Tam boşanacağım bir gülme geliyor.


Benim kalas da sevimli. Nasıl oluyor da bu kadar sorumsuz olup en sonunda şefkat hissi uyandırıyor ben de bilmiyorum.

Ailem vuhuu. Oraya dönsem toplamda yedi adet evladım olur oğlumla birlikte. Nazlı ve kaprisli annem. Her boka sinirlenip bağıran babam. Çocuklarının sorumluluğunu yıkmaya yer arayan abim. Kardeşimin zararı olmaz o kendi halinde. Orası cehennem olur bana. Asla dönmem.
 
Evet yay burcu. Bununla mı alakalı acaba durumu :) bir kere tek seans gittik iki yıl önce. Sonra onu da erteledi. Bugün yarın der erteler yolda boğazlarım ben onu. O yüzden gitmiyoruz.
kesinlikle bununla alakali adamlarin fitratinda aman s.ktir et madem genişliği var
bende gecen esimin bu rahatligindan dem vurup yarin boşansam biraz uyuyayimdan 4.durusmaya giderim diyeceksin dedim adamin cevabi 4 az ya 5 olsun nolur oldu
 
Konunu okudum yorumların hepsini okumadım sırf şunu yazmak için geldim benimkide yay burcu aynısı kendileri..buradan kızlara öneri yay burcu erkekleriyle evlenmeyin hayatınız kayar..ve yine buradan kadınlara anne adaylarına sesleniyorum yay burcu olabilecek ayda erkek çocuğu doğurmayın ona göre sevişin ya da sezeryanla erken aldırın bir bitirelim yay erkeklerini bu dünyadan:)..zira boşansam deseniz boşanılmıyorlar evli kalsanız dayanılmıyorlar tam psikolojik imtihanlar..konu sahibi size gelince bu tarz erkek mağdurlarına sizin benim gibi bir çatı açılmalı bizi devlet sabrımızdan dolayı madalyalayıp korumalı başka yollu yok çünkü.
 

Dün eşim "randevu aldın mı al bu hafta" dedi. Para hazır mı? Dedim. Halledicem dedi. Geçen sefer olduğu gibi son ana bırakacak ve ben iptal etmek zorunda kalacağım randevuyu. Beklemedeyiz hala bakalım. Aslında benim param var ayırdığım. O halletmese de ben halledeceğim ama bekliyorum gerçekten sorumluluk alacak mı diye.
 

Kesinlikle iyi olacak. Çözüm olmayacak ama ben daha iyi olacağım orası kesin. Aslında basit bir durum birçok kadına göre. Daha beterini yaşayıp hala mutlu olan kadınlar var tanıdığım. Ben başaramıyorum bunu.
 
Boşanınca elini ayağını çekermi ? Oğlanın masraflarını karşılaması gerekir, eğer adamsa. Çalışan bir kadınsan gerisini halledersin. Ama senin yaşadığın hayat hayat değil bu şekilde. Zaten bu anlattığında evlilik değil. Benim annem babam 50 yaşında gerçekten burda okuduğum konulara göre birbirlerine olan düşkünlükleri ve evlilikleri süper.
 
Güzelim değişmek çok zor bir şeydir ...esin senin degismeni engellemeye çalışıyor ..düşme tuzağına ve tutarlı ol.Ben sana değer veriyorum ve bu yuvayı daha sıcak ,daha samimi bir aile ortamı haline getirmeye gönlüm var demenin bir zararı yok. Tavizde bulunmak,güçsüz gözükmek de değildir,herseyi kayıtsız kabul etmiş olmak da demek değildir bu. Bosanirsan da şu an doğru zaman değil.Enerjin çok kendin üstünde ...sürekli "mutlu muyum /mutsuz muyum" u düşünmekten eylemsiz kalıyorsun diye hissediyorum. Bak otuzlu yaşlarına geldin bile ..ciddi potansiyeli olan bir kadinsin...neden bu potansiyeli para kazanabilecegin bir forma adapte etmiyorsun?
 

Eskiden annelerimiz ilgileniyor babalarımız umursamıyorsun evet. Ancak annelerimiz evin giderleri, faturaları, çocuğun okul görüşmeleri, birçok kadında var olan çalışma hali ile meşgul değillerdi. Tek sorumlulukları ev ve çocuklardı. Şimdi kadınlar erkeğin sırtlanması gereken sorumlulukları da alıp bir de baba rolünü üstlendikleri için tahammül edemiyorlar.

Eskiyle kıyaslayamayız şimdiki kadınları. Daha Güçlüyüz, daha çok sorumluluk alıyoruz, daha stres Yüklüyüz. Ben annemin domates fiyatından haberi yoktu mesela. Babam hallederdi o işleri. Şimdi ekonomik anlamda sorumluluk almayan kaç kadın var bu ülkede?

Yeni evli değilim beş yıllık evliyim. Iyi ki de eski kadınlar gibi değiliz zaten. Dünyaya bir kere gelip bir kere Öleceğiz ve sırf pipisi var diye kimseyi idare etmek zorunda değiliz. Evlilik dediğimiz olay karşılıklı fedakarlık ile yürür. Kadın cefakardır düşüncesini şiddetle reddediyorum :)
 
Esini kendine uygun gormuyorsun gibi.Kocana karsi uslubun asagilayici ve kirici.Pek adam yerine koymuyorsun.Bu sekildeki konusmalarla iyice acilir araniz.

Adam olmayı tercih etmeyeni neden adam yerine koyayım ki? Yani bir adam çocuk gibi davranıyor ve gülerek sırnaşarak onu idare etmeye devam edeceğimi sanıyorsa zaten adamlık kısmı sıkıntılı demektir. Kendime uygun görmemek değil, evliliğe uygun görmüyorum kendisini.
 

Hayata göğüs germek sıkıntı değil de oğlum var. Onun ihtiyaçları, özel ilgisi, eğitimi. Oğlum olmasa şu an evli olmazdım muhtemelen...

Sadece sabır ile mi çözüldü sorunların gerçekten.
 
Sizin duyargalarınız açık , ondan mutlu olamıyorsunuz.O mutlu olan kadınlar bir gözünü kör bir kulağını sağır edip kocam eve para getirsin yeter diyen kadınlar.Ha öyle bir mutluluktansa mutsuz olmak da daha mı iyi bilemedim.Her türlü size kolaylıklar dilerim.
 
başbakanda olsa, işkadınıda olsa kadın herzman fazla vericidir erkekten...hatta ünlü bir çok kadın, tv de işini yaptıktan sonra, eve gittiğinde o ünlülük gömeleğini çıkarıp, gayet sıradan ev hanımı olduğundan bahseder...bir sürü ünlü bayan evliliğini yıkmamak için, aldatmalara, vb.. şeylere katlanmıştır çoğu...bu doğru demiyorum ama, evliliğin kolayca yıkılacak bir kurum olmadığını belirtmek için yazdım....ayrıca, sorsalar eski günlermi-bugünlermi diye, bin defa eski günleri isterdim...
 

Kaprisli yeni gelin de oldum hadi bakalım :) sunumsuz yakalandım kocama tek derdim bu.

Hislerim değişiyor sürekli. Bazen seviyorum bazen nefret ediyorum. Zaman geçirme konusunda ben de ısrarcı değilim. Yani onu n gergin ve enerji emen halini görünce vazgeçip kendi haline bırakıyorum.
 
Akıl vermek haddime değil ama en azından çocuğun durumu için bence daha fazla beklememelisin...
En azından bir yerinden başlamalısın.
Çünkü bu şekilde sürekli olarak erteleme durumunda kalıyorsun.
Belki bakarsın hiç tahmin etmediğin bir iyileşme süreci olur.
Ve sen yeniden kanatlanıp uçarsın hemde bu sefer o sırtında ki kambur olmadan.
Çok güçlü ve tatlı bir kadınsın. Hayat bir sürü güzellikle dolu inan.
Karanlık tünelden çıkmak için sadece biraz çaba gerekiyor. Ve sen bunu başaracak durumdasın.
Her şey senin o minnacık bebeğin için...
Hadi idrak bu sefer yeterince dik kalk...
 

Bak işte düşünmemiz gereken şey şu oluyor. Ne oldu da bu kadar iyi anlaşan bir çift artık birbirlerini anlamamaya başladı, hangi olaylar yaşandı da bu durum gelişti? Çocuktan önce-çocuktan sonra gibi bir ayrımdan bahsetmiyorum; herkesin çocuğu olunca haliyle hayatları eskisi gibi olmuyor ama iyi ama kötü. Sizde ekstra olarak dengeleri değiştiren ne olmuş, buna bakmak lazım.
 

Tahammül edemiyor çocuğa yahu. Tamam kabul ediyorum benim oğlan da sınırları zorlayan zor bir çocuk ama o istiyor ki çocuk sabit dursun, komutlara uysun. O da mümkün olmayınca vazgeçiyor ya da bağırıyor çocuğa.

Dün kayınvalidemin fırını bozulduğu için yemeğe çağırdım. Oğlum bir dakika durmadı sofrada. Tabağı alıyor ayağa kalkıyor, tencereye gidiyor. Bir sandalyeden kalkıp ötekine geçiyor vs. Mesela biz sadece güldük bu duruma. Çünkü çocuğun değişmeyeceğini Biliyoruz. Ancak o sofrada eşim olaydı "al işte yemekten de bir şey anlamıyoruz. Oğlum düşeceksin, dur yapma vs" diyerek ortamı gererdi. Asla tahammülü yok ve kabullenemiyor oğlunun durumunu.

Yoksa ben de isterim her gün düzenli zaman geçirsin oğlumuzla. Önceki gün çocuğu benim ısrarımla dışarı çıkardı. On dakika sonra getirdi benden bu kadar diye. Arabaların önüne atlıyor imiş. E biliyorum atlıyor ama ben çıkarıyorum buna rağmen.

İşin özü ben babalığı da öğretmeyeyim artık ona yahu. Elinden düşürmediği telefondan bir araştırsın okusun. Öğrensin.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…