Valla bence hala yanlış hiç kusura bakmayınUykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Şimdi acaba biz mi kötü kalpliyiz yoksa engelleri olduğu için aşık olunamayacak arzulanamayacak şekilde anlatan konu sahibi mi? Kafalar karışıkSosyal mesaj vermek için mi açmıştınız konuyu yani?
Öncelikle benim fikrim bu yorum sonrası da değişmedi. Ne yani, size göre bir insanın engelli olması sevilmesinin, arzulanmasının önünde bir engel mi? Bence hoş olmadı bu yorumunuz.
İkincisi konunuzu yeniden okuyun. Siz insanlar bizi yanlış anlar mı diye sormuyorsunuz. Sizin sorunuz şu;
Yine de ben yanlış anladıysam kusura bakmayın o zaman ne diyeyim. Siz içinizdekini daha iyi bilirsiniz.
Uykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Son kısımda yazdığınız şeyi yazan konu sahibi bize kötü kalpli dedi.Konudaki mesajları adama okuyorsanız daha da haklı konuma geliyoruz o zaman.
Sana duygularım olduğunu düşünüyorlar, hihihih.
İtiraf edemediğini başkasına söyletmek gibi oluyor. Karpuz kabuğu şov <3
Ayrıca şöyle engelli böyle engelli aramızda bir şey olamaz mesajınız ise gerçekten inanılmaz garip ve saçma.
Kendine kandırma. Sadece arkadaş olarak gördüğünüze ikna etmek için kurduğunuz 36362 tane cümleye gerek. Koskoca paragraf döşemişsiniz zaten adama ne kadar bağlandığınızı anlatmışsınız. Burdan geçti adama aşkınız, eşlerinize yazıkArkadaşlar uykularım kaçıyor ve bunu sizlere danışmak istiyorum.
Evliyim eşimle hiç bir problemim yok. Gayet sakin anlayışlı sevgi saygı çerçevesinde devam eden 2 çocuklu bir ailem var.
Mesleğimde 10. yılım. Muhasebeciyim. Bilirsiniz ki biz memurlar sürekli birimler arası yer değiştiririz. Bundan 3 yıl önce tayinle gelen bir erkek memur arkadaşımla aynı oda da çalışmaya başladım. Bu arkadaşımda evli iyi bir aile babası. Esi de dünyalar guzeli. İşte bu kadar detaydan sonra gelelim bize. Ikimizinde ortak yani ilk basta ayni univde okumuş olmak ve ayni hocaları birbirimize anlatmakla başladı. Biz bir yandan çalışıp bir yandan sohbet ederken hocalar arkadaşlar sehir gittigimiz mekanlar derken baya ortak noktamız olduğunu kesfedip bu konularda günün 8 saati mubabbet ederdik. 3 yıldır da bu böyle devam ediyor. Ben eşimle tanıştırdım onun eşiyle de tanıştım. Yani aramızda herhangi ilk akla gelen dedikodu mahiyetinde hic bisey yok. Sadece şunu farkettim o kadar icten bir samimiyetimiz var ki birbirimize karşı mesela bir gun oncesi aksami ne yaptik nereye gittik o kadar anlatiyoruz birbirimize.. kayınvalideme gittik cocuklarla sahile çıktık haftasonu piknik yaptik vs vs sormadan ve anlatmadan günümüz geçmiyor. Hastaysa arar gecmis olsun dilerim o beni arar bana ulasamdiğinda esimi arar. Yani insanin kız arkadaşiyla gun icinde konuşacağı her seyi konusuyoruz ve birbirimizden surekli haberimiz var. Eger haber alamıyorsak bir sıkıntı varmıs gibi hissediyorum. Kendi kendime neden bu arkadaş mesaide bir sürü arkadaşım varken neden bu neden bana bu kadar yakın neden ben ona bu kadar yakınım diye sorgulamaya başladım. Farkettimki biz birbirimizi rencide edecek hic bisey soylemiyoruz islerimizi ortaklasa yapiyoruz benim yetisemedigim yerde hep ben hallederim diyor ben ona yardim ediyorum. 3 yıldır en ufak bir gerginligimiz olmadı. Bu kadar iyi olmak mümkün mü. Onu gerçekten cok seviyorum. Bi telefonumla nerde olursam gelecegini biliyorum. Biri onun hakkinda bisi soylese o yapmaz diyecek kadar ona guveniyorum ve biliyorum ki bu konuda o da bana guveniyor. Inanın belki de esimle aynı evde bazen gerildigimiz tartıştığımız oluyor. Esimden uzaklasmak kendimi dinlemek ara vermek istiyorum. Ama bu insanla böyle bir an yaşamadığım icin asla yokluğuna katlanamıyorum. Ayrıca kendisine karşı en ufak bir cinsel istek duygusal bağ hissetmiyorum. Aksama kadae eşini eşimi konusuyoruz ben bu insana aşık degilim. Sevgisinden ölüp bitmiyorum. Sadece samimiyetine varlığına cok alıştığım için haftasonunu bile ondan haber almadan geçirmek imkansız benim için. Keza onun içinde böyle. Bu arada ikimiz arasinda asla imalı bir bakış söz muhabbet gecmedı. Sadece birbirini cok iyi anlayan iki arkadaşız sabahlara kadar geyik yapsak gülsek o potansiyel var bizde ama ikimzde evli ve cizgilerini cok iyi bilen kişileriz. Sizce ben ya da o kendimizi mi kandırıyoruz yoksa bunu yasamak normal mi ?
Bence yine de insanın en yakın arkadaşı eşi olmalıdır, ben hala dediklerimin arkasındayım. Aranızda cinsel bir çekim yokmuş gibi konuşuyorsunuz ama duygusal bir çekim olma ihtimalini eliyorsunuz kafadan? Neden bacakları kesildiği için mi? Önyargılı olan kim bu durumda? Ayrıca engelli insanların cinsellik yaşayamadığını size düşündüren nedir?Uykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Ben insanın kendi düşüncesine bakarım. Konu sahibi aramızda cinsel ya da duygusal bie çekim yok diyorsa hayır var, sen aşıksın demem. Yok diyorsa yoktur.Buradaki olay biraz farklı bence.
Benim de çok samimi olduğum iş ya da okul arkadaşlarım var. Bana eşimden de ulaşabilirler. Bunlar hiç sorun değil.
Ama her dakika haber almak istemek, haber alamayınca bir sıkıntı varmış gibi mutsuz olmak, hep onu düşünmek normal bir arkadaşlık gibi gelmiyor bana. Konu sahibi hep onu düşündüğünü anlatmış aslında uzun uzun.
Burada eşlerinin öz annesi ne yaptınız, nereye gittiniz diye sürekli sorunca kriz geçiren insanlar var, doğal olarak.
2 çocuğunuz var yazmışlar, hayat gayesinde aklınızdaki en zor soru bu ve bizim mi kalbimiz kötü oluyor? Arkadaşınızın engelli olması bir şeyi değiştirmez.Uykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Sizin sınırlarınızla konu sahibinin sınırları aynı değildir belki. Hiç düşündünüz mü böyle bir ihtimali yoksa herkes sizin sınırlarınızla yaşamalı diye mi düşünüyorsunuz?8 saat konuşuyorsanız muhasebeyi kim yapıyorya da iş arkdaşınızın işini sizin hiç mahremıyetınız yok mu ne açıyorsunuz kendınızı bu kadar sınırlarınızı koruyun
herkesin sınırları vardır olmalı da.. İyi yada kötü ben benimkiyle aynı şekilde olsun demedim ki, siz niye koruma çabasına girdiniz ?Sizin sınırlarınızla konu sahibinin sınırları aynı değildir belki. Hiç düşündünüz mü böyle bir ihtimali yoksa herkes sizin sınırlarınızla yaşamalı
Sınırlarınızı koruyun dediniz. Ne biliyorsunuz korumadığını? Belki kadının sınırları mahremiyetini açacak kadar geniş. Ve bu geniş sınırlarını korumak istiyor. Koruma çabasına geçmedim, sizi eleştirdim.herkesin sınırları vardır olmalı da.. İyi yada kötü ben benimkiyle aynı şekilde olsun demedim ki, siz niye koruma çabasına girdiniz ?
Siz nerden biliyorsunuz koruduğunu ve yahut korumadığını siz yanında mısınız ? Bu kadar net emin konuşuyorsunuz. Ki her ne olursa olsun herkesin kişisel bi sınırı vardır, illa ki istediği kadar konya ovası gibi mahremiyeti geniş olsun dur noktası vardır olmalı da. Eleştirin tabi ki, attığınız taş ürküttünüz kuşa değsin ama.Sınırlarınızı koruyun dediniz. Ne biliyorsunuz korumadığını? Belki kadının sınırları mahremiyetini açacak kadar geniş. Ve bu geniş sınırlarını korumak istiyor. Koruma çabasına geçmedim, sizi eleştirdim.
Uykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Haklısın uykuları kacıracak bır arkadaslık olurmu ..olmaz tabiCanım evlenseler öyle olmaz tabi evlilik farklı bir şey insan eşiyle elbette ki zararsız da olsa sürtüşür, fikir ayrılığı yaşar vs. yani benim de öyle bir iş arkadaşım vardı (o zaman bekardım da evli de olabilirdim) yaklaşık 5 yıl birlikte çalıştık hiç bir zaman anlaşmazlık yaşamadık. Birbirimize yardım ederdik, bu senin işin bu benim işim olmazdı. İşle ilgili bir sorun çözdük mü gider kutlardık, bana fıstık soyup veriyordu, hayatımda en son bana fıstık soyan 5 yaşımdayken babamdı. Çok etik değerleri yüksek bir insandı ve severdim, derdimi de anlatırdım, dinlerdi vs hatta sonradan eşimle de tanıştılar ama hafta sonu görmedim diye üzülüp merak etmezdim. Sonra nasıl oluyor böyle arkadaşlık diye uykularım kaçmazdı. İş arkadaşlığı olarak kaldı ama, sonra o İstanbula gitti. Şimdi evlenmiş vs. Bayramlarda falan bazen haberleşiyoruz o kadar.
Tabi tabi aynen. Okuyup okuyup gülüyorsunuzdur. Cinsel bir şey olamayacağının nedeni iki bacağının olmaması mı? Evlenirken sorun olmamış ama. Bunları da tepki görünce bir güzel uydurduğunuzu düşünüyorum. Sosyal mesaj vermeyin burada kimseye. Hiç birimiz iki bacağı kesik, tek gözü görmeyen arkadaşımızı kullanıp, konu açıp sosyal deney yapmayız. Ne arkadaşımızı ne kendimizi bu kadar alçaltmayız. Biraz medeniyet öğrenin. Kaç kişi size kadın erkek arkadaşlığına karşı olmadığını yazdı. Sizdeki aldatma potansiyelini gördüğümüz için uyardık. Bu kişinin bacakları yokmuş, siz bacakları olan birini bulursunuz yakında.Uykularim kaciyor derken herkesin ne düşündüğünü merak ettigim icin uykularım kaçıyor demek istemiştim soze yanlıs giris yaptim galiba onu dusundugum icin degil onunla olan arkadaşlığımızı baskalarının gözünden merak ettgim icindi.
Şu an yazdıklarınızı arkadaşıma gülerek okuyorum. Çünkü onun bir gözü yuzde 80 görmüyor. Iki bacagı da kesik. Bundan 6 yıl once bir kaza geçirmiş 1 yılı ameliyatlarla geçmiş. Arkadaşımı engellilik durumundan emekli bile etmişler. Mahkemelerle işine yeniden dönmüş. Buraya geldiğinde çok çekingen hayata küsmüş herkesi sorgular olmuştu. Ben onunla okuldan hocalardan konuşurken ne ara samimiyetimiz bu kadar ilerledi de birbirimizin her meselesini konuşan içli dışlı insanlar olduk farketmedim bile. Eşinin beni araması benim onu aramam aramızdaki samimiyeti fazlasıyla artırdı. Tabi ki benim eşimde onun eşi de duygusal anlamda bisey olmayacağını bildiği icin çok rahatım. Burada gormek istediğim insanların sadece kafasının icinden gecenlerdi. Şimdi o zaman normal endisenlenmek merak etmek aramak sormak hakkiniz diyecek o kadar çok insan var ki. Çünkü aramızda duygusal ve cinsel bisey olmayacağına ikna olduktan sonra bunu söylüyor insanlar. Oysaki ben size basından beri hep hesapsız kitapsız en dogalından iki arkadaş olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Karsımdaki neşe dolu insan gibi samimiyetine inanacagınız dostlarınız olsun kız olsun erkek olsun bence farketmez yeter ki sizi düşündüğünü sizin yaşadıklarınızı anlam veren içinizi her daim dokebileceginiz birileri olsun. Kalplerinizi bu kadar kötüleştirmeyin... Sevgiyle kalın...
Ben zaten sınırları hakkında yorum yapmadım, vardır yoktur, dardır geniştir umurumda değil. Siz benim söylediklerimi anlamuyor alakasız noktalardan ad hominem yapmaya çalışıyorsunuz. Taş atmıyor ya da kuş ürkütmüyorum. Anlatmaya çalışıyorum ancak belki ki boşa kürek çekiyorum. Sonuçta karşımızdakinin anlayabildiği kadar anlatabiliyoruz. O yüzden müsaadenizle çekiliyorum.Siz nerden biliyorsunuz koruduğunu ve yahut korumadığını siz yanında mısınız ? Bu kadar net emin konuşuyorsunuz. Ki her ne olursa olsun herkesin kişisel bi sınırı vardır, illa ki istediği kadar konya ovası gibi mahremiyeti geniş olsun dur noktası vardır olmalı da. Eleştirin tabi ki, attığınız taş ürküttünüz kuşa değsin ama.
Sırf eleştirmek için eleştiriyorsunuz çünkü karşınızdakini, çekilebilirsiniz elbette.Ben zaten sınırları hakkında yorum yapmadım, vardır yoktur, dardır geniştir umurumda değil. Siz benim söylediklerimi anlamuyor alakasız noktalardan ad hominem yapmaya çalışıyorsunuz. Taş atmıyor ya da kuş ürkütmüyorum. Anlatmaya çalışıyorum ancak belki ki boşa kürek çekiyorum. Sonuçta karşımızdakinin anlayabildiği kadar anlatabiliyoruz. O yüzden müsaadenizle çekiliyorum.