bana çok kızacaksınız...

Aklınızın almadığı belli... Kanı değil, o anı saklıyor eşine. Sevişmenin adı her haltı yemek midir? ıstediğiniz psikolağa sorun, sevişmek değil sevişmemek bir problemdir....Cinsel bir sorun olurdu 26-27 yaşına gelmiş bir bayana erkek eli değmese!!!

illada değecek diyosunuz yani ne gibi sorunlar teşgil eder
bizi bir aydınlatsanız
canı isteyen istediğini yapar fakat hangi psikolok bu teşhisi koyuyor onu anlamadım
 
Son düzenleme:
Bugün tüm gün kendimi işime verdim... Deli gibi çalıştım. Daha sonra da kafamı dağıtmak için arkadaşlarımla yemeğe gittim. Eve yeni geldiğim için paylaşımlarınızı yeni okuyabildim.

Ailem kesinlikle tutucu bir aile diil. Annem de babam da üniversite mezunu, büyükşehirde büyümüş, ilerigörüşlü insanlar.Ve hala birlikteler. Babam annemi aldattı mı aldatmadı mı bunu bilemem. Ama annemin hiç bi zaman böyle bir kuşkusu olmamıştır.
Kardeşim ve ben de Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden mezunuz. Kardeşim yüksek lisansını bitirdi, ben hem çalışıp hem de ikinci üniversiteyi okuyorum.

Evet mühendisim ama işim pek bayanların tercih ettiği ve edildiği bir meslek diil. Şimdi işimden ayrılsam bu krizde yeni bir iş bulmam çok zor. Kriz olmasa bile, Türkiyede bayan olduğum için kendi mesleğimi yapmam çok ama çok zor. Bölümden arkadaşlarım hala işsiz gezerlerken,ben şu anki işyerimde çalıştığım ve kendi mesleğimi yapabildiğim için gerçekten çok ama çok şanslıyım.
Ailem benimle aynı şehirde yaşamıyor. Oturduğum evi bana ailem aldı. Bakımlı site içinde güzel bir ev. Bu evden çıkıp kiraya geçmeyi aileme açıklamam çok zor olur. Evi satın, başka yerden alın dememse onlara çok saçma,mantıksız gelir.
Telefon değiştirmeye gelince...Onu yapabilirim. Ama işte tek başına tel. değiştirmem pek yararlı olmaz.

İşi gücü yok mu, nasıl sürekli kapına geliyor demişsinz. O iyi bir yerde yönetici pozisyonunda çalışıyor ve karışanı yok. Hemen hemen her şehirde işleri var. Ama o benim bulunduğum şehir ve yakın çevresiyle ilgileniyor. Sabah geliyor, öğlen işlerini hallediyor -giderek veya telefonla bilgi alarak- akşam benim iş çıkışıma mutlaka geliyor.

Ben olmasaydım? diye çok sordum. Benden önce de, eşi "değiştim artık" dedikten sonra, paylaşımları azaldığında, işlerine vermiş kendini. Eşinin oturduğu şehire işleri bahane edip pek gitmiyormuş.

Telefonda konuştuğu kişinin eşi olduğuna eminim. Hadi kadının birini ayarladı konuşuyor, ona baba diyebilecek bir bebek de mi ayarladı?

Tüm haftasonu cuma akşamından pazartesi sabahına kadar 7-24 beraber olduğumuz zamanlar oldu. Tuvalete giderken bile: telini bana bırak da git! dedim. Acaba tuvalette mi konuşuyorlar diye.
Aradığı zamnlarda "Nasılsın? Çocuğumla konuşmak istiyorum" diyor. Kadın çocuğa teli veriyor. Konuşmaları bundan ibaret oluyor.Kadın asla: Neden soğuk konuştun? Noldu sana?Aşkım canım cicim demiyor. Onun soğuk konuşmasına bir tepki vermiyor. Ben de tepki vermemesinden her zaman böyle konuştuklarını anlıyorum.

Sadece ben ara hadi ispatla beraber olmadığınızı, onunla yatmadığınızı, boşanmak istediğini dediğim zamanlarda arıyor. Tartışıyorlar. Kadın "dul olmak" istemediğini, babasız çocuk büytmek istemediğini söylüyor. O: "Babası var onun, babasız büyümeyecek" diyor. Kadın tehdit ediyor. Kavga ediyorlar..Boşanmamı sen de istiyor musun? Diyor... EVET diyemiyorum...

Benimle birlikte olmuyor demedim. Tekrar tekrar söylüyorum. Sevişiyoruz...Muhteşem de ten uyumumuz var... Ama bakireyim. Ben günah olduğu için diil, aile baskısı için diil; ama ileriki aşamayı ilk kez kocamla yaşamak istediğim için bakireyim. Kocam o olur veya olmaz..

Bugün aradı sürekli aradı. Hiç pes etmedi. Mesajlar attı...İş yerimin telefonunun fişini çektm ama belli bir saate kadar telefonlar hiç çalmayınca ve millet patronu cepten arayıp ya sizin şirkete ulaşılamıyo diyince. Fiş farkedildi ve yeniden takıldı tabii. İş yerimi aradı. Yok dedirttirdim. Türlü türlü isimlerle, en samimi arkadaşlarımın isimleriyle aradı. Sekreter bana bağlar bağlamaz açıp hemen geri kapattm, tekrar aradı. Arama lütfen dedim. "Tamam, iyisin diil mi? Sana bişiy oldu sandım" dedi. İyiyim arama bi daha dedim. Konuşalım, yapma böyle nolur. Şimdi konuşamıyorsan akşam arıyayım seni, iş çıkışında? dedi. Tamam dedim, kestirip atmak için.
Şimdi tüm tellerim kapalı, ev telimin fişi çekik...

Özellikle altı çizili cümlelerin beni o kadar çok rahatsız etti ki..
Belki açıklama ihtiyacı duydun,kimi arkadaşlar bakire olup olmadığını sorguladıkları için..
Oysa ki ne fark eder ki?
Bakire olsan,olmasan,ten uyumun,pozisyon çeşitleriniz vs. belki de ben genelin aksine evlilik öncesi cinsel ilişkiye karşı olmadığım için herkesten daha çok midem bulandı..
Sevişmek dediğimiz işlem birbirine aşktan doyamayan iki cinsin yaşayabileceği en güzel duygudur bana göre.. Evli de olsa,bekar da olsa aynı..
Ancak taraflardan birinin verilmiş bir sözü varsa başkasına,orada dur derim.. O zaman işte ilk ve ikinci mesajımdakileri tekrar etmek durumunda kalıyorum.Süslü bahanelerle seni kandırarak evlilik statüsü devam eden adamdan ne hayır beklediğini düşün.
Çok açık ve net söylüyorum. Kadın kocasının kendisini aldattığını biliyordur,boşanmak istemiyordur,tehdit ediyordur,şudur budur.. Farkında mısın bunları savunuyorsun,ama bunlar senin problemin değil ki,eşlerin arasında olan sorunlar. Öyle veya böyle çözerler. Aslında çoktan problemler çözülmüş,karara bağlanmış da senin haberin yok.. Onlar bu hayatı tercih etmişler. Kadın çocuğunu her ne olursa olsun babasız bırakmamak için tüm kozlarını oynuyor,adam da "aman efendim ben boşanılım dedim ona ama o kabul etmedi ne eyleyim,bari bakınıyım,ortada çıtır genç kızlar nerede takılıyor acaba" diye?
Göremediğim belki de asla göremeyeceğin bir konu var ki,çok acı olacak ve çok kızacaksın. Bu adam seni sevmiyor,sadece seninle beraber olmak onu heyecanlandırıyor,hayata bağlıyor,adrenalini yükseltiyor vs.Kendi menfaatleri uğruna seni çok güzel kandırıyor.. Sen olmasan başka biri de olurdu onun için. Onun tek derdi hayatına renk katmak.Yeter ki onu resmi olarak evli olarak kabul eden biri ona "he" desin..
Tüm yazdıklarıma da cevabın olabilir,"o beni çok seviyor,telefonum susmuyor,kapıya geliyor,aşkımdan ölecek" diyebilirsin..
Adam seni öyle güzel kandırmış ki ne yazık ki sen bile sana inanıyorsun. Gerçek hayata gözlerini kapatmışsın..
Diyorum ya adam,eşi,çocuğu değil,sen sadece kendine yakıştığını düşündüğün gibi yaşa..
Gerisi hiç kimseyi ilgilendirmez..
Yazık bile demiyorum inan..
Çünkü sen de ona aşık olsaydın,bunu yapmazdın.. Aşkını kalbinin en derin yerine gömerek kaldığın yerden devam ederdin. Aşk sadece sevişmek,tatile gitmek,çiçek,böcek,telefon mesajı,mailler vs. değildir. Çok üzgünüm ama sen de o adam da aşk denen duygudan bihaber akışına yaşıyorsunuz.
Devam edin,ne diyim..
Biz böyle mutluyuz,iyiyiz deyin. Lafım yok,ama aşk,özlemek,sevişmek gibi kelimelere sığınmayın ve lütfen gerçek sevdaları kirletmeyin
O altını çizdiğin cümlelerle sevişmeyi anlatan birinin aşık olduğuna beni inandıramazsın..:nazar:


 
konuyu saptırmak istemiyorumda kusura bakmayın benim anladıgım sevişmek partnerimle her haltı yemektir nediyim şimdi
herşeyi hapıcaz bi an gelecek ay dur ben onu eşime saklıyoruımmu diyeceğim :1closedeyes:
 
cnm kanı değil o anı saklıyor diyorsunuzda bana çok saçma geliyor mesela herkesle yatalım sevişelimm elleri değsin üstümüze ama kendimi ilk geceme saklıyorum dielim onca erkeklerin üstümdeki ellerinden sonra kocama dönüp bak ne kadar temizim hala bakiriyim diyip kendimi mi kandırayım onumu yapalım elbette öpüşceksin bi erkekle bu çk normal ufak dokunuşlar olcak ama yani sevişmeyiş psikolglar onaylıyor diede kendimi kandıramam ben bu bnm fikrim
 
Aklınızın almadığı belli... Kanı değil, "o an"ı saklıyor eşine. Sevişmenin adı her haltı yemek midir? İstediğiniz psikolağa sorun, sevişmek değil sevişmemek bir problemdir....Cinsel bir sorun olurdu 26-27 yaşına gelmiş bir bayana erkek eli değmese!!!Ki kendisi daha önceki 3 yıllık erkek arkadaşıyla böyle şeyler yaşamadığını söylüyor, tüm yazılarını okuduysanız

siz ne kadar savunuyorsunuz çok ilginç herşeyi
konuda farketmiyor yorumda
çok ilginç bir tarzda hemde
sebep?
 
kizin bekaretini mi sorguluyosunuz kizlar? kendisini esine sakliyormus ama sevisiyormus erkek arkadasi ile..
eeee? konu bu mu yani!!

ayip yahu.
 
kimse kimsenin bekaretni sorgulamıyor hayatım bi arkadaş bi konu söledi o garibime gtti ona cwp yazdı herkes büyük bi ihtimal yoksa banane istedğini yapsın o onun sorunu kimsenn namusu kimseyi ilgilendrmz herkes özgür sonuçta..
 
TÖvbe tÖvbe kusura bakma arkadaŞ her haltı yıyorsun ve senın tabırınle muhteŞem bı ten uyumunuz var ama bakıresın Öylemı senın Ğıbılere kaŞar derler ÜzĞÜnÜm.
 
kizin bekaretini mi sorguluyosunuz kizlar? kendisini esine sakliyormus ama sevisiyormus erkek arkadasi ile..
eeee? konu bu mu yani!!

ayip yahu.

hiçde umrumda değil banane bekaretinden benim takıldığım arkadaşın korumacı tavrı ve korurken
kullandığı cümleler ve başından beridirde benim söylediğim bu hikaye bana hayal ürünü gibi geliyor
altını çiziyorum tekrar bana göre
 
Adam senı oyalıyor bana kalırsa kullanıyor dana net ı ,ama anlayana ...
 
Evet aslında sen çok haklısın arkadaşım!!!
Bütün suç; severek evlendiği o adamdan, utanmadan çocuk peydah eden; bi de üstüne üstlük, çocuğu için yuvasını, ne olursa olsun kurtarmaya çalışan o zavallı aciz kadında...

O adam; evliyken, başka kadına numarasını verdiğinde tamamen suçsuzdu, günahsızdı...
Daha ilk tanışmadan, yarım saat sonra ararken günahsızdı...

Başka bir kızı, gecelerce kollarına sarıp uyurken günahsızdı...
Daha yeni konuşmaya başlayan, belki ilk defa adımlarını atan, babanın ne demek olduğunu henüz yeni kavramaya başlayan çocuğu evde beklerken; sevgilisinin teninde huzur bulmayı tercih eden o adam, tamamen günahsızdı...

Sen de; o kadar yüksek lisanslar, onca tahsiller, onca kültürler, onca bilmişlikler içinde yetişip, kendini geliştirirken; seviştiğin adamın evli olup olmadığını öğrenme zahmetinde bulunmadığın için günahsızdın...

Evli olduğunu öğrendiğinde; seni bunca oyunlarla kandıran adamı affedip, devam ettiğin için günahsızdın...
Çocuğu olduğunu öğrendiğinde, o çocuğun babasına ne kadar ihtiyacı olduğunu düşünemediğin için günahsızdın...
2. kadın olmayı kendine yedirebildiğin için günahsızdın...

Başkasının tenine, bir hırsız gibi sokulacak kadar onurunu çiğnettiğin için günahsızdın...

O adam da; "Karımın artık dünya görüşü değişti, yok kapandı, yok evde ilahiler çalıyor, yok içki içmeye gidemiyorum artık.." diye aşkı bu kadar ucuzlaştırarak, kendisine bir evlat vermiş kadını, salak bir angut kafa yerine koyarken günahsızdı...

Onuruyla ayrılmak yerine, adice başka tenlerde mutluluk ararken günahsızdı...

Zaten tek günahkar; evliliğini kurtarmaya çalışan o aşşağılık kadındır; bir de onun "Baba!!" diye telefonlara koşan; 10 günde bir bile olsa babasının yüzünü gördüğünde bayram sevinci yaşayan çocuğu günahkar...

Siz masumsunuz kardeşim... Hem de ilk andan itibaren...

Bırakın ne olur; bu tanıma göre yemin ederim ben "günahkar" olmak istiyorum...
 
Arkadaşlar bence konu amacından sapıyo.
İnsanların birlikteliklerindeki özel seyler kimseyi ilgilendirmez.Bence anlatılma şeklide çok yanlış.
Laale kullanıcısının da dediği gibi midem bulandı.Bİze neeeeee kii.!!!!
ve konu doğrudur yada yanlıştır.Tek bişey söylemek istiyorum bir kadın istemedikten sonra bi erkek peşine düşmez.Eğerki bir kadın tavrını sert bir sekilde koymayı beceriyorsa erkekde yaklaşamaz.
Önceki yorumda da yazdım.Kocası ve çocuğu için çırpınan kadına üzülüyorum gerçekten.
O adam çocuğunun annesini görüşleri değişti diye aldatıyorsa yarın bi günde seni aldatır.
İstediğim culübe gitmiyorsun falan diye :nazar:
 
şuan burda olmadığına göre arkadaş yaa dayanamadı telefonunu açtı onla muhabbet ediyoşakkıdı yaa kapıyı açtı ten uyumunu sağlıyo:jeyyar: yada bilemiyorum yani:roflol:
 
hiçde umrumda değil arkadaşın korumacı tavrı ve korurken
kullandığı cümleler ve başından beridirde benim söylediğim bu hikaye bana hayal ürünü gibi geliyor
altını çiziyorum tekrar bana göre

canim tamamen uydurma bile olabilir ama bu kimsenin cikip da her halti yiyorsun ama bakireyim mi diyosun o nasil oluyo diye gelip igneliyici tarzlarda soru sormasini gerektirmez.

bekaretten kasti kizin o malum zarin yerinde duruyor olmasi. sevisiyorum ama o noktaya gelmedim diyor. bunun nesini sorguluyosunuz? bi kadin olarak ben bile igrendim bu konusmadan.
 
Evet aslında sen çok haklısın arkadaşım!!!
Bütün suç; severek evlendiği o adamdan, utanmadan çocuk peydah eden; bi de üstüne üstlük, çocuğu için yuvasını, ne olursa olsun kurtarmaya çalışan o zavallı aciz kadında...

O adam; evliyken, başka kadına numarasını verdiğinde tamamen suçsuzdu, günahsızdı...
Daha ilk tanışmadan, yarım saat sonra ararken günahsızdı...

Başka bir kızı, gecelerce kollarına sarıp uyurken günahsızdı...
Daha yeni konuşmaya başlayan, belki ilk defa adımlarını atan, babanın ne demek olduğunu henüz yeni kavramaya başlayan çocuğu evde beklerken; sevgilisinin teninde huzur bulmayı tercih eden o adam, tamamen günahsızdı...

Sen de; o kadar yüksek lisanslar, onca tahsiller, onca kültürler, onca bilmişlikler içinde yetişip, kendini geliştirirken; seviştiğin adamın evli olup olmadığını öğrenme zahmetinde bulunmadığın için günahsızdın...

Evli olduğunu öğrendiğinde; seni bunca oyunlarla kandıran adamı affedip, devam ettiğin için günahsızdın...
Çocuğu olduğunu öğrendiğinde, o çocuğun babasına ne kadar ihtiyacı olduğunu düşünemediğin için günahsızdın...
2. kadın olmayı kendine yedirebildiğin için günahsızdın...

Başkasının tenine, bir hırsız gibi sokulacak kadar onurunu çiğnettiğin için günahsızdın...

O adam da; "Karımın artık dünya görüşü değişti, yok kapandı, yok evde ilahiler çalıyor, yok içki içmeye gidemiyorum artık.." diye aşkı bu kadar ucuzlaştırarak, kendisine bir evlat vermiş kadını, salak bir angut kafa yerine koyarken günahsızdı...

Onuruyla ayrılmak yerine, adice başka tenlerde mutluluk ararken günahsızdı...

Zaten tek günahkar; evliliğini kurtarmaya çalışan o aşşağılık kadındır; bir de onun "Baba!!" diye telefonlara koşan; 10 günde bir bile olsa babasının yüzünü gördüğünde bayram sevinci yaşayan çocuğu günahkar...

Siz masumsunuz kardeşim... Hem de ilk andan itibaren...

Bırakın ne olur; bu tanıma göre yemin ederim ben "günahkar" olmak istiyorum...

Helal olsun.!!! kaydirigubbakcemile5
 
Evet aslında sen çok haklısın arkadaşım!!!
Bütün suç; severek evlendiği o adamdan, utanmadan çocuk peydah eden; bi de üstüne üstlük, çocuğu için yuvasını, ne olursa olsun kurtarmaya çalışan o zavallı aciz kadında...

O adam; evliyken, başka kadına numarasını verdiğinde tamamen suçsuzdu, günahsızdı...
Daha ilk tanışmadan, yarım saat sonra ararken günahsızdı...

Başka bir kızı, gecelerce kollarına sarıp uyurken günahsızdı...
Daha yeni konuşmaya başlayan, belki ilk defa adımlarını atan, babanın ne demek olduğunu henüz yeni kavramaya başlayan çocuğu evde beklerken; sevgilisinin teninde huzur bulmayı tercih eden o adam, tamamen günahsızdı...

Sen de; o kadar yüksek lisanslar, onca tahsiller, onca kültürler, onca bilmişlikler içinde yetişip, kendini geliştirirken; seviştiğin adamın evli olup olmadığını öğrenme zahmetinde bulunmadığın için günahsızdın...

Evli olduğunu öğrendiğinde; seni bunca oyunlarla kandıran adamı affedip, devam ettiğin için günahsızdın...
Çocuğu olduğunu öğrendiğinde, o çocuğun babasına ne kadar ihtiyacı olduğunu düşünemediğin için günahsızdın...
2. kadın olmayı kendine yedirebildiğin için günahsızdın...

Başkasının tenine, bir hırsız gibi sokulacak kadar onurunu çiğnettiğin için günahsızdın...

O adam da; "Karımın artık dünya görüşü değişti, yok kapandı, yok evde ilahiler çalıyor, yok içki içmeye gidemiyorum artık.." diye aşkı bu kadar ucuzlaştırarak, kendisine bir evlat vermiş kadını, salak bir angut kafa yerine koyarken günahsızdı...

Onuruyla ayrılmak yerine, adice başka tenlerde mutluluk ararken günahsızdı...

Zaten tek günahkar; evliliğini kurtarmaya çalışan o aşşağılık kadındır; bir de onun "Baba!!" diye telefonlara koşan; 10 günde bir bile olsa babasının yüzünü gördüğünde bayram sevinci yaşayan çocuğu günahkar...

Siz masumsunuz kardeşim... Hem de ilk andan itibaren...

Bırakın ne olur; bu tanıma göre yemin ederim ben "günahkar" olmak istiyorum...

harikasın arkadaşım her noktasına katılıyorum..
 
Bakireliği kimseyi ilgilendimez diyordunuz, ardından da "her haltı yemiş" diyorsunuz.. Kimsenin kimseye hakaret etmeye hakkı yok. Dikkatsizce yapılan konuşmalara sinirleniyorum ben.
 
canim tamamen uydurma bile olabilir ama bu kimsenin cikip da her halti yiyorsun ama bakireyim mi diyosun o nasil oluyo diye gelip igneliyici tarzlarda soru sormasini gerektirmez.

bekaretten kasti kizin o malum zarin yerinde duruyor olmasi. sevisiyorum ama o noktaya gelmedim diyor. bunun nesini sorguluyosunuz? bi kadin olarak ben bile igrendim bu konusmadan.

tamam zaten aynı şeyleri söylüyoruz bencede kullanılan cümleler yanlış artı zaten dediğim gibi burada arkadaş romanına bir sayfa yazıp
kayboluyor bizde gidip en uç cümleyi bulup ona odaklanıyoruz
 
Şunu da bilin ki; avaz avaz bağırılan; milletin ağzına sakız olan "Ortak Nokta" dedikleri kavram; evlilikte, olmazsa olmaz değildir...
Evliliğin yapı taşları, bunlardan çok öte birşeydir..

Benim eşimle müzik zevlerimiz asla uymaz...
Eşim fantazi, arabeks dinler; ben tiksinecek kadar nefret ederim...
Siyasetimiz bir değildir...
Düşünce yapımız bir değildir... O yüzeysel yaklaşır; ben irdeleyici...
Zevklerimiz bir değildir; o sade giyinmeyi sever; ben renkli...
O, kitap okumayı sevmez; ben bayılırım...
O, mutfağa bile yürümeye üşenir; ben saatlerce yürümekten inanılmaz zevk duyarım...
O, boş muhabbeti sever, ben sevmem...

Ama bunların hiç biri, bir tek gün sorun olmamıştır... Ufak tefek problemler olduysa da, hepsi başka sebeplerden dolayıdır...

Evliliğin yapı taşları: Güven duygusudur; Kabullenmedir; Benimsemedir; Sevmedir; Saygı duymadır; Farklı bir birey olduğunu, kendisiyle her zevkin uyamayacağını içine sindirmedir...

"Partnerim" dediğin şahsiyet, bunu iyi kavrasın...
 
Hayır, telefonlarım hala kapalı.
ılerde evlendiğim zaman da kocama: Bak ben her haltı yedim zarı sana sakladım demeyeceğim. Bunu demek için saklamıyorum o son noktayı kocamla yaşamak için saklıyorum.
Bunu diyecek biri olsam şimdi "halt yemek" olarak adlandırdığınız şeyi sonuna kadar yapardım, zevki de sonuna kadar alırdım. Evlenirken diktirir: Kocacım ben sana sakladım derdim...
Ne kadar basit detaylara takılıyorsunuz...
Takılmayın diye çizdim altını o cümlelerin. Artık o konuda konuşmayın diye çizdim....Ama siz işi hakaret boyutuna taşımışsınız. Hakaret edicekseniz lütfen yorum yazmayın.
Ben yanlış bir ilişkinin içinde olduğum için paylaştım sizlerle. Ve yaşadığım gerçek aşk. Buna eminim.
Çocuğunu karısını kendimi düşünmesem gönlüm rahat olurdu, hiç amaa hhiiiiiç sıkmazdım tatlı canımı. Burda sizlerden fikir alabilmeyi beklemek yerine ona "GEL" derdim.
Ama artık son noktada olduğum için artık kesin kararlı olduğum için, bana güç verin, destek verin, hayır dememe yardımcı olun dedim...
 
Son düzenleyen: Moderatör:
X