- 28 Mart 2019
- 139
- 252
- 33
- 39
- Konu Sahibi kalbenruhen
- #1
eşimle ailesi sebebiyle yaşadığımızı sandığım sorunlar aslında çok iyi analiz edildiğinde, eşimden dolayı olduğu çok net gözüken olaylarmış.
ta sevgiliyken bile hep endişeli olmam, ona güvenememem, hep içimde bir korku taşımam.. en mutlu anlarımda bile birgün bitecek korkusunun sebebi aslında eşimin kendisiymiş. şunu çok net görebiliyorum. eşim büyümemiş ve ben ona eşim demek istemiyorum bile artık. çünkü o benim EŞ im bana benzeyen beni seven beni sahiplenen bana değer veren biri olmamış..
eşim ailesine ve ona yaranmamı sevmiş, sırtını bana dayamayı( maddi anlamda), aslına bakarsanız ben öyle bir insanın kimseyi sevebileceğini, kimse için zahmete girip mücadele edeceğini düşünmüyorum. benim için yapmadı diye değil kimse için yapacak bir karakteri yok.
2 çocuğumuz olmuş 4 yıllık evlilik, boşanma aşamasındayız ve bana emaille şunu yazmış:
" öyle acı çekiyorum ki öyle içim acıyor... bu kin bu öfke geçmeyecek ailelerimiz arasında, ailelerimiz farklı bu olmayacak her yol ayrılığa çıkıyor". bu emaile hiç ağlamadım sadece kendime kızdım. bu adam zaten seni ve 2 çocuğunu aile yerine koymadı. biz üçümüz bu adamın ailesi değildik ki.. halen bana ailelerimiz diyor. benim derdimse biz neden aile olamadık.. cevabını biliyorum aslında.. boşanacağım şahıs, çocuklarımın babası.. büyümedi, o hep ağzına kaşıkla yemek yedirilen, kuzenleriyle, yeğenleriyle, ablalarıyla dedikodu yapıp, birbirlerinin hayatında neler olup bittiğini, kim kime kaçmış, kim nereyi kazanmış, kim ev almış, kim arabasını değiştirmiş bunların laklağını yapmaktan mutluluk duyan.. sorumsuz, bencil bir erkek bebek..
bana diyor ki, beni evliliğe sen ittin, hani seviyordun seven insan bırakır mı, sana inanmıştım diyor. ben bu cümleyi şöyle okuyorum, ben seni sevmemiştim, seni kıramadım baktım çok istiyorsun evlenmeyi, benim de işime geldi yani, çok hevesliydin herşeyi üstlenmeye, aileme karşı da aşırı iyiydin nerden bulacaktım ki ben başka bir erkeğe böyle yapışan birini bende he dedim evlendim
ben seni ilk oğlumuzun doğumundan sonra kaybettim, sen çok değişmiştin.. bambaşka biri olmuştun diyor bana..
çünkü maymun gözünü açtı.. bir dakka neden hep ben veriyorum, neden bana değer verilmiyor neden benden bu kadar fedakarlıklar isteniyor.. ben ne olacağım, benim hissettiklerim, değersiz görülmem, kandırılmam, aptal yerine konmam..
5 yılda öyle dersler aldım ki, öyle güçlendirdi, öyle kendimle ilgili acı gerçekleri kabullendirdi ki bana.. şimdi iki oğlumla aldığım bu derslerle önüme bakma zamanı.. allahım bu cesaretimi, bu gücümü, bu aydınlanmayı daim etsin inş.
ta sevgiliyken bile hep endişeli olmam, ona güvenememem, hep içimde bir korku taşımam.. en mutlu anlarımda bile birgün bitecek korkusunun sebebi aslında eşimin kendisiymiş. şunu çok net görebiliyorum. eşim büyümemiş ve ben ona eşim demek istemiyorum bile artık. çünkü o benim EŞ im bana benzeyen beni seven beni sahiplenen bana değer veren biri olmamış..
eşim ailesine ve ona yaranmamı sevmiş, sırtını bana dayamayı( maddi anlamda), aslına bakarsanız ben öyle bir insanın kimseyi sevebileceğini, kimse için zahmete girip mücadele edeceğini düşünmüyorum. benim için yapmadı diye değil kimse için yapacak bir karakteri yok.
2 çocuğumuz olmuş 4 yıllık evlilik, boşanma aşamasındayız ve bana emaille şunu yazmış:
" öyle acı çekiyorum ki öyle içim acıyor... bu kin bu öfke geçmeyecek ailelerimiz arasında, ailelerimiz farklı bu olmayacak her yol ayrılığa çıkıyor". bu emaile hiç ağlamadım sadece kendime kızdım. bu adam zaten seni ve 2 çocuğunu aile yerine koymadı. biz üçümüz bu adamın ailesi değildik ki.. halen bana ailelerimiz diyor. benim derdimse biz neden aile olamadık.. cevabını biliyorum aslında.. boşanacağım şahıs, çocuklarımın babası.. büyümedi, o hep ağzına kaşıkla yemek yedirilen, kuzenleriyle, yeğenleriyle, ablalarıyla dedikodu yapıp, birbirlerinin hayatında neler olup bittiğini, kim kime kaçmış, kim nereyi kazanmış, kim ev almış, kim arabasını değiştirmiş bunların laklağını yapmaktan mutluluk duyan.. sorumsuz, bencil bir erkek bebek..
bana diyor ki, beni evliliğe sen ittin, hani seviyordun seven insan bırakır mı, sana inanmıştım diyor. ben bu cümleyi şöyle okuyorum, ben seni sevmemiştim, seni kıramadım baktım çok istiyorsun evlenmeyi, benim de işime geldi yani, çok hevesliydin herşeyi üstlenmeye, aileme karşı da aşırı iyiydin nerden bulacaktım ki ben başka bir erkeğe böyle yapışan birini bende he dedim evlendim
ben seni ilk oğlumuzun doğumundan sonra kaybettim, sen çok değişmiştin.. bambaşka biri olmuştun diyor bana..
çünkü maymun gözünü açtı.. bir dakka neden hep ben veriyorum, neden bana değer verilmiyor neden benden bu kadar fedakarlıklar isteniyor.. ben ne olacağım, benim hissettiklerim, değersiz görülmem, kandırılmam, aptal yerine konmam..
5 yılda öyle dersler aldım ki, öyle güçlendirdi, öyle kendimle ilgili acı gerçekleri kabullendirdi ki bana.. şimdi iki oğlumla aldığım bu derslerle önüme bakma zamanı.. allahım bu cesaretimi, bu gücümü, bu aydınlanmayı daim etsin inş.