslinda erkek cocuk olsun diye dogurdu ama olmadi...bunu hep hissettim...ve bu cok üzücü durumu yasarken, icimdeki anne olma yetenegimi kaybettim..taaaa kücüklerde kaybettim, sadece hayatimda bir kiz cocuguda degerlidir savasi verip buralara geldik...Anneme benzememek icin anne olmayi kücüklügümden beri istemedim.
Konu bu, yoksa kimse simarikligindan anne olmayacagim, marjinalim ben demiyor...
Blackcat süpersin ya. :)
Sakin bana gelme kedinle benimde cok sevdigim özel japon baliklarim var bahcemde, yani kendi havuzlarinda yüzüyorlar ve bazilari 30-40 cm büyüklügünde, beni görür görmez hemen geliyorlar ve elimle yem veriyorum. inan cok zevkli birsey ama bende fazla anlatmayayim simdi :))))
he he geliyom ozaman kızımla senin balıklarla azıcık oynasın.
aman benim kız korkağın teki balıklardan biri mazallah benim kıza dokunur falan hanımefendinin patişleri kirlenirbak bende sana uydum anlatıyom iyi mi
Uzun bir aradan sonra topiğe tekrar uğradım, baktım ki arkadaşların çoğu uğramaz olmuş.... Aslında merka ettim, topiğe ilk başladığımız o arkadaları, düşüncelerinde her hangi bir değişiklik var mı? Çünkü şu anda konuşulanlara bakıyorum, evet yıllarca konuşulanlar 3 aşağı beş yukarı aynı, ancak yaklaşık 3 sene olmuş ve benim bir itirafım olacak. Bu süre zarfında aşırı yğunluktan pek topiğe uğramadım. Ancak öyle değişik şeyler yaşadım ki, insanın yaşadıkları gerşekten hayatını ve düşünce biçimini şekillendiriyor. Ben de çocuk doğurma "zorunluluğuna" ve bu konudaki toplum baskısına aşırı derecede tepkili bir insan olarak artık yaşadıklarımdan ve yaşımın da geçmesiyle, evlat edinmeye daha sıcak bakmaya başladım, hoş herzaman sıcak bakardım ama daha ciddi olarak düdşünmeye başladım diyeyimAyrıca biz gibi düşünenlerin sorununu da çözdüm, evvet çoğumuzda mükemmelliyetçilik bunun başında yer alıyor olabilir,ancak en çok çevremizde gözlemleyip bizi sinir eden tutumlar bence!!! Onlara benzememek, onlardan olmamak için kendimizce kendimize koyduğumuz "sınır".. Eğer hala arada bir göz atan varsa özellikle endulus, limonağacı, loca.... Nerelerdesiniz? Bir ses verin...
Sana gelince Oliviacım, eminim yaşın henüz çok genç, henüz çocuk doğurabilirken bu konuşmaları yapmak o kadar kolay geliyorki...Ama ne bileyim belli bir aşı aşıp artık çocuk sahibi olamayacağını öğrendikçe, biyolojik olarak buna elvermediğini düşündükçe, biraz içi burkulmaya başlıyor insanın. Evde kahkaha seslerinin eksikliğini duymaya başlıyorsun çünkü o çocuk kahkahası kadar bir evde insanı neşelendiren başka bir şeyin olmadığını fark ediyorsun. Bizim de bir köpişimiz var, yıllardır onunla haşir-neşiriz ama o kimsede olmayan içten kahkahayı bizim köpişimiz atmıyor<ööööylllee hantal hantal yatıyor, bizden bir farkı yok, evin bir neşesi yok yani.... Ne bileyim yaş geçtikçe çok sıkıcı oluyor artık herşey....
Ilk önce erbek sizi candan kutluyorum evlat edinmeyi düsündügünüz icin. Cok kutsal bir olay cünkü, hani dogurmayi herkes basarabilirde ama evlat edinmek icin cok daha baska üstün vaziflarin olmasi sart.
Beni genc tahmin ettigin icinde cok tesekkür ederim ama yasim 35`i ne yazikki gecti. Yani yolun yarisi bitti.
Simdi sana dün yasadiklarimi yazacagim buraya. Almanya`da yazi karsilama partisi vardir ve her sene düzenlenir mottosu su: Mayisa dans ederek girmek...
Dün iki cift daha yani alti kisi cok güzel bir restoranda göle karsi yemegimizi yedikten sonra eglencemize gittik ve süper dans ettik güldük, o senin özledigin kahkahalari belki benim doguracagim cocugum degilde ben ve esim attik, saat gecenin 3,5 eve geldik...
Ben ve esim mutlulugu disaridaki unsurlara baglamiyoruz...hani su bizde yok: aahhhh aaaahhhhh cocugum yok, ocagim kör....kim beni mutlu edecek...
Hatta yeni evliyken bes kurus paramiz cebimizde yokken, yine mutluyduk...bizi alaskaya atsalar yine mutlu olmayi basabiliyoruz, hayata inat....
Önemli olan olanaklarin el verdigini son raddesine kadar mutlulukla gecirmek....aaahhhh aaahhhlar vahhh vahhlar kimseyi bir yere götürmüyor.
Hayat kisa yarin yasiyayacakmiyimi bilmiyorum, peki neden kendime zehir edeyim?
Neden mutluysam baska basima dert alayim?
Ne beni bir cocuk, nede beni baska unsurlar mutlu etmesin, ben mutlulugumu kendim yaratmaliyim, bunun icin kimseye ihtiyacim yok.
Cocukken ve kücükken ve gencken beni cok acitanlara ve üzenlere inat hayata dört elle sarilmisim.
Ama su cok önemli bunlari böyle rahat söylememin nedeni, tabiki beni destekleyen bir esimin olmasi. Onunda benim gibi düsünür olmasi...
Eger bu topigi iyice incelediysen, sunu fark edeceksin cogunlugunda: hepsinin bir kirilmisligi var hayata aslinda.
Bende suna cok inaniyorumki, tüm bu topikte olanlarin süper anneler olacagindan ama ne yazikki birileri bizim kalplerimizi öyle kirmiski...artik hersey cok gec.
Bazilari cocuklugunda, bazilari gencliginde, bazilari ömür boyu kirilmis bu hayata ve ayni hatayi yapmamak icin en iyismi hic bu islere girmiyeyim demis.
Bende cok isterim icimizden biri cikip ya, kizlar gecen sene böyle düsünüyordum ama bu sene böyle oldu diye, ama ne yazikki cogunlugun cocukluktan beri anne olmamayi akillarna resmen kazimislar benim gibi... onun icin burdakiler birbirini cok iyi anlar...
Bu topikte toplanan tüm kadinlarin inanilmaz hayatlari var, ince detaylarda gizli ailesine ve hayata kirilmisligi var.
Benide bir anne öylesine dogurdu ayni senin anlattigin gibi dogurup kenara atti, aslinda erkek cocuk olsun diye dogurdu ama olmadi...bunu hep hissettim...ve bu cok üzücü durumu yasarken, icimdeki anne olma yetenegimi kaybettim..taaaa kücüklerde kaybettim, sadece hayatimda bir kiz cocuguda degerlidir savasi verip buralara geldik...Anneme benzememek icin anne olmayi kücüklügümden beri istemedim.
Konu bu, yoksa kimse simarikligindan anne olmayacagim, marjinalim ben demiyor...
izninizle cevap vereceğim. çünkü beni alıntılamışsınız. öncelikle asla kimseyi aşağılamam. aşağılama , küçük görme vbb şeylerden tiksinirim.
hangi konuda olursa olsun insanların düşüncelerine saygım vardır. ve elimden geldiğince haklı görmeye çalışırım. insanlar hayatlarını nasıl isterse öyle yaşar bence . benim kızdığım nokta insanların başkalarının hayatına bu kadar burnunu sokması ve bunu hak görmesi.
tüm hayatınızı çocuğunuz yapma meselesine gelince. elbette hayat sizin merkeze istediğiniz şeyi alabilirsiniz. bu beni ilgilendirmez. ama her beraber olunan ortamda durmadan çocuk konuşuluyor ise ve bu ortamdaki birinin çocuğu yoksa bir düşünmek lazım değilmi acaba bu kişi sıkılıyor mu? acaba onu bunaltıyor muyuz. birde mesela bir arkadaş (iş ortamında bu aynı grup içinde) yaşı 40 ı geçkin. 10-15 yıllık evli ve çocukları yok. ve bu konular her açıldığında benim çocuğum yok diye kısa bir yorum yapar. ama ben onun o yorumu altında yatanı seziyorum. belki de çocukları olmuyor ve çok istiyorlar. bu konuları her seferinde onun yanında konuşmak ne kadar doğru. belki de yarasına durmadan tuz atıyor bu mevzuu. çocuk sahibi olmak istememek ayrı birşey (benim gibi) ,çocuk sahibi olamamak ayrı birşey. çocuk sahibi olamayan ve bu konuda çabalayan birilerinin yanında durmadan çocuk çocuk demek. ne zaman olacak diye sormak falan insanlığa yakışıyor mu? Ben asla kimseye çocuk konusu ile ilgili soru sormam mesela. neden derseniz belkide çok istiyor olmuyor. niye deşeyim yarasını. ya da istemiyor bunu bana açıklamak zorunda mı?
birde konuya başka bir açıdan ele alayım. mesela ben hayvanları çooooook severim. ve bir kedim var. ben onu kızım diye severim. ve gerçekten kızım o benim çünkü minicikti bana geldiğinde ben büyüttüm. benim dünyamda kediciğim. ama ben kimsenin yanında kedim şöle yaptı kedim şunu yedi kedim hasta kustu kedim çok yalnız kedim çok sıkılıyor diye konuşmuyorum. neden? çünkü insanlar uzaylıymışım gibi bakıyor. Anlamıyorlar bende anlamalarını beklemediğim için anlatmıyorum. mesela evde kedi beslediğim için evimin kirli olduğunu düşünüyorlar ben de belki çocukları olduğu için öyle düşünüyorum ama ben kendi düşüncemi dile getirsem taşa tutulurum. ben hayvan sevdiğim için çatlak bir kadınım milletin gözünde. her hafta barınağa gittiğim.. elimden geldiğince hayvanlara yardım ettiğim . bu işe para yatırdığım için zırdeliyim. ama insanlar çocukları için aynı özverilerde bulunduğu için normal... ben bu toplumun iki yüzlülüğünden ve anlayışsızlığından sıkıldım. herkesi olduğu gibi kabul ettiğimiz gün bana da haber verin olur mu?
kusura bakmayın biraz içimi dökmek oldu yazı ama. kesinlikle size sitem değil amacım. sadece beni anlamanız için biraz anlatmaya çalıştım kafamdakileri ve hissettiklerimi?
Rabbim çocuk isteyen ve sahip olamayanlara evlat versin. çocuğu olup onu dünyası yapanlara da saygım sonsuz. ama benim gibi olan istemeyen insanlarıda biraz düşünerek benim gibi zavallıları da sık boğaz etmeseler ne olur yani? çok şey mi istediğim :)
toplum kendine kurallar koymuş. bekarsan evleneceksin. evli isen çocuk yapacaksın. 1 tane varsa ikinci olacak:)
evliliği hiç düşünmüyordum evlendim. çocuğuda istemiyorum. ama olur mu bilemem kısmet insanız sonuçta fikirler değişebilir. ama açıkcası istemiyorum. anne olmak bence sadece doğurmak değildir. onu yetiştirmek önemli olan. bunu yapabilecek yapıdamıyım emin değilim. ama çevreme bakıyorumda anneliğin a sından anlamayan herkes çocuk sahibi. ve sonuç sorunlu çocuklar sonra gençler ve sorunlu evlilikler
istemiyorumu anlasalar keşke. bu dünyanın devamı için ille şartmış çocuk. ailemden kaynanadan iş çevremden komşudan akrabadan tanıdık tanımadık kimselerden bu konuyu duymaktan bıktım artık. geçenlerde çok samimi bir arkadaşım " ee çocuk işi ne oldu "" dedi. kan beynime sıçradı. demek ben o kadan beceriksizim ki en samimi arkadaşlarıma bile daha anlatamamışım çocuk istemediğimi...
izninizle cevap vereceğim. çünkü beni alıntılamışsınız. öncelikle asla kimseyi aşağılamam. aşağılama , küçük görme vbb şeylerden tiksinirim.
hangi konuda olursa olsun insanların düşüncelerine saygım vardır. ve elimden geldiğince haklı görmeye çalışırım. insanlar hayatlarını nasıl isterse öyle yaşar bence . benim kızdığım nokta insanların başkalarının hayatına bu kadar burnunu sokması ve bunu hak görmesi.
tüm hayatınızı çocuğunuz yapma meselesine gelince. elbette hayat sizin merkeze istediğiniz şeyi alabilirsiniz. bu beni ilgilendirmez. ama her beraber olunan ortamda durmadan çocuk konuşuluyor ise ve bu ortamdaki birinin çocuğu yoksa bir düşünmek lazım değilmi acaba bu kişi sıkılıyor mu? acaba onu bunaltıyor muyuz. birde mesela bir arkadaş (iş ortamında bu aynı grup içinde) yaşı 40 ı geçkin. 10-15 yıllık evli ve çocukları yok. ve bu konular her açıldığında benim çocuğum yok diye kısa bir yorum yapar. ama ben onun o yorumu altında yatanı seziyorum. belki de çocukları olmuyor ve çok istiyorlar. bu konuları her seferinde onun yanında konuşmak ne kadar doğru. belki de yarasına durmadan tuz atıyor bu mevzuu. çocuk sahibi olmak istememek ayrı birşey (benim gibi) ,çocuk sahibi olamamak ayrı birşey. çocuk sahibi olamayan ve bu konuda çabalayan birilerinin yanında durmadan çocuk çocuk demek. ne zaman olacak diye sormak falan insanlığa yakışıyor mu? Ben asla kimseye çocuk konusu ile ilgili soru sormam mesela. neden derseniz belkide çok istiyor olmuyor. niye deşeyim yarasını. ya da istemiyor bunu bana açıklamak zorunda mı?
birde konuya başka bir açıdan ele alayım. mesela ben hayvanları çooooook severim. ve bir kedim var. ben onu kızım diye severim. ve gerçekten kızım o benim çünkü minicikti bana geldiğinde ben büyüttüm. benim dünyamda kediciğim. ama ben kimsenin yanında kedim şöle yaptı kedim şunu yedi kedim hasta kustu kedim çok yalnız kedim çok sıkılıyor diye konuşmuyorum. neden? çünkü insanlar uzaylıymışım gibi bakıyor. Anlamıyorlar bende anlamalarını beklemediğim için anlatmıyorum. mesela evde kedi beslediğim için evimin kirli olduğunu düşünüyorlar ben de belki çocukları olduğu için öyle düşünüyorum ama ben kendi düşüncemi dile getirsem taşa tutulurum. ben hayvan sevdiğim için çatlak bir kadınım milletin gözünde. her hafta barınağa gittiğim.. elimden geldiğince hayvanlara yardım ettiğim . bu işe para yatırdığım için zırdeliyim. ama insanlar çocukları için aynı özverilerde bulunduğu için normal... ben bu toplumun iki yüzlülüğünden ve anlayışsızlığından sıkıldım. herkesi olduğu gibi kabul ettiğimiz gün bana da haber verin olur mu?
kusura bakmayın biraz içimi dökmek oldu yazı ama. kesinlikle size sitem değil amacım. sadece beni anlamanız için biraz anlatmaya çalıştım kafamdakileri ve hissettiklerimi?
Rabbim çocuk isteyen ve sahip olamayanlara evlat versin. çocuğu olup onu dünyası yapanlara da saygım sonsuz. ama benim gibi olan istemeyen insanlarıda biraz düşünerek benim gibi zavallıları da sık boğaz etmeseler ne olur yani? çok şey mi istediğim :)
bence anne ve baba ne kadar bilin nçli olursa olsun çocuk üzer ve üzecekte burda sorulması gereken soru ,sonuna kadar çocuğunuzun arkasında olacakmısınız? bu sevgi duygusunu muhafıza edebilecekmisiniz ,çocuğunuz her daim size uygun kararlar vermeye bilecek, sevginiz azalacak mı? bunlara yeteri kadar olgun olup dayanma gücünü gösterecekmisiniz? maddi ve manevi bu sevginiz sürecek mi bir ömür boyu? eğer çoğunluk '' hayır'' olarak yanıtlıyorsanız , çocuk doğurmayınız,.geçici hevese yer yok,
her daim anne ve baba güçlü olmak zorunda birde kaç çocuğa tahamülünüz var ? bu çocukların babası ölebilir ,tek başına kalabilirsiniz ,dayanma gücünüz çok önemli 14000 çocuk ,devlet koruması altında ,YANİ BU EBEVEYNLER çocuğa bakamamış çok vahim bir durum , bakamıyacağın çocuğu doğurma ,kardeşim
Yoo öyle deme...
Onu veren Allah rızkınıda verir..Gelen rızkıyla geliyor
Önüne bir tabak,bir yemek,kıçına bir bez tamam...
Terbiye mi?! Laf dinlemezse iki terlik atarsın, bir şöyle çimdiklersin olur biter.
Çocuk dediğin kendiliğinden büyür,bir bakmışsın ki büyüyüvermiş.
Ot,ağaç yetiştiriyoruz ya;kendiliğinden büyür yani,ne olcak.
slm umarım iyisindir yukarıdaki cevap komik ama var bunlardan
İyiyim teşekkürler Emacım,sen nasılsın?
İstenmedik ot dibinde bitermiş misali,yakınımda var bu tiplerden.
bendede çok o tipler ,gülüp geçmek lazım onlar sonra anlıyor bizi, ve akıllı diyor bize ,aklını kullanmayan bu dünyada rezil rüsva olur bu kesin, kk özledim fazla giremedim işlerim yoğun
Bende bir ara işler ve sağlık sorunları yüzünden ara vermiştim....Neyseki zaman ayırabiliyorum bu aralar.
Bence rızık denilen şey akıldır...Allah idrak gücü,akıl vermiş. Aklınla bolluk yada boşluk yaşarsın.Ben bunu böyle diyince aforoz ediyorlar beni resmen
Kolay gelsin canım
anladım zaten ama 2 haftada bir falan uğrayın ya. bu dünya da yalnız olmadığımı anlamak için çok iyi geliyor burası.Black cat burasi böyle, senelerdir, bu topik sürüyor ama her zaman yazismayiz, daha dogrusu fazla geyik yapmayiz.
Buda bizim ne kadar bu topigi sevdigimiz ve deger verdigimiz anlamina gelir. Herkes burda neden bu dünyaya cocuk getirmemeyi düsündügünü yazmis.
Ayni bir Britannica sözlügü gibi ac ac oku, eski yorumlari oku, bikmazsin bu bölümden.
Laf kirliligi yapmadan az, öz ve icten duygularla yazimis hikayeler...
sağol ... benim duam hep rabbim isteyip sahip olamayanlara çocuk ver şeklindeir.o kadar güzel anlatmışsın kii
evli değilim,evlenirsem çocuk sahibi olmak isteyen biriyim..
ama aynı şeyleri düşünüyoruz ve her şeyden önemlisi insanların,
kendilerine ait hayat görüşleri,yaşantıları olabilir..en başta buna
saygı duymak lazım,her insan gibi...
ve benim için önemli bir mevzu..evet çocukları olanlar
mutluluklarını paylaşıyorlar bir şekilde..Allah sağlıkla büyütmek
nasip etsin..ama ya yıllarca uğraşıp ,çabalayıp bir şekilde bu
sorunla baş edemeyenler?
sen zaten söylencek her şeyi söylemişsin..ellerine sağlık..
bence anne ve baba ne kadar bilin nçli olursa olsun çocuk üzer ve üzecekte burda sorulması gereken soru ,sonuna kadar çocuğunuzun arkasında olacakmısınız? bu sevgi duygusunu muhafıza edebilecekmisiniz ,çocuğunuz her daim size uygun kararlar vermeye bilecek, sevginiz azalacak mı? bunlara yeteri kadar olgun olup dayanma gücünü gösterecekmisiniz? maddi ve manevi bu sevginiz sürecek mi bir ömür boyu? eğer çoğunluk '' hayır'' olarak yanıtlıyorsanız , çocuk doğurmayınız,.geçici hevese yer yok,
her daim anne ve baba güçlü olmak zorunda birde kaç çocuğa tahamülünüz var ? bu çocukların babası ölebilir ,tek başına kalabilirsiniz ,dayanma gücünüz çok önemli 14000 çocuk ,devlet koruması altında ,YANİ BU EBEVEYNLER çocuğa bakamamış çok vahim bir durum , bakamıyacağın çocuğu doğurma ,kardeşim
Yoo öyle deme...
Onu veren Allah rızkınıda verir..Gelen rızkıyla geliyor
Önüne bir tabak,bir yemek,kıçına bir bez tamam...
Terbiye mi?! Laf dinlemezse iki terlik atarsın, bir şöyle çimdiklersin olur biter.
Çocuk dediğin kendiliğinden büyür,bir bakmışsın ki büyüyüvermiş.
Ot,ağaç yetiştiriyoruz ya;kendiliğinden büyür yani,ne olcak.
Sana gelince Oliviacım, eminim yaşın henüz çok genç, henüz çocuk doğurabilirken bu konuşmaları yapmak o kadar kolay geliyorki...Ama ne bileyim belli bir aşı aşıp artık çocuk sahibi olamayacağını öğrendikçe, biyolojik olarak buna elvermediğini düşündükçe, biraz içi burkulmaya başlıyor insanın. Evde kahkaha seslerinin eksikliğini duymaya başlıyorsun çünkü o çocuk kahkahası kadar bir evde insanı neşelendiren başka bir şeyin olmadığını fark ediyorsun. Bizim de bir köpişimiz var, yıllardır onunla haşir-neşiriz ama o kimsede olmayan içten kahkahayı bizim köpişimiz atmıyor<ööööylllee hantal hantal yatıyor, bizden bir farkı yok, evin bir neşesi yok yani.... Ne bileyim yaş geçtikçe çok sıkıcı oluyor artık herşey....
Öncelikle nekadar şanşlı olduğunun farkında olman çok hoşuma gitti. Çoğu insan malesef ısrarla hayatını karartmak için elinden geleni yapıyor. Hayata bu kadar güzel bakman içimi ısıttı, eşin çok şanslı valla. Her eve lazım bir tane senin gibi, tabi eşin için de geçerli, tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş...Ne mutlu sizeÇok katılıyorum tüm bu yazdıklarına, yine de 40 yaşında biri için sen hala "yeterince" gençsin... Ama yine de hep ne düşünmüşümdürbiliyor musun... Bu dünyanın asıl, senin gibi, benim gibi, bizim gibi, bu topikteki diğer "özel" insanlar tarafından yetiştirilen çocuklara mi ihtiyacı var acaba? Bizi zaten gıcık eden duyarsızca veya aşırı bir saplantıyla yetiştirilen veya hiç ilgilenilmeyen ,doğurup doğurup kendi haline bırakılan çocuklar değil mi? Bu dünya neden bu hale geldi? Hele de senin konumun.... Almanyanın şartlarını biliyorum ben de Almanyada doğup büyümüş, liseye kadar oradada yetişmiş biri olarak bilirim ki, orada insanlar çok da ailelerine "bağımlı" yaşamıyorlar. Siz gayet mutlu hayatlarınızı sürdürebilirken, o da gayet sosyal bir çevrede,size de hiç sorun olmadan, belki de bu dünyanın ihtiyaç duyduğu ama mahrum kaldığın ender insanlardan biri olacak.... Çünkü gerçek bir sevgi ortamında yetişme şansı olacak. Yetiştiremiyoruz ki.... Çünkü sırf doğurmuş olmak için doğuruyoruz. Sizin gibi örnek çiftler "fark" yaratabilirsiniz.... Unutma, bu dünyanın "özel "insanlara ihtiyacı var... Ve dünyayı SEVGİ kurtaracak...