Terzi kendi söküğünü dikemez misali..

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Kusura bakmayın sadece konuyu okudum ama ilk evliliğim de olsa 2. De olsa benimle aynı düşünüyor diye sevinirdim. Adam dese ki ben ilk evliliğimde hicbirsey yapamadım hersey içimde kaldı şimdi süper bir kına düğün istiyorum siz istemedikten sonra baskı olmayacak mıydı? Bu sefer de beni zorluyor ama ben istemiyorum demeyecek miydiniz?
 
Birçoğumuzun tutumu da garip. Herkes bir ciddi ilişki lafı tutturmuş ve bununla delirmek üzere. Sanki bir ilişki ciddi değilse ve uzun soluklu olması niyetiyle tohumları serpilmediyse kendimize hakaretmiş gibi algılıyoruz. Bir ilişki gayet gayriciddi ve ne kadar süreceği hesaplanmadan ya da öngörülemeden de başlayabilir. Önemli olan beraberlik süresince sizin kendinizi nasıl hissettidiğidir. Size değer gördüğünüz, sevildiğiniz ve arzu edildiğinizi hissettirebildiği, kendiniz olmasına izin veren, değerlerinizden taviz vermenizi gerektirmeyen bir zemin hazırlıyorsa bu bence yeterli.
Bazen ilişkinin ciddiyeti ya da uzun ömürlülüğü için delirirken fazla kontrolcü oluyoruz ama en önemli kısımları kontrol etmiyoruz.
Ciddi ilişki deyince her zaman aklıma gelen ilk şey " o zaman siz hiç gülmüyor musunuz?" esprisi oluyor. 😄
 
Yuh yani. Eskiden böyle seyler üstü kapalı söylenirdi şimdi dan dan konuşuluyor mu. Bence ilk evlilikte de gerek yok yatta kına nasıl bir zevk veriyor ki insanlara. Aile fertlerinizin ilk kurulan üniversitelerden mezun olması detayını konuyla bağdaştıramadım.
Çok verici bir kadınsınız ama ben de verdikçe arttığına inanıyorum. Değersizlik hissetmeniz yersiz değil aslında ama ben de gerek yok modunda olurdum sanırım eğer duygusal olarak tatmin oluyorsam. Bir de, bana çok hızlı geldi ikinci evlilik kararınız. Tekrar bir hayal kırıklığı yaşamayın dilerim.
Sanaldan tanıştığınız kadına para verdiğinizi yazmışsınız mesaj kutusunuz birazdan dolar
 
Günaydın hanımlar. Kafam allak bullak. Ben sınırları keskin olan, zor bir insanım. Çevreme kafamda ki sorunları anlattığım zaman genelde haksız çıkarım. Size güveniyorum, farklı bakış açısı vereceğinize inanıyorum, bu yüzden size sormak istiyorum.
Hayatımda biri var ve aşık oldum. Ciddi düşünme noktasına gelecek kadar kapıldım gittim. Ben boşandım, çocuğum yok, o da boşanmış ve çocuğu yok. Ben boşanalı 8 ay oldu ama zaten çok öncesinde bitmişti bende her şey. Hatta eski eşime boşanmak istediğimi söylediğimde, artık sana sadakat yükümlülüğüm yok o zaman demişti ve sevinmiştim, inşallah birini bulur benden hızlıca boşanır diye. O derece bitmişti yani. Hayatıma giren insanı 6 aydır tanıyorum, sevmek sevilmek istiyorum artık diye çıktığım bu yolda, karşıma çıka çıka bu vatandaş çıktı. Neden böyle diyorum, açıklayayım hemen.
Biz birbirimize duygularımızı anlattığımızda, iş ciddi düşünelim kısmına geçtiğinde, ağzından sürekli nasılsa ikinci evlilik buna gerek yok, şuna gerek yok dedi durdu. Ailesine hayatında biri olduğunu söylediğinde, ailesi de aynısını söylemiş, olursa nasılsa ikinci evlilik fırt zırt. Bu söylem bende aşırı bir değersizlik duygusu oluşturdu. Ben zaten düğün, altın sevmem, takmam, takı sadece küpe takarım. Ailemin maddi durumu çok iyi, benim maddi durumum onlara göre iyi. ailemin malvarlığının yanından geçemiyorum yani. Görüştüğüm kişinin ailesinin de malvarlığı var, hatta sanırım 1 tık bizden iyi durumdalar. Bu aşık olduğum şahıs (şahıs diyorum çok sinirliyim), önceki evliliğinde eski eşine yapılanları anlattı bana (iyi halt etti) . Yatlarda kınalar, 5 yıldızlı otellerde nişanlar, yine bilmem nerede (hepsi çok lüks) düğünler, takılan altınlar. Aile ve adam bana gelince nasılsa ikinci evlilik diye umursamaz söylemlerde bulundular. . Zaten önceki evliliğimde son 3 yıl hiç değer görmedim. Açık konuşayım benim altın, düğün beklentim şu kadar olsun, şöyle olsun değil. Benim zaten param var. Mesleğim var her ne kadar ara vermiş olsam bile. İstediğim zaman yine devam edebilirim mesleğime. Avukatım, iyi eğitimliyim, ailem deseniz öyle, ailemin ailesi deseniz öyle, üniversite mezunları hepsi, ilk kurulan üniversitelerde okumuş ölmüşlerimiz var. . Salak gibi çok fedakarım. Eski eşime boşanırken yüklü para verdim, hem benden boşansın hem maddi olarak sıkıntı çekmesin diye. Böyle bir salağım yani. Evet geçimsiz, huysuz olabilirim ama değer verdiğim insanları korurum, arkadaşım vardı sanaldan tanıştığım, inanın kızlar, ona bile sadaka niyetine yardımda bulundum. Eşi ona para vermiyordu, boğazından kısıyordu, git istediğini al diye, çocuğuna hediye gönderdim. Hani ben, elimde varsa paylaşırım. Paylaşmanın bana daha çok getirdiğine inanırım ve bunu yaşadım hep. İnsanları mutlu etmeyi severim. Bunları neden anlattım derseniz hemen aşağıda açıklıyorum;

Görüştüğüm kişinin eski eşinin eğitim, maddi, aile durumu, aile eğitim durumu bana göre çok düşük, uçurumlar var aramızda. Ben şimdi bu nasılsa ikinci evlilik, şuna gerek yok buna gerek yok (onlar yapalım dese ben ve ailem zaten istemeyeceğiz, ama ilk adımda bu söylemler üzdü) dediklerinde kendimi eski eşi ile kıyasladım. Benden ne fazlası var noktasına doğru ilerledi kirli düşüncelerim. Benden iyi durumda olan biri olsaydı, bunu hisseder miydim? Kıskançlığa doğru mu gitti yoksa ben gerçekten kötü bir insan mıyım bilmiyorum. Kendimi suçluyorum bazen, sende kibir var, o kadının suçu ne, ayrıca sana ne diyorum. Ama yenemiyorum bu söylediğim ikinci evlilik nasılsa diyerek yapılan boş vermişliği. O kadına yapılanları ben zaten asla istemem, nişan, kına, düğün böyle şeyleri hiç sevmedim, çocukluğumdan beri irite olduğum şeyler. Hani ilk evliliğim olsa, yapalım yapmazsak bu iş olmaz deseler, ben ayrılırım o derece. Ama bu his neden var o zaman? Neden böyle düşünüyorum. Saçmalıyor muyum, beni kendime getirin, size güveniyorum. İş ciddiye binmeden ya herro ya merro demem gerek. Kısır döngüye girdim resmen. Hatalıysam bana hata mı gösterin, haklıysam gösterin istiyorum. Kendimi haklı göremediğim için, ilişkiyi ne bitirebiliyorum ne devam edebiliyorum.

Sevgiler, saygılar, öpücükler.
Açık ve net olmaz. Parası pulu statüsü hiç önemli değil. Çünkü size değer vermiyor. 40000 lira gelirinden biriktirip size uygun fiyatlı düğün yeri sunsa şu durumdan 40 kat daha iyi olurdu. Adam olanı size harcamaya değer görmüyor. Zaten 1 kez diliniz yandı, artık yoğurdu üfleyerek yeme dönemindesiniz.
 
28 Ekim 2024 konunuz
Merhaba hanımlar, klasik bir arkadaşım için açıyorum konusu gibi olacak.
Ben boşandım, çocuğum yok. Boşanmadan önce de erkekleri pek sevmezdim, boşanınca daha bir sevmez oldum. Gıcık oluyorum, her şeyleri gözüme batıyor artık.
Arkadaşım da 3 yıl önce boşandı, çocuğu yok. Hayatına biri girdi, o da 1 sene önce boşanmış, çocuğu yok. Tanıştım iyi biri gibi ama sevmedim.
Asıl sorun şu; arkadaşım sürekli adamın eski eşe yaptıklarını kıyaslıyor. Şurda düğün yapmış, bunu almış, bu kadar para harcamış, bana gelince parası yok , sürekli eski eşini anlattı kafamda çok büyüdü bu olay diyor. Adam ayrıca ikinci evliliğimiz olacak nikah yaparız, biter gider demiş.( arkadaşım da düğün istemiyor ama böyle söylenince değersiz hissediyormuş) Ben de, sen adamın eski eşini kıskanıyorsun, kadını bence unutamamış, ayrıl mutlu olamazsın diyorum. Neden böyle düşündüğüm konusuna gelince ; bu birlikte olduğu kişi ilk tanıştıklarında, sürekli eski eşinin yaptıklarını, boşanma sebeplerini anlatıp durmuş. Bana bunu yaptı, böyle üzdü, ben neler neler yaptım evi terk etti, dava açıldıktan sonra aradı sevdiğini bile söylemedi söylese belki barışmayı düşünürdüm demiş.

Bu arada arkadaşımın haberi var konuyu açtığımdan. Kızı şuraya üye olmaya ikna edemedim bir türlü. Yorumlar o kadar değerli ki, gerçekten çoğu insan anlamıyor.
Ben arkadaşıma, sen kadını kıskanıyorsun, ilişkinin başında sana eski eşini sürekli anlatması normal değil, kadın ayrılmak istemiş seviyorum dese onla olurdu, uzun vadede mutlu olamazsın derken hatalı mıyım? 1 sene önce boşanmış olması mı bana böyle düşündürüyor? Erkek nefretim yüzünden yanlış mı yönlendiriyorum acaba?

Günaydın hanımlar. Kafam allak bullak. Ben sınırları keskin olan, zor bir insanım. Çevreme kafamda ki sorunları anlattığım zaman genelde haksız çıkarım. Size güveniyorum, farklı bakış açısı vereceğinize inanıyorum, bu yüzden size sormak istiyorum.
Hayatımda biri var ve aşık oldum. Ciddi düşünme noktasına gelecek kadar kapıldım gittim. Ben boşandım, çocuğum yok, o da boşanmış ve çocuğu yok. Ben boşanalı 8 ay oldu ama zaten çok öncesinde bitmişti bende her şey. Hatta eski eşime boşanmak istediğimi söylediğimde, artık sana sadakat yükümlülüğüm yok o zaman demişti ve sevinmiştim, inşallah birini bulur benden hızlıca boşanır diye. O derece bitmişti yani. Hayatıma giren insanı 6 aydır tanıyorum, sevmek sevilmek istiyorum artık diye çıktığım bu yolda, karşıma çıka çıka bu vatandaş çıktı. Neden böyle diyorum, açıklayayım hemen.
Biz birbirimize duygularımızı anlattığımızda, iş ciddi düşünelim kısmına geçtiğinde, ağzından sürekli nasılsa ikinci evlilik buna gerek yok, şuna gerek yok dedi durdu. Ailesine hayatında biri olduğunu söylediğinde, ailesi de aynısını söylemiş, olursa nasılsa ikinci evlilik fırt zırt. Bu söylem bende aşırı bir değersizlik duygusu oluşturdu. Ben zaten düğün, altın sevmem, takmam, takı sadece küpe takarım. Ailemin maddi durumu çok iyi, benim maddi durumum onlara göre iyi. ailemin malvarlığının yanından geçemiyorum yani. Görüştüğüm kişinin ailesinin de malvarlığı var, hatta sanırım 1 tık bizden iyi durumdalar. Bu aşık olduğum şahıs (şahıs diyorum çok sinirliyim), önceki evliliğinde eski eşine yapılanları anlattı bana (iyi halt etti) . Yatlarda kınalar, 5 yıldızlı otellerde nişanlar, yine bilmem nerede (hepsi çok lüks) düğünler, takılan altınlar. Aile ve adam bana gelince nasılsa ikinci evlilik diye umursamaz söylemlerde bulundular. . Zaten önceki evliliğimde son 3 yıl hiç değer görmedim. Açık konuşayım benim altın, düğün beklentim şu kadar olsun, şöyle olsun değil. Benim zaten param var. Mesleğim var her ne kadar ara vermiş olsam bile. İstediğim zaman yine devam edebilirim mesleğime. Avukatım, iyi eğitimliyim, ailem deseniz öyle, ailemin ailesi deseniz öyle, üniversite mezunları hepsi, ilk kurulan üniversitelerde okumuş ölmüşlerimiz var. . Salak gibi çok fedakarım. Eski eşime boşanırken yüklü para verdim, hem benden boşansın hem maddi olarak sıkıntı çekmesin diye. Böyle bir salağım yani. Evet geçimsiz, huysuz olabilirim ama değer verdiğim insanları korurum, arkadaşım vardı sanaldan tanıştığım, inanın kızlar, ona bile sadaka niyetine yardımda bulundum. Eşi ona para vermiyordu, boğazından kısıyordu, git istediğini al diye, çocuğuna hediye gönderdim. Hani ben, elimde varsa paylaşırım. Paylaşmanın bana daha çok getirdiğine inanırım ve bunu yaşadım hep. İnsanları mutlu etmeyi severim. Bunları neden anlattım derseniz hemen aşağıda açıklıyorum;

Görüştüğüm kişinin eski eşinin eğitim, maddi, aile durumu, aile eğitim durumu bana göre çok düşük, uçurumlar var aramızda. Ben şimdi bu nasılsa ikinci evlilik, şuna gerek yok buna gerek yok (onlar yapalım dese ben ve ailem zaten istemeyeceğiz, ama ilk adımda bu söylemler üzdü) dediklerinde kendimi eski eşi ile kıyasladım. Benden ne fazlası var noktasına doğru ilerledi kirli düşüncelerim. Benden iyi durumda olan biri olsaydı, bunu hisseder miydim? Kıskançlığa doğru mu gitti yoksa ben gerçekten kötü bir insan mıyım bilmiyorum. Kendimi suçluyorum bazen, sende kibir var, o kadının suçu ne, ayrıca sana ne diyorum. Ama yenemiyorum bu söylediğim ikinci evlilik nasılsa diyerek yapılan boş vermişliği. O kadına yapılanları ben zaten asla istemem, nişan, kına, düğün böyle şeyleri hiç sevmedim, çocukluğumdan beri irite olduğum şeyler. Hani ilk evliliğim olsa, yapalım yapmazsak bu iş olmaz deseler, ben ayrılırım o derece. Ama bu his neden var o zaman? Neden böyle düşünüyorum. Saçmalıyor muyum, beni kendime getirin, size güveniyorum. İş ciddiye binmeden ya herro ya merro demem gerek. Kısır döngüye girdim resmen. Hatalıysam bana hata mı gösterin, haklıysam gösterin istiyorum. Kendimi haklı göremediğim için, ilişkiyi ne bitirebiliyorum ne devam edebiliyorum.

Sevgiler, saygılar, öpücükler.
Yaklaşık 6 ay önce bir arkadaşınız için açtığınız konuyla, şu anki konunuz temelde aynı konu değil mi ?

Önceki konu arkadaşınızın konusu olsa da olmasa da siz o konuda arkadaşınıza "ayrıl" demişsiniz; bu konunuzda aynı tavsiyeyi sizin de uygulamanız gerekmez mi ?
 
Gerek yok denildiğinde ben istiyorum bu bir başlangıçsa güzel başlasın vs gibi isteklerini belirt sade ama şık bir başlangıç yapın.

Bu arada konudan bağımsız evlenmek için çok kısa zaman geçirmişsiniz biraz daha tanımanız iyi olabilir.
 
Evlilik karari aldiginiza göre bu adamin size değer verdiğini düşünüyordunuz. Mesela bu başlıktaki mevzu bahis konular konusulmadan önce size değer verdiğini nasıl hissettiriyordu?
 
Gençken yaptığım hatalardan çıkardığım dersle hayatıma devam eden ve gerçekten kendinden memnun biri olarak diyorum ki; sizinle bir şeylere heveslenmeyen kişiyle devam etmeyin. 6 ayda böyle olduysanız başkasıyla da olursunuz, çok vakit kaybetmeye gerek yok. Bugün bitirseniz seneye belki çok farklı bir yerde olursunuz.
Müthiş tespit, müthiş yorum.
Bi şeyleri istersin istemezsin, yapılır yapılmaz, o ayrı ama buradaki mesele zihniyet.
 
Aslında hemen evlenmek gibi bir düşüncem yok. Ancak ben gerçekten değer görmeyeceksem bu ilişkide zaman kaybetmek de istemiyorum. Hani seni seviyorumlar aşığımlar havada uçuşuyor, ama kendisinin ve ailesinin söylediği şey değer görmediğimi sevilmediğimi hissettiriyor bana. Eğer böyleyse sadece sevilmek yetmiyor ben değerin gösterilmesini istiyorum. Çünkü ben değer verdiğim insanlara her şeyi yaparım.
2. evlilik diye en başından önemsemezlik, senin neyi isteyip neyi istemediğini, ne isteyebileceğini hiç hesaba katmadan "aman ne gerek var canım, böyle böyle olur, bu bu yapılır/ bu bu yapılmaz." tavrı çok bencilce, hadsiz ve çirkin.
 
Kıskançlığa doğru mu gitti yoksa ben gerçekten kötü bir insan mıyım bilmiyorum.
Sizi hatalı görmedim,düşüncelerinizi kirli de bulmadım,kıskanç hiç bulmadım. Sadece şans işte diyebiliyorum. Hayatınızdaki adamı da Allahın davarı olarak etiketledim kusura bakmayın ama. İnsan bir teneke yüzükle de evlenebilir ama aşkla evlenir,güzel cümleler kurarak evlenir. “Seni çok seviyorum,gel böyle yapalım ister misin,sen ne düşünürsün,hayallerin nedir?” Denilir. Asla bu şekilde “eski karıma bunlar yapıldı ama sana yok” tarzında cümleler kurulmaz. Ne bu “herkese benden çay ama Şakir’e çay yok” tavırları? Terbiyesizlik.
 
Ben sınırları keskin olan, zor bir insanım. Çevreme kafamda ki sorunları anlattığım zaman genelde haksız çıkarım.

Evet geçimsiz, huysuz olabilirim ama değer verdiğim insanları korurum,

Kendimi suçluyorum bazen, sende kibir var, o kadının suçu ne, ayrıca sana ne diyorum.

Sizi gecimsiz,huysuz,kibirli ve zor biri oldugunuza kim inandirdi? Uyku sersemi ben mi anlamiyorum diye konuyu 2 defa okudum. Konunun ayrintilarina bakiyorum fazlasiyla vicdanli,merhametli ve alcak gonullu birini okudum ama siz neredeyse kendinizi supurgeli cadi ilan edeceksiniz. Kimin cikarlarina uymadiniz ya da isine gelmediniz ki sizi boyle biri oldugunuza inandirdi?

2.evlilik meselesine gelirsek karsinizdaki insanin sizi yeterince sevdigini dusunmuyorum. Cevremde 2.evliligini yapan 3 kisi var ve hepsi cok ozenerek evlendiler. Sevgiliniz ve ailesi ayni kafada. Bu suna benziyor bekarken sevgilimizden ayrilip yeni biri ile sevgili oluruz o zaman nasilsa ilk sevgili degil diye hicbirimiz evlenmeseydik madem.
 
Son düzenleme:
28 Ekim 2024 konunuz



Yaklaşık 6 ay önce bir arkadaşınız için açtığınız konuyla, şu anki konunuz temelde aynı konu değil mi ?

Önceki konu arkadaşınızın konusu olsa da olmasa da siz o konuda arkadaşınıza "ayrıl" demişsiniz; bu konunuzda aynı tavsiyeyi sizin de uygulamanız gerekmez mi ?
Hayır aynı konu değil.
28 Ekim 2024 konunuz



Yaklaşık 6 ay önce bir arkadaşınız için açtığınız konuyla, şu anki konunuz temelde aynı konu değil mi ?

Önceki konu arkadaşınızın konusu olsa da olmasa da siz o konuda arkadaşınıza "ayrıl" demişsiniz; bu konunuzda aynı tavsiyeyi sizin de uygulamanız gerekmez mi ?
Hayır aynı konu değil maalesef. Arkadaşımın ayrılmasını sağladığım için kimseye bu konuyu açamadım. Özel ilişkilerimle ilgili konu açmam buraya 2014 senesinden beri buradayım. Terzi kendi söküğünü dikemez derken bunu söylemek istemiştim. O konuda aslında çok farklı detaylar var arkadaşım yazmamı istemedi, çocuk olması, arada yaş farkının çok daha fazla olması, hatta eski eşle görüşme.. eski eşin evini evim diye söyleme bir sürü detay var.
 
İnsan 50 kere doğursa da aynı hisle anneliği yaşar bu en basit tekrarlanabilirliği yüksek bişey mesela .

Eee yenı biri girince hayatımıza neden onunla yaşamayalım hislerimizi yine yine yeniden ♥️

Sen İstemişsin istememişsin değil mesele eski karısı olayına hıc takılmadım zaten ona yapılanları biliyor olmanız bile doğru değil ne gerek varmış kendını şişirmek için bunları anlatmış şimdi size gelınce de batak mı çekmişler hıc bıseye gerek yok sıkışığız moduna girmişler .. yersen ..

Adamın sizin hisslerinizi anlayacak hissiyatı yok dümdüz resmen afedersiniz dul kadın alıyoruz bi nıkah yapar eve indiririz modunda
Artık bu hareketi yaşlılar yapıyor die biliyordum 60-70 yaşındakiler yanına nefes arkadaşı ararken gider nıkahı yapar sessizce gelir eve çevreye evlendım die duyurur falan ya o hesap .

bu adamdan size yol arkadaşı olmaz anca nefes arkadaşı modunda takılır Hersey eksiz hisssizzzz . Akşama ne yiyeecceeeğğzz modunda .
günaydın bu arada 😃
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X