Merhaba,
aslinda buraya yazmayi düsünmüyordum ancak bu aksam cok duygusalim ve sizinle paylasmak istedim, esimle nasil tanistigimi.
Ben lise son siniftayim ve yurt disinda lise diplomasi icin sene sonunda belirli yazili sinavlari kazanmak durumundasin. 3 ay boyunca kaldigim sehirin üniversitesinin kütüphanesine gittim ve orda ders calistim sabahtan aksama kadar. Neyse ki son gün geldi catti. Son defa ders calismak icin gittigim kütüphanenin o gün bana bir özel hediyesi olacakmis meger. Ben yine her zamanki gibi öncelikle orda bulunan bilgisyarlardan birinin basina gectim ve internette olan biteni ögrenmek istedim. Almanca bir sayfa var, tüm üniversite ögrencilerinin takildigi, bende oraya üyeydim tabi ve tanidik okuldan arkadaslarla sohbet muhabbet ederdik. Herneyse, o sayfayi da kapattiktan sonra tekrar yerime gectim ve soru cözmeye devam ettim.
Ta ki biri karsima gelene kadar... senin ismin kartalkiz mi dedi, dogum tarihimi söyledi ve tuttugum takima varinca bana söyledi.
Sasirmis ve korkmustum, ne demek oluyordu bütün bunlar? Hic daha önce görmemistim bu adami burda.
Masaniza otura bilir miyim diye sordu ince ve saygili bir ses tonuyla. Evet dedim cünki diyeceklerini merak etmistim. Neyse oturdu kendisi ve cümleleri söyle devam etti: Oturdugunuz bilgisayarda profiliniz acik kalmis, ben bilgisayar mühendislik bölümü ögrencisiyim ve sizi uyarmayi bir görev bildim.
Nazik bir sekilde tesekkür ettim ve kendisi kalkti gitti. Cok saskindim yasadigima ve dayanamayip oraya terkettim. Esyalarimi topladigim gibi eve gitmistim. Aksam evde nete baktigimda bana o sosyal paylasim sitesinden bir mesaj atmisti: sizi korkuttuysam özür dilerim.
CEvap bile yazmamistim, benim icin o mevzu kapanmisti. Iki gün sonra bir mesaj daha: en azindan bir cevap yazabilirdiniz.
Dayanamadim ve ne duymak istedigini sordum. Öyle böyle derken sohbet muhabbet basladi. 1 sene bu böyle sürdü. Konusmalar, bulusmalar. BU zaman zarfinda kendisi üniversiteden mezun oldu, bende mimarlik bölümünü kazanip annemlere 300km uzakliktaki sehire tasindim. Aklimda evlilik yoktu cünkü.
1 sene sonra bir 14 subat günü bana evlenme teklif etti. Cok saskindim ama artik ona körkütük asiktim. Emindim, benim esim bu adam olmaliydi. Mantikli, efendi ve saygideger. Bu güne kadar hersey cok güzeldi. Dünyanin en mutlu insani bendim adeta. Nerden bilebilirdim olacaklari...
Teklifin üstünden 1 hafta sonra aileme acildim. Ailemde cok büyük olay oldu bu mevzu. Ev savas alanina döndü adeta. Ailem benden nefret etmeye basladi. Asla kabul etmeyiz, gidersen bizi unut demeler basladi. Ailemin bunu deme sebebi: esim olacak insan Karadenizliydi ve dininde imaninda bir insandi. Ailem sen yapamazsin dedi. Inat etmistim, emindim bu adamdan. Teyzemler, anneannemler, amcamlar, yengemler herkes benimle konusmaya calisti beni vazgecirmek icin. Ama yilmadim, kararliydim. Babam günlerce yalvardi, dinlemedim. Cünkü esim olacak insana güvenmistim. Baktilar ki vazgecmiyorum, annem beni 1 hafta odaya kapatti. Madem onun gibi bir hayat istiyorsun (yani muhafazakar) o zaman sana bizden lokma yok.
Tabi vücutum kaldirmadi. 1 hafta icinde 13kg verdim ve inanin rahatsizlandim. Hastaneye kaldirildim. Doktor kollarimdaki mor izleri (ailem siddet de uygulamaya baslamisti) görünce ve sorunca cevap veremedim. O aksam daha taburcu oldum. 1 Sene böyle devam etti. Yine yilmadim, ölmek var dönmek yoktu benim icin. Tam 1 sene sonra ailem görücü olarak gelmelerini kabul etti.
Esim olacak insan ailesiyle cicegiyle cikolatasiyla geldi. Annem hic bir hazirlaga karismadi. Haliyle evin temizligi de yemekleri de bana kalmisti. Neyse ki 2 sefer geldikten sonra, babam beni onlara verdi. Caresizlikten hem söz hem nisan evde aile arasi yapildi. Inanin o gün ne sacim güzeldi ne de kiyafetim. Evlenip cikmak istiyordum bu kabusdan. Cok mutsuzdum. NIsan olduktan sonra ailemin tavri degismedi. Herseyleri kendim organize etmeye basladim. Ailem benden nefret eder hale gelmisti. Kardeslerim benimle konusmuyordu. Kabullenmistim, düzelicek diye ümit ediyordum. NIsanlandiktan 6 ay sonra dügünüm oldu. Dügün günü ailemden ayrildigima cok üzgündüm ama korkmuyordum gelecekten.
1 sene boyunca o zor günlerimde yanimdaydi ya bu adam. Ona güveniyordum ben. Herseyimle ona aittim simdi.
Rahat bir nefes alabilirdim artik...derken...
dügünün ertesi sabahi, yüzümdeki hafif utangac tebessümle kahvalti hazirladim. Esimdi o artik benim. Bir yanim buruk olsa da mutluydum. Taki kahvaltidan sonra esim su cümleyi kurana kadar: Hadi annemlere gidelim.
Dünyam yikildi. 2 sene benimle olmak isteyen adam, ilk gününü annesinle gecirmek istemisti. Yeni gelindim ve cahilligin verdi birseyle tamam dedim. Giyindik ve trenle annesine gittik. 3 gün orda kaldik. Cok mutsuzdum. Resmen hayallerim yikilmisti. Esim benimle basbasa kalmak istemiyordu. Ailesiyle mutluydu bu adam. Balayi fln olmadi zaten. Esim pazartesi ise basladi, okulda stajer ögretmen olarak. Benim de okulum tatildi. Tüm gün evde temizlik ve yemek yapiyordum. Ona yaranmak icin herseyi yaptim. Esimi taniyamiyordum artik. Kendi evimizde adam sinir küpüydü. Begenmedigi yemekleri asla yemezdi. Annesinin yemeklerini örnek verirdi. Ögrenmelisin derdi, yoksa evde yemem. Tamam dedim, annesine her gidisimizde sorardim neyi nasil yapar diye. Evde uygulardim. Esim yabancilik cekmesin diye yöresel yemekleri bile ögrenmistim. Esimin asiri bir temizlik hastaligi vardir. Cok titiz biri. Öglen isden gelince halinin altina bakardi, veya tozlari kontrol ederdi, sonra da yok olmamis kartalkiz, bunu ögrenmelisin diye kizardi. Canavara dönüsmüstü benim sevdigim adam. Her hafta cumadan pazara annesinde kalirdik, sabah 3de yatarlardi (ki ben erken yatan bir insandim), oturma odasinda koltukta yatardik, kaynanam da karsi koltukta. KAynatam yatak odasinda yanliz yatardi. Cok utanirdim. AMa beni dinleyen olmadi. Maddi durumumuz cok kötüydü.
Esimin aldigi aylik bize asla yetmiyordu. Resmen eve yemeklik alisveris yapamiyorduk. Okul taksitlerim, masraflarim ödenemiyordu. Böyle olmaz dedim ve ise basladim. Bir dersanede öglenleri okul sonralari özel ders veriyordum. Sabah erkenden temizligimi yapiyordum, kahvaltisini hazirlayip okula gidiyordum (benim okulum evimize 100km uzakta) okul cikisi da ise gidiyordum. Aksam eve geldigimde sofrayi hazirlardim, ardindan da cayi kahvesi. Kendisi günde 2-3 saat ders verirdi o kadar. Bütün gün ya yatardi ya gezerdi. Gece de yemeklerimi yapardim ki ertesi güne hazir olsun. Tabi bide eger annesine kalkip gitmiyorsak gömleklerini yikardim ve ütülerdim. Cok özel istekleri vardi her zaman. Dua ederdim bu adam degissin Allahim ne olur diye. 3 ay bu böyle gitti. En sonunda dayanamadim, aglayarak artik yapamiyorum dedim. Herseyi bir arada yürütemiyorum. Cok yoruluyorum, neolur hafta sonlari evimizde olalim, gitmeyelim annenlere dedim. KAvga ettik. Sabah bi kalktim ki arkadasini cagirmis, kendisi piskolog. Bana sende kisilik bozuklugu var, tedavi olmalisin dedi.
HAyir dedim, benim yerimde kim olsa aglar. Sabir da bir yere kadar dedim. YOk dedi. Esim de bana inanmadi ve beni degisik özel hastanelere götürdü. SOnuc olarak bende sadece yasadiklarimdan dolayi bir depresyon oldugunu ancak kisilik bozuklgu yani borderline´in olmadigi tespit edildi. Esim doktorlara inanmadi. Beni yalancilikla sucladi. Herneyse bu böyle devam etti. Ben annenlere gitmek istemiyorum dedikce kavga ederdik ve her kavgamizda o arkadasi bana gelip, kartalkiz tedavi olmalisin, hastaligini kabul etmelisin derdi. Bu arada bu olaylar yasanirken ben hamile kalmisim daha ilk aylarda. Nasil oldu bilmiyorum, normelde korunuyorduk ama Rabbim iste böyle nasip görmüs. Riskli bir hamilelikti. Ancak ben yerimde duramazdim, bir yandan okul ve is.
Esim o ay arkadaslariyla istanbula gezmeye gitti. Yalvardim aylarca, nolur gitme, beni yanliz birakma diye. Bunun yüzünden de kavga ettik. Beni annesinin yanina birakti ve gitti. O gittikten 2 gün sonra bebegimi kaybettim. Cok kötü bir durumdaydim. Bitmisti dünyam. Nefret ediyordum esimden, yine yanimda yoktu. Neyse, esim istanbuldan döndü ve inanin hic üzgün degildi. Sasirmistim. Nasip degilmis dedi ve konuyu kapatti. Asla da agzina almadi.
Böylelikle evliligimiz 1 sene sürdü. Ancak ben asla unutamadim, bir bebek bile görsem aglardim. Tek hayalimdi anne olmak. Gün gectikce yeyip bitirdi bu dert beni. Neyse bu senenin basinda o piskolog arkadasinin bir oglu olmustu bizde bir cuma aksami bebek görmeye gittik. Bebegi kucagima verdiler, inanin aglamak istedim ama yapamadim. COk sarsildim. Ama orda belli etmedim. Neyse daha sonra ciktik eve geldik. Ben yatak odama gittim, müzik actim ve basladim aglamaya. Esim geldi neyin var dedi, bende durumu anlattim. Bagirmaya basladi, hala mi ayni mevzu. UNut artik hem o tam bebek bile degildi, sadece bir hücreydi. Bunu duyunca bitmistim artik. Bu adam neden bu kadar duygusuzdu ki? ve kavga basladi. Ben daha konusmadan uyudum o da kanepede uyumus. Sabah kalktim ise gittim, (cumartesi ve pazar da calisiyordum) is cikisi eve geldim. Baktim konusmuyor benimle. Neden böyle olduk dedim, seni istemiyorum git basimdan dedi. Babani cagirdim dedi. Sasirdim. Ne gerek vardi ki? NE alakaydi ki babam ? Babam geldi, 2 dakika sonra yine o piskolog arkadasi. Babama ne kadar hasta oldugumu, hep agladigimi anlatiyorlar. Babam üzüldü. Ben utandim. Babam gencler arasinda olur kavgalar, yeterki büyütmeyin dedi ilk defa. Ardindan bu piskolog su cümleleri kullandi: siz birbirinize göre degilsiniz, bence bosanmaniz tek cözüm. Ve gitti...
Babam beni götürmek istedi ama gidemezdim. hala seviyordum onu..vazgecemezdim. Hayallerimiz vardi bizim. daha 1 gün önce onun yeni okuluna gitmistik, esimin yeni dönemdeki isyeri benim okulum yanindaydi. Yani biz tasinicaktik. Ve kaldim evde. Herkes gittikten sonra esim de cikti, mac izlemeye gidiyordum diyerek gitti. Sevindim, konusmustu benimle en azindan. 30 dak sonra geldi, babani cagirdim tekrar dedi, seni alicak. Neden diye sordum?
Iki gün ayri kalalim, herkes kafasini dinlesin dedi. Ve gercekten babam geldi, o aksam daha sesimi cikarmadim ve annemlerin evine döndüm. O günden bu yana beni aramadi, ilk haftalarda yanina gittim esimin, ne olacagiz biz diye, kacti benden. (gerisini zaten diger actigim konuda okuyabilirsiniz)
Su an bosanma asamasindayiz...yani bu masal da bitti. O cok güvendigim adam bana hayatimin oyununu oynamisti. Karsima aldigim herkesin karsisinda artik boynum bükük. Hepsini hakli cikardi benim esim. Ve ben basladigim yerdeyim tekrar....
aslinda daha anlatilacak cok seyler var ama yeterince gözlerinizi yordum, bunun icin özür dilerim.
Ama anlatmak istedim bunlari bu gece.